MURATS44
Özel Üye
Sitedeki gerek Agarta ve gerekse diğer ruhsâl celseleri incelediğinizde, Bilgi Kitabı'nda da sık sık kendisini gösteren CİNLER'in varlığını seziyoruz. Tesadüf ki, Türk-Yabancı ayrımı olmadan birçok arkadaşımızın başından bu benzer deneyimler geçmiş. Karabasan ve albastı olayları gibi, bu da bütün insanlığı kaplayan bir mistik yanılgı. Kimi zaman kendilerini Agarta ırkı, Ari ırk, kimi zaman da UFO, kimi zaman bir din büyüğü veyâ evliyâ, Mevlana, İmam Gazali, Hz.İsa vs olarak tanıtıyorlar. Sadece Peygamber Efendimiz'in kılığına giremiyorlar. Karşılarındaki insana kendisinin özel ve seçilmiş bir insan olduğunu telkin ediyorlar ve burada zihin yıkama süreçleri başlıyor. Daha çok doğal; ama saklı telepatik yeteneklerin bulunduğu, yani iletişim kurabilecekleri insanları seçiyorlar. Çoğu zaman, Ehl-i Sünnet ve'l Cemaat bilgi ve yaşantısından uzak kişileri.
Cinler insanı aldatır. En etkili silahları halisünasyon ve zihinsel kontrol yetenekleri oldukça fazladır. Kuran, bunu VESVESE olarak tabir eder. Bunun için de Nas ve Felak surelerini çokça okumak faydalıdır. Vesvese, kalbe ve zihne sokulan YANILTICI İLÜZYONLAR'dır. Kişi, yaşamadığı şeyleri aslında yaşamış gibi görünebilir. Örneğin bu ilüzyonlarla, geçmişteki bir sahne kişiye telkin edilerek REENKARNASYON'a inandırılabilir. Aslında o kişinin böyle bir hatırası hiç yaşanmamıştır. Ama böyle bir hatıra yaratılır zihinde. Bu konuda Ahmet Hulusi'nin yazılarına göz atmanızı tavsiye ediyorum.
Cinlerin en büyük zaafları, YÜKSEK EGO'dur. Yani kendilerini üstün görme, kimi zaman kutsallaştırma ve tanrılaştırma isteği. Ve insanları da EGO'larını vurmak, EGO'larını hedef seçmek suretiyle kandırırlar. Kimi zaman bir din büyüğü veya bir evliya kılığına girerler rüyasına girip "Seni seçtik, sen şüphesizki çok hayırlı bir kulumuzsun. Cennet'in bahçeleri seni beklemekte. İnsanlara şu, şu mesajlarımızı ilet." vs İSLAMI DA KULLANAN telkinlerde bulunurlar. Çoğu insan bu vesveselere aldanıp kendini Hz.İbrahim gibi telkin edildiğinden dolayı kendi öz bebesini katletmiş, cinnet geçirmiş, sonu ya ölümle, ya hapishanede ya da akıl hastanesinde bitmiştir.
Allah-u Teala, Kuran-ı Kerim'de "Şüphesiz ki cinleri de insanları da ancak bana kulluk etsinler diye yarattım" buyurur. Cinlerin kimi bu çağrıya icabet edip ABD ve KUL olduklarının farkına varır ve Yüce Yaratıcı'ya itaat ederek onun hükümranlığını tanırlar. Kimi ise kendi azgınlıklarını başka insanlara da bulaştırmaya çalışır. Kuran-ı Kerim'de şöyle buyrulur:
]Bismillahirrahmanirrahim. Kul, euzü birabbin nâs, melikin nâs, ilâhin nâs, min şerril vasvasil hannas, elleziy yuvesvısu fiy sudûrin nâs, minel cinneti ven nâs.
Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adı ile. De ki: Sığınırım bütün insanların rabbine, bütün insanların melîkine ve bütün insanların ilâhına; o sinsi vesvese verenin şerrinden ki, vesvese verir insanların içine kimi cinden kimi insten!..
Cinlerin vesveselerinden kurtulmak için Felak ve Nas surelerini çok iyi okumalı, kişi, Ehl-i Sünnet ve'l Cemaat itikadından ayrılmamalı, sürekli gusül abdesti almalı, dost ve yârânını iyi seçmelidir. Neden dost ve yârân de diyeceksiniz; Çünkü sadece cinler vesvese vermez. Ayette belirtildiği gibi vesvese verir insanların içine kimi cinden kimi insten!.. İns, yani insan demektir. Kişinin dostu neyse, dini ve itikadı da ona benzer. Allah dostlarının meclisinde bulunanın, dinini yaşaması mükemmel olmasa bile, onların sohbetleriyle bile kendisi için güzel neticeler vardır. Ama kötü dost, nefsinin peşinden gider. Şeytan ve nefis, insanı aldatır ve onu heva ve tutkualrın peşinden sürükler. Aldanan insanlar da diğer insanları aldatır. Bu yüzden, dost seçiminde, kiminle ülfetiniz, yârânlılığınız bulunduğuna çok dikkat etmek gerekir. Meşhur-u sözdür ki, "Bana dostunu söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim."
İslam'da Reenkarnasyon denen şey yoktur. Herkes bu dünyaya bir kere gelir, amelini işler ve tekrar Allah'a döner. Hiçkimse için geri dönüş yoktur. Öldüğünüzde kabriniz ya cennet bahçelerinden bir bahçe, ya da cehennem çukurlarından bir çukurdur. İkinci bir şans daha yoktur. Aksi halde imtihanın anlamı olmaz:
"De ki: Rabb'im şeytanların dürtüklemelerinden sana sığınırım. Ver onların yanımda bulunmalarından sana sığınırım Rabb'im. Nihayet onlardan birine ölüm gelip çatınca "Rabb'im beni dünyay geri döndür" der. "Ki bıraktığım dünyada yararlı bir iş yapayım", "Hayır, bu onun söylediği, (olmıyacak) bir laftır. Önlerinde, ta dirilecekleri kiyamet gününe kadar geri dönmelerine engel olan bir perde vardır." (Muminun suresi 97-100)
Yani bu ayeti okuyan hiçbir Müslüman, cinlerin aldatıcı bu ilüzyonlarına kanmaz. Hatıratına giren karmaşık şeylerin vesvese olduğunu anlar ve bunları ayıklar. Allah'a yakınlık arttıkça, kendisine FURKAN'dan bir parça verilir. Bu, NUR'dur. Hem de NUR ÜSTÜNE NUR... Müminin kalbine bir vesvese geldiğinde hemen kalplerine gelen bu vesvese ZAİL olur:
Şüphe yok ki Allah'a karşı gelmekten sakınanlar, kendilerine şeytandan bir vesvese dokunduğu zaman iyice düşünürler (derhal Allah'ı hatırlarlar da) sonra hemen gözlerini açarlar. Araf Suresi, 201. ayet
FURKAN'a nasıl sahip olabiliriz? Ayette belirttiği gibi, Allah'a karşı gelmekten sakınmakla ve takvayla. Ve buna sahip olmak, Emri Mâruf ve Nehyi Anil Münker'i gerektirir ki, insanlara iyiliği emredip kötülükten men edebilesiniz.
Gerçek Namaz Nasıl Kılınır ve Namazın Kılınışı> adlı makalemizi de okumanızı şiddetle tavsiye ediyoruz.
Son olarak tavsiyem, Cinlerle iletişimden uzak durun. Yani sitede onları yeterince tanıyabileceğiniz makale ve yazılar; tamam, bunları okuyun ve onlar hakkında bilgi edinin; fakat iletişimden KESİNLİKLE uzak durun. Kimi arkadaşımız diyor ki, "Ben, Müslüman bir cinle görüşmek istiyorum. Bu yüzden bana bir zararı olmaz." Siz, hangisinin gerçek Müslüman cin, hangisinin kafir cin olduğunu nasıl ayırt edebileceksiniz peki? Kendini Müslüman olarak tanıtır, İslam'la ilgili çok güzel öğütler de verir belki. Ama aslında kafir bir cindir ve sadece sizi tuzağa düşürmek için İslami bilgileri kullanıyordur.
Cinler insanı aldatır. En etkili silahları halisünasyon ve zihinsel kontrol yetenekleri oldukça fazladır. Kuran, bunu VESVESE olarak tabir eder. Bunun için de Nas ve Felak surelerini çokça okumak faydalıdır. Vesvese, kalbe ve zihne sokulan YANILTICI İLÜZYONLAR'dır. Kişi, yaşamadığı şeyleri aslında yaşamış gibi görünebilir. Örneğin bu ilüzyonlarla, geçmişteki bir sahne kişiye telkin edilerek REENKARNASYON'a inandırılabilir. Aslında o kişinin böyle bir hatırası hiç yaşanmamıştır. Ama böyle bir hatıra yaratılır zihinde. Bu konuda Ahmet Hulusi'nin yazılarına göz atmanızı tavsiye ediyorum.
Cinlerin en büyük zaafları, YÜKSEK EGO'dur. Yani kendilerini üstün görme, kimi zaman kutsallaştırma ve tanrılaştırma isteği. Ve insanları da EGO'larını vurmak, EGO'larını hedef seçmek suretiyle kandırırlar. Kimi zaman bir din büyüğü veya bir evliya kılığına girerler rüyasına girip "Seni seçtik, sen şüphesizki çok hayırlı bir kulumuzsun. Cennet'in bahçeleri seni beklemekte. İnsanlara şu, şu mesajlarımızı ilet." vs İSLAMI DA KULLANAN telkinlerde bulunurlar. Çoğu insan bu vesveselere aldanıp kendini Hz.İbrahim gibi telkin edildiğinden dolayı kendi öz bebesini katletmiş, cinnet geçirmiş, sonu ya ölümle, ya hapishanede ya da akıl hastanesinde bitmiştir.
Allah-u Teala, Kuran-ı Kerim'de "Şüphesiz ki cinleri de insanları da ancak bana kulluk etsinler diye yarattım" buyurur. Cinlerin kimi bu çağrıya icabet edip ABD ve KUL olduklarının farkına varır ve Yüce Yaratıcı'ya itaat ederek onun hükümranlığını tanırlar. Kimi ise kendi azgınlıklarını başka insanlara da bulaştırmaya çalışır. Kuran-ı Kerim'de şöyle buyrulur:
]Bismillahirrahmanirrahim. Kul, euzü birabbin nâs, melikin nâs, ilâhin nâs, min şerril vasvasil hannas, elleziy yuvesvısu fiy sudûrin nâs, minel cinneti ven nâs.
Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adı ile. De ki: Sığınırım bütün insanların rabbine, bütün insanların melîkine ve bütün insanların ilâhına; o sinsi vesvese verenin şerrinden ki, vesvese verir insanların içine kimi cinden kimi insten!..
Cinlerin vesveselerinden kurtulmak için Felak ve Nas surelerini çok iyi okumalı, kişi, Ehl-i Sünnet ve'l Cemaat itikadından ayrılmamalı, sürekli gusül abdesti almalı, dost ve yârânını iyi seçmelidir. Neden dost ve yârân de diyeceksiniz; Çünkü sadece cinler vesvese vermez. Ayette belirtildiği gibi vesvese verir insanların içine kimi cinden kimi insten!.. İns, yani insan demektir. Kişinin dostu neyse, dini ve itikadı da ona benzer. Allah dostlarının meclisinde bulunanın, dinini yaşaması mükemmel olmasa bile, onların sohbetleriyle bile kendisi için güzel neticeler vardır. Ama kötü dost, nefsinin peşinden gider. Şeytan ve nefis, insanı aldatır ve onu heva ve tutkualrın peşinden sürükler. Aldanan insanlar da diğer insanları aldatır. Bu yüzden, dost seçiminde, kiminle ülfetiniz, yârânlılığınız bulunduğuna çok dikkat etmek gerekir. Meşhur-u sözdür ki, "Bana dostunu söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim."
İslam'da Reenkarnasyon denen şey yoktur. Herkes bu dünyaya bir kere gelir, amelini işler ve tekrar Allah'a döner. Hiçkimse için geri dönüş yoktur. Öldüğünüzde kabriniz ya cennet bahçelerinden bir bahçe, ya da cehennem çukurlarından bir çukurdur. İkinci bir şans daha yoktur. Aksi halde imtihanın anlamı olmaz:
"De ki: Rabb'im şeytanların dürtüklemelerinden sana sığınırım. Ver onların yanımda bulunmalarından sana sığınırım Rabb'im. Nihayet onlardan birine ölüm gelip çatınca "Rabb'im beni dünyay geri döndür" der. "Ki bıraktığım dünyada yararlı bir iş yapayım", "Hayır, bu onun söylediği, (olmıyacak) bir laftır. Önlerinde, ta dirilecekleri kiyamet gününe kadar geri dönmelerine engel olan bir perde vardır." (Muminun suresi 97-100)
Yani bu ayeti okuyan hiçbir Müslüman, cinlerin aldatıcı bu ilüzyonlarına kanmaz. Hatıratına giren karmaşık şeylerin vesvese olduğunu anlar ve bunları ayıklar. Allah'a yakınlık arttıkça, kendisine FURKAN'dan bir parça verilir. Bu, NUR'dur. Hem de NUR ÜSTÜNE NUR... Müminin kalbine bir vesvese geldiğinde hemen kalplerine gelen bu vesvese ZAİL olur:
Şüphe yok ki Allah'a karşı gelmekten sakınanlar, kendilerine şeytandan bir vesvese dokunduğu zaman iyice düşünürler (derhal Allah'ı hatırlarlar da) sonra hemen gözlerini açarlar. Araf Suresi, 201. ayet
FURKAN'a nasıl sahip olabiliriz? Ayette belirttiği gibi, Allah'a karşı gelmekten sakınmakla ve takvayla. Ve buna sahip olmak, Emri Mâruf ve Nehyi Anil Münker'i gerektirir ki, insanlara iyiliği emredip kötülükten men edebilesiniz.
Gerçek Namaz Nasıl Kılınır ve Namazın Kılınışı> adlı makalemizi de okumanızı şiddetle tavsiye ediyoruz.
Son olarak tavsiyem, Cinlerle iletişimden uzak durun. Yani sitede onları yeterince tanıyabileceğiniz makale ve yazılar; tamam, bunları okuyun ve onlar hakkında bilgi edinin; fakat iletişimden KESİNLİKLE uzak durun. Kimi arkadaşımız diyor ki, "Ben, Müslüman bir cinle görüşmek istiyorum. Bu yüzden bana bir zararı olmaz." Siz, hangisinin gerçek Müslüman cin, hangisinin kafir cin olduğunu nasıl ayırt edebileceksiniz peki? Kendini Müslüman olarak tanıtır, İslam'la ilgili çok güzel öğütler de verir belki. Ama aslında kafir bir cindir ve sadece sizi tuzağa düşürmek için İslami bilgileri kullanıyordur.