HASAN CAN
Active member
http://www.rasulehasret.com/emirdag...tarafindan-yazilan-mektubun-s.html#post101215
DAHİLİYE VEKİLİ HİLMİ URAN BEYE MERHUM SALİH YEŞİL TARAFINDAN YAZILAN MEKTUBUN SURETİ:
Yazıları yanlış telakki ve tefsirlere uğratılmakla senelerden beri çember içinde yaşatılan ve safi, samimi bir insan ve Müslümanlıktan başka hiçbir maksadı bulunmayan Bediüzzaman Molla Said nam masumun, ya bulunduğu yerde veya Ankara ya nakil ile orada hayat ve huzurunun muhafazası için sırf insaniyet namına yazılmış olan bu mahrem ricanameyi bizzat okumak nezaketinde bulunur ve genç zamanında yaptığı, unutulan hizmetlerine mükafaten ihtiyar halinde bu adamı serbest bir ölüm hayatına kavuşturmak lütfunu, diriğ buyurmazsanız, zat-ı keremkarlarına en büyük hürmetlerimi sunar, minnettarınız olurum.
Molla Said kimdir?
El an Afyon un Emirdağı kazasında ikamete memur olan Molla Said, doğumundan itibaren Türk kardeşleri arasında yaşamış, Türk seciyesiyle perverde olmuş, Umumi Harpte Kafkas ın karlı dağlarında kahraman askerlerimiz arasında gönüllü alay kumandanı olarak mücahede ve irşad için dolaşıp büyük bir harp madalyası almış, Sarıkamış taarruzunda, Bitlis in sukutunda yaralı olduğu halde esir olup senelerce Rus garnizonlarında çile çekmiş, firar edip İstanbul a gelerek ilmi kudretine binaen Darü l-Hikmeti l-İslamiye azalığında bulunmuş, Kuva-yı Milliye ihdasında halkı mücahedeye teşvik etmiş, Büyük Millet Meclisinin ilk senesinde Ankara ya gelerek Hacı Bayram misafirhanesinde birçok mütereddit kimselere vatanın müdafaası lüzumunu anlatmak hizmetinde bulunmuş olan bu hakiki vatanperver insanın, evvelce ibadete, imana, itikada müteallik yazdığı ve yazagelmekte olduğu eserleri, din ve dindarları sevmeyen bazı kimselerin, hususuyla dahiliye vekaletinde bulunmuş olan menfaatperest Şükrü Kaya nın mezhep ve rejimine uygun gelmemekle, asılsız isnad ve uydurma raporlarla bu zavallı adam yirmi küsur seneden beri hapis ve nefiy cezalarıyla perişan edilmiş ve iki sene evvelisi yine o yazıları bahanesiyle Kastamonu daki çilehanesinden kollarına kelepçe vurularak kendisine selam vermiş olan altmış altı adamla Denizli Cezaevine sevk ve onbir ay kadar hapsedildikten sonra, muzır telakki edilen o eserleri, evvela İstanbul Müftülüğünde bir heyet tarafından, bilahare Ankara da Diyanet Riyaseti ve Dil-Tarih Enstitüsü azalarından mürekkep bir komisyon marifetiyle aylarca tetkik olunduktan sonra, bu eserlerin hiçbirisinde devletin siyasetini ve asayişi rencide edebilecek en ufacık birşey görülmemekle, Molla Said ve Nur şakirtleri ve eserlerini okuyanlar, mahkeme kararıyla serbest bırakılmış ve Denizli de oturmasına müsaade olunmuş iken, maatteessüf, bu ihtiyar adam, az zaman sonra Denizli den
Afyon'a ve oradan da Emirdağı kazasına teb id ve herhangi bir Türk kardeşiyle dahi temastan men edilmiş.
Sayın Beyim,
Cumhuriyet serbestiyetinden, Teşkilat-ı Esasiye Kanununun hürriyetinden mahrum kalan bu zavallı ihtiyar adam, her suretle himayeye layık, bakılmaya muhtaç, akraba ve taallukatı olmayıp sırf bir İslam hükumetin himayesine muhtaç bir İslam mütefekkiridir. Şair-i meşhur Akif Bey merhumun rivayetine nazaran, Mısır ın en maruf ulemasından olan ve garbın müteaddit lisan ve felsefesine aşina bulunan üstad-ı azam Abdülaziz Çaviş in yirmi küsur sene evvelisi el-Ehram ceridesindeki Said hakkında yazdığı "Fatinü l-Asr" başlıklı makalesini okuyan ve kendisiyle bizzat görüşen ilim adamları, bu zatın fıtraten ilmi kudretini ve İlahi mesleğini takdir edebilirler.
Sayın Beyim,
Kürtlük sözüyle türlü hakarete hedef olan Molla Said, seciyeten takdire şayan bir Türk aşıkı ve İslamiyet hadimidir. Haşiye Bundan memleketimiz içtimaen zarar değil, manen fayda görecektir. Ben, namus ve şerefim namına şehadet ederim ki, Molla Said, katiyen temiz bir adamdır. Onun için, sizin gibi milletin dahilen idare ve mukadderatına el koyan dirayetli zatlardan insaniyet namına temenniyatım şudur:
Yanlış anlayışlı jurnalcilerin sözleriyle hürriyet nimetinden, saf hava teneffüsünden, herhangi bir Türk kardeşiyle görüşmeden mahrum kalan bu adamı, hükumetin adaleti, makamınızın ehemmiyeti namına ve adl ve ihsan kaziyesine tevfikan olsun, bu adam hakkında dahi adalet ve kendisiyle de hiç olmazsa bir defa olsun hüsn-ü niyetle görüştükten sonra onun hakkında ibka veya ifna kararını vermek lutfunda bulunursanız, elbette ehemmiyetli vazifenizi kanun dairesinde ifa etmiş olacağınızdan dolayı tarihçe-i hayatınıza takdire değer bir fasıl derc buyurmuş, adaletperverliğinizi halka ve acizleri gibi bacağı kesilmiş, köşede kalmış hür fikirli vak a-nüvislere duyurmuş olursunuz efendim.
Milliyetini, memleketini candan seven; teninde, kanında,
Kürtlük, Arnavutluk, Boşnaklık kanı kokusu olmayan, Erzurum un eski milletvekillerinden, bacağı kesik,
Yeşil Oğlu Mehmed Salih
DAHİLİYE VEKİLİ HİLMİ URAN BEYE MERHUM SALİH YEŞİL TARAFINDAN YAZILAN MEKTUBUN SURETİ:
Yazıları yanlış telakki ve tefsirlere uğratılmakla senelerden beri çember içinde yaşatılan ve safi, samimi bir insan ve Müslümanlıktan başka hiçbir maksadı bulunmayan Bediüzzaman Molla Said nam masumun, ya bulunduğu yerde veya Ankara ya nakil ile orada hayat ve huzurunun muhafazası için sırf insaniyet namına yazılmış olan bu mahrem ricanameyi bizzat okumak nezaketinde bulunur ve genç zamanında yaptığı, unutulan hizmetlerine mükafaten ihtiyar halinde bu adamı serbest bir ölüm hayatına kavuşturmak lütfunu, diriğ buyurmazsanız, zat-ı keremkarlarına en büyük hürmetlerimi sunar, minnettarınız olurum.
Molla Said kimdir?
El an Afyon un Emirdağı kazasında ikamete memur olan Molla Said, doğumundan itibaren Türk kardeşleri arasında yaşamış, Türk seciyesiyle perverde olmuş, Umumi Harpte Kafkas ın karlı dağlarında kahraman askerlerimiz arasında gönüllü alay kumandanı olarak mücahede ve irşad için dolaşıp büyük bir harp madalyası almış, Sarıkamış taarruzunda, Bitlis in sukutunda yaralı olduğu halde esir olup senelerce Rus garnizonlarında çile çekmiş, firar edip İstanbul a gelerek ilmi kudretine binaen Darü l-Hikmeti l-İslamiye azalığında bulunmuş, Kuva-yı Milliye ihdasında halkı mücahedeye teşvik etmiş, Büyük Millet Meclisinin ilk senesinde Ankara ya gelerek Hacı Bayram misafirhanesinde birçok mütereddit kimselere vatanın müdafaası lüzumunu anlatmak hizmetinde bulunmuş olan bu hakiki vatanperver insanın, evvelce ibadete, imana, itikada müteallik yazdığı ve yazagelmekte olduğu eserleri, din ve dindarları sevmeyen bazı kimselerin, hususuyla dahiliye vekaletinde bulunmuş olan menfaatperest Şükrü Kaya nın mezhep ve rejimine uygun gelmemekle, asılsız isnad ve uydurma raporlarla bu zavallı adam yirmi küsur seneden beri hapis ve nefiy cezalarıyla perişan edilmiş ve iki sene evvelisi yine o yazıları bahanesiyle Kastamonu daki çilehanesinden kollarına kelepçe vurularak kendisine selam vermiş olan altmış altı adamla Denizli Cezaevine sevk ve onbir ay kadar hapsedildikten sonra, muzır telakki edilen o eserleri, evvela İstanbul Müftülüğünde bir heyet tarafından, bilahare Ankara da Diyanet Riyaseti ve Dil-Tarih Enstitüsü azalarından mürekkep bir komisyon marifetiyle aylarca tetkik olunduktan sonra, bu eserlerin hiçbirisinde devletin siyasetini ve asayişi rencide edebilecek en ufacık birşey görülmemekle, Molla Said ve Nur şakirtleri ve eserlerini okuyanlar, mahkeme kararıyla serbest bırakılmış ve Denizli de oturmasına müsaade olunmuş iken, maatteessüf, bu ihtiyar adam, az zaman sonra Denizli den
Afyon'a ve oradan da Emirdağı kazasına teb id ve herhangi bir Türk kardeşiyle dahi temastan men edilmiş.
Sayın Beyim,
Cumhuriyet serbestiyetinden, Teşkilat-ı Esasiye Kanununun hürriyetinden mahrum kalan bu zavallı ihtiyar adam, her suretle himayeye layık, bakılmaya muhtaç, akraba ve taallukatı olmayıp sırf bir İslam hükumetin himayesine muhtaç bir İslam mütefekkiridir. Şair-i meşhur Akif Bey merhumun rivayetine nazaran, Mısır ın en maruf ulemasından olan ve garbın müteaddit lisan ve felsefesine aşina bulunan üstad-ı azam Abdülaziz Çaviş in yirmi küsur sene evvelisi el-Ehram ceridesindeki Said hakkında yazdığı "Fatinü l-Asr" başlıklı makalesini okuyan ve kendisiyle bizzat görüşen ilim adamları, bu zatın fıtraten ilmi kudretini ve İlahi mesleğini takdir edebilirler.
Sayın Beyim,
Kürtlük sözüyle türlü hakarete hedef olan Molla Said, seciyeten takdire şayan bir Türk aşıkı ve İslamiyet hadimidir. Haşiye Bundan memleketimiz içtimaen zarar değil, manen fayda görecektir. Ben, namus ve şerefim namına şehadet ederim ki, Molla Said, katiyen temiz bir adamdır. Onun için, sizin gibi milletin dahilen idare ve mukadderatına el koyan dirayetli zatlardan insaniyet namına temenniyatım şudur:
Yanlış anlayışlı jurnalcilerin sözleriyle hürriyet nimetinden, saf hava teneffüsünden, herhangi bir Türk kardeşiyle görüşmeden mahrum kalan bu adamı, hükumetin adaleti, makamınızın ehemmiyeti namına ve adl ve ihsan kaziyesine tevfikan olsun, bu adam hakkında dahi adalet ve kendisiyle de hiç olmazsa bir defa olsun hüsn-ü niyetle görüştükten sonra onun hakkında ibka veya ifna kararını vermek lutfunda bulunursanız, elbette ehemmiyetli vazifenizi kanun dairesinde ifa etmiş olacağınızdan dolayı tarihçe-i hayatınıza takdire değer bir fasıl derc buyurmuş, adaletperverliğinizi halka ve acizleri gibi bacağı kesilmiş, köşede kalmış hür fikirli vak a-nüvislere duyurmuş olursunuz efendim.
Milliyetini, memleketini candan seven; teninde, kanında,
Kürtlük, Arnavutluk, Boşnaklık kanı kokusu olmayan, Erzurum un eski milletvekillerinden, bacağı kesik,
Yeşil Oğlu Mehmed Salih
Haşiye
Evet, herbiri yüze mukabil binler Türk gençleri, masumları, ihtiyarları, Risale-i Nur a şakirt olmalarından, bu acip asırda, Türk Milletinin Devlet-i Abbasiye inkırazından İslam yardımına koşmaları gibi, bu şakirtler dahi aynen koştular. Değil yalnız Said, belki bütün ehl-i hakikat tahsin eder, Türk e dost olur.
Evet, herbiri yüze mukabil binler Türk gençleri, masumları, ihtiyarları, Risale-i Nur a şakirt olmalarından, bu acip asırda, Türk Milletinin Devlet-i Abbasiye inkırazından İslam yardımına koşmaları gibi, bu şakirtler dahi aynen koştular. Değil yalnız Said, belki bütün ehl-i hakikat tahsin eder, Türk e dost olur.