11- Yehûdî dîni

VuSLaT

Yönetim
Yönetici
Konunun öncesi için : 10- Peygamberler, dinler, kitâblar - www.RasuleHasret.com



1 — YEHÛDÎ DÎNİ:
Yehûdî dîni, İslâm dîninin gelmesiyle nesh edilmiş olan ve İsrâîl oğullarından Mûsâ aleyhisselâma îmân edenlerin ve bunlardan çoğalarak zemânımıza kadar uzanan insanların dînidir. İbrâhîm “aleyhisselâm”ın oğlu İshak “aleyhisselâm”, bunun oğlu da Ya’kûb “aleyhisselâm”dır. Hazret-i Ya’kûbun bir ismi de İsrâîldir. İsrâîl, Abdüllah demekdir. Allahın kulu ma’nâsınadır. Bunun için Ya’kûb aleyhisselâmın oniki oğlundan çoğalan insanlara (Benî İsrâîl) (İsrâîl oğulları) denir. Mûsâ “aleyhisselâm”, büyük bir Peygamber idi. Benî İsrâîle gönderilmişdir. Benî İsrâîl Mısrda çoğaldı. Dinlerine sarılıp, ibâdet ederlerdi. Fekat, [Fir’avnlardan] zulm ve hakâret görürlerdi. Bir rivâyete göre Îsâ aleyhisselâmdan 1705 sene önce, Mûsâ aleyhisselâm Mısrda tevellüd etdi. Kırk yaşına kadar Fir’avnın serâyında yaşadı. Dahâ sonra akrabâları ile buluşdu. Medyene gitdi. Şu’ayb aleyhisselâmın kızı ile evlendi. Mısra dönmek için yola çıkdı. Yolda, Tûr dağında Allahü teâlâ ile konuşdu. Allahü teâlâ Ona (On emr)i verdi. Mûsâ aleyhisselâm, (Evâmir-i Aşere) On Emri teblîg etdi. Mûsâ aleyhisselâm Benî İsrâîli Mısrdan çıkardı. Tûr dağında Allahü teâlâ ile tekrar konuşdu. Onlara tek bir Allaha îmânın lâzım olduğunu bildirdi. Allahü teâlânın gönderdiği (Tevrât) adlı kitâbı onlara getirdi. Fekat onları, kendilerine va’d olunmuş topraklara götüremedi. Mîlâddan evvel 1625 senesinde vefât etdiği tahmîn ediliyor. Benî İsrâîl, Onun bu ilâhî telkinlerini bir dürlü kavrayamadı.

Mîlâddan evvel Âsûrî devleti iki def’a ve Mîlâdın 135 senesinde Roma imperatoru Andiriyan Kudüsü alarak yehûdîlerin çoğunu kılıncdan geçirdiler. Tevrâtları yakdılar. Tevrât unutuldu. Yehûdîler, zemânla bozuldular. Yetmişbir fırkaya ayrıldılar. Tevrâtı değişdirdiler. (Talmûd) denilen din kitâbı yazdılar ki, (Mişnâ) ve (Gamârâ) diye iki kısmdır. (Mîzân-ül-mevâzîn) kitâbı, yehûdîlerin ve hıristiyanların ellerindeki Tevrât ve İncîl dedikleri kitâbların Allah kelâmı olmadıklarını isbât etmekdedir. Kitâb fârisîdir. İkiyüzelliyedinci sahîfesinde diyor ki, (Yehûdî i’tikâdına göre, Allahü teâlâ, Mûsâ aleyhisselâma, Tûr dağında Tevrât kitâbını verdiği gibi, ba’zı ilmleri de ilhâm eylemiş. Mûsâ, bu ilmleri Hârûna, Yûşa’a ve Eliâzâra bildirmiş. Bunlar da, sonra gelen Peygamberlere ve nihâyet mukaddes Yehûdâya bildirmişler. Bu da, mîlâdın ikinci asrında, bu ilmleri, kırk senede bir kitâb hâline getirmiş. Bu kitâba (Mişnâ) denilmiş. Mîlâdın üçüncü asrında Kudüsde ve altıncı asrında, Bâbilde Mişnâya birer şerh yazılmış. Bu şerhlere (Gamârâ) denilmiş. Mişnâ ile iki Gamârâdan birini, bir kitâb hâline getirip, bu kitâba (Talmûd) demişlerdir. Kudüs Gamârâsından meydâna gelen Talmûda (Kudüs Talmûdu), Bâbil Gamârâsından meydâna gelene (Bâbil Talmûdu) demişlerdir. Hıristiyanlar bu üç kitâba düşmandır. Bu düşmanlıklarının sebeblerinden birisi, Îsâ aleyhisselâmı asmak için hâzırladıkları çarmıhı taşıyan ve çarmıha gerilme hâdisesinde bulunan Şem’un, Mişnâyı rivâyet edenler arasındadır derler. Talmûdda müslimânların inandığı şeyler de bulunduğu için, hıristiyanlar, müslimânları bu bakımdan da inkâr ediyorlar). Yehûdîler kendi din adamlarına (Haham) derler. Talmûdu, Tevrât gibi okumakdadırlar. Eli-âzâr, Şu’ayb aleyhisselâmın oğludur.
 
Son düzenleme:
Üst Alt