MustafaCİLASUN
Özel Üye
Yıllar filizlenip
Olgunlaşmaya gark ederken
Şen şakrak mutlu ve refahlı günler çok azdı
Yaşayamadan
Anlatmak, işitmeden duymaktı
Görmek için bakmayı bir niteliğe erdirmekti
Dünyanın
Nimetleri her bir tarafı kuşatırken
Rahmet bu kadar aşikâr gerekçeyle yakınken
Kalp kendi
Hilkatinde ritme amade bulunurken
Ruhumun, hicran sayfaları ne kadar manidardı
Ummanlara
Doğru uzanan derin bir hüzün vardı
Uyumak, oysa çok şeyler anlatıyor o an bizardı
Kalbim ne kadar
Sahibiyleydi idrakim neredeydi
Zaman insan kimliğinde muvazene için hakikatti
Doğmak
Emanetin tevdiinde olan bir merhaleydi
Nesiller için mücerret olacak mümtaz sağanaktı
Hak zerrede
Muhakkak olan hamiyetli sığınaktı
Kim ne kadar farkındaydı, akıl insan için vuslattı
Aşk olmasaydı,
Su durulmazdı, yağmur ağlamazdı
Toprak, bereketi için anlaşılmaya amadeli sanattı
Güneş
Neleri anlatırdı, rüzgâr nefesler için olandı
Med cezir nazar eden içinde hissiyatta bir farktı
Mütekâmil olmak
İnsani hasleti kuşanarak solumak
Ahsen’i takvimden neden bahsedilir meraka akmak
İradenin
Hüviyetini berraklaştırmak nefsi tanımak
Ruhun kalbi nizam etmesine nefesi gark edebilmek
Aslen sahibi olduğun
Ne var nefes olmazsa orda kal
Ölüm, bir gün kapını çalacak sakın geç kalma ey yar
Sevda
Bunun için var uzlet melaline suhuletli bir ar
Edep içinde kal, mütemadiyen tefekkürde seyri hal
Mustafa CİLASUN