MURATS44
Özel Üye
Batı Hun İmparatorluğu, Büyük Hun İmparatorluğunun bölünmesiyle imparatorluğun batı kanadında kurulan Hun İmparatorluğudur.
Büyük Hun İmparatorluğunun zayıfladığı ve Çine karşı gerilediği dönemde, hükümdar konumunda olan Sağ Yabgu Hohanye, Çin’e karşı makul ve yakın bir tutum izlediği hatta gerekmesi durumunda Çinin idaresi altına girebileceği düşüncesinde olduğu için ağabeyi olan Sol Yabgu Çiçi, kardeşiyle mücadeleye girmiş, Hohanye’nin iyi ilişkiler kurmak için Çine gitmesiyle yönetimi eline alarak kükümdarlığını ilan etmesiyle başlayan süreç, Büyük Hun İmparatorluğu’nun Doğu ve Batı Hun İmparatorluğu olarak ikiye bölünmesine sebep olmuştur.
M.Ö. 54 yılında, Büyük Hun İmparatorluğunun Sağ Yabgusu durumunda olan Hohanye, Çin ile iyi ilişkiler kurmak için Çin hanlığına gittiğinde Sağ Yabgu konumuda olan Ağabeyi Çiçi Yabgu, yönetimi eline alarak Hükümdarlığını ilan etti ancak bu dönem çok kısa sürdü. Hohanye, Çin den aldığı destek ile Hun İmparatorluğunun doğu bölümüne geçerek bulunduğu coğrafyaya hükmetti. Çiçi ise artık batı bölgesinin yönetimini elinde bulunduruyordu.
M.Ö. 54 yılına gerçekleşen bu mücadele neticesinde Büyük Hun İmparatorluğu, fiziki olarak Doğu ve Batı Hun İmparatorluğu olarak ikiye bölünmüş oldu. Doğu Hun İmparatorluğunun başında bulunan Hohanye, Çin ile yakın ilişkiler içerisine girerek Batı Hun İmparatorluğuna cephe aldı. Çiçi ise Batı Hun İmparatorluğunun başına geçerek Çin’i ve Çin ile iş birliği içerisinde bulunan kardeşi Hohanye’ye karşı sert tavır aldı.
Çiçi Yabgu, kardeşi Hohanye ye göre daha sert mizaçlı ve yenilgiyi kabullenmeyen biriydi. Pek çok tarihçi Çiçi’yi, Büyük İmparator Mete’ye benzetir. Çiçi’nin Amacı Hun İmparatorluğunu eski gücüne kavuşturmak ve Çine karşı üstünlük sağlayarak bulunduğu coğrafyayı yöneten tek imparatorluk haline gelmekti. Kardeşi Hohanye ise, Çinin güçlendiğini ve Hun İmparatorluğunun Çin ile mücadele edemeyeceğini düşünerek iyi ilişkiler kurmak ve gerekirse Çinin idaresine girmek düşüncesindeydi.
İmparatorluğun ikiye bölünmesiyle birlikte, Çiçi ve Batı Hun İmparatorluğu bulunduğu coğrafyada güçlenmeye başladı. Aslında Çiçi, hareket tarzı hasebiyle Mete ye benziyordu. Bulunduğu coğrafyadaki hakimiyeti ele almak için hızlı ve çok sayıda savaşa katılarak ordusunun başında yer aldı. Önce Kırgızların üzerine giderek topraklarına sahip oldu. Yine doğusunda Vusunlar bulunuyordu. Vusunlarıda bastırarak bir tehdit olmaktan çıkarttı. Güneydoğusunda bulunan Çin in üzerinede seferler düzenleyerek başarılı sonuçlar aldı. Çiçi, bu savaşlardan sonra güçlenerek hem kardeşi Hohanye, hemde Çin için tehdit oluşturmaya başladı.
Çiçi’nin amacı Çine hükmetmekti. Tüm hazırlıklarını Çin ile savaş için yapıyor ve stratejilerini bu doğrultuda yürütüyordu. Çiçinin bölgesinde söz sahibi olmaya başladığı bu dönemde (M.Ö. 44) kardeşi Hohanye (Doğu Hun imparatorluğu) Çin ile bir anlaşma imzalayarak taraflardan birinin saldırıya uğraması durumunda diğer tarafın destek vereceği sözünü karşılıklı olarak kabul ettiler. Bu anlaşmadan sonra Çiçi için kardeşi Hohanye ve Çin farklı düşmanlar olmaktan çıkarak aynı hedef haline geldi.
M.Ö. 36 yılında, batı Türkistan bölgesinde yaşanan bir anlaşmazlık nedeniyle bölgeye giden Çiçi, birlikleriyle savaşa katıldı. Savaşı kazanarak olası bir Çin saldırısına karşı Kırgız bölgesine çekildi ancak havanın çok soğuk olması nedeniyle askerlerinin büyük bir kısmını dönüşte kaybetti. Kırgız bölgesine ancak 1500 askerle ulaşabilen Çiçi, hiç beklemediği bir anda kardeşi Hohenye’nin kuşatmasıyla karşılaştı. Kale savaşı şeklinde gerçekleşen bu savaşta, Çin desteğinide yanına alan Hohanye ve Çiçi 2 gün boyunca savaştı. Çiçi, tüm askerleriyle birlikte bu savaşta hayatını kaybetti ve Batı Hun İmparatorluğu bu savaşla yıkılarak tarih sahnesinden silindi. (M.Ö. 36)
Savaş sonrası yıkılan Batı Hun İmparatorluğunda yaşayan Hun halkları, Doğu Hun İmparatorluğu bünyesine girmeyerek bölgede dağınık şekilde yaşadılar. Belirli aralıklarla küçük çaplı devletler kurma teşebbüsleri olsa da başarılı olamadılar. Bölgede bulunan Siyenpilerin baskıları sonucunda Hazar Denizine kadar itilerek bu bölgede yaşamaya devam ettiler. Her ne kadar kısa süreli bir İmparatorluk dönemi olarak tarihe geçse de, Çiçi’nin Çin idaresini kabul etmemesiyle Hun varlığını devam ettirerek daha sonra kurulacak olan Avrupa Hun, Akhun ve Göktürk imparatorluklarının önünü açtılar.
Batı Hun İmparatorluğunun yıkılmasıyla Hun İmparatorluğunun devamı niteliğini taşıyan Doğu Hun İmparatorluğu ise, ilerleyen zamanlarda Çin’in bölgedeki politikaları neticesinde zayıflayıp Kuzey/Güney olarak ikiye bölünerek yıkıldı ve bölgedeki diğer kavimlere karışarak asimile oldular.
Büyük Hun İmparatorluğunun zayıfladığı ve Çine karşı gerilediği dönemde, hükümdar konumunda olan Sağ Yabgu Hohanye, Çin’e karşı makul ve yakın bir tutum izlediği hatta gerekmesi durumunda Çinin idaresi altına girebileceği düşüncesinde olduğu için ağabeyi olan Sol Yabgu Çiçi, kardeşiyle mücadeleye girmiş, Hohanye’nin iyi ilişkiler kurmak için Çine gitmesiyle yönetimi eline alarak kükümdarlığını ilan etmesiyle başlayan süreç, Büyük Hun İmparatorluğu’nun Doğu ve Batı Hun İmparatorluğu olarak ikiye bölünmesine sebep olmuştur.
Batı Hun İmparatorluğunun Kuruluşu
M.Ö. 54 yılında, Büyük Hun İmparatorluğunun Sağ Yabgusu durumunda olan Hohanye, Çin ile iyi ilişkiler kurmak için Çin hanlığına gittiğinde Sağ Yabgu konumuda olan Ağabeyi Çiçi Yabgu, yönetimi eline alarak Hükümdarlığını ilan etti ancak bu dönem çok kısa sürdü. Hohanye, Çin den aldığı destek ile Hun İmparatorluğunun doğu bölümüne geçerek bulunduğu coğrafyaya hükmetti. Çiçi ise artık batı bölgesinin yönetimini elinde bulunduruyordu.
M.Ö. 54 yılına gerçekleşen bu mücadele neticesinde Büyük Hun İmparatorluğu, fiziki olarak Doğu ve Batı Hun İmparatorluğu olarak ikiye bölünmüş oldu. Doğu Hun İmparatorluğunun başında bulunan Hohanye, Çin ile yakın ilişkiler içerisine girerek Batı Hun İmparatorluğuna cephe aldı. Çiçi ise Batı Hun İmparatorluğunun başına geçerek Çin’i ve Çin ile iş birliği içerisinde bulunan kardeşi Hohanye’ye karşı sert tavır aldı.
Çiçi Yabgu, kardeşi Hohanye ye göre daha sert mizaçlı ve yenilgiyi kabullenmeyen biriydi. Pek çok tarihçi Çiçi’yi, Büyük İmparator Mete’ye benzetir. Çiçi’nin Amacı Hun İmparatorluğunu eski gücüne kavuşturmak ve Çine karşı üstünlük sağlayarak bulunduğu coğrafyayı yöneten tek imparatorluk haline gelmekti. Kardeşi Hohanye ise, Çinin güçlendiğini ve Hun İmparatorluğunun Çin ile mücadele edemeyeceğini düşünerek iyi ilişkiler kurmak ve gerekirse Çinin idaresine girmek düşüncesindeydi.
Batı Hun İmparatorluğunun Güçlenmesi
İmparatorluğun ikiye bölünmesiyle birlikte, Çiçi ve Batı Hun İmparatorluğu bulunduğu coğrafyada güçlenmeye başladı. Aslında Çiçi, hareket tarzı hasebiyle Mete ye benziyordu. Bulunduğu coğrafyadaki hakimiyeti ele almak için hızlı ve çok sayıda savaşa katılarak ordusunun başında yer aldı. Önce Kırgızların üzerine giderek topraklarına sahip oldu. Yine doğusunda Vusunlar bulunuyordu. Vusunlarıda bastırarak bir tehdit olmaktan çıkarttı. Güneydoğusunda bulunan Çin in üzerinede seferler düzenleyerek başarılı sonuçlar aldı. Çiçi, bu savaşlardan sonra güçlenerek hem kardeşi Hohanye, hemde Çin için tehdit oluşturmaya başladı.
Çiçi’nin amacı Çine hükmetmekti. Tüm hazırlıklarını Çin ile savaş için yapıyor ve stratejilerini bu doğrultuda yürütüyordu. Çiçinin bölgesinde söz sahibi olmaya başladığı bu dönemde (M.Ö. 44) kardeşi Hohanye (Doğu Hun imparatorluğu) Çin ile bir anlaşma imzalayarak taraflardan birinin saldırıya uğraması durumunda diğer tarafın destek vereceği sözünü karşılıklı olarak kabul ettiler. Bu anlaşmadan sonra Çiçi için kardeşi Hohanye ve Çin farklı düşmanlar olmaktan çıkarak aynı hedef haline geldi.
Batı Hun İmparatorluğunun Yıkılması
M.Ö. 36 yılında, batı Türkistan bölgesinde yaşanan bir anlaşmazlık nedeniyle bölgeye giden Çiçi, birlikleriyle savaşa katıldı. Savaşı kazanarak olası bir Çin saldırısına karşı Kırgız bölgesine çekildi ancak havanın çok soğuk olması nedeniyle askerlerinin büyük bir kısmını dönüşte kaybetti. Kırgız bölgesine ancak 1500 askerle ulaşabilen Çiçi, hiç beklemediği bir anda kardeşi Hohenye’nin kuşatmasıyla karşılaştı. Kale savaşı şeklinde gerçekleşen bu savaşta, Çin desteğinide yanına alan Hohanye ve Çiçi 2 gün boyunca savaştı. Çiçi, tüm askerleriyle birlikte bu savaşta hayatını kaybetti ve Batı Hun İmparatorluğu bu savaşla yıkılarak tarih sahnesinden silindi. (M.Ö. 36)
Savaş sonrası yıkılan Batı Hun İmparatorluğunda yaşayan Hun halkları, Doğu Hun İmparatorluğu bünyesine girmeyerek bölgede dağınık şekilde yaşadılar. Belirli aralıklarla küçük çaplı devletler kurma teşebbüsleri olsa da başarılı olamadılar. Bölgede bulunan Siyenpilerin baskıları sonucunda Hazar Denizine kadar itilerek bu bölgede yaşamaya devam ettiler. Her ne kadar kısa süreli bir İmparatorluk dönemi olarak tarihe geçse de, Çiçi’nin Çin idaresini kabul etmemesiyle Hun varlığını devam ettirerek daha sonra kurulacak olan Avrupa Hun, Akhun ve Göktürk imparatorluklarının önünü açtılar.
Batı Hun İmparatorluğunun yıkılmasıyla Hun İmparatorluğunun devamı niteliğini taşıyan Doğu Hun İmparatorluğu ise, ilerleyen zamanlarda Çin’in bölgedeki politikaları neticesinde zayıflayıp Kuzey/Güney olarak ikiye bölünerek yıkıldı ve bölgedeki diğer kavimlere karışarak asimile oldular.
NOT
Aslında Doğu / Batı / Kuzey / Güney / Avrupa / AkHun olarak kategorize edilen Hun Yönetimleri İmparatorlukların gerçek isimleri değildir. Her Hun yönetimi, kendi yönetimini Hun İmparatorluğu olarak adlandırır. Ancak imparatorlukların coğrafyalara yayılması ve dağılması nedeniyle Doğu / Batı / Kuzey / Güney / Akhun / Avrupa Hun gibi isimlerle adlandırıyoruz. Türk Tarihi literatüründe “Batı Hun” kavramı pek çok Hun İmparatorluğu için kullanılmıştır. Hohanye yönetimindeki Doğu Hun İmparatorluğunun bölünmesiyle oluşan Kuzey ve Güney Hun İmparatorlukları içinde Doğu ve Batı Hun ibaresi geçer. Biz Çiçi dönemindeki Hun İmparatorluğunu Batı Hun İmparatorluğu olarak adlandırıyoruz. Hohanye idaresindeki Hun İmparatorluğunun bölünmesiyle ortaya çıkan iki imparatorluğu Kuzey ve Güney Hun İmparatorluğu olarak telafuz edeceğiz. İlerleyen dönemlerde Attila tarafından Avrupa’da kurulan İmparatorluğu da pek çok kaynakta Batı Hun İmparatorluğu olarak geçiyor ancak biz bu İmparatorluğa da Avrupa Hun İmparatorluğu diyeceğiz.