MustafaCİLASUN
Özel Üye
Kim bilir
Kaç kez okumuştum
Hiç usanmadan,
Nefesi yıldırmadan
Ve bizarlık halini yaşamadan
Hasret kokan tınıları,
Yazılan serencamları,
Yâd edilen süruru bahtiyarlıkları
Ne kadar ağlasam
Yüreğimi dağlayan bu acıyla
Hıçkırsam asla bir gam olmayacak
Gelen gider,
Sebebi nasiptir derim
Sinemin derinliğinde hissederek
Buselerimi, sessizliğin
Pervazlarında gizlerim
Bir ah çekerek nefesin müddetini
Hali fakirliğimle bir kez daha
Yâd eder, serinlerim
Bilmem ki bu hicranımı daha
Kaç zaman beslerim sızlanmadan
Demlenir ah ederim
Ne vakit derin
Nağmesin tınısındaysam
Ruhumun figanıyla kalbimin
Hıçkırıklarına kanarsam,
İşte o vakit rahatlarım
Bir rehin olarak bıraktığım,
Yıllara sirayet ediyor
bu hüzünlü sancım, duacıyım
Kalbimin mecrasında,
Umutların hülyasında evet,
Fevkalade mutlu ve huzurluyum
Çaresiz sual
Ederim ve eksikliğimdir derim
Hangi nefesin bahtına nazar etsem,
Nağmenin derinliğinde
O anı güfteleşmek isterim
Kanadı kırılmış kuşun,
Bir ayağı kırılmış koyunun,
Ruhuma seslenen korku bilirim
Kimi kime şikâyet ederim
Bilmem ki kader mi derim
Ve cüzi irademe neler söylerim
Heyhat bak ki
Yine sabah olmuş neyleyim
Seherin latifliğinde,
Sessiz seslenişler cenahında,
Kalbim için bir davet beklerim
Aklım ve izanım için felahı dilerim,
Kalbim için el hak
İnşirahı sürur içinde dilerim
Elbette ki nasip olan ve olacak
Ne varsa sabrederim,
Hamt ederek sahibime yönelirim
Mustafa CİLASUN