Nur Hanım
Aktif Üyemiz
Düştüm garip halimle aşkın peşine
Ulaşırım dedim belki aşkın gülüşüne
Dağları taşları ovaları gezdim bulamadım
Düştüm çeşme başında bir güzelin peşine
Dedim nedir ey güzel sendeki güzellik
Aşktan mı sana yansıyor bu özellik
İstesem bir tas su verir misin bir nefeslik
Verdi bir yudum su dedi düşme benim peşime
Dedim neden istersin düşmeyeyim peşine
Hayran kaldım gönlündeki o gülüşüne
Sevdiğin varsa söyle düşmeyeyim peşine
Gönül bu sevdi elden ne gelir düşme desem peşine
Dedi her seviyorum diyene bu gönlüm kanmaz
Bu deli gönül senin gibi avareye için hiç yanmaz
Her gördüğün güzelin peşine de böyle takılmaz
Var git gönül eyleme düşme sakın peşime
Dedim yıllardır gezerim aşkı ben ararım
Gören var mı diye uçan kuşlara sorarım
Aşkı bulamazsam ben böyle aşksız nasıl yaşarım
Gönül bu sevdi elden ne gelir düşme desem peşine
Avare halini gördüm seni serseri sandım
Aşksız olanı insanı aşk böyle yakar mı anlamadım
Meğer aşksa muradın ilk bakışta muradına varamadım
Sende haklısın gönül severse vaz geçer mi sevdiğinden
O bakışına gülüşüne ben hayran olayım
Gel benimle öl de aşk yolunda ben öleyim
Sevdiğimi buldum ben artık mesut mesut güleyim
Bir isteğin varsa söyle ne dersen gönlümden vereyim
Bu bakışlarla gönlüm sen gibi aşığa olsun hayran
Ömür geçmeden gel iste babamdan çabuk davran
Bende arardım aşkı şimdi buldum oldum hayran
Sende haklısın gönül severse vaz geçer mi sevdiğinden
Vardım usulca arkasında evlerinden içeriye girdim
Babası beni görünce misafir sandı selamımı verdim
Dedim babacığım garip bir aşığım gönlümü verdim
Aradım gönlümü kızınızın gönlünün içinde gördüm
Allah’ın Peygamberin emriyle işte ben kapına geldim
Rızanız olursa ben gönül evimi buldum gönülde sevdim
Dedi hele bir otur soluklan nedir bu telaşın
Anlarım aşığın halinden ey ayağı gönlü yalın
Aşk aramaktan olmuşsun perişan kalmışsın baygın
Elbet aşka sevenlere vardır benim saygım
Sorayım kızıma o ne der bu haline
Çağırdı suna boylumu otur dedi yanıma
Peşine takmışsın bir aşık düştü geldi yamacıma
Seni sevdiğini söyler ister bende bir bakıma
Sende sever misin onu söyle benim kulağıma
Anladım kızım Allah mesut etsin derim sizler adına
Yaparız bir düğün anlı şanlı ben kendi payıma
İç güveyi olmak istersen kapı açık sana derim
Beni evladım sen yanlış anlama
Öptük babamın ellerini mutluluğa kapı açtık
Gidecek yerim yoktu oldu evim benimde artık
Çalışırım dedim evimize getiririm biraz katık
Allah razı olsun babama dedim biz dışarıya çıktık
Şimdi yıllar geçti aradan birbirimize hala biz
O ilk günkü gibi gönül gözüyle baktık sarıldık
Mehmet Aluç /Aşık Gülveren
Ulaşırım dedim belki aşkın gülüşüne
Dağları taşları ovaları gezdim bulamadım
Düştüm çeşme başında bir güzelin peşine
Dedim nedir ey güzel sendeki güzellik
Aşktan mı sana yansıyor bu özellik
İstesem bir tas su verir misin bir nefeslik
Verdi bir yudum su dedi düşme benim peşime
Dedim neden istersin düşmeyeyim peşine
Hayran kaldım gönlündeki o gülüşüne
Sevdiğin varsa söyle düşmeyeyim peşine
Gönül bu sevdi elden ne gelir düşme desem peşine
Dedi her seviyorum diyene bu gönlüm kanmaz
Bu deli gönül senin gibi avareye için hiç yanmaz
Her gördüğün güzelin peşine de böyle takılmaz
Var git gönül eyleme düşme sakın peşime
Dedim yıllardır gezerim aşkı ben ararım
Gören var mı diye uçan kuşlara sorarım
Aşkı bulamazsam ben böyle aşksız nasıl yaşarım
Gönül bu sevdi elden ne gelir düşme desem peşine
Avare halini gördüm seni serseri sandım
Aşksız olanı insanı aşk böyle yakar mı anlamadım
Meğer aşksa muradın ilk bakışta muradına varamadım
Sende haklısın gönül severse vaz geçer mi sevdiğinden
O bakışına gülüşüne ben hayran olayım
Gel benimle öl de aşk yolunda ben öleyim
Sevdiğimi buldum ben artık mesut mesut güleyim
Bir isteğin varsa söyle ne dersen gönlümden vereyim
Bu bakışlarla gönlüm sen gibi aşığa olsun hayran
Ömür geçmeden gel iste babamdan çabuk davran
Bende arardım aşkı şimdi buldum oldum hayran
Sende haklısın gönül severse vaz geçer mi sevdiğinden
Vardım usulca arkasında evlerinden içeriye girdim
Babası beni görünce misafir sandı selamımı verdim
Dedim babacığım garip bir aşığım gönlümü verdim
Aradım gönlümü kızınızın gönlünün içinde gördüm
Allah’ın Peygamberin emriyle işte ben kapına geldim
Rızanız olursa ben gönül evimi buldum gönülde sevdim
Dedi hele bir otur soluklan nedir bu telaşın
Anlarım aşığın halinden ey ayağı gönlü yalın
Aşk aramaktan olmuşsun perişan kalmışsın baygın
Elbet aşka sevenlere vardır benim saygım
Sorayım kızıma o ne der bu haline
Çağırdı suna boylumu otur dedi yanıma
Peşine takmışsın bir aşık düştü geldi yamacıma
Seni sevdiğini söyler ister bende bir bakıma
Sende sever misin onu söyle benim kulağıma
Anladım kızım Allah mesut etsin derim sizler adına
Yaparız bir düğün anlı şanlı ben kendi payıma
İç güveyi olmak istersen kapı açık sana derim
Beni evladım sen yanlış anlama
Öptük babamın ellerini mutluluğa kapı açtık
Gidecek yerim yoktu oldu evim benimde artık
Çalışırım dedim evimize getiririm biraz katık
Allah razı olsun babama dedim biz dışarıya çıktık
Şimdi yıllar geçti aradan birbirimize hala biz
O ilk günkü gibi gönül gözüyle baktık sarıldık
Mehmet Aluç /Aşık Gülveren
