Ebu Talha ve eşi Ümmü Süleym...
Ebu Talha radıyallahu anh Peygamber aşığı bir genç...
Gönlü cihad ruhuyla dolu bir yiğit Allah yolunda infakta malıyla , cihadda canıyla cömertlik yapan bir kahraman.
Ümmü Süleymin Eşi , Müşrikken Ümmü Süleyme evlilik teklifi yaptıgında, Ümmü Süleym Mihir olarak iman etmesini istemişti Ebu Talhadan...
Müslüman olduktan sonra Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimizden ayrılmayan aşıklardandı.
Efendimizi canı gibi sever, ona hizmeti şeref bilirdi.
Ebû Talha’nın Mescidi Saâdete yakın, içinde 600 hurma ağacı bulunan kıymetli bir bahçesi vardı ve burayı pek severdi.
Ebû Talha hemen Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’e koştu ve şöyle dedi:
“Yâ Rasûlâllah! Benim servetim içinde en kıymetli ve bana en sevimli olan, işte şu şehrin içindeki sizin de bildiğiniz bahçemdir.
Bu andan itibaren Allâh rızâsı için onu Allâh’ın Rasûlü’ne bırakıyorum. İstediğiniz gibi tasarruf eder, dilediğiniz fakire verebilirsiniz.”
Sözlerinin ardından bu güzel kararını derhâl tatbik etmek için bahçeye gitti.
Ebû Talha, bahçeye vardığında hanımını bir ağacın gölgesinde otururken buldu.
Ebû Talha bahçeye girmemişti. Hanımı sordu:
“Yâ Ebâ Talha! Dışarıda ne bekliyorsun? İçeri girsen ya!”
Ebû Talha:
“Ben içeri giremem, sen de eşyanı toplayıp çıkıver!..” dedi.
Beklemediği bu cevap üzerine hanımı şaşkınlıkla sordu:
“Neden yâ Ebâ Talha?! Bu bahçe bizim değil mi?”
Ebû Talha:
“Hayır, artık bu bahçe Medine fukarâsınındır.” diyerek âyet-i kerîmenin müjdesini ve yaptığı infakın faziletini sevinç ve neşe içinde anlattı.
Hanımının:
“İkimiz nâmına mı, yoksa şahsın için mi bağışladın?” suâline de:
“İkimiz nâmına…” diye cevap veren Ebû Talha, bu sefer hanımından huzur içinde şu sözleri dinledi:
“Allah senden râzı olsun yâ Ebâ Talha! Etrafımızdaki fakirleri gördükçe aynı şeyi düşünürdüm de sana söylemeye bir türlü cesaret edemezdim.
Allah hayrımızı kabul buyursun, işte ben de bahçeyi terk edip geliyorum!”
Örnek soracağımız insanlar varken biz kimi örnek alıyoruz?
Ebu Talha radıyallahu anh Peygamber aşığı bir genç...
Gönlü cihad ruhuyla dolu bir yiğit Allah yolunda infakta malıyla , cihadda canıyla cömertlik yapan bir kahraman.
Ümmü Süleymin Eşi , Müşrikken Ümmü Süleyme evlilik teklifi yaptıgında, Ümmü Süleym Mihir olarak iman etmesini istemişti Ebu Talhadan...
Müslüman olduktan sonra Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimizden ayrılmayan aşıklardandı.
Efendimizi canı gibi sever, ona hizmeti şeref bilirdi.
Ebû Talha’nın Mescidi Saâdete yakın, içinde 600 hurma ağacı bulunan kıymetli bir bahçesi vardı ve burayı pek severdi.
Ebû Talha hemen Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’e koştu ve şöyle dedi:
“Yâ Rasûlâllah! Benim servetim içinde en kıymetli ve bana en sevimli olan, işte şu şehrin içindeki sizin de bildiğiniz bahçemdir.
Bu andan itibaren Allâh rızâsı için onu Allâh’ın Rasûlü’ne bırakıyorum. İstediğiniz gibi tasarruf eder, dilediğiniz fakire verebilirsiniz.”
Sözlerinin ardından bu güzel kararını derhâl tatbik etmek için bahçeye gitti.
Ebû Talha, bahçeye vardığında hanımını bir ağacın gölgesinde otururken buldu.
Ebû Talha bahçeye girmemişti. Hanımı sordu:
“Yâ Ebâ Talha! Dışarıda ne bekliyorsun? İçeri girsen ya!”
Ebû Talha:
“Ben içeri giremem, sen de eşyanı toplayıp çıkıver!..” dedi.
Beklemediği bu cevap üzerine hanımı şaşkınlıkla sordu:
“Neden yâ Ebâ Talha?! Bu bahçe bizim değil mi?”
Ebû Talha:
“Hayır, artık bu bahçe Medine fukarâsınındır.” diyerek âyet-i kerîmenin müjdesini ve yaptığı infakın faziletini sevinç ve neşe içinde anlattı.
Hanımının:
“İkimiz nâmına mı, yoksa şahsın için mi bağışladın?” suâline de:
“İkimiz nâmına…” diye cevap veren Ebû Talha, bu sefer hanımından huzur içinde şu sözleri dinledi:
“Allah senden râzı olsun yâ Ebâ Talha! Etrafımızdaki fakirleri gördükçe aynı şeyi düşünürdüm de sana söylemeye bir türlü cesaret edemezdim.
Allah hayrımızı kabul buyursun, işte ben de bahçeyi terk edip geliyorum!”
Örnek soracağımız insanlar varken biz kimi örnek alıyoruz?