Erkeklerle(Kocanızla) Konuşurken
Kadın-erkek farklılıkları konuşma ihtiyaçlarında da görülür.
Kadınların erkeklerden daha çok konuştuğu bilimsel olarak da ispat edildi.
Kadınların konuşma kapasiteleri geniş.
Kadın beyninin her iki tarafında konuşma merkezi var.
Erkeklerin konuşma merkezi sadece sol tarafta.
Karı-koca arasındaki en büyük problemlerden biri; erkeğe göre karısının çok konuşması, kadına göre ise kocasının çok az konuşmasıdır.
Karı-koca yaratılış farklılıklarına dikkat ederek birbirleri ile iletişime geçerlerse bu problemin hallolması hiç de zor değil.
Hanımlar! Şunu hiç unutmayın.
Tamam kocanız sizin hayat arkadaşınız; fakat o sizin cinsinizden bir arkadaş değil.
O karşı cinsten yani sizden farklı.
Onunla bir kız arkadaşınızla yaptığınız gibi saatlerce sohbet etmeyi beklemeyin.
Her anlattığınız konuyu sorularak sorarak dikkatle dinlemesini ummayın.
Çünkü onun için konuşmak sizin için olduğu kadar değerli değildir.
Bir erkekle konuşurken şu ayrıntıları aklınızda tutun:
1- Erkekler için konuşmanın kadınlar gibi pek çok amacı yoktur. Erkekler daha çok iki durumda konuşmayı tercih ederler. Birincisi “Bilgi Vermek” İkincisi “Güç Göstermek” Kocanızın anlatacağı şey öncelikle herhangi bir konuda bilgi vermek içindir. Bilmeniz gereken bir şey varsa size onu söyler.
Bir de erkekler için güç gösterimi çok önemlidir. Erkekler işlerinden, arabalarından, futbol takımından, sahip olduklarından, zekalarından, bir konu hakkında üstün bilgilerinden, başarılarından konuşmayı severler. Erkek bunlardan birini konuşacaksa zevkle konuşur.
2- Kocanızı konuşturmak için zorlamayın. Siz konuşma arzunuzu söyleyin ve “Beni dinler misin?” diye konuşmasını değil, dinlemesini isteyin. Erkek kendini baskı altında hissetmezse siz konuşurken aranızda bir sohbet çoktan başlamış olur.
3- Erkeğin canı sıkkınsa konuşturmak için hiç ama hiç uğraşmayın, üzerine gitmeyin. Yine hatırlayın o sizin gibi değil, karşı cins. Kadınlar canları sıkkınken konuşunca rahatlarlar, erkekler ise bir süre konuşmayı istemezler. Önce sessiz kalıp durumu kendi içlerinde tahlil edip, çözümler bulmaya çalışırlar. O kendi içine çekildiğinde üstüne düşmeyin, neyin var deyip sıkıştırmayın, rahat bırakın.
Biliyorum siz bir kadınsınız ve kedi kadar meraklısınız, bir an önce ne olup bittiğini öğrenmek istiyorsunuz fakat böyle yaparsanız kocanızın siniri sizin üstünüzde patlayabilir.
Sabır, sabır, sabır… İmtihan dünyası işte. Güzel bir sabır dileyin Allah’tan.
Siz sabreder onu rahat bırakırsanız, derdini size daha çabuk anlatma ihtimali yüksektir. Fakat sıkıştırırsanız anlatacaksa da anlatmaz. Sizin konuşma isteğiniz kadar onun susma isteği olabilir, saygı duyun.
4- Eşinizi soru sorarak konuşmaya zorlamayın. Kadınlar için sorular muhabbete kapı açan anahtarlardır. Fakat erkekler soruları pek sevmezler; kendilerini sorguya çekiliyormuş gibi hissederler.
5- Eşiniz televizyon izlerken ya da bilgisayar başında iken daha doğrusu her hangi bir iş yaparken onunla konuşmaya çalışmayın, sizi dinlemesini de beklemeyin.
Erkek beyni bölümlere ayrılmıştır. Erkek beyninin iki yarı küre arası bağlantısı kadınlardan daha ince olduğu için, erkekler bir anda bir kaç işi yapmakta zorlanırlar. O bir şeyle meşgulken soru sorarsanız, size cevap vermeyecektir.
Bu özelliğini bilin ki boş yere “kocam bana değer vermiyor, beni dinlemiyor” diye üzülmeyin. Hele tıraş olmak gibi dikkat isteyen bir iş yapıyorsa hiç konuşmayın.
6- Bir de sesli ortamlarda konuşmaya çalışmayın. Mesela; televizyon açıkken ya da ortada çocuklarınız koştururken… Çünkü erkeklerin konuşurken dikkatleri çabuk dağılır. Eşinizle sohbet etmek istiyorsanız çocuklarınızı odasına gönderin, sessiz bir ortam sağlayın.
7- Kocanızla bir konu hakkında konuşurken konu bitmeden başka bir konuya atlamayın. Kadınlar bir şey anlatırken ya da dinlerken bambaşka bir konuya rahatlıkla giriş yapıp, az sonra da tekrar başladığı konuya dönebilir.
Erkekler ise konuştukları konuyu bitirmeden başka bir konuya geçmek istemezler. Mesela eşiniz gün içinde yaşadığı bir olayı anlatırken siz patta da çocuğun okulda yaşadığı bir olayı anlatmaya başlarsanız eşiniz beni dinlemiyorsun diye kızabilir. Aynı konuda bile konuşurken sözünü kesmeyin yoksa erkek söyleyeceği sözü unutabilir.
8- Konuşurken çok detay anlatmayın. Erkek beyni sonuç odaklıdır, sonuca giderken geçirilen süreç onları pek ilgilendirmez. Bu yüzden anlattığınız konuyu çok uzatır, ayrıntılara dalarsanız kafası karışır ve sabırsızca sonuca gelmenizi bekler.
Mesela bir etek mi aldınız. Söylemeniz geren bir cümle. “Hayatım bir etek aldım, nasıl beğendin mi?” Evden çıktığınız andan eteği alma sürecinde başınızdan geçenleri, eteğin diğer renklerini, gördüğünüz indirimleri bir kız arkadaşınızla konuşun.
9- Eşinizle konuşurken ses tonunuza dikkat edin. Ses tonunuz ona olumsuz mesajlar ulaştırmasın. Anne edasıyla konuşmayın. Otoriteye sahip olmak isteyen kadınlar erkeğe karşı sesini yükseltme hatası yapar. Bu da aranızda gerginliğe sebep olur.
10- Eşinizi asla azarlar gibi konuşmayın. Konuşma tarzınız kötüyse, dünya güzeli de olsanız artık onun gözüne sizin güzelliğiniz görünmez. Sizi bir cadı gibi görür. Erkeği azarlar gibi konuşursanız sizi ve ihtiyaçlarınızı bir kenara itmesini kolaylaştırmış olursunuz. Bağırıp çağırıp kavga etmeyi kestiğinizde; tatlı, normal sevimli bir kadın olduğunuzda problemleri çözmeniz kolay olur.
11- Erkeğe sürekli sorumluluklarını hatırlatmayın. Çünkü erkek tarafından bunun adı “dırdır” oluyor.
Bir çok kadın dırdır ettiğini kabul etmez. Erkeğe sorumluluğunu hatırlattığı söyler. “Dırdır” kapı gıcırtısı gibi rahatsızlık verir.
Sürekli söylenerek, eşinize kendini suçlu hissettirerek, olumlu yönde harekete geçmesini teşvik ettiğinizi zannetmeyin. Dırdırın böyle bir faydası yoktur tam aksi erkeği ya öfkelendirir ya da duyarsızlaştırır. Erkek dırdır ateşinden korunmak için kendine siperler bulur. Gazete, televizyon, bilgisayar, boş yüz ifadesi…gibi.
Ayrıca dırdır size de iyi gelmez; bir zaman sonra tekrardan bıkarsınız ve kendinizi tükenmiş, çaresiz hissedersiniz. Sorumluluklarını hatırlatmanız gerekiyorsa uygun zamanda hoş bir ses tonuyla hatırlatabilirsiniz.
12- Duygularınızı abartmayın. “Her zaman beni üzüyorsun.” gibi. Erkek beyni gerçekler ve veriler üzerine çalıştığı için sözcükleri de ona göre anlar. Siz her zamanı kastetmiyorsanız da o öyle anlayacağı için sizin nankör, kıymet bilmeyen bir kadın olduğunuzu düşünebilir.
13- İstediğiniz şeyi elde etmenin yolu kavga etmek değildir. Hoş bir şekilde dile getirmek ve nazikçe sormaktır. İğnelemek, laf çakmak, canını yakmak iyi bir yol değildir. Erkekten bir şey isteyeceğiniz zaman dikkat etmeniz gerekenler şunlardır:
Konuşmak için uygun zamanı bekleyin:
Eşiniz yorgunken, sinirliyken, dikkatini bir işe vermiş meşgulken, ondan bir şey istemeyin. Biraz sabırlı olun bekleyin.
Doğru kelimeler kullanın:
Emir cümleleri kullanmayın. Mecbur yapacaksın tarzında bir konuşmayı tercih etmeyin. Nazikçe isteyin.
Sözü uzatmayın:
Kısa ve öz konuşun. Söz uzadıkça etkisi kaybolur. Neden o ayakkabıyı almak istediğiniz anlatmak için koca bir hikaye anlatmanıza gerek yok. Söz uzarsa itiraz etmek daha kolay olur.
Dolaysız konuşun:
Bir şeyler ima etmeye çalışmayın, net olun. Ne istiyorsanız onu kibarca söyleyin.
14- Kadınlar erkeklerin dolaylı konuşmalarını anlayacağını, çözebileceğini ve takip edebileceğini zannederler. Oysa erkekler bunu yapamazlar. Kocanızla konuşurken dolaylı cümlelerden ve ima dilinden mümkün olduğu kadar uzak durun. Sonra anlamadı diye boş yere üzülürsünüz.
Kıyas yapmayın, hele hiç laf çakmayın. Mesela dışarıda bir yemeğe gitmeyi canınız istiyor. Bunu söylemenin yolu “Ne zamandan beri de bir dışarıda yemek yemedik.” demek; “Düşüncesiz adamın tekisin, iyi bir koca değilsin, beni düşünüp bir yemeğe götürmüyorsun” anlamına gelir. Böyle imalı ve can acıtan bir dil yerine “Kocacığım bu akşam canım dışarıda bir şeyler yemek istedi. Müsait olur musun, gidebilir miyiz?” demeniz daha iyi bir netice almanızı sağlar. O gün müsait değilse hayır derse surat asmayın, ” hayır” demesini güzellikle karşılarsanız kısa zamanda isteğinizi hatırlayıp size yemeğe götürecektir.
15- Erkekler netçe konuşur, ima dili ile pek işleri yoktur. Cümleleri kadınlara göre daha kısadır, amacını ifade eder. Sonuca varır. Erkeğin ne söylediğini ya da ne istediğini anlamak kolaydır. Siz de konuşurken çok uzun cümleler kurmayın.
16- Arabada birlikte bir yerlere giderken onu adres sormak için zorlamayın. Kadınlar için çok kolay, sıradan olan bu davranış erkeklere çok ağır gelir. Belki biraz dolanacaktır fakat merak etmeyin kaybolmazsınız.
Azıcık sabredin, sakin sakin oturun, sizi gideceğiniz yere ulaştıracaktır. Aksi halde yolculuğunuza kavga ederek devam edersiniz.
17- Eşinizle alay etmeyin, dalga geçmeyin, aşağılamayın, konuşurken yüzüne bakın. Ona konuşmanızla tavrınızla değerli olduğunu hissettirin. Onu incitecek sözlerden uzak durun. Hata yaptığınızda özür dilemeyi ihmal etmeyin.
www.cocukaile.net “Sema Maraşlı ile Evlilik Okulu” kitabından
Kadın-erkek farklılıkları konuşma ihtiyaçlarında da görülür.
Kadınların erkeklerden daha çok konuştuğu bilimsel olarak da ispat edildi.
Kadınların konuşma kapasiteleri geniş.
Kadın beyninin her iki tarafında konuşma merkezi var.
Erkeklerin konuşma merkezi sadece sol tarafta.
Karı-koca arasındaki en büyük problemlerden biri; erkeğe göre karısının çok konuşması, kadına göre ise kocasının çok az konuşmasıdır.
Karı-koca yaratılış farklılıklarına dikkat ederek birbirleri ile iletişime geçerlerse bu problemin hallolması hiç de zor değil.
Hanımlar! Şunu hiç unutmayın.
Tamam kocanız sizin hayat arkadaşınız; fakat o sizin cinsinizden bir arkadaş değil.
O karşı cinsten yani sizden farklı.
Onunla bir kız arkadaşınızla yaptığınız gibi saatlerce sohbet etmeyi beklemeyin.
Her anlattığınız konuyu sorularak sorarak dikkatle dinlemesini ummayın.
Çünkü onun için konuşmak sizin için olduğu kadar değerli değildir.
Bir erkekle konuşurken şu ayrıntıları aklınızda tutun:
1- Erkekler için konuşmanın kadınlar gibi pek çok amacı yoktur. Erkekler daha çok iki durumda konuşmayı tercih ederler. Birincisi “Bilgi Vermek” İkincisi “Güç Göstermek” Kocanızın anlatacağı şey öncelikle herhangi bir konuda bilgi vermek içindir. Bilmeniz gereken bir şey varsa size onu söyler.
Bir de erkekler için güç gösterimi çok önemlidir. Erkekler işlerinden, arabalarından, futbol takımından, sahip olduklarından, zekalarından, bir konu hakkında üstün bilgilerinden, başarılarından konuşmayı severler. Erkek bunlardan birini konuşacaksa zevkle konuşur.
2- Kocanızı konuşturmak için zorlamayın. Siz konuşma arzunuzu söyleyin ve “Beni dinler misin?” diye konuşmasını değil, dinlemesini isteyin. Erkek kendini baskı altında hissetmezse siz konuşurken aranızda bir sohbet çoktan başlamış olur.
3- Erkeğin canı sıkkınsa konuşturmak için hiç ama hiç uğraşmayın, üzerine gitmeyin. Yine hatırlayın o sizin gibi değil, karşı cins. Kadınlar canları sıkkınken konuşunca rahatlarlar, erkekler ise bir süre konuşmayı istemezler. Önce sessiz kalıp durumu kendi içlerinde tahlil edip, çözümler bulmaya çalışırlar. O kendi içine çekildiğinde üstüne düşmeyin, neyin var deyip sıkıştırmayın, rahat bırakın.
Biliyorum siz bir kadınsınız ve kedi kadar meraklısınız, bir an önce ne olup bittiğini öğrenmek istiyorsunuz fakat böyle yaparsanız kocanızın siniri sizin üstünüzde patlayabilir.
Sabır, sabır, sabır… İmtihan dünyası işte. Güzel bir sabır dileyin Allah’tan.
Siz sabreder onu rahat bırakırsanız, derdini size daha çabuk anlatma ihtimali yüksektir. Fakat sıkıştırırsanız anlatacaksa da anlatmaz. Sizin konuşma isteğiniz kadar onun susma isteği olabilir, saygı duyun.
4- Eşinizi soru sorarak konuşmaya zorlamayın. Kadınlar için sorular muhabbete kapı açan anahtarlardır. Fakat erkekler soruları pek sevmezler; kendilerini sorguya çekiliyormuş gibi hissederler.
5- Eşiniz televizyon izlerken ya da bilgisayar başında iken daha doğrusu her hangi bir iş yaparken onunla konuşmaya çalışmayın, sizi dinlemesini de beklemeyin.
Erkek beyni bölümlere ayrılmıştır. Erkek beyninin iki yarı küre arası bağlantısı kadınlardan daha ince olduğu için, erkekler bir anda bir kaç işi yapmakta zorlanırlar. O bir şeyle meşgulken soru sorarsanız, size cevap vermeyecektir.
Bu özelliğini bilin ki boş yere “kocam bana değer vermiyor, beni dinlemiyor” diye üzülmeyin. Hele tıraş olmak gibi dikkat isteyen bir iş yapıyorsa hiç konuşmayın.
6- Bir de sesli ortamlarda konuşmaya çalışmayın. Mesela; televizyon açıkken ya da ortada çocuklarınız koştururken… Çünkü erkeklerin konuşurken dikkatleri çabuk dağılır. Eşinizle sohbet etmek istiyorsanız çocuklarınızı odasına gönderin, sessiz bir ortam sağlayın.
7- Kocanızla bir konu hakkında konuşurken konu bitmeden başka bir konuya atlamayın. Kadınlar bir şey anlatırken ya da dinlerken bambaşka bir konuya rahatlıkla giriş yapıp, az sonra da tekrar başladığı konuya dönebilir.
Erkekler ise konuştukları konuyu bitirmeden başka bir konuya geçmek istemezler. Mesela eşiniz gün içinde yaşadığı bir olayı anlatırken siz patta da çocuğun okulda yaşadığı bir olayı anlatmaya başlarsanız eşiniz beni dinlemiyorsun diye kızabilir. Aynı konuda bile konuşurken sözünü kesmeyin yoksa erkek söyleyeceği sözü unutabilir.
8- Konuşurken çok detay anlatmayın. Erkek beyni sonuç odaklıdır, sonuca giderken geçirilen süreç onları pek ilgilendirmez. Bu yüzden anlattığınız konuyu çok uzatır, ayrıntılara dalarsanız kafası karışır ve sabırsızca sonuca gelmenizi bekler.
Mesela bir etek mi aldınız. Söylemeniz geren bir cümle. “Hayatım bir etek aldım, nasıl beğendin mi?” Evden çıktığınız andan eteği alma sürecinde başınızdan geçenleri, eteğin diğer renklerini, gördüğünüz indirimleri bir kız arkadaşınızla konuşun.
9- Eşinizle konuşurken ses tonunuza dikkat edin. Ses tonunuz ona olumsuz mesajlar ulaştırmasın. Anne edasıyla konuşmayın. Otoriteye sahip olmak isteyen kadınlar erkeğe karşı sesini yükseltme hatası yapar. Bu da aranızda gerginliğe sebep olur.
10- Eşinizi asla azarlar gibi konuşmayın. Konuşma tarzınız kötüyse, dünya güzeli de olsanız artık onun gözüne sizin güzelliğiniz görünmez. Sizi bir cadı gibi görür. Erkeği azarlar gibi konuşursanız sizi ve ihtiyaçlarınızı bir kenara itmesini kolaylaştırmış olursunuz. Bağırıp çağırıp kavga etmeyi kestiğinizde; tatlı, normal sevimli bir kadın olduğunuzda problemleri çözmeniz kolay olur.
11- Erkeğe sürekli sorumluluklarını hatırlatmayın. Çünkü erkek tarafından bunun adı “dırdır” oluyor.
Bir çok kadın dırdır ettiğini kabul etmez. Erkeğe sorumluluğunu hatırlattığı söyler. “Dırdır” kapı gıcırtısı gibi rahatsızlık verir.
Sürekli söylenerek, eşinize kendini suçlu hissettirerek, olumlu yönde harekete geçmesini teşvik ettiğinizi zannetmeyin. Dırdırın böyle bir faydası yoktur tam aksi erkeği ya öfkelendirir ya da duyarsızlaştırır. Erkek dırdır ateşinden korunmak için kendine siperler bulur. Gazete, televizyon, bilgisayar, boş yüz ifadesi…gibi.
Ayrıca dırdır size de iyi gelmez; bir zaman sonra tekrardan bıkarsınız ve kendinizi tükenmiş, çaresiz hissedersiniz. Sorumluluklarını hatırlatmanız gerekiyorsa uygun zamanda hoş bir ses tonuyla hatırlatabilirsiniz.
12- Duygularınızı abartmayın. “Her zaman beni üzüyorsun.” gibi. Erkek beyni gerçekler ve veriler üzerine çalıştığı için sözcükleri de ona göre anlar. Siz her zamanı kastetmiyorsanız da o öyle anlayacağı için sizin nankör, kıymet bilmeyen bir kadın olduğunuzu düşünebilir.
13- İstediğiniz şeyi elde etmenin yolu kavga etmek değildir. Hoş bir şekilde dile getirmek ve nazikçe sormaktır. İğnelemek, laf çakmak, canını yakmak iyi bir yol değildir. Erkekten bir şey isteyeceğiniz zaman dikkat etmeniz gerekenler şunlardır:
Konuşmak için uygun zamanı bekleyin:
Eşiniz yorgunken, sinirliyken, dikkatini bir işe vermiş meşgulken, ondan bir şey istemeyin. Biraz sabırlı olun bekleyin.
Doğru kelimeler kullanın:
Emir cümleleri kullanmayın. Mecbur yapacaksın tarzında bir konuşmayı tercih etmeyin. Nazikçe isteyin.
Sözü uzatmayın:
Kısa ve öz konuşun. Söz uzadıkça etkisi kaybolur. Neden o ayakkabıyı almak istediğiniz anlatmak için koca bir hikaye anlatmanıza gerek yok. Söz uzarsa itiraz etmek daha kolay olur.
Dolaysız konuşun:
Bir şeyler ima etmeye çalışmayın, net olun. Ne istiyorsanız onu kibarca söyleyin.
14- Kadınlar erkeklerin dolaylı konuşmalarını anlayacağını, çözebileceğini ve takip edebileceğini zannederler. Oysa erkekler bunu yapamazlar. Kocanızla konuşurken dolaylı cümlelerden ve ima dilinden mümkün olduğu kadar uzak durun. Sonra anlamadı diye boş yere üzülürsünüz.
Kıyas yapmayın, hele hiç laf çakmayın. Mesela dışarıda bir yemeğe gitmeyi canınız istiyor. Bunu söylemenin yolu “Ne zamandan beri de bir dışarıda yemek yemedik.” demek; “Düşüncesiz adamın tekisin, iyi bir koca değilsin, beni düşünüp bir yemeğe götürmüyorsun” anlamına gelir. Böyle imalı ve can acıtan bir dil yerine “Kocacığım bu akşam canım dışarıda bir şeyler yemek istedi. Müsait olur musun, gidebilir miyiz?” demeniz daha iyi bir netice almanızı sağlar. O gün müsait değilse hayır derse surat asmayın, ” hayır” demesini güzellikle karşılarsanız kısa zamanda isteğinizi hatırlayıp size yemeğe götürecektir.
15- Erkekler netçe konuşur, ima dili ile pek işleri yoktur. Cümleleri kadınlara göre daha kısadır, amacını ifade eder. Sonuca varır. Erkeğin ne söylediğini ya da ne istediğini anlamak kolaydır. Siz de konuşurken çok uzun cümleler kurmayın.
16- Arabada birlikte bir yerlere giderken onu adres sormak için zorlamayın. Kadınlar için çok kolay, sıradan olan bu davranış erkeklere çok ağır gelir. Belki biraz dolanacaktır fakat merak etmeyin kaybolmazsınız.
Azıcık sabredin, sakin sakin oturun, sizi gideceğiniz yere ulaştıracaktır. Aksi halde yolculuğunuza kavga ederek devam edersiniz.
17- Eşinizle alay etmeyin, dalga geçmeyin, aşağılamayın, konuşurken yüzüne bakın. Ona konuşmanızla tavrınızla değerli olduğunu hissettirin. Onu incitecek sözlerden uzak durun. Hata yaptığınızda özür dilemeyi ihmal etmeyin.
www.cocukaile.net “Sema Maraşlı ile Evlilik Okulu” kitabından