]
]
Eski çınar şimdi noel ağacı; Dallarda iğreti yaprak utansın!
Peygamberimiz (sav) şöyle buyurdu :
"Kim herhangi bir gruba benzeşirse o da onlardandır." (Ebu Davûd, Libas 4)
Müslüman ilmiyle, irfanıyla, yüksek ahlâkiyle ve dindarlığı ile herkese örnek olur, herkes ona uymaya özenir. O ise kimselere özenmez. Çünkü dini ona yeterince malzeme sunmuş, ihtiyacını karşılamıştır. Tabii bu tabiiyet ve matbuiyet ilim ve teknikte değildir. Çünkü ilim ve teknik Müslümanın yitik malıdır, onu nerede, kimin yanında bulursa almaya daha layıktır.
Bu benzeme: saç tıraşından, elbiseye, eğlencesinden, özel günlerine kadar her türlü örfü, adeti, geleneği kapsar. O halde diğer dinlerin kutsal saydığı günleri kutlamak, onların âdetlerine uymak, büyük günahlardandır. Dünya’yı sadece oyun eğlence merkezi sananlar aldanmaktadırlar.
Biz yeri, göğü ve arasındakileri oyun olsun diye yaratmadık. (Enbiyâ Sûresinin 16. Ayetinde)
Biz göğü, yeri ve ikisi arasındakileri boş yere yaratmadık. Bu (yaratılanların boş yere yaratıldığı iddiası) inkar edenlerin zannıdır. Cehennem ateşinden dolayı vay inkar edenlerin haline! (Sâd Sûresinin 27. Ayetinde)
Biz, gökleri, yeri ve bunlar arasında bulunanları, eğlenmek için yaratmadık. (Duhân Sûresinin 38. Ayetinde)
Yılbaşında tebrikleşmek dahi İslâmî sünnetlerden değil, Hıristiyanlara mahsus bir âdettir, Bundan da Müslümanların şiddetle kaçınması gerekir. Bugüne özel namaz kılmak, kuran okumak dahi doğru değildir. Bugünü her gün ne yapıyorsak, aynı şeyleri yaparak karşılamak gerekir.
Tohum saç, bitmezse toprak utansın!
Hedefe varmayan mızrak utansın!
Hey gidi küheylan, koşmana bak sen!
Çatlarsan, doğuran kısrak utansın!
Eski çınar şimdi noel ağacı;
Dallarda iğreti yaprak utansın!
Ustada kalırsa bu öksüz yapı,
Onu sürdürmeyen çırak utansın!
Ölümden ilerde varış dediğin,
Geride ne varsa bırak utansın!
Ey binbir tanede solmayan tek renk;
Bayraklaşamıyorsan bayrak utansın!
]
Eski çınar şimdi noel ağacı; Dallarda iğreti yaprak utansın!
Peygamberimiz (sav) şöyle buyurdu :
"Kim herhangi bir gruba benzeşirse o da onlardandır." (Ebu Davûd, Libas 4)
Müslüman ilmiyle, irfanıyla, yüksek ahlâkiyle ve dindarlığı ile herkese örnek olur, herkes ona uymaya özenir. O ise kimselere özenmez. Çünkü dini ona yeterince malzeme sunmuş, ihtiyacını karşılamıştır. Tabii bu tabiiyet ve matbuiyet ilim ve teknikte değildir. Çünkü ilim ve teknik Müslümanın yitik malıdır, onu nerede, kimin yanında bulursa almaya daha layıktır.
Bu benzeme: saç tıraşından, elbiseye, eğlencesinden, özel günlerine kadar her türlü örfü, adeti, geleneği kapsar. O halde diğer dinlerin kutsal saydığı günleri kutlamak, onların âdetlerine uymak, büyük günahlardandır. Dünya’yı sadece oyun eğlence merkezi sananlar aldanmaktadırlar.
Biz yeri, göğü ve arasındakileri oyun olsun diye yaratmadık. (Enbiyâ Sûresinin 16. Ayetinde)
Biz göğü, yeri ve ikisi arasındakileri boş yere yaratmadık. Bu (yaratılanların boş yere yaratıldığı iddiası) inkar edenlerin zannıdır. Cehennem ateşinden dolayı vay inkar edenlerin haline! (Sâd Sûresinin 27. Ayetinde)
Biz, gökleri, yeri ve bunlar arasında bulunanları, eğlenmek için yaratmadık. (Duhân Sûresinin 38. Ayetinde)
Yılbaşında tebrikleşmek dahi İslâmî sünnetlerden değil, Hıristiyanlara mahsus bir âdettir, Bundan da Müslümanların şiddetle kaçınması gerekir. Bugüne özel namaz kılmak, kuran okumak dahi doğru değildir. Bugünü her gün ne yapıyorsak, aynı şeyleri yaparak karşılamak gerekir.
Tohum saç, bitmezse toprak utansın!
Hedefe varmayan mızrak utansın!
Hey gidi küheylan, koşmana bak sen!
Çatlarsan, doğuran kısrak utansın!
Eski çınar şimdi noel ağacı;
Dallarda iğreti yaprak utansın!
Ustada kalırsa bu öksüz yapı,
Onu sürdürmeyen çırak utansın!
Ölümden ilerde varış dediğin,
Geride ne varsa bırak utansın!
Ey binbir tanede solmayan tek renk;
Bayraklaşamıyorsan bayrak utansın!
