Nur Hanım
Aktif Üyemiz
Evlilik kader midir? Evleneceğimiz kişi kaderimizde yazılımıdır?
Kiminle evleneceğimiz Allah c.c tarafından bilinir fakat o kişi karşımıza çıkana kadar biz bunu bilmeyiz. İşte kader dediğimiz; Allah c.c nün olacak herşeyi bilmesidir. Evlilik konusunda hem kendi irademiz hemde Allah c.c nün dilemesi vardır.
Birşeyi çok isteriz fakat bir türlü o isteğimize kavuşamayız belli ki burada Allah c.c o şeyi dilememiştir, olmasını istememiştir. Neden diye sorulmaz, mutlaka bir hikmeti olduğunu bilmek gerekir. Bazende fazla çaba sarf etmeden isteğimize kavuşuruz, bunda da hikmet vardır. Bize bahşedilen akıl ve idrak, olayları tam olarak değerlendirmekden acizdir. Rabbimizin hikmeti gereğidir.
Yaşamımızın her dönemi bizim için kaderdir
Anlayabileceğimiz şekilde iki türlü kaderle karşılaşırız. Birincisi zorunlu kader, ikincisi seçimimize bağlı olan kaderdir. Örneğin; insanın uçamaması, anne-babasını, cinsiyetini değiştirememsi gibi şeyler zorunlu kaderdir. Oturması-kalkması, yemesi, yürümesi, konuşması, işe gitmesi, evleneceği kişiyi seçmesi, evlilik hazırlığı yapması v.s seçimine bağlı kaderdir.
Yani Allah c.c her an yaratma halindedir. Yaşamımızın gerçekleşmiş her anı kaderdir. Allah c.c Kaderin bir kısmını bizim seçimimize bırakmadan kendi dilemesiyle, bir kısmını da bizim irademize, tercihlerimize bağlayarak yaratır.
Bir insan kadın olarak yaratılmışsa bundan sorumlu değildir, çünkü bu kendi iradesi dışında tamamen Rabbimizin dilemesiyle olmuştur. Fakat bu kişi hem insani hem kadın olarak yaptığı her işten sorumludur.
evlilik_kader_mi
Evlenip boşanmamızdan, günah ve sevap işlememize kadar her şey Allah’ın yarattığı ölçüler, planlar, sınırlar içerisindedir.
Hayatımızın tümü hem Allah c.c nün dilemesi hemde kendi irademiz sonucunda meydana gelmesinden ibarettir. Bazı durumlarda yaşadığımız olayların kendi irademiz sonucunda mı yoksa Allah c.c nün dilemesi sonucunda mı olduğunu ayırt edemeyiz.
Kader ikiye ayrılır:
1. İnsanın kendi iradesiyle ilgili olan kısım,
2. İnsanın iradesinin karışmadığı, onun irade ve kuvveti dışında meydana gelen olaylar.
Bir insanın erkek veya kadın olması, dünyaya geldiği zaman dilimi, doğduğu ve yaşadığı yer, anne ve babasının kim olacağı, güzel veya çirkin olması gibi hususlar, bu ikinci kısma örnek olarak verilebilir.
Allah c.c bazı şeylerin sırlarının bilinmesini istememiştir, İnsana bu sırları anlama kabiliyetini vermemiştir.
“Niçin Allah bunu böyle yapmış?” diye düşünmek; boşa zaman kaybıdır ve imanını zayıflatabilecek bir sebeptir. Bunun sonunda, kadere yani ilahi takdire, ilahi hikmet ve rahmete isyan gelebilir. Bu sırlar ahirette, adalet gününde bütün incelikleri ile görünecektir.
Bu nedenledir ki;
Peygamber Efendimiz (asv) hadislerinde şöyle buyurmuştur:
“Kader hakkında konuşmayın, zira kader Allah’ın sırrıdır. Allah’ın sırrını açıklamaya kalkmayın.”(Alâuddin Aliyyül’l İbn-i Hüsameddin el-Hindi, Kenzü’l Ummâl, 1.cilt, s,132)
“Kader hakkında fazla konuşmayın, çünkü sizden evvelkilerin çoğu ondan kaybetmiştir.”(Tirmizî, Kader, 1)
Kiminle evleneceğimiz Allah c.c tarafından bilinir fakat o kişi karşımıza çıkana kadar biz bunu bilmeyiz. İşte kader dediğimiz; Allah c.c nün olacak herşeyi bilmesidir. Evlilik konusunda hem kendi irademiz hemde Allah c.c nün dilemesi vardır.
Birşeyi çok isteriz fakat bir türlü o isteğimize kavuşamayız belli ki burada Allah c.c o şeyi dilememiştir, olmasını istememiştir. Neden diye sorulmaz, mutlaka bir hikmeti olduğunu bilmek gerekir. Bazende fazla çaba sarf etmeden isteğimize kavuşuruz, bunda da hikmet vardır. Bize bahşedilen akıl ve idrak, olayları tam olarak değerlendirmekden acizdir. Rabbimizin hikmeti gereğidir.
Yaşamımızın her dönemi bizim için kaderdir
Anlayabileceğimiz şekilde iki türlü kaderle karşılaşırız. Birincisi zorunlu kader, ikincisi seçimimize bağlı olan kaderdir. Örneğin; insanın uçamaması, anne-babasını, cinsiyetini değiştirememsi gibi şeyler zorunlu kaderdir. Oturması-kalkması, yemesi, yürümesi, konuşması, işe gitmesi, evleneceği kişiyi seçmesi, evlilik hazırlığı yapması v.s seçimine bağlı kaderdir.
Yani Allah c.c her an yaratma halindedir. Yaşamımızın gerçekleşmiş her anı kaderdir. Allah c.c Kaderin bir kısmını bizim seçimimize bırakmadan kendi dilemesiyle, bir kısmını da bizim irademize, tercihlerimize bağlayarak yaratır.
Bir insan kadın olarak yaratılmışsa bundan sorumlu değildir, çünkü bu kendi iradesi dışında tamamen Rabbimizin dilemesiyle olmuştur. Fakat bu kişi hem insani hem kadın olarak yaptığı her işten sorumludur.
evlilik_kader_mi
Evlenip boşanmamızdan, günah ve sevap işlememize kadar her şey Allah’ın yarattığı ölçüler, planlar, sınırlar içerisindedir.
Hayatımızın tümü hem Allah c.c nün dilemesi hemde kendi irademiz sonucunda meydana gelmesinden ibarettir. Bazı durumlarda yaşadığımız olayların kendi irademiz sonucunda mı yoksa Allah c.c nün dilemesi sonucunda mı olduğunu ayırt edemeyiz.
Kader ikiye ayrılır:
1. İnsanın kendi iradesiyle ilgili olan kısım,
2. İnsanın iradesinin karışmadığı, onun irade ve kuvveti dışında meydana gelen olaylar.
Bir insanın erkek veya kadın olması, dünyaya geldiği zaman dilimi, doğduğu ve yaşadığı yer, anne ve babasının kim olacağı, güzel veya çirkin olması gibi hususlar, bu ikinci kısma örnek olarak verilebilir.
Allah c.c bazı şeylerin sırlarının bilinmesini istememiştir, İnsana bu sırları anlama kabiliyetini vermemiştir.
“Niçin Allah bunu böyle yapmış?” diye düşünmek; boşa zaman kaybıdır ve imanını zayıflatabilecek bir sebeptir. Bunun sonunda, kadere yani ilahi takdire, ilahi hikmet ve rahmete isyan gelebilir. Bu sırlar ahirette, adalet gününde bütün incelikleri ile görünecektir.
Bu nedenledir ki;
Peygamber Efendimiz (asv) hadislerinde şöyle buyurmuştur:
“Kader hakkında konuşmayın, zira kader Allah’ın sırrıdır. Allah’ın sırrını açıklamaya kalkmayın.”(Alâuddin Aliyyül’l İbn-i Hüsameddin el-Hindi, Kenzü’l Ummâl, 1.cilt, s,132)
“Kader hakkında fazla konuşmayın, çünkü sizden evvelkilerin çoğu ondan kaybetmiştir.”(Tirmizî, Kader, 1)