MustafaCİLASUN
Özel Üye
Orjinal boyutu icin tiklayin 900x558px.
Ah şu dalgalar,
Yüreğimi dağlayan
Ve gözlerimden kan akıtan acı çığlıklar
Neredesiniz,
Hangi aşkın sezgisiniz,
Yıllara sâri sessizliğinizdedir korkular
İçli
Yakarışlar başlıyor, gözler
Hasretin didarında nefesleniyor, sükûttalar
Rotası
Bilinmeyen bir yolda,
Umut bizarlığı korkuysa, niyetlenip başlama
Gözler
Süzüldükçe, dilim
Çekiliyor birden bire kendi sessizliğine ne var
Niye
Mahzunluk yüreğimde
Ve enginliğin yelpazesinde başlıyor sıra dağlar
Ağlamak
Vaktidir, düşünmek
Akıl işidir, hissetmekse gönülden gelir bağlar
Bilmem ki
Kime sesleniyorum,
Kayıplar sızısındayım, ruhum hıçkırığa başlar
Gitme
Dur desen ve gönül
Dilinden sürur bahşetsen, bir nebze olsun gülsen
Bir lahzada
Heveslerimi derdest edip
Demlesem, ruhumun derinliğinde aşkı nefeslensem
Artık
Yeter desem, yılgın
Gönlümü hakikatin sesine teslim etsem ve göçsem
Artık
Kalbi suskunluğumu,
Ruhumun düştüğü kuyuları aşka bırakıp gitsem
Arif o ki,
Dünya kaygısını
Gönlünde sevdaya havale eder, nefsi aşikâr eğler
İlmin
Gailesiyle hukukun
Şevkine erer, meclislerde irfandan aşkla söz eder
Ne gıybet eder,
Ne gönül için ah çeker,
Derdin rahmet olduğundan gönüllere bahseder
Ömür denen
Nimeti aşkla ihsan eder,
Sevgi dilinin edebini önceler ve idrak için öğütler
Mustafa Cilasun