ceylannur
Yeni Üyemiz
hasret sözleri
tüm kainatı sana göndermek isterdim ama sadece seni seven kalbimi, sana döktüğüm gözyaşlarını ve senin için beslediğim umutlarımı gönderiyorum.
kahvemi doldurmadan az önce sigaram yakar beni sigaram içer beni işte ben asıl o zaman tüterim sevgiler o an tüter sen o an tütersin gözümde.
şimdi, çok uzaklarda gurbet ellerdeyim gelemem bebeğim, gurbetlerdeyim denizlere sor söylesinler senin hayalin tek tesellim.
sevgilim, artık yokluğuna dayanamıyorum eğer gelmeyeceksen sürülmez sefa çekilmez cefa beklenmez vefa gibisin sen. bitmeyen gece sonsuz işkence sanki bilmece gibisin sen.
yaprak döken gençliğimin, altı kırmızıyla çizilip tırnak içine alınmış, suskunluğumun baş harflerisin.
buruk hasret dolu geceleri öldüreceğim bir gün bu ayrılık şarkısını kurşuna dizeceğim seni benden ayırdığı için kaderimi mahkemeye vereceğim avukatım olur musun.
bu gece rüyama gir gizlice beni sımsıkı sar. öp kokla iyice son kez isyanlar savur, küfret güzelce ve sonra çek git kahrolası hayatımdan sinsice.
vakit gece yarısı beynim arı kovanı karınca yuvası yalnızlık sarmış her yanımı bir seni düşündüm bir ben sabaha kadar.
bana dünya yuvarlaktır dedin, dediğin doğruysa eğer, neden geri dönmedin.
uzun kirpiklerini ok yapmışsın yay kaşlarınla atıp kalbime saplamışsın ne olur gel gel de o pamuk ellerinle çıkar şu oku sevgilim.
hasretin öldürdü beni şimdi geceler çaresiz geceler sensiz bir öpüşten daha sıcak şimdi yağmur damlası gelip konar dudaklarıma sensiz. söylemiş miydim? hasretin öldürdü beni hiç sebepsiz.
gökyüzünde yıldız var, bakmaya doyamam, gene aklıma düştün bu gece uyuyamam. artık bulutlara yazıyorum hasretimi, yağmur yağınca anlarsın ne çok özlediğimi.
yalnızlık, ne mavi derinlikleri olan denizlerde, ne de sıcak çöllerde olmaktır. yalnızlık, bu kentte seni arayıp da bulamamaktır.
elinden dal gibi düşerken ümit, ne bir hasret dinle, ne bir ah işit. mademki olmuyor, bir yaprak ol, esen rüzgarla git.
dolaştım sokaklarda, ağaran şafaklarda seni senden uzakta, sardım sardım ağladım.
tüm kainatı sana göndermek isterdim ama sadece seni seven kalbimi, sana döktüğüm gözyaşlarını ve senin için beslediğim umutlarımı gönderiyorum.
kahvemi doldurmadan az önce sigaram yakar beni sigaram içer beni işte ben asıl o zaman tüterim sevgiler o an tüter sen o an tütersin gözümde.
şimdi, çok uzaklarda gurbet ellerdeyim gelemem bebeğim, gurbetlerdeyim denizlere sor söylesinler senin hayalin tek tesellim.
sevgilim, artık yokluğuna dayanamıyorum eğer gelmeyeceksen sürülmez sefa çekilmez cefa beklenmez vefa gibisin sen. bitmeyen gece sonsuz işkence sanki bilmece gibisin sen.
yaprak döken gençliğimin, altı kırmızıyla çizilip tırnak içine alınmış, suskunluğumun baş harflerisin.
buruk hasret dolu geceleri öldüreceğim bir gün bu ayrılık şarkısını kurşuna dizeceğim seni benden ayırdığı için kaderimi mahkemeye vereceğim avukatım olur musun.
bu gece rüyama gir gizlice beni sımsıkı sar. öp kokla iyice son kez isyanlar savur, küfret güzelce ve sonra çek git kahrolası hayatımdan sinsice.
vakit gece yarısı beynim arı kovanı karınca yuvası yalnızlık sarmış her yanımı bir seni düşündüm bir ben sabaha kadar.
bana dünya yuvarlaktır dedin, dediğin doğruysa eğer, neden geri dönmedin.
uzun kirpiklerini ok yapmışsın yay kaşlarınla atıp kalbime saplamışsın ne olur gel gel de o pamuk ellerinle çıkar şu oku sevgilim.
hasretin öldürdü beni şimdi geceler çaresiz geceler sensiz bir öpüşten daha sıcak şimdi yağmur damlası gelip konar dudaklarıma sensiz. söylemiş miydim? hasretin öldürdü beni hiç sebepsiz.
gökyüzünde yıldız var, bakmaya doyamam, gene aklıma düştün bu gece uyuyamam. artık bulutlara yazıyorum hasretimi, yağmur yağınca anlarsın ne çok özlediğimi.
yalnızlık, ne mavi derinlikleri olan denizlerde, ne de sıcak çöllerde olmaktır. yalnızlık, bu kentte seni arayıp da bulamamaktır.
elinden dal gibi düşerken ümit, ne bir hasret dinle, ne bir ah işit. mademki olmuyor, bir yaprak ol, esen rüzgarla git.
dolaştım sokaklarda, ağaran şafaklarda seni senden uzakta, sardım sardım ağladım.