Tüm zamanların en ünlü ve ilk temasçılarından sayılan Polonyalı Profesör George Adamski, insana benzeyen uzaylı varlıklarla temasa geçtiğini söyleyen ilk kişidir. Adamski’nin “uzaylılarla” karşılaşması ve teması, Frank Sculy tarafından yazılan “Uçan Daireler İndi” adlı kitapla başlayarak pek çok kitapta yer almıştır. Adamski ile temasçılar çağı başlamıştır. Adamski’den sonra, bu tür karşılaşmalarla ilgili pek çok rapor tutulmuştur.
Adamski’nin dünya dışı varlıklarla teması 1952’lerin sonlarında başlamıştır. 20 Kasım 1952’de piknik yapmak için Kaliforniya’daki Mohave Çölü’ne giden Adamski ve arkadaşları, bu sırada, askeri jetler tarafından takip edilen puro şeklinde bir cisim gördüler. Cisimden çıkan gümüşi, disk şeklindeki bir aracın bölgenin biraz uzağına indiğini gören Adamski ve arkadaşları diskin yanına gitmeye karar verdiler. Uçan dairenin bulunduğu yere giden Adamski, burada tek parça bir kıyafet giymiş bir “adam”ın kendine yaklaştığını gördü.
Bu karşılaşmayı dürbünle gözlemleyen görgü tanıkları, olayın gerçek olduğuna dair yazılı ve yeminli ifadeler vermişlerdir. Adamski’nin uzaylı varlıklarla olan teması bu olaydan sonra da devam etmiş, bu insan benzeri varlıklar Adamski’yi gemilerine alarak uzaya ve Ayın karanlık yüzüne götürmüşlerdir.
Adamski, uzaya yaptığı ilk yolculuktaki gözlemini anlatırken, “her yanımızda, sanki milyarlarca ateş böceği aynı anda yanıp sönüyor gibi muazzam görüntüler sergileniyordu” ifadesini kullanmıştır. Bu tür bir açıklama hayal ürünü olamazdı.
Astronot John Glenn, 20 Şubat 1962’de Dünya yörüngesindeyken şunları söylemişti: “Yıldız olduğunu düşündüğüm bu küçük şeyler aslında parlak, sarımsı yeşil ışıklar. Ateş böceklerinin gece karanlığındaki görünümünü andırıyorlar.. Burada onlardan binlerce var.”
Rus kozmonotlar da aynı olayı rapor etmişler, bu ilginç olaya ışıkları yansıtan milyarlarca toz zerreciğinin yol açtığı ortaya çıkmıştı. Peki George Adamski bunu nasıl bilebilmişti?
13 Aralık 1952’de, Adamski’nin keşif gemisi olarak adlandırdığı çan şeklindeki uzay aracı Palomar Bahçeleri üstünde uçuyordu. Adamski ve arkadaşı Madeleine Rodeffer ağaçlarn üzerinde, havada asılı duran bir şey gördüler. Tam bu sırada yanlarından bir araba geçti ve içindeki üç kişi Adamski’ye, “Kameralarınızı alın, Buradalar!” diye bağırdı. Adamski, cisim tekrar hareket etmeye başlamadan önce teleskobuyla cismin 4 fotoğrafını çekmeyi başardı.
Evlerin çatısı üzerinde süzülen araç, Adamski’nin evinin üzerine geldiğinde bir film kartuşunu bitirmişti ve sonra ağaçların ardına doğru ilerleyerek gözden kayboldu. Adamski’nin komşularından Hava Kuvvetleri Çavuşu Jerrold Baker da, uçarak uzaklaşan cismin bir fotoğrafını çekmeyi başarmıştı.
Adamski’nin çektiği, puro biçimindeki “ana gemi”nin fotoğrafları ve disk şeklindeki keşif araçlarına ait fotoğraflar bir çok tartışmaya yol açmıştır. Adamski’nin savunması sırasındaki içtenliği en şüpheci kesimi bile etkilemiştir ve fotoraflara yapılan analizler bunların gerçek olduklarını kanıtlamıştır. Bilim muhabiri Robert Chapman ‘UFO-İngiltere Üzerindeki Uçan Daireler’i yazarken Adamski’den şöyle bahsetmiştir: “Adamski o kadar normaldi ki, onun hakkındaki tüm izlenimim bu oldu. O Dünya dışından gelen bir adamla temasa geçtiğine inanıyor, ve ona insanların neden kendisine inanmadıklarını anlayamıyor. Eğer bizleri aldatıyorsa bunu hayatımda gördüğüm en mantıklı ve zekice yoldan yapıyor”.
Aynı dönemlerde, dünyada Adamski adını hiç duymamış birtakım diğer kişiler de, Adamski’nin keşif gemisine oldukça benzeyen cisimler gördüklerini raporlar etmişlerdir. Bunlardan Stephen Darbishire adlı ilkokul öğrencisi, Şubat 1954’de kuzeniyle birlikte Coniston’da gördükleri bu cismin iki fotoğrafını çekmiştir. Fotoğrafları ortografik projeksiyon sistemi kullanarak inceleyen havacılık mühendisi Leonard Cramp, Adamski ve Darbishire’ın fotoğraflarında görülen cisimlerin oransal olarak aynı olduğunu belirtmiştir.
ABD’de NBC Televizyon Kanalı, Adamski’nin deneyimi ve çektiği olağanüstü fotoraflarla ilgili TV Programı gerçekleştirmiştir..