Kadınlar Yuvalarına Dönmeli

Muhtazaf

Yardımcı Yönetici (Şair|Yazar)
Yönetici
Kadınlar Yuvalarına Dönmeli

Kadınlar yuvalarından çıkıp beşeri yoldan çıkarmış; yuvalarına dönmeli...
( Sefih erkekler, hevesâtlarıyla kadınlaşırsa, o zaman açık saçık kadınlar da hayâsızlıkla erkekleşirler. (Üstadımızın Arabca bir ifadesi))

(Tesettür Risâlesinin esasıdır. Yirmi sene sonra müellifinin mahkumiyetine sebeb gösteren bir mahkeme, kendini ve hâkimlerini ebedi mahkum ve mahcup eylemiş.)

"Mim"siz medeniyet, tâife-i nisâyı yuvalardan uçurmuş, hürmetleri de kırmış, mebzul metâı yapmış.
Şer'-i İslâm onları Rahmeten dâvet eder eski yuvalarına.
Hürmetleri orada; rahatları evlerde, hayat-ı âilede.

Temizlik zînetleri,
Haşmetleri hüsn-ü hulk,
Lûtuf ve cemâli ismet,
Hüsn-ü kemâli şefkat,
Eğlencesi evlâdı.

Bunca esbâb-ı ifsad, demir sebat kararı Lâzımdır, tâ dayansın.
Bir meclis-i ihvânda güzel karı girdikçe, riyâ ile rekabet, hased ile hodgâmlık debretir damarları.
Yatmış olan hevesât birden bire uyanır.
Tâife-i nisâda serbestî inkişafı, sebep olmuş beşerde ahlâk-ı seyyienin birden bire inkişafı.

Şu medenî beşerin hırçınlaşmış ruhunda, şu sûretler denilen küçük cenazelerin, mütebessim meyyitlerin rolleri pek azîmdir; hem müthiştir tesiri.
(Nasıl meyyite bir karıya nefsani nazarla bakmak nefsin dehşetli alçaklığını gösterir; öyle de rahmete muhtaç bir biçare meyyitenin güzel tasvirine bakmak, ruhun hissiyât-ı ulviyesini söndürür.)

Memnu' heykel, sûretler, ya zulm-ü mütehaccir, ya mütecessid riyâ, ya müncemid hevestir.
Ya tılsımdır; celb eder o habîs ervâhları.

(Sözler, Lemeât) Bediüzzaman





SÖZLÜK:

AHLÂK-I SEYYİE : Kötü huylar, çirkin ahlâk.
BEŞER : İnsan.
CEMÂLÎ : Güzelliğe ait olan,güzellikle ilgili.
ERVAH : Ruhlar.
ESBÂB-I İFSAD : Bozucu ve bozguncu sebepler.
HABÎS : Pis, kötü, hilekâr.
HAŞMET : Heybet, büyüklük, hiddet.
HASED : Başkasının iyi hâlini istememe; çekememezlik, kıskançlık.
HAYÂ : Utanma duygusu. Ar. Namus. Günahlardan kaçınma.
HEVESÂT : Nefisten gelen gelip geçici istekler, arzular.
HİSSİYÂT-I ULVİYE : Yüce hisler, duygular.
HODGÂMLIK : Yalnızca kendini dert edinerek.
HÜSN-Ü HULK : Ahlâk güzelliği.
İNKİŞÂF : Gelişme, açılma, keşfetme, meydana çıkma; terakkî etme.
İSMET : Günahsızlık, günahsız oluş.
MEBZÛL : Bolca bulunma.
MECLİS-İ İHVAN : Kardeşler meclisi.
MEMNU' : Yasak. Menedilmiş. Mâni olunmuş.
METÂ : Kıymetli eşya, tüccar malı.
MEYYİT : Ölü.
MEYYİTE : Kadın cenazesi.
MÜNCEMİD : Katılaşmış; buz kesilmiş, donmuş.
MÜTECESSİD : Cesed giymiş. Cesed hâline gelmiş.
NEFSÂNÎ : Nefsin hoşlandıkları, nefse ait.
RİYÂ : Özü sözü bir olmamak, inandığı gibi hareket etmeyiş, gösteriş, iki yüzlülük.
SEFİH : Helâl olmayan zevk ve eğlencelere düşkün, sefâhete düşmüş kimse.
SERBESTÎ : Serbestlik.
SÛRET : Resim, şekil, görünüş.
TÂİFE-İ NİSÂ : Kadınlar tâifesi, hanımlar grubu.
TILSIM : Herkesin bilip çözemediği gizli sır; fevkalâde kuvvet ve tesire sahip olan şey. Sihirli söz.
ZÎNET : Süs.
ZULM-U MÜTEHACCİR : Taşlaşmış, katılanmış zulüm.

Alıntı.
 

Muhtazaf

Yardımcı Yönetici (Şair|Yazar)
Yönetici
23 ülkede yapılan ankete göre dünyanın doğusu kadını evde görmek istiyor...

Dünya Kadınlar Günü nedeniyle Reuters Haber Ajansı tarafından Ipsos'a yaptırılan ankete göre Hindistan yüzde 54, Türkiye ise yüzde 52'lik oranla "Kadının yeri evidir" diyor.

Dünya gayri safi hasılasının yüzde 75'ini temsil eden 23 ülkede yapılan ankete göre dünyanın doğusu kadını evde görmek istiyor.
Bu kapsamda Japonya, Çin, Rusya, Güney Kore gibi ülkelerde yarıya yakın oranda kadının çalışmaması gerektiği düşünülüyor.
Kadınların iş hayatında yerini alması gerektiğini düşünenler ise dünyanın batı yarımküresinde yoğunlaşmış durumda.

(Sabah)
 

Muhtazaf

Yardımcı Yönetici (Şair|Yazar)
Yönetici
Çalışan Bir Annenin İtirafları
Ev hanımlarını bir türlü anlamıyorum neyimize özeniyorsunuz?
5 senelik evliyim. Bu 5 sene nasıl geçti bana hiç sormayın.
Çalışan ve ayakları üzerinde duran! bir kadınım.
Çoğunluğun tabiriyle, o ayakların üzerinde nasıl duruyorum bileniniz var mı?
Sabahları kocamdan önce kalkıyorum.
Kocama ve kızıma kahvaltı hazırlamam lazım çünkü.
Nasıl geliyor o sıcacık yataktan kalkmak anlatam.
Gün içersinde o yatağa bir daha dönemeyeceğimi bilmek hele içler acısı.
Kızımı kreşe ben bırakıyorum, kocamın iş yerine ters mesafede olduğu için.
Kızım benden ayrılamıyor her sabah ağlıyor.
Bende ondan ayrılamıyorum ama ağlayamıyorum.
Minicik yavrum duygularını belli ediyor ben edemiyorum.
Öyle onu gözü yaşlı bırakıp çıkıyorum.
Anne sıcaklığını hissettiremiyorum yavruma daha 3 yaşında minicik bana hasret.
Ama en güzel en iyi eğitimi veren en kaliteli öğretmenlerin olduğu kreşe verdim.
Kendimi tatmin diyorum işte böyle.
Anne sıcaklığını hangi kaliteli eğitim verebilir?

Kocam aslında çalışmamı istemiyor.
İhtiyacımızda yok açıkçası.
Ben el ne der, o kadar diplomayı boşuna mı almış dedikleri için gururumu ve nefsimi tatmin etmek için çalışıyorum.
Haa birde kocamın eline bakmamam lazım onun kölesi olmamam lazım, param olması lazım ki benim de sesim evde gür çıksın!
Patronum da erkek ama onun kölesiyim.
Bağırışlarına, azarlamalarına gıkımı çıkar(a)mıyorum.
Maaşımı o veriyor ya!.

Para kazanıyorum, ev hanımları çevremdeki herkes bana imrenerek bakıyor.
Acaba o paradan 5 kuruş cebime giriyor mu?
Kızımın kreş masrafı, arabamın benzin masrafı, olmazsa olmaz kıyafet harcamalarım, parfümüm, kuaför masrafım vs. vs. geldiğinden fazlasını harcıyorum.
Her gün aynı kıyafetle işe gidilir mi?
Ona uyumlu, saç, makyaj olmazsa halim ne olur?
Sonra elalem ne der? Her gün aynı kıyafetle işe geliyor, kıyafetlerine bak ne kadar uymsuz, üstündekilerin modası geçeli yıl oldu hala bunlarla geliyor.
Dedirtmiyorum açıkçası.

Sokakta beni gören evde bir görse tanıyamaz.
Kocama süslenmem gerekirken başkalarına süsleniyorum.
Eve pestilim çıkmış geldiğimden, yemeğiydi, temizliğiydi, çocuğun bakımıydı derken en paspal halimle kocamın karşısına çıkıyorum.
Yazık adamı hasret bırakıyorum kendime.
Kocama kadınlıkta yapamıyorum.
O kadar çok yoruluyorum ki, ya türlü bahaneler buluyorum yada uyuyup kalıyorum.
Kardeş gibi uyuyoruz.

O kadar da tahammülsüz oldum ki ben benle evli olsam beni çekmezdim.
Kocamın her işine karışıyorum, ağzını açsa sinirlerim tepeme çıkıyor.
Hele birde dağınıklıığı beni öldürüp bitiriyor.

Çok yoruluyorum, kendime ayıracak gram vaktim yok.
Sözde çalışan kadın özgürdü.
Hep okulda, çevremizde, ailemizde bunu işlediler beynimize.
Hani özgürlük ben niye göremiyorum?
Hep özgürlük diye kandırdılar bizi kandırıldığımı ne zaman anladım?

Kocamın kardeşinin hanımı çalışmıyor hemde çok güzel bir üniversitede okumuş.
Cahil diye tabir ediyorlar ya üniversite okumayanları öyle değil.
Onlar 10 senelik evli hiç çalışma gereği duymadım diyor.
Evlendiğim ilk sene çalışıyordum çünkü diyor.
O kadar zordu ki.
Hem çocuğumda yokken bu sıkıntıyı çektim.
Evime, kocama nede kendime vakit ayıramıyordum.
Sosyal hayatım sıfırdı diyor.
Evden işe işten eve ama evde tam bir hayalettim.
Hamile kaldığım zaman işi bıraktım hiçte pişman olmadım.
Çocuklarımın her anlarında yanlarındaydım.
İlk adımlarında, ilk sözcüklerinde, ağladıklarında ve güldüklerinde.
Bana her ihtiyaçları olduklarında yanlarındaydım.
Benim annemde çalışıyordu ben çok mahrum kaldım annemden hiç anne sevgisi tadamadım.
Hep işiyle ilgilenirdi.
Bizle ilgilenmek istesede genelde vakit bulamazdı.
Beni ve kardeşlerimi anne sevgisine mahrum etti çok çektik bunun eksikliğini bunlarım bildiğim için kendimden mahrum etmedim çocuklarımı da eşimide.
Kendimide sürekli geliştirdim diyor boş boş durmadım açıkçası çok kitap okudum psikoloji, çocuk gelişimi, aile vs. hakkında.
Evimi ihmal etmeyecek şekilde kurslara ve yardım derneklerine katıldım.
Faydasız, gayesiz bir insan olmadım.
Çabaladım.
En önemlisi ben annem varken annesizliği yaşadım.
Çocuklarıma da bunu yaşatamazdım diyor.
Mesleğimi söylemekten de hiç bir yerde utanmadığını söylüyor.
Ben ev hanımıyım en önemlisi de anneyim dedim, annelik değeri kaybedilmiş ama en önemli meslek diyor.
Ne güzel bir meslek annelik.

Ne kadar haklı beni kendime getirdi bu sözleri.
Bende başarabilir miyim?
Kocamı ve kızımı benden mahrum ettiğim yılların telefisini yapabilirmiyim?
Başkalarının boş sözlerine kulaklarımı tıkayıp en zor mesleği ANNELİĞİ icra edebilir miyim?
Yapabilir miyim Allah'ım.
Ben yapmak istiyorum Allah'ım bana yardım et.

Gülşah D.'nin kaleminden
 
Üst Alt