ceylannur
Yeni Üyemiz
Dr. James A. Duke, ‘Yeşil Eczane’ adlı kitabında, kalp sağlığını korumak isteyenlere sebze çorbalarını öneriyor: “Kalp krizinden korunmak için en beğendiğim yöntemi hiçbir tıbbi metinde bulamazsınız. Bu yöntemin adı sebze çorbaları. Birçok kişi bu çorbalara ‘minestrone’ der, fakat ben ‘medistron’ diyorum. Çünkü sebze çorbalarının en az besin değerleri kadar ilaç etkileri de var. Bu çorbaların belli bir tarifi yok. Yalnızca kendinizce uygun olan malzemeleri alıp birleştirerek, son derece lezzetli sayısız çorba yapabilirsiniz. En iyisi mevsim sebzeleriyle hazırlamak ve her seferinde küçük değişiklikler yapmaktır. Böylece bir süre sonra bu sağlıklı öğünlerden bıkkınlık gelmez ve ömrünüz boyunca keyifle sürdüreceğiniz bir alışkanlık halini alır. Kendinizi yalnızca çorbalarla sınırlamayın. Sebze ve meyveleri her öğününüzün parçası yapmanız için, bunların kalp hastalıklarından korunmanızı sağladığına dair çok sayıda bilimsel kanıt var.”
TANSİYONU DÜŞÜRÜR, KALP KASLARINI BESLER!
Dr. Duke, çorba yaparken özellikle kullandığı sarımsak, soğan, zencefil ve acı kırmızıbiberin, kanı sulandırarak kalp krizini tetikleyen kan pıhtılarının oluşmasını engellediğini söylüyor: “Sarımsak ve soğan, kolesterolü ve tansiyonu düşürmede de yararlıdır. Domates, ‘gamma amino butirik asit’ (GABA) içerir. Bu bileşik son günlerde hayli ilgimi çekiyor. Çünkü araştırmalara göre, domates ve çorbası yapılan birçok sebzede bulunan GABA, tansiyonu düşürüp, kalp kaslarını güçlendiriyor.”
Dr. Duke, kolesterolü düşürmek için sebze çorbasına enginar, patlıcan, arpa, çeşitli baklagiller, havuç ve ıspanak eklenmesini öneriyor: “Ben çorbalarıma ek olarak güçlü bir antioksidan olan ‘glutathion’ bakımından zengin sebzeler eklerim. Antioksidanlar, koroner arterlerde tıkanmalara neden olan plak oluşumlarını engellerler. Kuşkonmaz, brokoli, lahana, karnabahar, patates, semizotu ve domates zengin antioksidan kaynaklarıdır. Antioksidanları avokado, üzüm, portakal, şeftali ve karpuzdan da alabilirsiniz, fakat ben bunları çorbamda asla kullanmam. Kullanacağınız sebzeler az yağ ve kolesterol içermeli, hatta hiç kolesterol içermemeli. Hatta kendiniz yetiştirirseniz, sebzeler egzersiz yapmanıza da imkan sağlar.”HER GÜN 5 PORSİYON
Sebze ve meyveler, içerdikleri C ve E vitaminleri ile A vitamini eşdeğeri kartenoidler ve bir B vitamini türü olan ‘folat’ sayesinde, bir numaralı antioksidan kaynağı. Yapılan çok sayıda araştırma, kurallar ölçüsünde tüketilmeleri halinde, bu besinlerin kalp krizi riskini %40 oranında düşürdüğünü gösteriyor. Bunun yanında, kanser riskini de en az P oranında azaltıyorlar. Bu nedenle, İngiltere Kanser Araştırma Kurumu ve birçok Amerikalı sağlıklı beslenme uzmanı, günde 5 porsiyon meyve ve sebze tüketilmesini teşvik ediyor.
Dr. Duke ise şöyle diyor: “Aklınızda bulunsun, 5 porsiyon en az miktardır. Birçok beslenme uzmanı günde 8 ya da 10 porsiyon öneriyor. California Üniversitesi’nde görev yapan ve besinlerle yayılan salgın hastalıklar konusunda uzman olan Dr. Gladys Block’un, günde 5 porsiyonu yalnızca %10’umuzun tükettiğini söylediğini göz önüne alırsak, günde 8 ya da 10 porsiyona çıkmak hemen hemen imkansız gibi görünüyor. Bunun için en iyi slogan ‘10’a yönelin’ olacaktır.”
KALP SAĞLIĞI iÇiN YARARLI BİTKİLER
Sarımsak, soğan, zencefil ve acı kırmızıbiberin kan basıncını düşürüp, kalp hastalıklarını önlediğini, tedavi ettiğini; soğan ve sarımsağın aynı zamanda kolesterolü düşürerek damarlarda plak oluşumunu engellediğini fırsat buldukça tekrarladım. Fakat kalp hastalıklarını önleyen ve tedavi eden başka bitkiler de var.
TANSİYONU DÜŞÜRÜR, KALP KASLARINI BESLER!
Dr. Duke, çorba yaparken özellikle kullandığı sarımsak, soğan, zencefil ve acı kırmızıbiberin, kanı sulandırarak kalp krizini tetikleyen kan pıhtılarının oluşmasını engellediğini söylüyor: “Sarımsak ve soğan, kolesterolü ve tansiyonu düşürmede de yararlıdır. Domates, ‘gamma amino butirik asit’ (GABA) içerir. Bu bileşik son günlerde hayli ilgimi çekiyor. Çünkü araştırmalara göre, domates ve çorbası yapılan birçok sebzede bulunan GABA, tansiyonu düşürüp, kalp kaslarını güçlendiriyor.”
Dr. Duke, kolesterolü düşürmek için sebze çorbasına enginar, patlıcan, arpa, çeşitli baklagiller, havuç ve ıspanak eklenmesini öneriyor: “Ben çorbalarıma ek olarak güçlü bir antioksidan olan ‘glutathion’ bakımından zengin sebzeler eklerim. Antioksidanlar, koroner arterlerde tıkanmalara neden olan plak oluşumlarını engellerler. Kuşkonmaz, brokoli, lahana, karnabahar, patates, semizotu ve domates zengin antioksidan kaynaklarıdır. Antioksidanları avokado, üzüm, portakal, şeftali ve karpuzdan da alabilirsiniz, fakat ben bunları çorbamda asla kullanmam. Kullanacağınız sebzeler az yağ ve kolesterol içermeli, hatta hiç kolesterol içermemeli. Hatta kendiniz yetiştirirseniz, sebzeler egzersiz yapmanıza da imkan sağlar.”HER GÜN 5 PORSİYON
Sebze ve meyveler, içerdikleri C ve E vitaminleri ile A vitamini eşdeğeri kartenoidler ve bir B vitamini türü olan ‘folat’ sayesinde, bir numaralı antioksidan kaynağı. Yapılan çok sayıda araştırma, kurallar ölçüsünde tüketilmeleri halinde, bu besinlerin kalp krizi riskini %40 oranında düşürdüğünü gösteriyor. Bunun yanında, kanser riskini de en az P oranında azaltıyorlar. Bu nedenle, İngiltere Kanser Araştırma Kurumu ve birçok Amerikalı sağlıklı beslenme uzmanı, günde 5 porsiyon meyve ve sebze tüketilmesini teşvik ediyor.
Dr. Duke ise şöyle diyor: “Aklınızda bulunsun, 5 porsiyon en az miktardır. Birçok beslenme uzmanı günde 8 ya da 10 porsiyon öneriyor. California Üniversitesi’nde görev yapan ve besinlerle yayılan salgın hastalıklar konusunda uzman olan Dr. Gladys Block’un, günde 5 porsiyonu yalnızca %10’umuzun tükettiğini söylediğini göz önüne alırsak, günde 8 ya da 10 porsiyona çıkmak hemen hemen imkansız gibi görünüyor. Bunun için en iyi slogan ‘10’a yönelin’ olacaktır.”
KALP SAĞLIĞI iÇiN YARARLI BİTKİLER
Sarımsak, soğan, zencefil ve acı kırmızıbiberin kan basıncını düşürüp, kalp hastalıklarını önlediğini, tedavi ettiğini; soğan ve sarımsağın aynı zamanda kolesterolü düşürerek damarlarda plak oluşumunu engellediğini fırsat buldukça tekrarladım. Fakat kalp hastalıklarını önleyen ve tedavi eden başka bitkiler de var.