Adilbey
Aktif Üyemiz
Kanuni Sultan Süleyman uzun zamandır kendi adını taşıyan bir camii yaptırmak niyetindedir.
Bu camii için en uygun yeri bulmak üzere beklemektedir.
Bir gece Kanuni rüyasında Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (SAV)'i görür.
Efendimiz Kanuni'ye Caminin bugünki yerini gösterir.
Daha sonra camiinin mihrabının, minberinin, minarelerinin vs. ne şekilde olması gerektiğini söyler.
Kanuni bu rüyadan çok etkilenmiştir.
Sabah uyandığında ilk işi Mimarbaşı Koca Sinanı çağırtır.
Mimar Sinan Hükümdarın bir camii inşa ettirme niyetini uzun zamandır bilmektedir.
Sinan huzuruna gelir gelmez Kanuni söze başlar.
Camiiyi yaptıracağı yerden bahseder.
Bu sırada Mimar Sinan söze girer.
"Efendim isterseniz camiinin mihrabını şu şekilde, minberini şu şekilde, minarelerini şu şekilde, vs yapalım."
Kanuni bu sözlerden sonra hayrete kapılmıştır.
Koca Sinan Efendimiz (SAV)'in anlattıklarının aynısını anlatmaktadır.
Kanuni bunun üzerinde Sinan'a rüyasını anlatır.
Sonunda Sinan'a döner.
Onun bunları nasıl bildiğini sorar.
Sinan'ın şu cevabı olukça ilginçtir.
"Sultanım, Efendimiz (SAV) size bunları anlatırken bende sizin arkanızda Efendimizi (SAV) dinliyordum."
Bu camii için en uygun yeri bulmak üzere beklemektedir.
Bir gece Kanuni rüyasında Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (SAV)'i görür.
Efendimiz Kanuni'ye Caminin bugünki yerini gösterir.
Daha sonra camiinin mihrabının, minberinin, minarelerinin vs. ne şekilde olması gerektiğini söyler.
Kanuni bu rüyadan çok etkilenmiştir.
Sabah uyandığında ilk işi Mimarbaşı Koca Sinanı çağırtır.
Mimar Sinan Hükümdarın bir camii inşa ettirme niyetini uzun zamandır bilmektedir.
Sinan huzuruna gelir gelmez Kanuni söze başlar.
Camiiyi yaptıracağı yerden bahseder.
Bu sırada Mimar Sinan söze girer.
"Efendim isterseniz camiinin mihrabını şu şekilde, minberini şu şekilde, minarelerini şu şekilde, vs yapalım."
Kanuni bu sözlerden sonra hayrete kapılmıştır.
Koca Sinan Efendimiz (SAV)'in anlattıklarının aynısını anlatmaktadır.
Kanuni bunun üzerinde Sinan'a rüyasını anlatır.
Sonunda Sinan'a döner.
Onun bunları nasıl bildiğini sorar.
Sinan'ın şu cevabı olukça ilginçtir.
"Sultanım, Efendimiz (SAV) size bunları anlatırken bende sizin arkanızda Efendimizi (SAV) dinliyordum."