KELEBEKLERDEKİ 30 MİLYON YILLIK IŞIK TEKNOLOJİSİ
Bilim adamları ışık yayan etkili ve faydalı bir cihaz keşfettiklerinde, aynı metodu kelebeklerin 30 milyon yıldır kullandıklarının farkında değildiler!
Kısaca LED olarak isimlendirilen ışık yayan diyotlar (tek yöne elektrik akımını ileten bir devre elemanı), genellikle elektronik aygıtların göstergelerinde ve arabaların stop lambalarında aydınlatma amacıyla kullanılmaktadır. Ancak normal LED’lerden çıkan ışık ile düzgün bir şekilde aydınlatma yapılamaz. Bilim adamları bunun nedenini ışığın düşük verimle yayılması olarak açıklamaktadırlar.
2001 yılında dünyanın önde gelen teknoloji üniversitelerinden MIT’de (Massachusetts Institute of Technology) Alexei Erchak ve çalışma arkadaşları daha etkili bir LED yapmayı başardılar.
Bilim adamları MIT’de geliştirilen LED’nin dış katmanına ışığın daha iyi yayılabilmesi için, üçgen kafes şeklinde deliklerden oluşan iki boyutlu fotonik kristal yerleştirdiler. Böylece bu LED’de, “Bragg reflektörleri” adı verilen yansıtıcılarla ışığın bilim adamlarının istediği yönlerde yayılması da sağlanmış oldu. Elde edilen LED standart tiptekilere göre çok büyük bir ışık yayma performansına sahipti.
Çatalkuyruklular, doğu ve orta Afrika’da yaşayan bir kelebek türüdür. Bu kelebekler ışığı yeni LED teknolojisindeki gibi kullanmaktadırlar. Afrika çatalkuyruklu kelebeklerin bu teknolojiyi 30 milyon yıldır kullandıklarını ilk duyuranlar İngiltere’deki Exeter Üniversitesi’nden Peter Vukusic ve Ian Hooper’dır.
Çatalkuyruk kelebeğinin kanadı yakından görülüyor. Altta ise kanadın üzerindeki pulsu yapı rahatlıkla seçilebiliyor. Kelebeğin kanatlarındaki pulcukların her birinde, ışık teknolojisinde yeni yeni kullanılmaya başlayan bu mükemmel yapıyı yaratan Yüce Allah’tır.
Bu kelebeklerin kanatları koyu renklidir ve üzerlerinde parlak mavi veya mavi-yeşil noktalar bulunur. Bilim adamlarını şaşırtan nokta, kelebeklerin kanatlarındaki pulların pigmentlerle aşılanmış iki boyutlu fotonik kristaller gibi davranması ve yoğun flüoresan ışık üretecek şekilde dizilmiş olmalarıdır. Kelebeklerin kanatlarına renk veren pigmentler, ultraviyole ışığını emerek renkli flüoresan lambalar gibi parlak mavi-yeşil ışık olarak geri yayarlar.
Pigmentler kanat yüzeyi boyunca eşit dağılmış mikro deliklerden oluşan bir bölgede bulunur. Kanadın üzerindeki pulların içinde bulunan silindirik şekilli delikler, tam olarak yeni LED’lerde bulunan fotonik kristallere karşılık gelir. Eğer böyle olmasaydı kelebek kanatlarından yayılan ışığın çoğu kaybolacaktı.
Kuvvetli LED’lerdeki teknoloji ile kelebeğin kanadındaki ışık yayma sistemi arasındaki benzerlik bu kadarla sınırlı değildir.
Resimde kuvvetli LED elde etmek için kullanılan fotonik kristaller görülüyor. Çizgi milimetrenin binde birine karşılık geliyor. Bu mikroskobik boyutlardaki teknolojik ürünün birebir benzeri kelebeğin kanatlarında da bulunuyor.
Yansıtıcılar, üzerlerine düşen ışığı geri yansıtmak amacıyla kullanılan yönlendirme araçlarıdır. Bir yansıtıcı üzerine düşen ışığı ne kadar çok geri yansıtıyorsa o kadar kalitelidir. Kaliteli yansıtıcılar, özel malzeme ve optik bilgisi gerektirir. Çatalkuyruk kelebeğinin kanadı da bu tip yansıtıcılar ile kaplıdır. Kuşkusuz çatalkuyruklu kelebek, yansıtıcılar ile fotonik kristalleri bir arada kullanması gerektiğini düşünebilecek bir bilgi birikimi ve zekâdan yoksundur. Sistem evrimcilerin iddia ettiği gibi tesadüfî değişimlerle aşama aşama oluşamayacak kadar komplekstir. Kelebekteki bu yapı bir kerede ve eksiksiz olarak ortaya çıkmıştır. Sonsuz ilim ve kudret sahibi Allah bu kusursuz sistemi kelebek ile birlikte yaratmıştır.
Kelebeğin kanadındaki pulların altında, flüoresan ışığını yukarı doğru yansıtmaya yarayan bir çeşit ayna da bulunur. Bunlar kuvvetli LED’lerdeki “Bragg reflektörü” ile aynı işi görmektedir. Üstelik kelebeğin ışık sisteminde LED’lerdeki gibi kendi radyasyon enerjisini üreten bir yarı-iletken bulunmaz. Dr. Vukusic, BBC’nin internet sitesinde yer alan röportajında kelebekteki bu özelliğin, alınan verimi iki kat daha artırdığını söylüyor.
Benzeri bir yapının günümüz teknolojisi ile ancak yapılabildiği bu ışık yayma sisteminin tesadüfen oluştuğunu öne sürmek tümüyle akıl dışıdır. Açıktır ki, Allah, Çatalkuyruklu kelebeği ve diğer kelebeklerle haberleşmek için kullandığı mükemmel ışık yayma sistemini kusursuzca yaratmıştır.
Bilim adamları ışık yayan etkili ve faydalı bir cihaz keşfettiklerinde, aynı metodu kelebeklerin 30 milyon yıldır kullandıklarının farkında değildiler!
Kısaca LED olarak isimlendirilen ışık yayan diyotlar (tek yöne elektrik akımını ileten bir devre elemanı), genellikle elektronik aygıtların göstergelerinde ve arabaların stop lambalarında aydınlatma amacıyla kullanılmaktadır. Ancak normal LED’lerden çıkan ışık ile düzgün bir şekilde aydınlatma yapılamaz. Bilim adamları bunun nedenini ışığın düşük verimle yayılması olarak açıklamaktadırlar.
2001 yılında dünyanın önde gelen teknoloji üniversitelerinden MIT’de (Massachusetts Institute of Technology) Alexei Erchak ve çalışma arkadaşları daha etkili bir LED yapmayı başardılar.
Bilim adamları MIT’de geliştirilen LED’nin dış katmanına ışığın daha iyi yayılabilmesi için, üçgen kafes şeklinde deliklerden oluşan iki boyutlu fotonik kristal yerleştirdiler. Böylece bu LED’de, “Bragg reflektörleri” adı verilen yansıtıcılarla ışığın bilim adamlarının istediği yönlerde yayılması da sağlanmış oldu. Elde edilen LED standart tiptekilere göre çok büyük bir ışık yayma performansına sahipti.
Çatalkuyruklular, doğu ve orta Afrika’da yaşayan bir kelebek türüdür. Bu kelebekler ışığı yeni LED teknolojisindeki gibi kullanmaktadırlar. Afrika çatalkuyruklu kelebeklerin bu teknolojiyi 30 milyon yıldır kullandıklarını ilk duyuranlar İngiltere’deki Exeter Üniversitesi’nden Peter Vukusic ve Ian Hooper’dır.
Çatalkuyruk kelebeğinin kanadı yakından görülüyor. Altta ise kanadın üzerindeki pulsu yapı rahatlıkla seçilebiliyor. Kelebeğin kanatlarındaki pulcukların her birinde, ışık teknolojisinde yeni yeni kullanılmaya başlayan bu mükemmel yapıyı yaratan Yüce Allah’tır.
Bu kelebeklerin kanatları koyu renklidir ve üzerlerinde parlak mavi veya mavi-yeşil noktalar bulunur. Bilim adamlarını şaşırtan nokta, kelebeklerin kanatlarındaki pulların pigmentlerle aşılanmış iki boyutlu fotonik kristaller gibi davranması ve yoğun flüoresan ışık üretecek şekilde dizilmiş olmalarıdır. Kelebeklerin kanatlarına renk veren pigmentler, ultraviyole ışığını emerek renkli flüoresan lambalar gibi parlak mavi-yeşil ışık olarak geri yayarlar.
Pigmentler kanat yüzeyi boyunca eşit dağılmış mikro deliklerden oluşan bir bölgede bulunur. Kanadın üzerindeki pulların içinde bulunan silindirik şekilli delikler, tam olarak yeni LED’lerde bulunan fotonik kristallere karşılık gelir. Eğer böyle olmasaydı kelebek kanatlarından yayılan ışığın çoğu kaybolacaktı.
Kuvvetli LED’lerdeki teknoloji ile kelebeğin kanadındaki ışık yayma sistemi arasındaki benzerlik bu kadarla sınırlı değildir.
Resimde kuvvetli LED elde etmek için kullanılan fotonik kristaller görülüyor. Çizgi milimetrenin binde birine karşılık geliyor. Bu mikroskobik boyutlardaki teknolojik ürünün birebir benzeri kelebeğin kanatlarında da bulunuyor.
Yansıtıcılar, üzerlerine düşen ışığı geri yansıtmak amacıyla kullanılan yönlendirme araçlarıdır. Bir yansıtıcı üzerine düşen ışığı ne kadar çok geri yansıtıyorsa o kadar kalitelidir. Kaliteli yansıtıcılar, özel malzeme ve optik bilgisi gerektirir. Çatalkuyruk kelebeğinin kanadı da bu tip yansıtıcılar ile kaplıdır. Kuşkusuz çatalkuyruklu kelebek, yansıtıcılar ile fotonik kristalleri bir arada kullanması gerektiğini düşünebilecek bir bilgi birikimi ve zekâdan yoksundur. Sistem evrimcilerin iddia ettiği gibi tesadüfî değişimlerle aşama aşama oluşamayacak kadar komplekstir. Kelebekteki bu yapı bir kerede ve eksiksiz olarak ortaya çıkmıştır. Sonsuz ilim ve kudret sahibi Allah bu kusursuz sistemi kelebek ile birlikte yaratmıştır.
Kelebeğin kanadındaki pulların altında, flüoresan ışığını yukarı doğru yansıtmaya yarayan bir çeşit ayna da bulunur. Bunlar kuvvetli LED’lerdeki “Bragg reflektörü” ile aynı işi görmektedir. Üstelik kelebeğin ışık sisteminde LED’lerdeki gibi kendi radyasyon enerjisini üreten bir yarı-iletken bulunmaz. Dr. Vukusic, BBC’nin internet sitesinde yer alan röportajında kelebekteki bu özelliğin, alınan verimi iki kat daha artırdığını söylüyor.
Benzeri bir yapının günümüz teknolojisi ile ancak yapılabildiği bu ışık yayma sisteminin tesadüfen oluştuğunu öne sürmek tümüyle akıl dışıdır. Açıktır ki, Allah, Çatalkuyruklu kelebeği ve diğer kelebeklerle haberleşmek için kullandığı mükemmel ışık yayma sistemini kusursuzca yaratmıştır.
Moderatör tarafında düzenlendi: