Mirac Kandili Nedir?

MURATS44

Özel Üye
resim.php

Bu gece, peygamberimizin bütün insanligi temsilen Cenab-i Hakkin yüksek huzurana kabulü anlamina gelen Miraç Gecesidir.

Hicri Recep AYinin 27 gecesinin tanik oldugu bu 'Büyük Bulusma' bizlere insanin ilahi rizaya ve destege ulastigi akil ve idraki zorlayan nice üst derecelere ulasabilesecegini gösterdigi gibi, mana aleminde yükselip ilahi rahmet ve huzura erismenin öncelikle gönül ve ruh temizliginden, ahlaki
erdemlere yükselisten her seyin sahibi olan Yüce Allah'a baglilik ve boyun egmeden geçtigini hatirlatmaktadir. Bu gecede farz kilinan ve bizzat Peygamberimizin tarafindan mü'minlein miraci olarak nitelendiren namaz da, iç dünyamizdaki yükselisi ve arinmayi ifade eder.

Miraç Kandili Nedir : Arapça'da merdiven, yukari çikmak, yükselmek anlamlarini dile getirir. Islam'da Hz. Muhammed (s.a.s)' in göge yükselerek Allah'in huzuruna kabul edilmesi olayi. Mirac olayi hicretten bir yil ya da onyedi ay önce Receb ayinin yirmi yedinci gecesi gerçeklesir. Olayin iki asamasi vardir. Birinci asamada Hz. Peygamber (s.a.s) Mescidül-Haram'dan Beytü'l-Makdis'e (Kudüs) götürülür. Kur'an'in andigi bu asama, gece yürüyüsü anlaminda isra adini alir. Ikinci asamayi ise Hz. Peygamber (s.a.s)'in Beytü'l-Makdis'ten Allah'a yükselisi olusturur. Mirac olarak anilan bu yükselme olayi Kur'an'da anilmaz, ama çok sayidaki hadis ayrintili biçimde anlatilir.

Miraç Kandili , Hadislerde verilen bilgiye göre Hz. Peygamber (s.a.s), Kâbe'de Hatim'de ya da amcasinin kizi Ümmühani binti Ebi Talib'in evinde yatarken Cebrail gelip gögsünü yardi, kalbini Zemzem ile yikadiktan sonra içine iman ve hikmet doldurdu. Burak adli binege bindirilerek Beytü'l-Makdis'e getirildi. Burada Hz. Ibrahim, Hz. Musa, Hz. Isa ve diger bazi peygamberler tarafindan karsilandi. Hz. Peygamber (s.a.s) imam olarak diger peygamberlere namaz kildirdi.

Hz. Peygamber (s.a.s), Beytü'l-Makdis'te kurulan bir Mirac'la ve yaninda Cebrail oldugu halde göge yükselmeye basladi. Gögün birinci katinda Hz. Adem, ikinci katinda Hz. Isa ve Yahya, üçüncü katinda Hz. Yusuf, dördüncü katinda Hz. Idris, besinci katinda Hz. Harun, altinci katinda Hz. Musa ve yedinci katinda Hz. Ibrahim ile görüstü. Cebrail ile birlikte yükselis Sidretü'l-Münteha'ya kadar sürdü. Cebrail, "Buradan bir parmak ucu ileri geçecek olursam yanarim" diyerek Sidretü'l Münteha'da kaldi. Hz. Peygamber (s.a.s) buradan itibaren Refref adli baska bir binekle yükselisini sürdürdü. Bu yükselis sirasinda Cennet ve nimetlerini, Cehennem ve azabini müsahede etti. Sonunda Allah'in huzuruna kabul edildi. Kendisine ümmetinden Allah'a sirk kosmayanlarin Cennet'e girecegi müjdelendi, Bakara suresinin son ayetleri verildi ve bes vakit namaz fari kilindi. Yeniden Refref ile Sidretü'l-Münteha'ya, oradan Burak'la Kudüs'e, oradan da Mekke'ye döndürüldü.

Mirac Gecesinin ertesi günü , Hz. Peygamber (s.a.s) ertesi günü Mirac olayini anlatti. Olayi duyan müsrikler yogun bir kampanya baslatarak Hz. Peygamber (s.a.s)'i suçlamaya, alaya almaya basladilar. Bu kampanya bazi müslümanlari da etkileyerek süpheye düsürdü. Olayin gerçek olup olmadigini arastirmak isteyenler Beytü'l-Makdis'e ve Mekke'ye gelmekte olan bir kervana iliskin sorular sorarak Hz. Peygamber (s.a.s)'i sinadilar. Hz. Peygamber (s.a.s)'in verdigi bilgilerin dogrulugu müslümanlari süpheden kurtardiysa da müsriklerin inatlarini kirmaya yetmedi. Mirac olayi inatlarini ve düsmanliklarini artirarak onlar için bir fitne nedeni oldu. Bu olay karsisindaki tutumu nedeniyle Hz. Ebu Bekr, Hz. Peygamber (s.a.s)'ce "Siddîk" lakabiyla onurlandirildi. Hz. Ebu Bekir olayi kendisine anlatarak hala inanmaya devam edip etmeyecegini soran müsriklere "O söylüyorsa süphesiz dogrudur" cevabini vermisti.

Ahad hadislere dayansa da Mirac olayinin gerçekliginde tüm müslümanlar birlesmislerdir. Ancak olayin gerçeklesme biçimi Islam bilginleri arasinda görüs ayriliklarina neden olmustur. Buna göre Ibn Abbas'in da içinde bulundugu bazi bilginlere göre Mirac olayi uykuda gerçeklesmistir. Bilginlerin büyük çogunluguna göre ise uyku durumunda ve rüyada degil, uyanik iken gerçeklesmistir. Fakat bu görüsü savunanlar da Mirac'in yalniz ruhla mi, yoksa hem ruh, hem de bedenle mi oldugu konusunda ikiye ayrilmislardir. Sonraki Kelamcilarin büyük çogunluguna göre mirac olayi uyanikken hem ruh, hem de bedenle gerçeklesmistir.

Mirac olayinin gerçeklestigi gece müslümanlarca kadir gecesinden sonra en kutsal gece sayilmis ve bu gecenin ibadetle ihyasi geleneklesmistir. Osmanlilar döneminde, camiler kandillerle donatildigi için Mirac kandili olarak anilan geceyi izleyen gün, cami ve tekkelerde Mirac olayini anlatan ve Miraciye adi verilen siirlerin okunmasi, dinleyenlere süt ikram edilmesi de bir gelenekti.

Isra suresi 1.ayet mealiyle bitirmek istiyorum. “Ayetlerimizden bir kismini göstermek için kulunu bir gece Mescid-i Haram'dan alip çevresini mübarek kildigimiz Mescid-i Aksâ'ya götüren Allah’in sani ne yücedir. Süphesiz ki O her seyi hakkiyla isiten, her seyi hakkiyla görendir.”(3)Isra 17/1


Mübarek Kandil Gecelerini Nasil Degerlendirmeliyiz

Kur'an-i Kerim okuyarak,
Peygamberimiz ( a.s.m)'in mübarek duasi olan Cevsen-ül Kebiri okuyarak,
Aile bireyleriyle birlikte günün mana ve ehemmiyeti hakkinda sohbet ederek,
Allah rizasi için namaz kilarak,
Hayatimizin geçmis günleri ve yillari hakkinda muhasebe yaparak,
Günahlarimizin bagislanmasi için Allah'tan af dileyerek,
Sevgili Peygamberimize bol bol salât ve selâm okuyarak,
Dünya ve ahirete ait dileklerimiz için dua ederek,
Hastalari, yaslilari ziyaret ederek; yoksullari, öksüz ve yetimleri sevindirerek,
Es, dost ve yakinlarimizla tebrikleserek,
Dargin ve küskünleri baristirarak, degerlendirebiliriz.

Kuran-i Kerim

Isrâ Sûresi 1
" Bir gece, kendisine bazi delillerimizi gösterelim diye kulu Muhammedi, Mescid-i Haramdan, çevresini mübarek kildigimiz Mescid-i Aksaya götüren O zatin sani ne yücedir! Bütün eksikliklerden uzaktir O! Gerçekten, herseyi isiten, her seyi gören O'dur."

Isrâ Sûresi 78
“Gündüzün günes dönüp gecenin karanligi bastirincaya kadar (belli vakitlerde) namaz kil; bir de sabah namazini. Çünkü sabah namazi sahitlidir.”

Bakara 285.

"Peygamber, Rabbinden kendisine indirilene iman etti, mü'minler de (iman ettiler). Her biri; Allah'a, meleklerine, kitaplarina ve peygamberlerine iman ettiler ve söyle dediler: "Onun peygamberlerinden hiçbirini (digerinden) ayirt etmeyiz." Söyle de dediler: "Isittik ve itaat ettik. Ey Rabbimiz! Senden bagislama dileriz. Sonunda dönüs yalniz sanadir."

Bakara 286.

"Allah, bir kimseyi ancak gücünün yettigi seyle yükümlü kilar. Onun kazandigi iyilik kendi yararina, kötülük de kendi zararinadir. (Söyle diyerek dua ediniz): "Ey Rabbimiz! Unutur, ya da yanilirsak bizi sorumlu tutma! Ey Rabbimiz! Bize, bizden öncekilere yükledigin gibi agir yük yükleme. Ey Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmedigi seyleri yükleme! Bizi affet, bizi bagisla, bize aci! Sen bizim Mevlâmizsin. Kâfirler topluluguna karsi bize yardim et."
NOT
.:: 15 Mayis 2015 Cuma, Mirac Kandili ::.
Mirâc kandili müminler için af, magfiret ve ilahi rahmete kavusabilmenin bir vesilesidir.
Mirac Kandilinizi Tebrik Eder, Hayirlara Vesile olmasini Cenâbi Hakk'tan Niyaz Ederiz
. /www.rasulehasret.com

 

MURATS44

Özel Üye
15.05.2015 Miraç Kandili

Miraç Kandili nedir, bu gecede neler yapılabilir, Miraç'ta neler olmuştur?

İsrâ’ ve Miraç, mu’cizesi Kur’ân ve sahih olan Hadîs-i Şerîfler’de sabittir. Mi’râc’tan kasıt, Allâh’ın Rasûlü’nün ulvi âlemdeki ilginç olan şeyleri görmekle şereflendirilmesi ve derecesinin yükseltilmesidir. Efendimiz, bu geceyi “Ben Miraç’tan daha güzel bir şey görmüş değilim.” diye tarif ediyor. İlahiyatçılar, bu gecenin namazla taçlandırılması gerektiğini söylüyor.
Miraç Gecesi, Kur’an-ı Kerim’de İsra Suresi’nin ilk ayetinde şöyle anlatılıyor: “Bir gece, kendisine âyetlerimizden bir kısmını gösterelim diye (Muhammed) kulunu Mescid-i Harâm’dan, çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ’ya götüren Allah noksan sıfatlardan, zamandan ve mekandan münezzehtir; O, gerçekten işitendir, görendir.”

MİRAC’IN MANEVî HEDİYELERİ

1) Beş vakit farz namaz. İhsan şuuruyla kılınan namazlar, ümmetin miracıdır.
2) “Âmenerrasûlü” diye bilinen âyetler. Bakara Sûresi’nin 285 ve 286. ayetleri.
3) İsra Suresi’nin 22-39. ayetlerinde bahsedilen 12 İslâm prensibi.

4) Allah’a hiçbir şeyi ortak koşmadan ölen kimselerin günahlarının affedileceği ve Cennet’e girecekleri müjdesi.
5) İyi amele niyetlenen kişiye -onu yapamasa bile- bir sevap; eğer yaparsa on sevap yazılacağı, fakat kötü amele niyetlenen kişiye -onu yapmadığı müddetçe- hiçbir günahın yazılmayacağı; ancak işlediği zaman da sadece bir günah yazılacağı müjdesi.

BU GECE NASIL DEĞERLENDİRİLEBİLİR?

Müslümanlar tarafından özellikle Miraç gecesinin kutlanması gerektiğni belirten İlahiyatçılar bu geceyi değerlendirmek adına Kur’ân-ı Kerim okunmasını, Peygamber Efendimiz’e salât ü selâmlar getirilmesini, varsa kaza namazı yoksa nafile namazlar kılınabileceğini tavsiye ediyor.
Geçmişin muhasebe ve murakabesinin de yapılması gerektiğini belirten İlahiyatçılar bu mübarek gün ve gecede günahlardan da samimi olarak tövbe ve istiğfar edilmesini tavsiye ediyor.

Miracın tanımı

"Yolculuk yapmak" anlamındaki fiilin türevi olan ve "gece yolculuğu" anlamında kullanılan İsra, dini terminolojide İslam dini peygamberi Muhammed ’in geceleyin Mekke’deki Mescid-i Haram’dan Burak adı verilen at üzerinde Kudüs’teki Mescid-i Aksa’ya götürülmesini, miraç ise göğe yükselmesini ifade eder[SUP].
[/SUP]
Ayet ve hadisler

Kuran'da miracı anlattığına inanılan ayetler necm suresinde geçer; "Muhakkak ki o, O'nu bir başka inişte daha gördü. Sidretü’l Müntehâ’nın yanında. O'nun yanında da Me’va cenneti. O zaman Sidre’yi kaplayan kaplamıştı. Göz şaşmadı ve aşmadı. Andolsun, o, Rabbinin en büyük alametlerinden bir kısmını gördü.(Necm suresi: 13-18)
Bununla birlikte surenin baştan itibaren ele alınması ifadelerin Muhammed'in göğe yükselmesi ile bağlantılı anlatımlar olarak algılanmasını güçleştirmektedir.

İnanç ve yorumlar

Miracın hicret'ten bir yıl ya da 16 ay önce recep ayının 27. gecesinde gerçekleştiğine inanılır. Rivayete göre Muhammed gece vakti Kâbe’den alınıp Burak adı verilen katır üstünde Mescid-i Aksa'ya götürülmüş, Burak'ı Beytül Makdis'in (Süleyman Mabedi) kalıntılarının güneybatı duvarına bağlamıştır. Muhammed sırasıyla eski Aksa denen bugünkü el-Aksa Camiinin altındaki yerden Mescid-i Aksa alanına girmiş, oradan Kubbet-üs-sahra'nın bulunduğu alana geçmiş ve orada İsa, Musa, Zekeriya peygamberlerle buluşmuştur. Günümüzde Nebi Minberi'nin bulunduğu alanda bütün peygamberlere namaz kıldırmış, oradan da Miraç Minberi'nin bulunduğu alandan göğe yükselmiştir.
Hadislere göre Muhammed bu yükselmede gök katlarını Cebrail ile birlikte aşarken sırayla Âdem, Yusuf, Yahya ve İsa, İdris, Harun, Musa ve İbrahim peygamberleri görmüş, yedinci kat gökten sonra Sidret'ül Münteha’ya çıkmıştır. Cebrail’in Sidretü’l-Münteha’dan ileriye geçememesi üzerine yolculuğunu tek olarak sürdürmüş, zaman, mekân ve cihetin olmadığı ifade edilen katta Allah ile aracısız görüşmüştür.[SUP][4][/SUP][SUP][5][/SUP]
Kimilerine göre bu yükselme fiziksel, kimilerine göre manevi, kimilerine göre hem maddi hem manevi, kimilerine göre de ne tam anlamıyla maddi ne de tam anlamıyla manevidir. Muhammed’in eşi Ayşe, Miraç sırasında Muhammed’in vücudunun yerinden kaybolmadığını bildirmiştir. “Bedeninin yokluğu hissedilmemiş” olduğu ifadesine karşın, Schimmel gibi bazı yorumcular ve din bilginleri ayetteki "kuluyla birlikte" ifadesini ve Burak adlı bineğin kullanılmasını gerekçe göstererek söz konusu yolculuğun ruhsal bir deneyim olduğu tezine karşı çıkmıştır.[SUP][5][/SUP]
Neşet Çağatay'a göre; miraçla ilgili olarak Ayşe’nin ifadesi şöyledir: Muhammed, doğrudan doğruya Rabb’ini değil, Cebrail’i temaşa etmiştir. Ayşe bunun için Kuran’da Allah’ı görmenin mümkün olmadığını ifade eden ayeti kanıt göstermiştir.
Anlatılana göre Muhammed Mekke'ye döndüğünde yaşadıklarının gerçek olup olmadığından kuşku duyanların soru yağmuruna tutulmuştur. Ama sorulara doğru cevap vermiştir.

Sidretül münteha

Sidretül münteha 7. kat gökte olduğuna inanılan, mitolojik anlatımlarla süslenmiş bir ağaçtır. "Sidretül münteha" Arapça bir izafet terkibi olup “son sedir” veya "tenhadaki sedir" anlamına gelir.
Miraçta Muhammed’in eriştiği son durak Sidretül Münteha (Necm Suresi:14-16) olarak geçer. İnanca göre bundan sonraki âleme geçebilmek yeryüzündeki varlıklar için mümkün değildir. Arş, Kürsi, Levh-i mahfuz gibi Sidretül münteha da anlamları bilinmekle beraber islamda tanrının münezzeh (dinlerde sıklıkla rastlanan antropomorfizm gibi yaratılanlara benzememe, aşkınlık) sıfatıyla bağdaştırılmak amacıyla mahiyetinin bilinmediği ifade edilen nesnelerdir. Arapçada Arş koltuk, kürsi sandalye, levh-i mahfuz ise korunmuş levha anlamlarına gelir. Dini terminolojide Levhi-mahfuz üzerine kaza ve kaderin yazıldığı mahiyeti bilinmeyen korunmuş bir levhadır. Tanrının eşyaları olarak nitelendirilebilecek olan bu nesnelerin tasavvuf ehline göre bir vücudu, şekil ve renkleri yoktur.

Kur'anda birkaç yerde geçen Sedirin nasıl bir ağaç olduğu konusu, dini terimlere mistik-mitolojik zengin anlamlar yükleme eğilimindeki dini kesimlerce abartılı rivayetlerle de desteklenen anlatımlara konu olmuştur. Mütercim Âsım Kamus adlı eserinde sidreyi meyveli bir ağaç olarak "Sidre, Arabistan kirazı denilen bir ağaca verilen isimdir. Trabzon hurması bu ağacın cinsindendir, gölgesi gayet koyu ve latifdir" şeklinde tanımlar.
Bazı araştırmacılara göre Sidre'nin meyveli bir ağaç olarak tarif edilmesi kelimenin kullanım şekli ve Kur'ani kullanım ile uyumsuz bir yaklaşımdır. Bu sebeple Sidre en yaygın ve bilinen çamgillerden sedir ağacı olarak tercüme edilmelidir.

Kültür

Miracın gerçekleştiğine inanılan gece "miraç kandili" olarak kutlanır. Bu gece ile ilgili dini konuşmalar ve kutlamalar yapılır, dua ve tesbihat yapılır ve Yasin okunur. İnanca göre Muhammed Miraç’ta kendisine sunulan şarap, bal ve süt dolu üç bardaktan süt bardağını tercih ederek sütü içmiştir. Bu sebeple Anadolu'da çoğu yerde bu gecede süt içme ve dağıtma geleneği olduğu ifade edilmektedir. Bazı yerlerde tatlı da yapılır ve dağıtırlır. Konya'da bu geceye “süt gecesi” de denilmektedir.

Miracın dini önemi

İslam’ın ilk zamanlarında dinin oruç, zekât, şehitlik ve hac gibi belli kuralları, prensipleri tam olarak belirlenmemişti. Gece namazları rağbet görmekle birlikte, ibadet kuralları da açık ve seçik olarak belirlenmemişti. Rivayete göre İsra ve Miraç bu konudaki belirlenmeleri sağlamış olaylardır. Buna göre miraçta;


  • Muhammed, Miraç sırasında namaz vakitlerinin beş vakit olarak düzenlenmesi gerektiğini öğrenmiş ve Miraçtan sonra bu buyruğu Müslümanlara bildirmiştir. Hadis kaynaklarına göre Miraç'ta önce 50 vakit olarak bildirilen namaz, Musa peygamberin bunun insanlara ağır geleceği şeklinde ikazları üzerine Muhammed'in birkaç kere geri dönüp Allah'tan namazı hafifletme dileği üzerine beş vakte indirilmiştir.


  • Şirk koşmayan herkesin cennete gireceği müjdesi verilmiştir.
 
Üst Alt