MustafaCİLASUN
Özel Üye
Gel
Ne sen sormuş ol
Ne de ben anlatayım bu kederimi
Sen
Geleceğin umud-u şevki
Yüreklerin hasreti sürurun adresisin
Nesiller
Hoyratça harcanıyorlar
Nefisler ne desise kuruyor, kandırıyor
Tüketim
Ve keyfiyet açıkça şırınga ediliyor
İrade zafiyeti hal ekseni elan öteleniyor
Alafranga
Asırlardır zihinlere tetikleniyor
Adamlık alt kültür olarak şimdi anlatılıyor
Örfü
Hassasiyet ve cehalet adına
Milli haslet hamaset namına damgası yiyor
Millet
İlletler içinde nimet umut ediyor
Millet içinde ayrışan bereket duasına çıkıyor
Folklor
Hangi dansın güdümünde eriyor
Göbek atmak sıradan maharet telakki ediliyor
O kızlar ki
Ar ve edepleriyle ancak nurlar
Edep yok olunca kepazeliği nasıl soluyacaklar
Alkışlar
Gelen gidene tempo tutarlar
Zaten bir duruşun sahibi olsalar işlerini yaparlar
Geceden
Sabaha denk densiz eğlenceler
Kim kimin derdinde haram bahane olunca ne derler
Millet
Artık bizarlığı kader sanınca
Kanaat içinde efkârını soluyunca umutlar hazanlaşır
Patronlar
Bir tıraş olmak için yatlarıyla
Yunan adalarını tercih edince, madur edilen hayıflanır
Ahmet
Mehmet, Recep, Tuğçe
Asgari ücrete mahkûm olup yaşayacak, köleliği başlar
Vatan
Toprağını kanıyla koruyanlar
Kansız, mecalsiz artık kâğıt toplayanlar, ne mahzundur
Pet şişelerden
Atılan her şeyden umuda
Koşuyor, efradı için canla direniyorlar, kim onu anlıyor
Palazlananlar
Sabahın körüne denk yarıştalar
Viski kadehleriyle, kandırılmış flörtleriyle ne rezaletteler
Aşkın
Sevginin içine ettiler, arlanmazlar
Soysuzca nefeslenip gasp ettiler, adamlıktan uzaklaşanlar
Şekliyet için
Tekebbürün iflahı için ne dediler
Nesli zalimce yokluk içinde çökerttiler, hiç önemdemediler
Yetmedi
Devletin hazinesizi kemirdiler
Vatandaşı düşman misali hakir gördüler, yalanla avuttular
Varislerini
Sermayenin her çeşidini
Renklendirip, unvanlarla piyasa edindiler, öteyi sual etmezler
Devlet
Kendi içinde millet olmaktan
Patronların solukları altında kalmayı yeğledi evet ,garip değil mi
Yıllarca
Milletin efradının acısını kim dinledi
Asırlarca inin inim inleterek bilmem ki neden sefilliğe terk edildi
Hakları
Ellerinden bilakis çalındı, inancı alındı
Dört duvar arasında cürümler kim için sıralandı, nefesler anladı mı
Zindan
Adamlığa müptela kaldı, can adandı
Namlu mermiler içinde hiçbir zaman ısınmadı, hakikat adına aklandı
Mustafa CİLASUN