Nikola Tesla - Çağın ilerisindeki Bilim Adamı

BULUT

Aktif Üyemiz
Yönetici
Nikola Tesla
Nikola Tesla
Nikola Tesla

Nikola Tesla, dünya bilim tarihini kökten değiştiren deneylere ve icatlara imza atmış bir mucittir. En önemli buluşu elektriğin kablosuz olarak taşınabileceğinin deneysel olarak Londra fuarını aydınlatarak ispatlamasıdır. Bugün bilinen tüm iletişim sistemlerinin, uzay teknolojilerinin ve kablosuz iletişimin temelini atan Tesla, kimilerine göre anlaşılamaz bir bilim adamı, kimilerine göre ise akıl hastası bir sosyopat dahiydi.

HAYATI

Nikola Tesla 10 Temmuz 1856 tarihinde bugünkü Sırbistan’ın Similjan kasabasında doğdu. Tesla’nın babası bir papazdı. Oğlunun da kendi gibi papaz olmasını istiyordu. Annesi okuma yazma bilmeyen ancak çevresinde pratik ev aletleri mucidi olarak tanınan bir kadındı.

Tesla ailedeki beş çocuktan biriydi. İlk soyadı Draganic olup daha sonra reşit olunca bu soyadını kullanmak istemediği için mahkemeye başvurup Tesla olarak değiştirmiştir. Ağabeyi 12 yaşındayken bir at kazasında ölmüştür. Bazı kaynaklar ağabeyinin atının Tesla tarafından ürkütüldüğünü bu nedenle kazanın meydana geldiği yazmaktadır. Ağabeyini henüz çocukken kaybettiği için Tesla'da birçok takıntı oluşmuş ve şizofreniye yakın belirtiler göstermiştir. Nikola Tesla'nın Milca, Angelina ve Marica isimli üç kız kardeşi vardı.

Annesinin desteği ile fizik ve matematik bilgisini ilerleten Tesla, Avusturya Prag Politeknik Üniversitesi'nin Graz’daki okulunda okudu. Almanca, İngilizce, Fransızca ve İtalyanca öğrendi.

Burada elektrik üzerine olan bilgisini arttırdı. Ancak kişisel takıntıları ve asosyalliği nedeniyle üçüncü sınıfın ilk döneminden itibaren okulu bıraktı. Kimi çevreler okulu bitirdiğini söylese de üniversite Tesla'nın mezun olmadığını ve okula 1878'in ilk döneminden sonra devam etmediğini bildirmiştir. Ailesiyle ilişkisini keserek bir oto mühendislik firmasında çalışmaya başlayan Tesla bu dönem oldukça ağır bir depresyon dönemi yaşadı.

Daha sonra babasının isteği üzerine Prag'ta Charles Ferdinand Üniversitesi'ne başladı. Babasının ölümü üzerine okulu bırakan Tesla, Paris'te bir telefon şirketinde çalışmaya başladı. Burada doğru akım motorları ve dinamolar konusunda önemli tecrübeler edindi. Budönemde firmada döner makinelerini korumak için regülatör benzeri kontrol cihazları icat etti.

Hayatının son dönemlerinde giderek garipleşerek içine kapandı. Bibliyografisini yazmak için kendini arayanları da reddetti. Not alma alışkanlığı yoktu. Her şeyi aklında tutuyor ve uyguluyordu.

İCATLARI

Tesla’ya göre doğru akımı kullanmak sistem olarak yanlıştı. Alternatif akımı kullanarak jeneratör ve motordaki komütatörü ortadan kaldırmak gerekmekteydi. Ancak alternatif akım ile çalışacak bir motor bulunamadığından işi kolay değildi. Sınıf arkadaşı Szigetti elektrik endüstrisinde devrim yaratacak dönen manyetik alanı keşif etti.

Böylece komütatör ortadan kalkmış oldu. O da alternatif akım elektrik sistemini baştan sona tasarladı. Enerjinin ekonomik iletimi için yükseltici ve alçaltıcı, transformatörler ve motordan mekanik güç elde etmek için alternatif akım motorları onun tarafından bulundu.

”Niyagara Şelalesini Hidroelektrik elde etmek için kullanacağım“ diyerek herkesi şoke etti. İcatlarını kendi deyimi ile uykusuz geçen gecelerde“zihninde çakan şimşekler“ ardından yaptığını söyleyerek şöyle anlatır:

"Bu ışık patlamalarını hala zaman zaman yaşıyorum. Yeni bir fikrin zihnimde parıldayıvermesi durumunda oluyor. Ama artık eskisi kadar heyecan verici değil bu. Eskiye nazaran daha etkisiz. Gözlerimi kapadığımda ilk önce çok koyu ve tek tonlu bir mavi fon görüyorum. Tıpkı açık ama yıldızsız bir gecede olduğu gibi. Birkaç saniye içinde bu alan parıltılar saçan ve bana doğru ilerleyen yeşil ışıltılar ile doluyor. Neden sonra sağ tarafımda birbirine paralel ve yakın ışınların oluşturduğu iki ayrı sistem görüyorum.

Bu iki sistem birbiri ile dik açı oluşturacak şekilde duruyorlar. Sarı, yeşil ve altın renklerinin hakim olmasına karşın yinede her türlü rengi içeriyorlar. Sonra bu çizgiler daha da parlaklaşmaya başlıyor ve her yere parlaklık saçan belirgin noktalar serpiliyor. Bu resim yavaş yavaş görüntü alnımdan çıkıyor ve sola doğru kayarak yok olup gidiyor. Yerini pek hoş olmayan ölü bir griliğe bırakıyor. Burayı çabucak kabaran ve kendine canlı formlar vermeye çalışıyormuş gibi duran bulutlar doldurmaya başlıyor.

İşin ilginç yanı şu ki ikinci şamaya geçinceye kadar bu griliği belirgin bir şekle benzetemiyorum. Her seferinde uyuya kalmadan az önce gözlerimde kimi şeylerin yada insanların görüntüleri canlanıyor. Onları gördüğüm anda anlıyorum ki bilincimi yitirmek üzereyim. Eğer ortaya çıkmıyorlarsa yada bunu ret ediyorlarsa biliyorum ki, bu uykusuz bir gece geçireceğim anlamına geliyor."
Tesla’nın bu sözleri sarf ettiği yıllarda doğru akım, ısıtma, aydınlatma, güç sağlama ve iletimekteki en doğru akım modeli olarak düşünülmekteydi. Fakat bu akımda direnç fazlalığı nedeni ile her bir mil karede bir güç santraline gerek vardır. Bu neden ile ilk Akkor ampuller ilk mile yakınken parlak, bir milden sonra uzaklaştıkça az yanmakta idiler.

Elektrik mühendisliğini bırakarak cebinde 4 sent ile New York ‘a gemiden indiği gün hayatının dönüm noktasıdır. Doğru akım üretecinin bir komütatör ile dış devresinde dalga dizinleri halinde alternatif akım üretiyor olduğunu görmüştü.

Bu alternatif akımın motordan güç elde edilecek bir doğru akıma dönüştürülmesi için sistemin geriye döndürülmesi gerekmekteydi. Yapılan elektrik motorlarının endüvisi, motora alternatif akımı beslemek için döndüğü anda manyetik yönlerini değiştiren döner komütatöre sahipti.

Alternatif akım projesi ve Niyagara santrali

Amerika da bir yıl boyunca geçimini sağlamak için Western Union şirketinde çukur kazma işçiliği yaparak mücadele ederken diğer yandan da Jeneratör, transformatör, transmisyon (iletim) hattı, motorlar, ışıklar, iki fazlı sistemler, hatta üç fazlı sistemler gibi pek çok sistemin projelerini çiziyordu. A.K. Brown firmasının sahipleri ile tanışınca hayatı değişti.

Ona Batı Broadway’de bir laboratuar kurdular ve bir miktar para ile yatırım yaptılar. Coloni Üniversitesi’nden Prof. Dr. W.A. Anthony altenatif akım motorunu deneyip senkron motorun en iyi doğru akım motoru olarak yeterli olduğunu ilan etti.

1887 Kasım ve aralık aylarında Tesla buluşlarına toplam yedi adet ABD patenti aldı. 1886 Nisanında çok fazlı sistemler için patent aldı.
Bu yılın sonuna kadar 18 patent daha aldı. Ardından birçok Avrupa patenti aldı.

Şimdiki Adı IEEE olan o günkü AIEE de konferans verip dünya mühendislerine tek ve çok fazlı akım sistemlerini anlattı.

George Westinghouse ondaki dahiyane durumu fark etti ve laboratuarında gidip onunla tanıştı. Alternatif akım patentleri için 1 milyon dolar nakit ve her ürün satışından 2,5 dolar teklif etti.

Ülke çapında büyük başarı elde edildi ve rakip olan General Elektrik, Westinghouse’ dan lisans almak zorunda kaldı. Söz konusu kontrat Edison ile olan akım savaşları sırasında firmayı zor durumda bıraktığından bazı kaynaklara göre Tesla bir milyon doları almamış ve sözleşmeyi feshetmiştir.

1890 da ülke Niyagara Şelalesi üzerinden elektrik üretmek için çalışmalara başladı ve Tesla Komisyon başkanlığına getirildi. Westinghouse 10 adet 5.000 beygir gücünde hidroelektrik jeneratörü için, General elektrik ise iletim hattı için kontrat yaptılar. Sistem Tesla’nın 2 faz projesi için çok idealdi.

Parçaları azaltmak adına dıştan dönen alana sahip ve içi sabit olan armatürlü büyük alternatörler tasarladı. Dakikada 250 devir yapan, 1775 amper, 2.250 volt on büyük alternatör, 2 fazlı 25 Hertz, 50.000 beygir gücü yani 37.000 kilowatt ’lık elektrik üretti.

Uzaktan Radyo Kontrol Sistemi

Tesla Mors ile uzaktan haberleşmeyi ortadan kaldıran sistemi ile 1898 de Madesen Squaer Garden da bir gösteri düzenledi. Elektrik fuarı ve sirk alanı olan yerin ortasına büyük bir su tankı yerleştirdi.

Bu tankın üzerine yüzmesi için 1 metre uzunluğunda bir tekne koydu. Radyo frekansı ile tekneyi uzaktan kumanda etti.

Böylece bugünkü GPRS sisteminin, uzaktan kumandalı tüm sistemler ile uzay teknolojileri ve uzaktan iletişim sistemlerinin temelini attı.

Radyo frekansına dayalı sistemlerin öncüsü

1890 yılında icat ettiği yüksek frekanslı alternatif akım üreteci ile 184 kutuplu 10 kilo Herz’lik çıkışı olan 20 kilo Herz’e kadar yüksek frekanslar elde etti. Bundan 10 yıl sonra 50 kilowatt çıkışlı radyo frekansı üreten Reginald Fessenden onun icadını geliştirdi.

General elektrik bunu 200 kilowatt’a çıkardı ve öncü isim Fresseden’in çalışmalarını kontrol eden kişi olan Alexanderson alternatörü adı ile satışa çıkardı. Bu yeni bir tehlikeyi doğurdu.

Dünya iletişim kablolarının kontrol eden İngiliz iş adamlarının patenti almaması için ABD donaması 1919 da Radio Corperation Of America adı ile bir şirket kurdu ve patenti satın aldı.

Bu sistem Tesla’nın dünyanın ilk aktarma kulesi ünlenen Wardnclyffe kulesi olarak bilinen aktarma kulesini ortadan kaldırıyordu. Böylece deniz aşırı yerlere yayın yapma olanağı doğmuştur.

Bu vericinin ilki New Brunswick te kurularak ticari hizmet verdi. 200 kilowatt ve 21,8 kiloherz gücünde idi. Tesla’nın dünya çapında telsiz hayali 30 yıl sonra kendi icadı olan vericinin kullanılması ile gerçekleşmiş oldu.

Tesla’nın ölümünden 5 ay sonra ABD patent dairesi kablosuz iletişim tekniğinin geçersizliğine ve patentin Tesla’ya ait olduğu hükmüne karar verdi.

İyonosfer üzerinden iletişim, yüksek gerilim, radar ve radar tribünleri

Nikola Tesla, radyo, ses ve elektromanyetik dalgalarının kablosuz iletimini sağlayan sistemler kurdu. Londra fuarını kablosuz olarak aydınlattı. İlk radyo aktarma istasyonunu Wardnclyffe kulesini kurdu.

Yüksek gerilim ve yüksek frekanslı elektrik iletimi konusunda Colorada Springs te bir dağın üzerine radyo vericisi olan 60 metre yüksekliğinde ahşap direk üzerinde 22,5 metre çapında hava çekirdeği transformatörünü yaptı. İç çap sekonder 100 sarımlık ve 3 metre çapında idi.

Tesla 1 metre çaplı bakır küreden insan yapımı ilk şimşeği oluşturdu. 30 metrelik dev şimşekler 40 km uzaktaki kasabalardan görüldü ve duyuldu.

Sonunda 26 mil uzakta 200 adet 10 kilowatt’lık akkor ampulü yakmayı başardı. 1899 da alternatif akım için aldığı tüm para bitti. J.P.Morgan onun bir hayranı idi. Sürekli onda misafir oluyordu. Onun sayesinde sosyetenin gözdesi olmuştur.

Kozmik ses dalgaları ve uzay çalışmaları

Nikola Tesla uzaktan kumanda sistemini bir araca uygulayan ilk kişidir. 1 metrelik bir tekneyi uzaktan kumanda ile yüzdürmüştür. Uzaya ses dalgaları gönderen ilk kişidir. Kozmik radyo dalgalarını bularak 1917 de cisimlerin üzerine bu dalgalarsı gönderip bir floresan ekran üzerinde toplamıştır.

ÖLÜMÜ

Sıradışı bir karaktere sahip olan Tesla, para yönetiminde hiçbir zaman başarılı olamadı. Hayatının son yıllarını borçlarından kaçmak için sürekli otel değiştirerek geçirdi. Nikola Tesla, 7 Ocak 1943 tarihinde 86 yaşındayken New Yorker Otelinin 33. katında, 3327 numaralı odasında otel görevlisi Alice Monaghan tarafından ölü olarak bulunmuştur. Asistan Doktor H.W. Wembly teşhisine göre Tesla, koroner damarların kan pıhtılaşması ile tıkanması sonucu hayatını kaybetmiştir. Ölmeden önce teleforce silahı adını verdiği bir çalışma yürütmekte olan Tesla'nın bütün dokümanlarına ABD hükümeti tarafından el konulmuştur.

Cenaze töreni 12 Ocak 1943 tarihinde dünyanın en büyük katedrali olan "St. John the Divine" Katedralı'nda 2000'den fazla kişinin katılımı ile gerçekleşmiştir. İkinci bir cenaze töreni ise hemen ertesi gün Sırpça olarak New York'ta bulunan "St. Sava Serbian" Ortodoks Katedralinde yapıldı.

Daha sonra New York'ta bulunan Ferncliff mezarlığına defnedilmiştir.

KARAKTERİ

Tesla hiç evlenmemiştir. Bekar ve aseksüel olmasının bilimsel yeteneklerine yardımcı olduğunu düşünüyordu. Kolay öfkelenen bir yapıya sahipti.

NİKOLA TESLA VE THOMAS EDİSON

Nikola Tesla'nın aradığı fırsat ve şanslar kolay eline geçmedi. O zamanlar New York'da Pearl Caddesi'ndeki ilk laboratuvarında akkor lambası için pazar aramakla meşgul olan Edison'a rastladığı zaman Tesla, gençlik heyecanıyla, kendisinin bulduğu alternatif akım sisteminin açıklamasını yaptı. Bunun üzerine Edison, "Sen teori üzerinde vaktini harcıyorsun" dedi.

Tesla, Edison’a çalışmalarından ve alternatif akım planından bahseder. Edison alternatif akımla fazla ilgilenmez ve Tesla'ya bir görev verir.

Tesla, Edison tarafından kendisine verilen görevi her ne kadar sevmemiş olsa da kendisine 50.000 dolar vereceğini öğrenince görevi birkaç ay içinde tamamlar. Doğru akım santralindeki sorunları çözmüştür. Kendisine vadedilen ödülü istediğinde Edison şaşırmış bir şekilde “Tam bir Amerikalı gibi düşünmeye başladığında Amerikan şakalarından da anlayabileceğini” söyler ve bir ücret ödemez. Tesla derhal istifa eder. Kısa süren birlikte çalışma dönemini, uzun süreli bir rekabet izleyecektir.

ETKİLERİ

Nikola Tesla dünyadaki bilim-teknoloji yapısını kökünden değiştirebilecek birçok deneye ve buluşa imza atmıştır. Özellikle elektriğin kablosuz taşınabilmesi gibi bir buluşu ve bunu kanıtlaması onun ne kadar benzersiz bir mucit olduğunu açıklamaktadır.
Thomas Edison ile arasında amansız bir bilimsel mücadele geçmiştir. Elektrik üzerine yaptığı sayısız deneyler ve buluşlar vardır. 7 Ocak 1943 itibarıyla, yirmi altı ülkede kendisine ait üç yüze yakın patenti bulunmaktaydı. New York'da ve çoğu eyalette 10 Temmuz, Tesla Günü olarak kutlanmaktadır.
Manhattan'da 40.Sokak ve 6.Cadde köşesine ismi verilmiştir. Time dergisi 1931 yılında, Tesla'nın doğumunun 75. yıldönümünde kapak resmi olarak onu seçmiştir.
 

BULUT

Aktif Üyemiz
Yönetici
Nikola  Tesla <br />
 Çağın  ilerisindeki  Bilim Adamı
Nikola Tesla
Çağın ilerisindeki Bilim Adamı
Nikola Tesla'yı diğer bilim adamlarından ayıran özellikler.

1- Para İçin Değil Bilim İçin Çalıştı

Paranın her şeyi satın alabildiği, büyük buluşların önünü kapayabildiği, maddi çıkarlar uğruna teknolojik buluşların engellendiği bir çağda Tesla parayı hiç önemsemedi ve bu düşüncesini şu şekilde açıkladı: "Para insanların kendine biçtiği kıymete haiz değildir. Benim bütün param deneylere yatırılmıştır. Bunlarla yeni keşiflerde bulunup insanoğlunun yaşamını biraz daha kolaylaştırmasını sağlıyorum."

Tesla’nın bu düşüncesi tabi ki var olan dünya düzeni için çok fazla iyimserdi. Kablosuz elektriği bulan Tesla’ya tüm dünyaya ücretsiz enerji yayabileceği için fon verilmedi. Doğru akımı bulan Edison, alternatif akımı bulan Tesla’ya aktarılacak fonların önünü daimi olarak kesti. Çünkü Tesla’nın altermatif akımı elektriğin hem güvenli bir şekilde hem de ucuz bir şekilde transfer edilmesini sağlıyordu. Edison’un doğru akımı ise belirli bir mesafeyi aşamıyordu. Bu tehlikeyi gören hem Edison hem de bu sektörden çıkar sağlayan diğer karteller sürekli olarak Tesla’nın projelerine ket vurdular ve bugün sadece keşfedilmiş buluşlarıyla bile dünyayı değiştiren şimşeklerin efendisi beş parasız hayatını yitirdi.

2- Bulunduğu Çağı Değil İlerisini Düşündü

Tesla, bulunduğu çağa değil ilerisine yatırım yapmayı düşündü. Edison, Tesla’nın dünyayı değiştirecek buluşu Alternatif Akım’ın zararlı olduğunu ispatlamaya çalışırken, gösterilerinde elektrikli sandalyelerde hayvanları öldürürken, Tesla alternatif akımı kendi vücudundan geçirerek dünyaya alternatif akımın ne kadar güvenli olduğunu ispatladı ve bunu şu sözleriyle açıkladı: "…Kendi alternatif akım ve yüksek frekans ile ilgili “frekans yüksek olduğu müddetçe yüksek voltajlardaki alternatif akımlar derinin yüzeyinde, herhangi bir yaralanmaya neden olmadan salınırlar. Ama bu amatörlerin becerebileceği bir şey değildir. Sinir dokularına nüfuz edebilecek miliamperler öldürücü bir etki yaratabilir ama derinin üzerindeki amperler kısa süreler için zarar vermez. Derinin altına sızabilecek düşük akımlarsa, ister alternatif ister doğru akım olsunlar, ölüme yol açabilir." 1893 yılında Tesla’nın alternatif akım önerisi Edison’un doğru akımını yenmişi.

Alternatif akım artık “World’s Columbian” sergisini aydınlatmak için kullanılıyordu. Artık Tesla az da olsa duyulmaya başlamıştı Bu Tesla’nın arzu ettiği bir şey değildi fakat çocukluktan beri hayal ettiği bazı projeleri hayata geçirmesine olanak sağladı. Örneğin Niagara Şelalesi projesi.

Tesla Nigara projesini aldıktan sonra bile birçok yatırımcı hidroelektrik santrallerinin çalışıp çalışmayacağından şüphe ediyordu. Fakat 16 Kasım 1896’da düğmeye basıldığında New York-Buffalo’da 34 kilometre çapında tüm ışıklar yandı. Birkaç yıl içinde istasyon çapını New York merkezine kadar genişletti. Bu da 644 kilometre çapında her yerin aydınlanması demekti. Tesla’nın çocukluk hayali gerçekleşmişti, Tesla Niagara şelalesinden ciddi miktarda elektrik üretiyordu. Tesla, dünyanın ilk hidroelektrik santralini Niagara şelalerinde kurmuş oldu. Yukarıdaki resimde Tesla'nın Niagara şelalesindeki heykelini görebilirsiniz.

Tesla bununla da kalmayıp tüm dünyaya kablosuz elektrik vermeyi önerdi. Tesla, 1900 yılında J.P. Morgan'ın sağladığı 150 bin dolarla Tesla Telsiz Yayın Sistemi/Wardenclyffe adındaki kulenin yapımına Long Island, New York'ta başladı. Fakat JP Morgan bunun tüm dünyaya bedava elektrik sağlamak olduğunu anlayıp çıkarları doğrultusunda hareket etmeyi seçince son dakikada projeye fon sağlamaktan vazgeçip, Edison’un başka bir projesine yatırım yapmaya karar verdi. Tesla, iklimleri kontrol etmeyi de önerdi, fakat buna da fon bulamadı. Tesla öldükten sonra bu projesi ele geçirildi ve HAARP teknolojisi olarak Amerika tarafından geliştirilmeye başlandı.

3- Barış Yanlısı Bir Bilim Adamıydı

Tesla İkinci Dünya savaşından sonra bu denli büyük bir insan kıyımının yaşanmaması için “Barış Işını” dediği bir kalkan oluşturmayı önerdi. Bu kalan ulusların sınırlarını koruyacaktı, aynı Çin Seddi gibi. Fakat bu kalkan saldırı yapan uçaklar için ölüm demekti ve Barış Işınını 11 Temmuz 1934’te New York Times “Ölüm Işını” olarak tanıttı. Bu proje bu nedenle geliştirilemedi fakat her zaman bir şüphe akıllarda kaldı. Çünkü Tesla öldükten sonra çalışmalarına ajanlar tarafından el koyulmuştu. Bu nedenle de bir süpergücün bu teknolojiyi geliştirip uygulamaya almış olması ihtimali özellikle soğuk savaş zamanında daimi bir korku oluşturmuştu.

4- Aşırı Detaycıydı, Görünmeyenlere İlgisi Yüksekti

Bazı insanlar Tesla’nın buluşlarını deneme yanılma yöntemiyle değil de sorunları aklında çözerek bir anlık çözümle gerçekleştirdiğini söyler, indüksiyon motorunu keşfi gibi. Bu da aslında Tesla’nın analitik zekasının bir belirtisidir.

Tesla bakar fakat farklı görürdü, örneğin yuvarlak cisimlerden korkardı. Takılardaki inciler veya 3 sayısının oval kısmı gibi. Bir gün bir arkadaşının ona kaynamamış bir suda var olan mikropları göstermesi üzerine hayatı boyunca kaynamış suda pişen yiyecekleri yemeye mahkum kalmıştı. Takıntılı olması dehasının verdiği bir belirtiydi. Bazı sorunlar aklından çıkmıyordu.

5- İsmi SI birim sisteminde Yer Alıyor

Tesla adı aynı zamanda bir birimi de ifade ediyor. Tesla öldükten sonra ismi Uluslararası Birimler Sisteminde “Manyetik Akı Yoğunluğuna” verildi. Bu onura ulaşan kişi sayısı epey azdır, Carl Friedrich Gauss gibi. Yüksek frekanslı akımlar da bir zamanlar “Tesla Akımları” olarak belirtiliyordu. Bir tesla, metrekarede 1 weber’a ya da 10,000 gauss’a eşittir(bilim adamları genelde küçük manyetik alanlarda gauss’u tercih eder).

Weber birimi de, karasal manyetizma ve 1833 yılında bulduğu elektro-manyetik telgraf ile tanınan Alman fizikçi Wilhelm Eduard Weber ardından kullanılmaya başlanmıştır.

6- Sadece belli başlı buluşlarının Patentlerini almasına rağmen Patent Şampiyonuydu

111 tanesi Amerika olmak üzere Tesla’nın yaklaşık 300 patenti vardı. Bu rakama almadığı patentler veya çalınan fikirleri dahil değildir. Örneğin; Henry Ford, ilk motorlu aracı ile gösteriş yaparken yanına giden Tesla bu kadar büyük bir motora gerek olmadığını anlatmıştır. Fakat Ford kendini fazla üstün gördüğü için Tesla’yı dinlememiş; bunun üzerine Tesla, ateşleme sistemini icat etmiştir. Bunu gören Edison’un yakın arkadaşı Ford hızlı davranmış ve ateşleme sistemini kullanmak için patentini kendine almıştır.

Edison sadece %5’lik verim ile çalışan ampullerini geliştirirken Tesla, dünyanın ilk neon lambalarından birini geliştirdi. Bunu sergide, çok sevdiği bilim adamlarından Michael Faraday ve James Clerk Maxwell’in adlarını neon tüpleri bükerek yazdırmak suretiyle gerçekleştirdi. Tesla; ayrıca, elektrostatik dalgaları kullanarak aydınlattığı floresan lambaları da geliştirdi. Sanayi floresanları keşfetmeden 40 yıl önce Tesla kendi laboratuvarında floresan kullanıyordu.

Tesla uzaktan kumandaların da mucididir. Radyo dalgalarıyla yönlendirme yapma buluşu robot devrimini başlatmıştır. Tanımladığı “tele-otomon”lar herhangi bir programlama ya da yönlendirme sistemi olmamasına rağmen uzaktan kumandalı arabaların atası sayılır.

Ayrıca 1896’da Tesla, Wilhelm Röntgen X-ray’i keşfettikten hemen sonra, X-ray fotoğrafları çektiğini rapor etmiştir.

“İnsanların benim fikirlerimi çalmasından dolayı üzgün değilim, kendilerine ait bir fikirleri olmadığından dolayı üzgünüm” Nicola Tesla

7- Radyo’nun Gerçek Mucididir

Radyoyu fiziksel olarak önümüze ilk defa Marconi koymuştur fakat tabi ki bu buluşun da fikir babası Nikola Tesla’dır ve günümüzde Tesla “radyonun babası” olarak anılır.

Tesla yalnızca ilk radyo patentlerini almakla kalmadı, aynı zamanda 1893’te(Marconi radyo ile ilgili çalışmalara başlamadan iki yıl önce) radyo yayınlarının nasıl işlediği hakkında uygulamalı olarak ders verdi. 1894’ün ortalarında küçük, taşınabilir bir radyo-iletim istasyonu kurup test etmeye başlamıştı bile.

Tesla, iletimi ve alımı sağlayan “Tesla Bobini” ve Tesla’nın dört ayarlı devresi ile radyoyu yapmıştı bile.

Tesla, radyo kontrolünün de öncülerindendir, bu alandaki fikrini 8 Kasım 1898’de patentlemiştir ve 1898 yılında, Madison Square Garden’daki elektrik sergisinde sergilemiştir.

8- Gizli Laboratuvarları Vardı

Tesla’nın derin çalışmalar yürüttüğü günümüzde bile olmayan 2 laboratuvarı vardı. Ünlü yazar Mark Twain sık sık burayı ziyaret eder Tesla’nın çalışmalarını izlerdi.

1899 yılında Tesla yüksek voltaj ve yüksek frekanslı elektriğin gizemini çözmek için Colorado Springs’de bir laboratuvar inşa ettirdi. Bir deneyinde 12.8 metrelik metal direk toprağa devasa elektriksel tepkiler vermeye başladı; bir diğerinde, bir Tesla bobini 30 metre ileriye, odanın öbür ucuna elektriksel atlama yaptı. Daha sonra yaşanan bir dalgalanma, elektrik şirketinin dinamosunu ve dökümünü havaya uçurunca Colorado Springs laboratuvarı da tarihe karıştı.
Colorado Springs macerası sırasında Tesla, 200 adet lambayı 40 kilometre uzaktan aydınlatarak karasal-durağan dalgaların varlığını kanıtladı –bu, dünyanın belirli elektrik frekanslarında enerjiyi iletmesi anlamına geliyordu.

Sonraları Tesla, Wardenclyffe’da yeni bir gizli laboratuvar inşa etti. Yeni laboratuvarı Manhattan’daki evine de yakındı. Shore Ham, Long Island tesisi 50 ton ağırlığında, 57 metre yüksekliğinde, yerin 36 metre altında bir verici içeriyordu. Tesla, tüm dünyaya ücretsiz olarak elektrik yaymayı düşünmüştü ve bunu yapılabileceğini de kanıtlamıştı.

9- Tesla Kapitalist Sisteme Boyun Eğmedi, Mağdur Kaldı ama Yine de Duruşunu Değiştirmedi

Bir yabancı olan Tesla, daha zengin ve daha iyi bağlantılara sahip bir iş adamı olan, adını lekeleyen ve elektrik alanındaki şöhretini elinden alan adam Edison ile, radyo piyasasında Tesla’nın kendi teknolojisini kullanarak onu yenen (ayrıca Nobel ödülünü de elinden alan) Marconi ile ve Tesla’nın patentleriyle bir iş imparatorluğu kuran sanayici George Westinghouse ile adaletsiz bir savaş vermişti.

Tesla’nın ilk aşkları bilim ve ilerlemeye olan sadakati onun şöhretine, geleceğine ve akıl sağlığına mâl oldu. J. P. Morgan’ın finansal yardımlarını Edison’a kaydırması ve bununla birlikte Wardenclyffe ile ilgili hayallerini kaybedince Tesla çöküntüye uğradı. “Bu bir rüya değil” dedi, “Bu sadece basit bir elektrik mühendisliği başarısı, sade pahalısı… kör, korkak, şüpheci dünya…”.

10- Tüm Dünyayı Elektrik ile Buluşturdu


An itibariyle Tesla’nın alternatif akım jeneratörleri, motorları ve transformatörleri tüm dünya endüstrisine, bireysel aydınlanmaya ve şu an kullandığımız birçok elektronik cihaza güç sağlamaktadır. Dünyaca ünlü Edison ise bugün sadece pillerde kullanılan doğru akıma öncülük etmiş ve ampulü keşfetmiştir.

Belçikalı mühendis Zénobe-Théophile Gramme tarafından geliştirilen elektrik motoruna bakarsak, Edison ve diğerleri elektrik motoruna verimsiz olan doğru akımı bağlamaya çalıştılar ve başarılı olamadılar oysa Tesla, buna ikinci bir devre taktı ve ilk çok fazlı sistemlerin bir prototipini oluşturarak devrim yarattı.

Transformatör de jeneratör gibi Michael Faraday tarafından icat edilmişti. Ancak ikisi de Tesla onları açmadan önce adeta kilitli bir kutu gibiydi. Tesla bunların potansiyellerini ortaya çıkararak bizlerin modern dünyada elektriğin kullanmasını sağladı. Hatta kablosuz elektriği keşfetti.

"Bırakın doğruları gelecek söylesin ve herkesi eserlerine ve başarılarına göre değerlendirsin. Bugün onların olsun; ama uğrunda çok uğraştığım gelecek, benimdir."
 

BULUT

Aktif Üyemiz
Yönetici
Nikola Tesla Ve Evrenin Sırrı: 3, 6 ve 9 Rakamlarının Ardındaki Gizli Sır Neydi?

Nikola Tesla Ve Evrenin Sırrı:<br />
 3, 6 ve 9 Rakamlarının Ardındaki Gizli Sır Neydi?
Nikola Tesla Ve Evrenin Sırrı:
3, 6 ve 9 Rakamlarının Ardındaki Gizli Sır Neydi?
Nikola Tesla Ve Evrenin Sırrı: 3, 6 ve 9 Rakamlarının Ardındaki Gizli Sır Neydi?

Tesla bir zamanlar şöyle demişti… ‘’3,6 ve 9 rakamlarının ihtişamını ve önemini bilseydiniz evrenin kapılarını açacak bir anahtarınız olurdu.’’

Nikola Tesla’nın sayısız deney yapmış olduğu bugün bilinen bir gerçektir, ancak kendine sakladığı bir sırrı olduğunu düşünenlerde oldukça fazla. Bilindiği gibi önemli düşünürlerinin zihni birçok farklı takıntıyla doludur. Tesla’nın da bazı takıntıları olduğu bilinen bir gerçektir. Kimileri bunları birtakım acayiplikler olarak adlandırırsa da, Tesla’ya göre ise bunlar gerekli şeylerdi.

Tesla’nın bir binaya girmeden önce o binanın etrafında tam 3 kez tur attığını biliyor muydunuz? Ya da kaldığı otellerde yalnızca 3’e bölünen numaralı odalarda kalmayı tercih ettiğini biliyor muydunuz? Sonuçların yalnızca 3 sayısı ile ilişkilendirilebilir olduğundan emin olmak için Nikola Tesla yakın çevresindeki şeyler hakkında hesaplamalar yapar ve verdiği kararları bu sonuçlara dayandırırdı.

Tesla’nın verdiği kararların daima 3 ile ilişkili olduğu bilinen bir gerçekti ancak hiç kimse Tesla’nın bu tuhaf davranışının arkasında yatan gizemli nedeni bilmiyor. Şu şüphesiz ki, Tesla eşi benzeri olmayan bir insandı ve bu davranışının ardında bilimsel bir anlayışa dayanan büyük bir anlam yatıyor olması hiçte yabana atılabilecek bir ihtimal değil.

Tesla birçok kez yakın çevresindekliere, zihninde patlayan flaşlar serisi şeklinde ışıklar gördüğünü ve bu garip deneyimin ardından belli bir süre boyunca, sanki evrenin kapıları önünde açılmışcasına inanılmaz yaratıcı bir evreye girerek yeni keşifler üzerinde çalışabildiğini anlatmıştı. Tesla ‘’berraklık anları’’ adını verdiği bu zaman dillimlerinde yeni icadını zihninde hayal edebilme ve algılayabilme yeteneğine sahip olduğunu iddia etmişti.

Tesla ayrıca bakış açılarını döndürebilme ve onları birbirinden parça parça ayırabilme yeteneğine sahip olduğunu doğrulamıştır. Bu yüzden Tesla inanılmaz bakış açıları sayesinde bir icadının tam olarak nasıl olacağını ve neye benzeyeceğini en küçük ayrıntısına kadar bilebiliyordu.

Dahası, Nikola Tesla gezegenimizin boğum noktalarını da hesaplamış ve tahmin edebileceğiniz üzere bu noktaların çoğu 3, 6 ve 9 sayılarıyla derin bağlantılı olduğunu farketmişti. Evet, Tesla 3, 6 ve 9 sayılarıyla takıntılı bir insandı ancak ona göre bu sayılar yalnızca kendisi için değil, herkes için büyük bir önem taşımaktaydı. Ancak Tesla bu konuyu bir icat olarak değil bir keşif olarak görmekteydi. Ona göre, gerçekten de, 3.6 ve 9 sayılarında saklı olan evrenin numaralojik düzenini ilk fark eden kişi kendisiydi ancak bunu icat değil sadece “keşfetmişti”.

Bu bulgularla Tesla matematiğin de ötesine gitmiştir. Tesla akılalmaz uzaklıktaki yıldız diziminleri ile ve embriyonik kök hücrelerinin dizimindeki rakamsal ortaklıkları ilk fark eden insandı. Bu dizgelerde sürekli olarak 3,6 ve 9 rakamları eksik çıkmaktaydı. Yaratıcının planı dediği planda ona göre kilit nokta bu 3 rakamdı.

Tesla doğanın insana matematik aracılığıyla cevap verdiğini gösteren temel bir sistemin olduğuna emindi. Binary adı verilen ve bilgisayarlar anlayışının temelini oluşturan dilde sadece iki sayıdan meydana gelir yani 3’e yer yoktur. Ayrıa hücreler ve embriyolar anlaşılmaz bir biçimde şu dizge ile gelişir: 1 ,2, 4, 8, 16, 32, 64, 128, 256… Yani asla 3’e 6’ya ve 9’a yer vermeyecek şekilde…

Ancak Tesla’nın bildiği ve hayalini kurduğu bu şeylerin sıradan bir bilim insanı karalamalarından çok daha ötede olduğu bugün görünüyor. Marko Rodin, Vortex Math olarak anılan ve matematiğin derin dallarından biri olan bu alanda: 1, 2, 4, 8, 7, 5, 1, 2, 4, 8, 7, 5, 1, 2, 4 ve sonsuzluğa devam eden ve asla 3, 6 ve 9 rakamlarını barındırmayan inanılmaz bir tekrar dizgesi keşfetmiştir. Rodin’e göre bu rakamlar üçüncü ve dördüncü boyuta ait olan ve “flow field” olarak anılan saklı bir vektörü yansıtıyor.
 
Üst Alt