nefsimutmainne
Aktif Üyemiz
Hızır bize geliyor.. sen nereye gidiyorsun..
Bir gün Seyda Hz. leri camide yalnızdı.
Yanında beyaz elbiseli bir zaat vardı. Bir saat kadar sohbet ettiler.
Sonra beyaz elbiseli zat kalktı. Seyda Hz. leri bana dönüp;
-Molla Üzeyr diye seslendi.
-Lebbeyk sultanım.
-Bu zat kimdir bilir misin?
-Sultanım bilir biz bilmiyoruz. Mubarek tebessüm ederek ;
-O Hızır Aleyhisselam?dır dedi.
Ben içimden geçirdim.. Seyda sırtını dönse de gidip Hızır Aleyhisselam?ı ziyaret etsem.. Mubarek sırtını döndü. Dışarı çıktım , Hızır Aleyhisselam?ı bulamadım. Tekrar Seyda Hz. lerinin sesini duydum.
-Molla Üzeyr Molla Üzeyr ?
-Lebbeyk sultanım ..
-Hızır bize geliyor.. sen nereye gidiyorsun..
Tarihte de bu tür olaylar çok zuhur etmiştir.
Seyid Eşrefi Rumi Hz. lerinin bir müridi vardı. Hızır Aleyhisselam?ı çok arzulardı.
O nu görmek isterdi. Bir kış gününde Seyid Eşrefi Rumi Hz. leri
-Oğlum Abdurrahman bağa git bize bir sepet elma getir dedi.
Mübarek hiç tereddüt etmeden kış günüde elma olur mu demeden tam teslimiyetle gitti.
Bağa vardığında ağaçta elmaların olduğunu gördü ve topladı.
Dönüşte derviş elbiseli bir zat önüne çıktı. ve
-Ey sofi bize bir elma ver.
Abdurrahmani Tirsi Hz. leri tereddüt etmeden bir elma verdi.
Dergaha döndüğünde seyit Eşrefi Rumi Hz. leri sepeti açtı ve
-Bir elmanın eksik dedi.
Abdurrahmani Tırsi
-Önüne bir dervişin geçtiğini bir elma istediğini ve kendisine verdiğini söyledi.
Mubarek dedi .
-O kimdir ?
-Efendim siz biliyorsunuz.. Mubarek gülümseyerek ;
-O Hızır Aleyhisselam?dı dedi. Abdurrahmani Tırsi :
-Aman efendim ben bilemedim? Mubarek buyurdu :
-Oğlum sen görmek istedin gördün.
Aradan zaman geçti Abdurrahmani Tırsi hz. lerinin Hızır a.s. ı görme ve konuşma arzusu kalbini yakıyordu.
Mubarek bir gün
-Ya Abdurrahman bize git bağdan üzüm topla dedi.
Bir sepet üzüm aldı yolda yine o derviş kıyafetine bürünmüş zatla karşılaştı. Hemen elinden öpüp
-Efendim siz Hızırsınız dedi. Hızır a.s. şu cevabı verdi
oğlum senin hızırın şeyhindir
Bir gün Seyda Hz. leri camide yalnızdı.
Yanında beyaz elbiseli bir zaat vardı. Bir saat kadar sohbet ettiler.
Sonra beyaz elbiseli zat kalktı. Seyda Hz. leri bana dönüp;
-Molla Üzeyr diye seslendi.
-Lebbeyk sultanım.
-Bu zat kimdir bilir misin?
-Sultanım bilir biz bilmiyoruz. Mubarek tebessüm ederek ;
-O Hızır Aleyhisselam?dır dedi.
Ben içimden geçirdim.. Seyda sırtını dönse de gidip Hızır Aleyhisselam?ı ziyaret etsem.. Mubarek sırtını döndü. Dışarı çıktım , Hızır Aleyhisselam?ı bulamadım. Tekrar Seyda Hz. lerinin sesini duydum.
-Molla Üzeyr Molla Üzeyr ?
-Lebbeyk sultanım ..
-Hızır bize geliyor.. sen nereye gidiyorsun..
Tarihte de bu tür olaylar çok zuhur etmiştir.
Seyid Eşrefi Rumi Hz. lerinin bir müridi vardı. Hızır Aleyhisselam?ı çok arzulardı.
O nu görmek isterdi. Bir kış gününde Seyid Eşrefi Rumi Hz. leri
-Oğlum Abdurrahman bağa git bize bir sepet elma getir dedi.
Mübarek hiç tereddüt etmeden kış günüde elma olur mu demeden tam teslimiyetle gitti.
Bağa vardığında ağaçta elmaların olduğunu gördü ve topladı.
Dönüşte derviş elbiseli bir zat önüne çıktı. ve
-Ey sofi bize bir elma ver.
Abdurrahmani Tirsi Hz. leri tereddüt etmeden bir elma verdi.
Dergaha döndüğünde seyit Eşrefi Rumi Hz. leri sepeti açtı ve
-Bir elmanın eksik dedi.
Abdurrahmani Tırsi
-Önüne bir dervişin geçtiğini bir elma istediğini ve kendisine verdiğini söyledi.
Mubarek dedi .
-O kimdir ?
-Efendim siz biliyorsunuz.. Mubarek gülümseyerek ;
-O Hızır Aleyhisselam?dı dedi. Abdurrahmani Tırsi :
-Aman efendim ben bilemedim? Mubarek buyurdu :
-Oğlum sen görmek istedin gördün.
Aradan zaman geçti Abdurrahmani Tırsi hz. lerinin Hızır a.s. ı görme ve konuşma arzusu kalbini yakıyordu.
Mubarek bir gün
-Ya Abdurrahman bize git bağdan üzüm topla dedi.
Bir sepet üzüm aldı yolda yine o derviş kıyafetine bürünmüş zatla karşılaştı. Hemen elinden öpüp
-Efendim siz Hızırsınız dedi. Hızır a.s. şu cevabı verdi
oğlum senin hızırın şeyhindir