MURATS44
Özel Üye
Oniki Sualin Cevapları
Sual-1: Ebced nedir, Cifir nedir?..
Cevab: Ebced ve Cifir, mahiyet ve sonuç itibariyle ikisi aynı mânaya bakıyorsa da, lâkin suret ve şekil itibariyle ayrı ayrı şeylerdir. Şöyle ki:
A) Ebced Mes'elesi:
Ebcedin kelimeleri islâm'ın zuhurundan evvel, iki ehl-i kitap olan Yahudî ve Hristiyanlarda altı kelime ile, yirmii iki harf şeklinde isti'mal edilmekteydi. Çünki ibranî ve Süryanî lisanlarında hecâ harfleri o kadardır. Sonra, islâm âlimleri Kur'an harflerinin tamamı olan 28 harfi tamamlamak üzere, altı harfi daha içine alan iki kelimeyi ona ilave ettiler.
İslam'dan evvel اَبْجَدْ هَوَّزْ حُطّىِ كَلَمَنْ سَعْفَصْ قَرَشَتْ olarak yirmi iki harfi içine alan şekliyle gelmişken, İslâm âlimleri ona ثَخَذْ ضَظِغْلاً kelimelerini ilâve ettiler. Ancak son kelimenin son harfi Ebcedden değildir. O kelime bir mânayı ifade etmesi için ضَظِغْلاً deki لاً ilâve edilmiştir.[SUP][1][/SUP]
Bu kelimelerin herbirisi, Süryanî ve ibranî dillerinde aynı zamanda birer mânaya da geliyordu. Hatta Tılsım ve Havas ulemasına göre; "Bu kelimelerin herbirisi Allah'ın birer ismidir." diye kaydetmişlerdir. Bu husus Şems-ül Maarif gibi Havass kitaplarında mevcuddur.
İslâm'dan evvel ehl-i kitap âlimlerince اَبْجَدْ هَوَّزْ حُطّىِ كَلَمَنْ سَعْفَصْ قَرَشَتْ in sırasına göre herbir harfe rakam olarak bir sayı değeri verilmiş. Şöyle:
Elif: 1, Be: 2, Cim: 3, Dal: 4
He: 5, Vav: 6, Ze: 7
Ha: 8, Tı: 9, Ya: 10
Kâf: 20, Lam: 30, Mim: 40, Nun: 50
Sin: 60, Ayın: 70, Fe: 80, Sad: 90
Kaf: 100,Ra: 200, Şın: 300, Ta: 400
Se: 500, Ha: 600, Zal: 700
Dad: 800, Za: 900, Gayın: 1000
İslâm âlimleri de, gelen bu tarzı aynen benimsemiş ve çeşitli mes'eleler ve hususlarda isti'mal etmişlerdir. Meselâ kimisi, İbn-i Havkal gibi, dünyanın suret ve haritasında rakamlar yerine Ebced harflerini kullanmışlardır. Kimisi de, Ebu-l Fida' gibi; Takvim-i Buldan'dan (memleketlerin takvimi) rakama ait hususlarda bu harfleri kullanmışlardır.[SUP][2][/SUP] Kimisi dahi şiir ve edebiyatta, kitabe ve sair gibi şeylerde tarih düşürmek üzere, Ebced sırasına göre olan harflerden müteşekkil, o tarihi söyleyen bir kelime bulmuşlardır. Nihayet kimileri de, başta İmam-ı Ali ve Ca'fer-i Sâdık ve Muhyiddin-i Arabî misillü zâtlar, bir kısım âyet ve hadîslerin bazı kelimelerinden Ebced hesabıyla gaybî işleri istihraç etmede kullanmışlardır.
Daha sonraları ise havas, tılsımat ile uğraşan bazı ulema, Ebcedi iki tarzda hesablayarak, bazı âyetlerin tılsım ve tevafuklarını vücuda getirmişlerdir. Ebcedin bu iki tarzını "El-Cümmel-ül Kebir" ve "El-Cümmel-üs Sagir" diye adlandırmışlardır. El-Cümmel-ül Kebir, "Büyük Cümmel", Ebcedin "Ebced, hevvez, huttî... ilh." sıralanan harflerin değer hesabı üzerinedir ki, buna "Hesab-ül Cümmel" de denilir.[SUP][3][/SUP] El-Cümmel-üs Sagir "Küçük Cümmel" ise, mevcut İslâm harfi elif-bâ sırasına göre, harflere rakamlar tatbik edilerek hesaplanır. Kaynaklar
[1] Ebced mes'elesi için tarihî geniş ma'lûmat isteyenler, Doç.Dr. ismail Yakıt'ın "Türk-İslâm Kültüründe Ebced Hesabı" adlı kitabı sh: 23-38'e bakabilirler.
[2] Fehris-ü Ehadîs-il Müstedrek Dr. Yusuf El-Meraşlı sh: 19-20
[3] Mukaddemet-ü İbn-i Haldun sh: 333
Sual-1: Ebced nedir, Cifir nedir?..
Cevab: Ebced ve Cifir, mahiyet ve sonuç itibariyle ikisi aynı mânaya bakıyorsa da, lâkin suret ve şekil itibariyle ayrı ayrı şeylerdir. Şöyle ki:
A) Ebced Mes'elesi:
Ebcedin kelimeleri islâm'ın zuhurundan evvel, iki ehl-i kitap olan Yahudî ve Hristiyanlarda altı kelime ile, yirmii iki harf şeklinde isti'mal edilmekteydi. Çünki ibranî ve Süryanî lisanlarında hecâ harfleri o kadardır. Sonra, islâm âlimleri Kur'an harflerinin tamamı olan 28 harfi tamamlamak üzere, altı harfi daha içine alan iki kelimeyi ona ilave ettiler.
İslam'dan evvel اَبْجَدْ هَوَّزْ حُطّىِ كَلَمَنْ سَعْفَصْ قَرَشَتْ olarak yirmi iki harfi içine alan şekliyle gelmişken, İslâm âlimleri ona ثَخَذْ ضَظِغْلاً kelimelerini ilâve ettiler. Ancak son kelimenin son harfi Ebcedden değildir. O kelime bir mânayı ifade etmesi için ضَظِغْلاً deki لاً ilâve edilmiştir.[SUP][1][/SUP]
Bu kelimelerin herbirisi, Süryanî ve ibranî dillerinde aynı zamanda birer mânaya da geliyordu. Hatta Tılsım ve Havas ulemasına göre; "Bu kelimelerin herbirisi Allah'ın birer ismidir." diye kaydetmişlerdir. Bu husus Şems-ül Maarif gibi Havass kitaplarında mevcuddur.
İslâm'dan evvel ehl-i kitap âlimlerince اَبْجَدْ هَوَّزْ حُطّىِ كَلَمَنْ سَعْفَصْ قَرَشَتْ in sırasına göre herbir harfe rakam olarak bir sayı değeri verilmiş. Şöyle:
Elif: 1, Be: 2, Cim: 3, Dal: 4
He: 5, Vav: 6, Ze: 7
Ha: 8, Tı: 9, Ya: 10
Kâf: 20, Lam: 30, Mim: 40, Nun: 50
Sin: 60, Ayın: 70, Fe: 80, Sad: 90
Kaf: 100,Ra: 200, Şın: 300, Ta: 400
Se: 500, Ha: 600, Zal: 700
Dad: 800, Za: 900, Gayın: 1000
İslâm âlimleri de, gelen bu tarzı aynen benimsemiş ve çeşitli mes'eleler ve hususlarda isti'mal etmişlerdir. Meselâ kimisi, İbn-i Havkal gibi, dünyanın suret ve haritasında rakamlar yerine Ebced harflerini kullanmışlardır. Kimisi de, Ebu-l Fida' gibi; Takvim-i Buldan'dan (memleketlerin takvimi) rakama ait hususlarda bu harfleri kullanmışlardır.[SUP][2][/SUP] Kimisi dahi şiir ve edebiyatta, kitabe ve sair gibi şeylerde tarih düşürmek üzere, Ebced sırasına göre olan harflerden müteşekkil, o tarihi söyleyen bir kelime bulmuşlardır. Nihayet kimileri de, başta İmam-ı Ali ve Ca'fer-i Sâdık ve Muhyiddin-i Arabî misillü zâtlar, bir kısım âyet ve hadîslerin bazı kelimelerinden Ebced hesabıyla gaybî işleri istihraç etmede kullanmışlardır.
Daha sonraları ise havas, tılsımat ile uğraşan bazı ulema, Ebcedi iki tarzda hesablayarak, bazı âyetlerin tılsım ve tevafuklarını vücuda getirmişlerdir. Ebcedin bu iki tarzını "El-Cümmel-ül Kebir" ve "El-Cümmel-üs Sagir" diye adlandırmışlardır. El-Cümmel-ül Kebir, "Büyük Cümmel", Ebcedin "Ebced, hevvez, huttî... ilh." sıralanan harflerin değer hesabı üzerinedir ki, buna "Hesab-ül Cümmel" de denilir.[SUP][3][/SUP] El-Cümmel-üs Sagir "Küçük Cümmel" ise, mevcut İslâm harfi elif-bâ sırasına göre, harflere rakamlar tatbik edilerek hesaplanır. Kaynaklar
[1] Ebced mes'elesi için tarihî geniş ma'lûmat isteyenler, Doç.Dr. ismail Yakıt'ın "Türk-İslâm Kültüründe Ebced Hesabı" adlı kitabı sh: 23-38'e bakabilirler.
[2] Fehris-ü Ehadîs-il Müstedrek Dr. Yusuf El-Meraşlı sh: 19-20
[3] Mukaddemet-ü İbn-i Haldun sh: 333