Bir çocuk olmak isterdim
Herkesin yaşadığı bir dönemdir çocukluk,
Ama ben öyle sıradan bir çocuk değil,
Senin memleketinde büyümüş bir çocuk olmak isterdim
Ciğerlerinde taşıtların zehirli kokusu yerine
Gül kokusunu barındıran bir çocuk,
Öyle bir çocuk ki
Hayallerinde uçurtma uçurmak yerine
Göklerde sana uçan yüreğiyle...
Bir ağaç olmak isterdim ama
Sonbaharda yapraklarından ayrılan bir ağaç değil
Arabistan çöllerine yeşillik veren bir ağaç
Sen hicret ederken,
Zalimler tarafından kovulurken o çok sevdiğin Mekke'den
Yorulduğun anda o mübarek sırtını dayadığın,
Gölgesinde zemzem yudumladığın,
Bir kere olsun sana dokunabilmiş bir ağaç...
Bir bulut olmak isterdim
Her saniye peşinde
Nereye gidersen git hep seninle
Seni tehlikelerden korumakla görevli
Seninle sana Hasret bir bulut...
Kılıcın olmak isterdim
Savaşlarda seninle Allah rızası için çalışan
O mübarek avuçlarınla sardığın,
Cesur yüreğinle yön buldurduğun kılıcın...
Toprak olmak isterdim
Bastığın o mübarek ayaklarınla...
Bir parça kumaş olmak isterdim
Seni saran sıkı sıkıya...
Bir tarak olmak isterdim
Saç tellerinde gezinmiş bir defada olsa...
Nur yüzünü görmüş bir çift göz,
Sesini duymuş bir çift kulak olmak isterdim...
Bir koku duymak isterdim...
Rabbimiz'in tabiata verdiği güzel kokulardan değil,
Medine'den gelen gül kokunu duymak isterdim…
Bir yürek olmak isterdim
Hasretle yanan
ıçinde yalnızca Seni ve Seni yaratan Cenab-ı Hakk’ı barındıran...
Sana kavuşmak isterdim Efendim,
Sensizlikten susuz çöllerde kavrulmuş gibi dolaşan
Ümmetinden bahsetmek isterdim
Bir kez dahi olsa
Huzurunda sevgimizi anlatmak isterdim Sana
Bir vakitlik de olsa
Arkandaki safta bulunmak isterdim namazda...
Sana kavuşmak ısterdim Efendim
Bu hasretin son bulmasını
Sana kavuşmayı isterdim...
Herkesin yaşadığı bir dönemdir çocukluk,
Ama ben öyle sıradan bir çocuk değil,
Senin memleketinde büyümüş bir çocuk olmak isterdim
Ciğerlerinde taşıtların zehirli kokusu yerine
Gül kokusunu barındıran bir çocuk,
Öyle bir çocuk ki
Hayallerinde uçurtma uçurmak yerine
Göklerde sana uçan yüreğiyle...
Bir ağaç olmak isterdim ama
Sonbaharda yapraklarından ayrılan bir ağaç değil
Arabistan çöllerine yeşillik veren bir ağaç
Sen hicret ederken,
Zalimler tarafından kovulurken o çok sevdiğin Mekke'den
Yorulduğun anda o mübarek sırtını dayadığın,
Gölgesinde zemzem yudumladığın,
Bir kere olsun sana dokunabilmiş bir ağaç...
Bir bulut olmak isterdim
Her saniye peşinde
Nereye gidersen git hep seninle
Seni tehlikelerden korumakla görevli
Seninle sana Hasret bir bulut...
Kılıcın olmak isterdim
Savaşlarda seninle Allah rızası için çalışan
O mübarek avuçlarınla sardığın,
Cesur yüreğinle yön buldurduğun kılıcın...
Toprak olmak isterdim
Bastığın o mübarek ayaklarınla...
Bir parça kumaş olmak isterdim
Seni saran sıkı sıkıya...
Bir tarak olmak isterdim
Saç tellerinde gezinmiş bir defada olsa...
Nur yüzünü görmüş bir çift göz,
Sesini duymuş bir çift kulak olmak isterdim...
Bir koku duymak isterdim...
Rabbimiz'in tabiata verdiği güzel kokulardan değil,
Medine'den gelen gül kokunu duymak isterdim…
Bir yürek olmak isterdim
Hasretle yanan
ıçinde yalnızca Seni ve Seni yaratan Cenab-ı Hakk’ı barındıran...
Sana kavuşmak isterdim Efendim,
Sensizlikten susuz çöllerde kavrulmuş gibi dolaşan
Ümmetinden bahsetmek isterdim
Bir kez dahi olsa
Huzurunda sevgimizi anlatmak isterdim Sana
Bir vakitlik de olsa
Arkandaki safta bulunmak isterdim namazda...
Sana kavuşmak ısterdim Efendim
Bu hasretin son bulmasını
Sana kavuşmayı isterdim...
