Sessiz çığlıklarım

Sedat Yıldırım

Aktif Üyemiz
SESSİZ ÇIĞLIKLARIM

Duyuramadım sesimi,çünkü çığlıklarım sessizdi!
Anlatamadım derdimi,çünkü anlattıklarım hissizdi!
Ulaşamadım çarelere,çünkü bir ağaçtım
ve dibi gölgesizdim.görmediler,çünkü yüzüm güleçti.
Ama ben,hep bilsinler istedim,anlasınlar
istedim anlatamadım.Çok feryatlar ettim,
sesimi duyuramadım.Tek tesellim ALLAH’tan
dedim.Kaderim belki,yazım bu dedim. Ben bir
ağaçtım.Yıllar geçti,ömür geçti,ama yeşeremedim.
Hep bekledim .
Hep bekledim kimse gelmedi.Çünkü kuru bir ağaçtım,
yaprağım yoktu ki kuş konsun,gölgem yoktu ki kervan
geçsin. Kime ne diyebilirdim ki,bu benim kaderimdi belki.
Askerlik muayenesine gittim,elverişli değildir dediler, ve
elime bir çürük raporu verip geri gönderdiler.Beni askere
almadılar.Sonra insanlar,askerliğini yapmayan cemiyete
giremez dediler Cemiyet dışında kaldım. Belki kaderimdir
dedim.Bir yavrum yoktu,zürriyetsiz dediler. belki kaderimdir dedim. Benden en az on beş yaş küçüklerin,dünkü çocuk denilenlerin bile çocukları
oldu benim olmadı kaderimdir dedim.kimseye
bir şey diyemedim.Her kez çocuğunu bağrına
basarken ben bağrıma taş bastım.Herk ezin yüzü gülerken
ben göz yaşlarımı içime akıttım.Hep ağladım ama sessiz.
Çocuk sevgisi nedir bilemedim,rüyalarımın dışında.
Evet benimde çocuğum vardı belki ama,
hayallerimde.Biliyor musunuz oğlumun adı
Serhat kızımın adı Sevgi.Onlar benim umut
dünyamın iki ışığı.Onlar beni hayata bağlayan
iki tane sevgi tomurcuğu.Ah bir filizlenebilselerdi,ah
bir yeşerebilselerdi ah.
Acaba bu umutlarım gerçekleşebilecek mi?yoksa
hep o hayal dünyasında hapis mi kalacaktı çocuklarım?
Yine belki bu kaderimdir mi diyeceğim?
Kuşların bile,kedilerin bile yavrusu var benim yok.
Acaba benim bu feryadımı bir duyan olacakımıydı?
Yoksa o evladımı hiç bağrıma basamıyacakmıydım,böyle
hep bağrıma taş mı basacaktım.
Bağrım nasır olmuştu taş yumuşadı ama hiç
ısınmadı.Çünkü taşlar soğuk olur.
Yaşım otuz altı oldu,ama ben o çocukluğumdan hiç
kurtulamadım.
Çünkü benim hiç çocuğum yoktu.Belki hep bu benim
kaderimdir diyeceğim.Kim bilebilir ki.
Siz hiç başkalarına özenmek nedir bilirimsiniz?
Hiç vitrinlerin camlarında çocuk kıyafetleri seyre dipte hayale daldınız mı ümitsizce?Her yakınlarınızın
çocuğu olduğunda onlara hediye takarken o
çocuk hasretiyle içiniz burkuldu mu hiç?Eşiniz kucağına
bir bir çocuk aldığında o çocuk hasretiyle kavrulan
kalbiniz burkuldu mu hiç?
O an acıdan hasretten kavrulmuş üreğinizle,
yüzünüzdeki acıyı eşinize etmemek için yüzünüzü
çevirdiniz mi hiç? Siz bu acıları
bilemezsiniz ki.Çünkü bu size çok uzak,tahminden
öteye geçmeyen bir duygu.belli
Acaba hiç aklınıza geldi mi benimde bir kalp taşıdığım?
Siz ne söylerseniz söyleyin bu hep,elimde olmayan bir şeydi.
Bu anlattıklarım kiminizi üzecek üzüleceksiniz.Belki kiminizin içinde hiç bir duygu oluşmayacak.Hep bir el bekledim hayat boyu,hep bir ümit.Belki
bunlar benim hatalarım sonucu,belki
yaşadığım tersliklerdi.Ne sayarsanız sayın,ama işte bu!
Kimseye sözüm yok,belki benim kaderimdir bu.
Siz yalnızlık nedir bilirimsiniz hiç?Siz hiç milyonların
içinde yalnız kalmak nedir bilirimsiniz hiç?
İşte bu benim çok iyi bildiğim bir şey.
Ne gariptir ki ben bir gün öleceğim,ve ardımdan ağlayan
belki beni kabire indirecek bir evladım olmayacak ne acı!
Biliyorum bu sözlerim size duygu sömürüsü olarak gelecektir.
Öylede olsa gerçek olan bir şey var ki bende bir insanım ve benimde bir kalbim benimde hislerim duygularım var. Belki haklısınız sizler alacağınızı ALLAH’TAN C.C.aldınız,yükünüzü tuttunuz kervan hazır.Ama
benim hiç kervanım olmadı,belki olmayacakta.
Varsın göz yaşlarım içime aksın,varsın kor olan
yüreğim alevlensin yansın.

BELKİ BU BENİM KADERİMDİR!....

Sedat Yıldırım
 
Üst Alt