MustafaCİLASUN
Özel Üye
Ne yapsam, hiç şaşırmadan kalbimin sesini anlasam
Ne kadar mahzunluğum varsa, içime atsam, Rabbime aşkla ellerimi açsam
Kimseye aldanmadan, nefsimin hoyratlığına kanmadan sevdanın meşkini anlasam
İçimin yaıklığını, sinemin bizarlığını, hakikatın rahlesinde arındırsam
Ey Rabbim...
Sen bilirsin, sen her hareket ve kuvvetin yegane sahibisin, bizzat melikimsin
Acziyetimin, zafiyetler içinde tükettiğim her bir nefesin hesabına kefilsin
Ne yaptımsa, sığınmalar yumağında mizanı bekliyor, andıkça yüreğim titriyor
Nereye baksam, hangi nazarı okusam, bir garipliğin lahzasında içim gidiyor
Niye böyleyim...
Akan zamanda ve bir avuntu içinde, telakkiler nefsimi okşadıça elan bencileyim
Ezan okunuyor, camiler hazin içinde bakıyor, ruhum bizar olup hazan yaşıyor
İmanın mı mukallit, ihsanım mızan içinde hezeyan, kalbim yine içler acısı ağlıyor
Ne vakit bir mevta görsem...
Bizzat yüzsüslüğümün perdelerini çekerek, ruhumun sedasını dinlesem inliyor
Feryatlar niye duyulmuyor, beşer olmak bu kadar sefillik mi yüreğime işliyor
İnsan olmak yetmiyor, muhakeme etmek, idrakin lehçesinde aşkı koklamak istiyor
Gülen sabinin yüreğinde masumluk ne ise...
Dönen zaman içinde imanın telakkilerin lahzasında bir dirhem keder nefesse
Hakikatin şehrine amade olan gönlüm niye böyle meşakkat içinde, elemiyle söyle
Kalmadı hevesim, nefsimin aymazlığına tek çare biliyorum iksiri aşkın nasip eyle
Dil kuruyor, gönül ağlıyor, gözler hüzün boşaltıyor...
Hicranın her sahnesi bir bir sinemin tuvalinde açılıyor, durmuyor hıçkırık başlıyor
Nefesim kesik kesik, sessizliğin kadrinde kalan ruhumun lisanını mahzun bakıyor
Kalbim seni anıyor,rahmetine sığınıp umutlarım kanatlanıyor ve için sızlıyor
Mustafa CİLASUN