MEHDİ GELDİ MİTüm kutsal kitapların yazdığı bozuk düzen, kötüdönem, karanlık çağ yaşanmaktadır.
Tayyip Erdoğan Mehdidir. Bu karanlık çağdançıkmamızı sağlıyor.
Tayyip Erdoğan sadece Türkiyeyi değil dünyayı dadüzeltiyor.
Ortadoğuyu şekillendiren, Afrikaya yardım eden,avrupayı uyaran bir liderdir.
Tayyip Erdoğan mehdidir. Barışı, kardeşliği ve adaletisağlıyor.
Tayyip Erdoğan evrensel değerleri yüceltiyor.
Tayyip Erdoğan mehdidir. Tüm semavi kitaplarınanlatımları ona ve dönemine uymaktadır.
Vesayetle mücadele ediyor ve adil bir anayasaistiyor.
Azaba uğramış kavimler de vesayetçilerdi. Ve herkeseözgürlüğü istemediler.
Tayyip Erdoğan ile bereket ve demokratikleşmeyaşanıyor bu peygamberi özelliktir.
Tayyip Erdoğan mehdidir. Muhammed’in tüm hadisleriona uyuyor.
Dünya medyaları ondan bahsediyor. İnsanlar iyi vekötü onun hakkında konuşuyor.
Tayyip Erdoğan mehdidir. O dünya lideridir. Dünyayıkurtaran adamdır.
Tayyip Erdoğan Türkiye de ve dünya da yeni bir sayfaaçtı.
Tayyip Erdoğan’ın yolu doğrudur, amacı insanahizmettir.
Kutsal metinler ve hadisler onun yapacaklarını vedönemin yozlaşmışlığını açıkça ortaya koymuştur.
Tayyip Erdoğan’ın mehdiliği açık alametlerle teyidedilmiştir.
Türkiyede ve dünyada Tayyip erdoğan sevgisi vefobisi yaşanmaktadır. Bütünpeygamberlere de aynı sevgi ve düşmanlıklar yapılmıştı.
İnsanlar tercihlerine göre liderlerini seçerler.İnananlar ve inanmayanlar tercihlerinde ayrılır.
İnsanın iki seçeneği vardır. Ya menfaatleri için yaşar ve bunun içininsanlığa zarar verir.
Ya da Allahiçin yaşar ve insanlığın korunmasını ister.(Allaha inanıp ahireti tercih eder.)
Tayyip Erdoğan’ı sevmeme kalplerin kötülüğündensevmek ise kalplerin güzelliğindendir.
Tayyip Erdoğan şüphesiz mehdidir. İyilerin tarafındamı kötülerin tarafında mı yer alıyorsunuz.
Günümüzde yaşananlar ne bir oyun ne de basit birsiyasettir. Hepsi gerçektir ve tanrısaldır.
Tayyip Erdoğan ile dünya değişiyor. Küresel krizleBatı çöküyor, doğu yükseliyor, Türkiye sivriliyor.
Arap baharı, Afrika baharı, çözüm süreçleri ve barışhavası yeryüzüne yayılıyor.
21 Aralık2012 ile başlayan küresel ısınma ve iklimdeğişikliği afetleri de beraber getirdi.
Tam bu sırada küresel siyasi çalkantılar yaşanıyor.Ortadoğu ve Afrika değişime uğruyor.
Küresel sisteme ve kötü düzene karşı çıkan mazlumhalklar; silah ve darbe ve zorbalıkla bastırılıyor.
Tayyip Erdoğan anlayışıyla mücadele eden liderler vehalkları afetlere maruz kalıyor.
Çünkü Tanrı da vesayetçi zalimlere karşı mücadeleyekalktı. Bakalım kim kazanacak.
Şeytani anlayışa sahip olanlar mı, Rahmani anlayışasahip olanlar mı.
Tayyip Erdoğan kesinlikle ve şüphesiz mehdidir. Bunusayısız olay doğrulamaktadır.
· Küresel ısınma ve iklim değişikliğinin ekolojik nedenleri vardır veçoktur. Ama böyle bir olay neden gerçekleşir. İnsanların hayatlarını etkileyenve hatta tüm canlıların yaşamını değiştiren bu olayların gerçek amacı neolabilir. Tanrı neden değiştiriyor. Geçmiş karanlık kötü ve batıl mıydı.İnsanlar acı çekerken suçlar ve savaşlar yaşanırken kötü sistemi farkedemiyorlar mıydı. Bozuk düzen insanların çok acı çekmesine neden olmuştu.Tanrı her şeyi değiştirmeseydi insanlık karanlık çağda kendi kendini bitirecekve insanlık türü hırsıyla yok olacaktı. Doğru bir yaşam felsefesi şeytanibozgunculuğu devirecekti. Değişim sadece insanları değil tüm canlıları veyeryüzünü de etkilemekteydi. Hatta evreni ve diğer gökleri de.
· Küresel ısınma, iklim değişikliği nedir. Diğer değişle Tanrınınyeryüzüne müdahalesi ya da Tanrının öfkesi de diyebiliriz. Allah geçmişkavimler azabımızı hakketti, demiştir. Tanrı neden bu değişimlerigerçekleştirmektedir. Her şeyin nedeninden ziyade amacı daha önemlidir. Tanrıhangi amaçla bu değişimleri göstermektedir. Son yüzyılda yaşananlar, şu andadünya siyaseti ve vesayetin hak ile savaşını değişimin nedenlerindensayabiliriz. Bugün insanlık adına geleceğe atılan adımları şeytandurduramayacaktır. Afetlerin tavanyaptığı bu dönemde kutsal kitaplardabahsedilen olayların ve tarihlerin yaşandığı bir gerçektir. Öyle bir dönemden geçiyoruz ki anlamamakmümkün değil. Tanrı yine tarihe müdahale etti. Ve çok sevdiği insanlığıkurtardı. Yaşadığımız dönem ve yaşanan siyasi gelişmeler doğa olaylarının dahine kadar isabetli gerçekleştiğini göstermektedir.
· Osmanlının gerilemesiyle Tanrı, Nuh’un oğlu gog ve magog’u serbestbırakınca şeytan kendi dinini organize etti.
· Günümüz tarihinin bilinen senaryosu geçmişte iletilen kutsal bilgilerleaynen yaşanmaktadır.
· Yeryüzüne baktığınızda yeryüzündeki fizikseldeğişimlerin insanların bilinciyle doğru orantılı olarak gerçekleştiğini herbilim doğrulamaktadır.
· Ortadoğu karışık, yeryüzünde kaos yaşanıyor. Dünya lideriTayyip Erdoğan’a sayısız suikast girişimi yapıldı.. İsrail'in sonu geldi!Sahte siyonizm çöküyor. Gerçek Siyonizm geliyor. Devletlerdeki vesayet saltanatından vazgeçmiyor. Mazlumhalklara karşı silahla şiddet kullanılıyor. Ayrımcılıkları sıcak ve güncel tutmayaçalışıyorlar. İblisin küresel vesayetini tanrı afet ordularıyla yerle birediyor. Küresel ekonomide dengeler değişiyor, tefecilerin kiliseleribile haczettiği Avrupa'da tehlike çanları çalmaya başladı. Geçmiştekisuçlu milletler cezasını bugün çekiyor. Tanrının yargısı ve azabı pek isabetlioluyor. Yeni dünya düzenini bu günler şekillendirecek.
· Yeryüzünde levha hareketleri, kıtasal hareketler görülecek. Belki de büyükdepremlerle şehirler aşağı doğru eğilecek ve kıyı kentleri sular altındakalacak. Buzulların erimesi ve Aşırı yağışlar suları yükseltecek ve pek çoklimanı deniz yutacak. Kıyı kentleri büyük tehlike altındadır.
· Fırtınalar, kasırgalar, ani çıkan hortumlar, yıldırım düşmeleri,depremler, volkan patlamaları olağan dışı doğa olayları artarak devamedecektir. Küresel bilinç değişikliği gerçekleşirken zıtlıkların oluşturduğugerilim yerlerinde doğa olayları görülecektir. İnsanlar neler olduğunun vetanrının neler yaptığının farkında olmayabilir ama yeryüzü ve içindekiler budeğişim içindedirler.
· Afetlerin yoğunlukta olduğu ve zarar gören bölgeleri irdelediğinizdebölgenin tarihte bozguncu bir lideri olduğunu ve sırf çıkarları için onudestekleyerek neslin bu güne geldiğini görürsünüz. Bu bozguncuları halendestekleyen nesiller bugün bu kentlerde kendi topraklarında ve evlerindeafetlerle karşılaşmaktadırlar. Çünkü onlar geçmişte haksız ve batıl yoldankazanmışlardır. Ve halende bu beslenme tarzlarını sürdürmektedirler. İnsanlarave insanlığa zulmedenler mutlaka bir gün bedelini ödeyeceklerdir. Bugüne kadaronların egemenliği sürdü. Şimdi tanrı kendi müdahalesiyle her şeyideğiştirmekte ve kentleri vurmaktadır. En basit örneği Türkiye’den verirsekFırtına, sel ve depremlerden zarar gören İzmir ve Antalya’dır. Dünyanın herülkesinde böyle beldeler, şehirler vardır. Eski düzenin ardından olan liderlerve halk kitleleri zarar görmeye devam edecektir.
· Dünyatarihi boyunca inananlar ve inanmayanlar mücadele etmişlerdir. Her iki taraftanrı tarafında olduğunu ve tanrı yolunda olduğunu söylüyordu. Ama kalpleringerçeğini Dünya için mi Ahiret için mi çalıştığı gerçeği göstermekteydi. Tanrıtaraftarları yeryüzünde daima mazlum olmuşlar ve insanlığın korunması içinçabalamışlardır. İblis’in taraftarları da dünyaya sahip olup egemenliklerinsürmesi için zulmetmişlerdir. Bu nedenle yeryüzünde din taraftarlarıyla dinkarşıtları daima mücadele etmişlerdir. Tanrıya inananlar evrensel değerleregerçekten sahip çıkmaya çalışan halklardır ama dünyacı ve maddeci inançsızlardünyaya sahip olurken kendileri adına evrensel değerleri kullananladır.Doğruluğu barışı ve adaleti öğütleyen her din semavi dindir. Yani evrenseldeğerleri öğütleyenler tanrının peygamberleridir. Hristiyanlığın peygamberiİsa, Budizmin peygamberi Buda, Zerdüştlüğün peygamberi,
· İnsanlıkyeryüzünde tek bir merkezden evrensel değerlerle yani tanrının yasalarıylayönetildiğinde esenlik bulacaktır. Tarih boyunca inançlı yöneticiler vepeygamberler imparatorluk devletine yönelmişlerdir, kavmiyetçi devletegitmemişler. Derebeylik dönemleriniandıran şu andaki parçalı devletleri oluşturan ülkeler tamamen kardeşliğin yokolduğunun ve küresel düzenin bozukluğunun göstergesidir. İnsanlığa sahip çıkan bir küresel merkezadalet, barış ve yardımlaşma sağlayacağından kimsenin kimseyi tehdit olarakgörmeyeceği sanki bir belediye yönetimiyle yönetilen ülkeler tek merkezdenhuzurla yönetilebilirlerdi. Türk tarihi bir dava tarihidir. Bir soyu, bir ırkı,bir kavmi başat kılma davası değil, bazı inançları yerleştirme davasıdır. Veya Allah’ın dinine sahip çıkma davasıdır.Birinci dünya savaşından sonra devletler milletini kuruyordu, TürkiyeCumhuriyeti de öyle kurulmuştur. Çoğu yerde ise büyük çoğunlukta toplumlarkendi devletlerini oluşturmuşlar. Gelecekte küresel toplumlar kendi devletinikuracaklardır.
· Avrupa’da egemenliği elinde tutanlar Türkofobik bir anlayışla vedüşmanca varlıklarını sürdürmüşlerdir. Anadolu’dan korkanlar ve Anadoluhalkının düşmanı olanlar aslı olmayan karalama kampanyaları yürüttüler.İslamasahiplenen ve hizmetçiliğini yapan bir millet olduğu için bu düşmanlık vardı.Geçmişte ataları saltanatlarını kaybetmemek için Muhammedi ve dininireddetmişlerdi. Hala torunları da aynı şeytani davayı yürütmektedirler.
· İyilikle kötülüğün savaşındabir merkez sürekli sahiplenilmek istenmiş. Kudüsü ve kutsal topraklarısahiplenme çabası. Ancak ne zaman kötüler bu bölgeye egemen olsa şiddet, savaşve çatışma bölgede hakim olmuş. Ama ne zaman Tanrı yolundaki insani egemenlerbu bölgede egemen olsa hepsi barış içinde yaşamıştır. İyiler yani inanalarherkese özgürlük sağlamayı ibadet bilirler.
· Osmanlı huzuru sağlayan birkudretti. Gönüllü olarak Osmanlı yönetimine sıcak bakan ülkeler vardı.Yeryüzünde Osmanlı yönetimini baba şefkati gibi gören ülkelerin sayısı çoktu.Adaletliydi, anlayışlı ve hoşgörülüydü. Adaletli bir düzen kurmuştu. İyi insantavırlarını sergileyen yapıcı ve sorun gidericiydi. Osmanlı dil, din, kavim farkı gözetmeksizin, uyuşma, uzlaşma siyaseti gütmüştür.Bu adalet nizamına, Osmanlı barışı yahut huzuru denilmiş. Osmanlı yeryüzündearabulucuydu, uzlaştırıcıydı. Şeytanın oluşturduğu kötü vesveseleri ülkelerarasında bertaraf ediyordu. Kardeşliği ve barışı sürdüren bir yapısı vehakemliği vardı. İnsanlığa şefkatiyle kucaklayıcı birleştirici bir edası vardı.Peygamberi bir rol çizer sadece islamın değil insanlığın halifeliğiniyürütürdü. İnsanlığa zarar vermeyen kimseye karışmamış, kimseye dokunmamış. Tamtersi uyuşmazlıkları ve insanlığın sorunlarına eğilmiş çözüm için çabalamıştı.Ama küresel bozguncular ve ülkeleri Osmanlının bu peygamberi yapısına siniroluyor ve onu etkisizleştirmeye çalışıyorlardı. Çogu zaman ayaklanmalar,kışkırtmalarla savaşlar çıkartıyorlardı. 1800-1900 lü yıllarda yeryüzündeayrımcılığı ve kargaşayı iyice alevlendirmişlerdi. Osmanlı bozguncuların bu çabalarını vekaranlık havasını durduramamıştır. Yeryüzüne yayılan düşmanlık ve kötülüğüdurdurmaya güç yetirememiştir.
· İslamıson 50 yılda demokrasi ve barış düşmanı gibi gösterdiler. Gerici ve yozlaşmışdin gibi yayın ettiler. Kirli emellerine ulaşmak isteyen bozguncular, İslamıterörle bağdaştırdılar.
· 2008-2015küresel krizle başlayan ve kutsal metinlerde bildirilen yedi yıllık dönemdir.Bu dönemde şeytanın egemenliği yıkılma aşaması yaşar. Yeryüzünde kötü düzen vekötülerin egemenliği yıkılışa uğrar. 2015-2022 Tanrının egemenliği yeryüzüneyerleşmeye başlar ve iyilerin egemenliğinde iyi bir düzen yeryüzüne yerleşmeyebaşlar. 2023 Yeryüzünde esenlik çağına giriş başlar ve bin yıllık esenlikkrallığı yeryüzünde kurulur. İnsanlar huzurla yaşamaya başlar. Bereket, adalet,güven, esenlik, kalkınma, barış ve huzur yeryüzüne yayılır.
· Müslümanlıksadece din değil, aynı zamanda bir medeniyettir. Bazılarının en büyük korkusuda zaten bugün topyekûn söndüremedikleri bu medeniyetin yeniden harlanması.Yeryüzünde başka hiçbir başka medeniyet seçeneği kalmadı.
· Ulusdevlet olgusunu çıkış yolu sananlar ayrımcılık rüzgarına kapıldılar. Halbukiçare ulus devlet anlayışına geçme mecburiyeti doğurmuyordu. Sokağa çıktığımızdaTürkiye’de türk adı altında binlerce çeşit tip bulunur. Bütün Türkler Türkdeğildir, Türk diye bir ırktan ziyade Türk milleti vardır. Türk kavmi de vardır ama hiçbir kavmeüstünlüğü yoktur. Özü araştırmak ve ön plana çıkarmak yanlıştır ve hatadır. ÖzüAraştırırsanız hepiniz Adem’e ve Nuh’a çıkarsınız. Ve sonuçta hepsinin birolduğunu görürsünüz. Ve bunun da sonucunda Allah dilediğini dilediği yeregetirir gerçeğiyle buluşursunuz. Bunun da sonucunda ne bir ırk ne de bir mezhepbulabilirsiniz. O dilediğini yapardı. Osmanlı ve öncesinde vatana ve dinedayalı bir millet olgusu vardı. Bozguncular Osmanlının kalıntısınaTürkiye adını koymuşlardı. Irka dayalı bir ulus devleti anlayışını Osmanlınınkalıntısına da deklare ettiler. Aslında Türkiye adı yanlıştır. Türkiye’nin adıdeğişmeli ve ‘BARIŞ’ ülkesi adını almalıdır. Veya ‘Ademiye’ veya ’Birlik’içlerinden en beğendiğim de ‘Tanrının krallığı’ neden olmasın. OsmanlıyaOsmanlı demezlerdi. Devleti Ali derlerdi. Sonradan uydurdular kişiye bağlıdevlet ismini. Tüm kıtalarda Adalet ülkesi olarak bilinirdi. Özgürlüklerülkesi, insanı kollayan merkez diye bilinirdi. İlkel ve silahlanmayankavimlerin güvencesiydi. Dünyaya iyi bir gözle bakan kimseyi tehdit görmeyeniyi insanların güvencesiydi devleti Ali, ama bozguncular dünyaya egemen oluncahepsi yurtlarından, mallarından ve canlarından oldu. Bunların adı ne coğrafikeşiflerdi, nede sanayi inkılabı.
· Hak yol kıldan ince kılıçtan keskindir. Doğruluktan ve adalettenayrıldığın anda düşersin. İnsanlığa sahip çıktıkça sağlam basarsın ve bereketsana akar. Bir hata insanı düşürür. Doğruyu söyledikçe kimse sana güçyetiremez. Doğruluğun karşısında durulmayacağı gibi ancak onaylayarak güçkazanırsın. Vesayetin, çıkarcıların isteği doğrultusunda bir karar almak kendiadına büyük yıkım getirir.
· Herhangibir ayrıcalık yapmak mutlaka karşı bir cephe ve düşmanlık doğuracaktır.Ayrıcalıkların hepsinin temelinde menfaatlere dayalı çıkar kavgası sahiplenmeve üstünlük mücadelesi vardır. Temelinde inançsızlık ve dünya için yarışvardır. Bunlar insanlığa zarar verenyanlış ülkülerdir. Kavmi, aslı öne geçirmek yanlıştır. Kavmi aslınızı önegeçirdiğiniz zaman imparatorluk çöker. Halklara hitap edemez ve küresel birlik kuramazsınız. Mesela türklüğü ön plana çıkarırsanız o halkabir ayrıcalık oluşturursunuz. Halklarısınıflandırmak kimini üstün, kimini sıradan kiminide aşağılık yapmak geniş birçoğrafyada büyük hatadır. Bugün İngiliz imparatorluğu kendisini İngiliz diyetanıtmaz, Britanya denir. Britanya nedir? Hava, civa, ne demek olduğunu kimsebilmiyor. Herhalde oranın binlerce yıl önceki bir ahalisinin adı. Rusya, imparatorlukkenSovyetler Birliği gibi yine nötr bir ad kullanmış. Belirli bir kavmin adıylaanılan bir devlet kurulduğunda öbür unsurları dışlıyorsunuz demektir. Bizimhatamızı şimdi Rusya yaptı, Sovyetler’i dağıttılar, Rusya Federasyonu’nukurdular. Rusya Federasyonu dağılmaya mahkûmdur, orada da Rus olmayan bir çokmillet var. İngiltere hiçbir zaman Britanya olmaktan vazgeçmedi, o genişimparatorluk gitti ama Ada’da bile bunu sürdürüyor.
· Ortadoğuda değişime uğrayan yönetimlere halkın egemenliği yerleşmektedir.Ancak partileşme, seçimler ve anayasa konusunda tıkanıklık yaşatılıyor. Devrimsonrası devletleşme ve kurumsallaşma kolay olmuyor. Eski güçlüler adil olanyeni düzene taş koymaktadırlar. Devlet kurumlarının şekillenmesi,demokratikleşme, anayasa yapımı özgürlükler ve eşitlikler açısından önemtaşıyor. Dönüşüm sağlıklı bir şekildesürmüyor çünkü yaşanacak ve ortaya çıkacak çok gerçek vardır. Tanrı bilakis buolaylarla bilinç değişimi yaşatıyor. Ve küresel bir algı ile iblisinyaptıklarını ortaya çıkartıyor. Yanlışlıkları ortadan kaldırırken doğruolanları gösteriyor. Ve insanlığın genel çoğunluğu gerçeklerin taraftarıoluyor.
· Yeryüzündebarışı istemeyenler sadece milletlerin zihnini bulandırıyorlar. Onlaryeryüzünde barışı istemezler. Halklar olarak barışı isteyeceğiz ve yeryüzünebarışı yayacağız. Böylece her bölgede ayrımcılıktan beslenenler kaybedecekler.İnsanlara tanrının dinine gelin diyeceğiz. Tanrının dini barış düşmanlıklarıbırakın barış süreçleri başlatın diyeceğiz.
· İnananlarlainanmayanların arasında bir farkta inançsızlar düne ve bugüne bakarak değişimiolumsuz eleştiriyorlar, inananlar ise bugüne ve yarına bakarak değişimintaraftarı oluyor. İnançsızlar şahsi ve kısmi çıkarları inananlar ise insanlığıntümünün çıkarlarını gözetiyor.
· Yeryüzünebaktığınızda yeryüzündeki fiziksel değişimlerin insanların bilinciyle doğruorantılı olarak gerçekleştiğini görmekteyiz. 2012 yılında başlayan küreseluyanış arap baharı ile başlayan küresel baharı getirmektedir. Ancak değişimkolay olmamaktadır. Değişim gerçekleşirken yeryüzünün iklim değişikliklerigörülmektedir. Kürsel bilincin değişmesiyle küresel bilincin değişimi doğru orandadır.
· Dünya bir süre barış adalet veesenlikle dolar. İnsanoğlunun yapısı gereği dünya tekrar geriye gitmeye başlar.Görünmeyen yeni bir vesayet oluşur. Kimse bunu fark edemez. Hatta vesayetikuranlar da vesayeti kurduklarını bilemezler. Birtakım haksızlıklar olmayabaşlar. İnsanlar bunu da fark edemezler. Geriye gidiş hızlanır. Birtakıminsanlar mal toplamaya başlar. Malları sürekli artar bunu fark edenler kıyametgününün geldiğini bilirler. Bu nedenlehalkın kazanacağı ortak sermaye olmalıdır. Kişilerin, kurumların çok zenginolmasına izin vermeyiniz. Bu nedenle islamdaki Zekat doğrudur. Fazla kazancımutlaka insanlığın zayıflarına dağıtmak zorundasınız. Yoksa zengin olan kazancısürekli artan daha çok kazanmak isteyecektir. Bundan sonra hırs ve açgözlülükdoğmaya başlar. Doğunca da insanlık tekrar karanlık çağa ve sömürgeciliğe geridöner. İnsanlar zarar görür ve kolayca öldürülmeye başlarlar. Yeni bir vesayetdoğana kadar dünya esenlik çağı yaşayacaktır. Vesayet doğmaya başladı mı dünyaiçin koşturan zenginler türeyecektir. O günlerden sonra hayır yoktur. Dünyaartık sonlanmaya başlamıştır. Evrenin çöküşü gözlenmeye başlar. Yeryüzündeiklim değişiklikleri başlar. İnsanlar yaşanabilir yerlere göç etmeye başlarlar.Ekvatoral bölgelere göçler başlar. Bu arada insanlar toplu toplu ölmeye başlar.Yaşam şartları kritik seviyelere iner. Güneşin patlamalı bitmiş rengisolmuştur. Artık varlık alemi silinmektedir. Yaşanılmış her şey bir rüya gibigelir.
· Şehirler bugünkünden üç kat dahageniş bir alana yayılacak. Dünya da farklı merkezler farklı şehirlerbüyüyecek. Yeni yerleşim yerlerioluşacak. Kalkınma hız kesmeyecek. Yeryüzünde insanların yaşam standardıartacak. Fakirler nerede olsa bulunacak. Yeryüzünün gelirleri paylaşılacak.Kardeşçe yaşamaya başlayacaklar. Gelişmemiş ülkeler ve ilkel toplumlarteknolojiyle karşılaşacaklar. Herkes inancını özgürce yaşayacak. İnsanlar tektanrıya büyük tanrıya inanacaklar ve yasalarına bağlı kalacaklar. Ta ki ilk kardeş katli oluşana dek. Bu durumAdem’in iki oğlunun kavgasına benzer. İlk savaş sonrasında Tanrı kıyameti çokyaklaştırmıştır. İşte ilk savaşı gördükten sonra kıyamet kopmak üzeredir. Hiç fark edemedikleri anda birden kıyametbaşlarına kopuverir.
· Değişimin sonucunu görebilirsiniz. İnsanlığın doğru bir çizgiye yanitanrı yoluna gelmesi zaman alacaktır. Esenliğe ulaşmak kolay olmayacak. Tüminsanlar yaşayarak değişimin içinde olacak. Birden hiçbir şey olmaz.Tanrıolaylarla gerçeğin görülmesini sağlayacak. Ve insanlık bilinci bir değişimgeçirecek. İblis’in benimsenmiş felsefesi yıkılacak.
Tayyip Erdoğan Mehdidir. Bu karanlık çağdançıkmamızı sağlıyor.
Tayyip Erdoğan sadece Türkiyeyi değil dünyayı dadüzeltiyor.
Ortadoğuyu şekillendiren, Afrikaya yardım eden,avrupayı uyaran bir liderdir.
Tayyip Erdoğan mehdidir. Barışı, kardeşliği ve adaletisağlıyor.
Tayyip Erdoğan evrensel değerleri yüceltiyor.
Tayyip Erdoğan mehdidir. Tüm semavi kitaplarınanlatımları ona ve dönemine uymaktadır.
Vesayetle mücadele ediyor ve adil bir anayasaistiyor.
Azaba uğramış kavimler de vesayetçilerdi. Ve herkeseözgürlüğü istemediler.
Tayyip Erdoğan ile bereket ve demokratikleşmeyaşanıyor bu peygamberi özelliktir.
Tayyip Erdoğan mehdidir. Muhammed’in tüm hadisleriona uyuyor.
Dünya medyaları ondan bahsediyor. İnsanlar iyi vekötü onun hakkında konuşuyor.
Tayyip Erdoğan mehdidir. O dünya lideridir. Dünyayıkurtaran adamdır.
Tayyip Erdoğan Türkiye de ve dünya da yeni bir sayfaaçtı.
Tayyip Erdoğan’ın yolu doğrudur, amacı insanahizmettir.
Kutsal metinler ve hadisler onun yapacaklarını vedönemin yozlaşmışlığını açıkça ortaya koymuştur.
Tayyip Erdoğan’ın mehdiliği açık alametlerle teyidedilmiştir.
Türkiyede ve dünyada Tayyip erdoğan sevgisi vefobisi yaşanmaktadır. Bütünpeygamberlere de aynı sevgi ve düşmanlıklar yapılmıştı.
İnsanlar tercihlerine göre liderlerini seçerler.İnananlar ve inanmayanlar tercihlerinde ayrılır.
İnsanın iki seçeneği vardır. Ya menfaatleri için yaşar ve bunun içininsanlığa zarar verir.
Ya da Allahiçin yaşar ve insanlığın korunmasını ister.(Allaha inanıp ahireti tercih eder.)
Tayyip Erdoğan’ı sevmeme kalplerin kötülüğündensevmek ise kalplerin güzelliğindendir.
Tayyip Erdoğan şüphesiz mehdidir. İyilerin tarafındamı kötülerin tarafında mı yer alıyorsunuz.
Günümüzde yaşananlar ne bir oyun ne de basit birsiyasettir. Hepsi gerçektir ve tanrısaldır.
Tayyip Erdoğan ile dünya değişiyor. Küresel krizleBatı çöküyor, doğu yükseliyor, Türkiye sivriliyor.
Arap baharı, Afrika baharı, çözüm süreçleri ve barışhavası yeryüzüne yayılıyor.
21 Aralık2012 ile başlayan küresel ısınma ve iklimdeğişikliği afetleri de beraber getirdi.
Tam bu sırada küresel siyasi çalkantılar yaşanıyor.Ortadoğu ve Afrika değişime uğruyor.
Küresel sisteme ve kötü düzene karşı çıkan mazlumhalklar; silah ve darbe ve zorbalıkla bastırılıyor.
Tayyip Erdoğan anlayışıyla mücadele eden liderler vehalkları afetlere maruz kalıyor.
Çünkü Tanrı da vesayetçi zalimlere karşı mücadeleyekalktı. Bakalım kim kazanacak.
Şeytani anlayışa sahip olanlar mı, Rahmani anlayışasahip olanlar mı.
Tayyip Erdoğan kesinlikle ve şüphesiz mehdidir. Bunusayısız olay doğrulamaktadır.
· Küresel ısınma ve iklim değişikliğinin ekolojik nedenleri vardır veçoktur. Ama böyle bir olay neden gerçekleşir. İnsanların hayatlarını etkileyenve hatta tüm canlıların yaşamını değiştiren bu olayların gerçek amacı neolabilir. Tanrı neden değiştiriyor. Geçmiş karanlık kötü ve batıl mıydı.İnsanlar acı çekerken suçlar ve savaşlar yaşanırken kötü sistemi farkedemiyorlar mıydı. Bozuk düzen insanların çok acı çekmesine neden olmuştu.Tanrı her şeyi değiştirmeseydi insanlık karanlık çağda kendi kendini bitirecekve insanlık türü hırsıyla yok olacaktı. Doğru bir yaşam felsefesi şeytanibozgunculuğu devirecekti. Değişim sadece insanları değil tüm canlıları veyeryüzünü de etkilemekteydi. Hatta evreni ve diğer gökleri de.
· Küresel ısınma, iklim değişikliği nedir. Diğer değişle Tanrınınyeryüzüne müdahalesi ya da Tanrının öfkesi de diyebiliriz. Allah geçmişkavimler azabımızı hakketti, demiştir. Tanrı neden bu değişimlerigerçekleştirmektedir. Her şeyin nedeninden ziyade amacı daha önemlidir. Tanrıhangi amaçla bu değişimleri göstermektedir. Son yüzyılda yaşananlar, şu andadünya siyaseti ve vesayetin hak ile savaşını değişimin nedenlerindensayabiliriz. Bugün insanlık adına geleceğe atılan adımları şeytandurduramayacaktır. Afetlerin tavanyaptığı bu dönemde kutsal kitaplardabahsedilen olayların ve tarihlerin yaşandığı bir gerçektir. Öyle bir dönemden geçiyoruz ki anlamamakmümkün değil. Tanrı yine tarihe müdahale etti. Ve çok sevdiği insanlığıkurtardı. Yaşadığımız dönem ve yaşanan siyasi gelişmeler doğa olaylarının dahine kadar isabetli gerçekleştiğini göstermektedir.
· Osmanlının gerilemesiyle Tanrı, Nuh’un oğlu gog ve magog’u serbestbırakınca şeytan kendi dinini organize etti.
· Günümüz tarihinin bilinen senaryosu geçmişte iletilen kutsal bilgilerleaynen yaşanmaktadır.
· Yeryüzüne baktığınızda yeryüzündeki fizikseldeğişimlerin insanların bilinciyle doğru orantılı olarak gerçekleştiğini herbilim doğrulamaktadır.
· Ortadoğu karışık, yeryüzünde kaos yaşanıyor. Dünya lideriTayyip Erdoğan’a sayısız suikast girişimi yapıldı.. İsrail'in sonu geldi!Sahte siyonizm çöküyor. Gerçek Siyonizm geliyor. Devletlerdeki vesayet saltanatından vazgeçmiyor. Mazlumhalklara karşı silahla şiddet kullanılıyor. Ayrımcılıkları sıcak ve güncel tutmayaçalışıyorlar. İblisin küresel vesayetini tanrı afet ordularıyla yerle birediyor. Küresel ekonomide dengeler değişiyor, tefecilerin kiliseleribile haczettiği Avrupa'da tehlike çanları çalmaya başladı. Geçmiştekisuçlu milletler cezasını bugün çekiyor. Tanrının yargısı ve azabı pek isabetlioluyor. Yeni dünya düzenini bu günler şekillendirecek.
· Yeryüzünde levha hareketleri, kıtasal hareketler görülecek. Belki de büyükdepremlerle şehirler aşağı doğru eğilecek ve kıyı kentleri sular altındakalacak. Buzulların erimesi ve Aşırı yağışlar suları yükseltecek ve pek çoklimanı deniz yutacak. Kıyı kentleri büyük tehlike altındadır.
· Fırtınalar, kasırgalar, ani çıkan hortumlar, yıldırım düşmeleri,depremler, volkan patlamaları olağan dışı doğa olayları artarak devamedecektir. Küresel bilinç değişikliği gerçekleşirken zıtlıkların oluşturduğugerilim yerlerinde doğa olayları görülecektir. İnsanlar neler olduğunun vetanrının neler yaptığının farkında olmayabilir ama yeryüzü ve içindekiler budeğişim içindedirler.
· Afetlerin yoğunlukta olduğu ve zarar gören bölgeleri irdelediğinizdebölgenin tarihte bozguncu bir lideri olduğunu ve sırf çıkarları için onudestekleyerek neslin bu güne geldiğini görürsünüz. Bu bozguncuları halendestekleyen nesiller bugün bu kentlerde kendi topraklarında ve evlerindeafetlerle karşılaşmaktadırlar. Çünkü onlar geçmişte haksız ve batıl yoldankazanmışlardır. Ve halende bu beslenme tarzlarını sürdürmektedirler. İnsanlarave insanlığa zulmedenler mutlaka bir gün bedelini ödeyeceklerdir. Bugüne kadaronların egemenliği sürdü. Şimdi tanrı kendi müdahalesiyle her şeyideğiştirmekte ve kentleri vurmaktadır. En basit örneği Türkiye’den verirsekFırtına, sel ve depremlerden zarar gören İzmir ve Antalya’dır. Dünyanın herülkesinde böyle beldeler, şehirler vardır. Eski düzenin ardından olan liderlerve halk kitleleri zarar görmeye devam edecektir.
· Dünyatarihi boyunca inananlar ve inanmayanlar mücadele etmişlerdir. Her iki taraftanrı tarafında olduğunu ve tanrı yolunda olduğunu söylüyordu. Ama kalpleringerçeğini Dünya için mi Ahiret için mi çalıştığı gerçeği göstermekteydi. Tanrıtaraftarları yeryüzünde daima mazlum olmuşlar ve insanlığın korunması içinçabalamışlardır. İblis’in taraftarları da dünyaya sahip olup egemenliklerinsürmesi için zulmetmişlerdir. Bu nedenle yeryüzünde din taraftarlarıyla dinkarşıtları daima mücadele etmişlerdir. Tanrıya inananlar evrensel değerleregerçekten sahip çıkmaya çalışan halklardır ama dünyacı ve maddeci inançsızlardünyaya sahip olurken kendileri adına evrensel değerleri kullananladır.Doğruluğu barışı ve adaleti öğütleyen her din semavi dindir. Yani evrenseldeğerleri öğütleyenler tanrının peygamberleridir. Hristiyanlığın peygamberiİsa, Budizmin peygamberi Buda, Zerdüştlüğün peygamberi,
· İnsanlıkyeryüzünde tek bir merkezden evrensel değerlerle yani tanrının yasalarıylayönetildiğinde esenlik bulacaktır. Tarih boyunca inançlı yöneticiler vepeygamberler imparatorluk devletine yönelmişlerdir, kavmiyetçi devletegitmemişler. Derebeylik dönemleriniandıran şu andaki parçalı devletleri oluşturan ülkeler tamamen kardeşliğin yokolduğunun ve küresel düzenin bozukluğunun göstergesidir. İnsanlığa sahip çıkan bir küresel merkezadalet, barış ve yardımlaşma sağlayacağından kimsenin kimseyi tehdit olarakgörmeyeceği sanki bir belediye yönetimiyle yönetilen ülkeler tek merkezdenhuzurla yönetilebilirlerdi. Türk tarihi bir dava tarihidir. Bir soyu, bir ırkı,bir kavmi başat kılma davası değil, bazı inançları yerleştirme davasıdır. Veya Allah’ın dinine sahip çıkma davasıdır.Birinci dünya savaşından sonra devletler milletini kuruyordu, TürkiyeCumhuriyeti de öyle kurulmuştur. Çoğu yerde ise büyük çoğunlukta toplumlarkendi devletlerini oluşturmuşlar. Gelecekte küresel toplumlar kendi devletinikuracaklardır.
· Avrupa’da egemenliği elinde tutanlar Türkofobik bir anlayışla vedüşmanca varlıklarını sürdürmüşlerdir. Anadolu’dan korkanlar ve Anadoluhalkının düşmanı olanlar aslı olmayan karalama kampanyaları yürüttüler.İslamasahiplenen ve hizmetçiliğini yapan bir millet olduğu için bu düşmanlık vardı.Geçmişte ataları saltanatlarını kaybetmemek için Muhammedi ve dininireddetmişlerdi. Hala torunları da aynı şeytani davayı yürütmektedirler.
· İyilikle kötülüğün savaşındabir merkez sürekli sahiplenilmek istenmiş. Kudüsü ve kutsal topraklarısahiplenme çabası. Ancak ne zaman kötüler bu bölgeye egemen olsa şiddet, savaşve çatışma bölgede hakim olmuş. Ama ne zaman Tanrı yolundaki insani egemenlerbu bölgede egemen olsa hepsi barış içinde yaşamıştır. İyiler yani inanalarherkese özgürlük sağlamayı ibadet bilirler.
· Osmanlı huzuru sağlayan birkudretti. Gönüllü olarak Osmanlı yönetimine sıcak bakan ülkeler vardı.Yeryüzünde Osmanlı yönetimini baba şefkati gibi gören ülkelerin sayısı çoktu.Adaletliydi, anlayışlı ve hoşgörülüydü. Adaletli bir düzen kurmuştu. İyi insantavırlarını sergileyen yapıcı ve sorun gidericiydi. Osmanlı dil, din, kavim farkı gözetmeksizin, uyuşma, uzlaşma siyaseti gütmüştür.Bu adalet nizamına, Osmanlı barışı yahut huzuru denilmiş. Osmanlı yeryüzündearabulucuydu, uzlaştırıcıydı. Şeytanın oluşturduğu kötü vesveseleri ülkelerarasında bertaraf ediyordu. Kardeşliği ve barışı sürdüren bir yapısı vehakemliği vardı. İnsanlığa şefkatiyle kucaklayıcı birleştirici bir edası vardı.Peygamberi bir rol çizer sadece islamın değil insanlığın halifeliğiniyürütürdü. İnsanlığa zarar vermeyen kimseye karışmamış, kimseye dokunmamış. Tamtersi uyuşmazlıkları ve insanlığın sorunlarına eğilmiş çözüm için çabalamıştı.Ama küresel bozguncular ve ülkeleri Osmanlının bu peygamberi yapısına siniroluyor ve onu etkisizleştirmeye çalışıyorlardı. Çogu zaman ayaklanmalar,kışkırtmalarla savaşlar çıkartıyorlardı. 1800-1900 lü yıllarda yeryüzündeayrımcılığı ve kargaşayı iyice alevlendirmişlerdi. Osmanlı bozguncuların bu çabalarını vekaranlık havasını durduramamıştır. Yeryüzüne yayılan düşmanlık ve kötülüğüdurdurmaya güç yetirememiştir.
· İslamıson 50 yılda demokrasi ve barış düşmanı gibi gösterdiler. Gerici ve yozlaşmışdin gibi yayın ettiler. Kirli emellerine ulaşmak isteyen bozguncular, İslamıterörle bağdaştırdılar.
· 2008-2015küresel krizle başlayan ve kutsal metinlerde bildirilen yedi yıllık dönemdir.Bu dönemde şeytanın egemenliği yıkılma aşaması yaşar. Yeryüzünde kötü düzen vekötülerin egemenliği yıkılışa uğrar. 2015-2022 Tanrının egemenliği yeryüzüneyerleşmeye başlar ve iyilerin egemenliğinde iyi bir düzen yeryüzüne yerleşmeyebaşlar. 2023 Yeryüzünde esenlik çağına giriş başlar ve bin yıllık esenlikkrallığı yeryüzünde kurulur. İnsanlar huzurla yaşamaya başlar. Bereket, adalet,güven, esenlik, kalkınma, barış ve huzur yeryüzüne yayılır.
· Müslümanlıksadece din değil, aynı zamanda bir medeniyettir. Bazılarının en büyük korkusuda zaten bugün topyekûn söndüremedikleri bu medeniyetin yeniden harlanması.Yeryüzünde başka hiçbir başka medeniyet seçeneği kalmadı.
· Ulusdevlet olgusunu çıkış yolu sananlar ayrımcılık rüzgarına kapıldılar. Halbukiçare ulus devlet anlayışına geçme mecburiyeti doğurmuyordu. Sokağa çıktığımızdaTürkiye’de türk adı altında binlerce çeşit tip bulunur. Bütün Türkler Türkdeğildir, Türk diye bir ırktan ziyade Türk milleti vardır. Türk kavmi de vardır ama hiçbir kavmeüstünlüğü yoktur. Özü araştırmak ve ön plana çıkarmak yanlıştır ve hatadır. ÖzüAraştırırsanız hepiniz Adem’e ve Nuh’a çıkarsınız. Ve sonuçta hepsinin birolduğunu görürsünüz. Ve bunun da sonucunda Allah dilediğini dilediği yeregetirir gerçeğiyle buluşursunuz. Bunun da sonucunda ne bir ırk ne de bir mezhepbulabilirsiniz. O dilediğini yapardı. Osmanlı ve öncesinde vatana ve dinedayalı bir millet olgusu vardı. Bozguncular Osmanlının kalıntısınaTürkiye adını koymuşlardı. Irka dayalı bir ulus devleti anlayışını Osmanlınınkalıntısına da deklare ettiler. Aslında Türkiye adı yanlıştır. Türkiye’nin adıdeğişmeli ve ‘BARIŞ’ ülkesi adını almalıdır. Veya ‘Ademiye’ veya ’Birlik’içlerinden en beğendiğim de ‘Tanrının krallığı’ neden olmasın. OsmanlıyaOsmanlı demezlerdi. Devleti Ali derlerdi. Sonradan uydurdular kişiye bağlıdevlet ismini. Tüm kıtalarda Adalet ülkesi olarak bilinirdi. Özgürlüklerülkesi, insanı kollayan merkez diye bilinirdi. İlkel ve silahlanmayankavimlerin güvencesiydi. Dünyaya iyi bir gözle bakan kimseyi tehdit görmeyeniyi insanların güvencesiydi devleti Ali, ama bozguncular dünyaya egemen oluncahepsi yurtlarından, mallarından ve canlarından oldu. Bunların adı ne coğrafikeşiflerdi, nede sanayi inkılabı.
· Hak yol kıldan ince kılıçtan keskindir. Doğruluktan ve adalettenayrıldığın anda düşersin. İnsanlığa sahip çıktıkça sağlam basarsın ve bereketsana akar. Bir hata insanı düşürür. Doğruyu söyledikçe kimse sana güçyetiremez. Doğruluğun karşısında durulmayacağı gibi ancak onaylayarak güçkazanırsın. Vesayetin, çıkarcıların isteği doğrultusunda bir karar almak kendiadına büyük yıkım getirir.
· Herhangibir ayrıcalık yapmak mutlaka karşı bir cephe ve düşmanlık doğuracaktır.Ayrıcalıkların hepsinin temelinde menfaatlere dayalı çıkar kavgası sahiplenmeve üstünlük mücadelesi vardır. Temelinde inançsızlık ve dünya için yarışvardır. Bunlar insanlığa zarar verenyanlış ülkülerdir. Kavmi, aslı öne geçirmek yanlıştır. Kavmi aslınızı önegeçirdiğiniz zaman imparatorluk çöker. Halklara hitap edemez ve küresel birlik kuramazsınız. Mesela türklüğü ön plana çıkarırsanız o halkabir ayrıcalık oluşturursunuz. Halklarısınıflandırmak kimini üstün, kimini sıradan kiminide aşağılık yapmak geniş birçoğrafyada büyük hatadır. Bugün İngiliz imparatorluğu kendisini İngiliz diyetanıtmaz, Britanya denir. Britanya nedir? Hava, civa, ne demek olduğunu kimsebilmiyor. Herhalde oranın binlerce yıl önceki bir ahalisinin adı. Rusya, imparatorlukkenSovyetler Birliği gibi yine nötr bir ad kullanmış. Belirli bir kavmin adıylaanılan bir devlet kurulduğunda öbür unsurları dışlıyorsunuz demektir. Bizimhatamızı şimdi Rusya yaptı, Sovyetler’i dağıttılar, Rusya Federasyonu’nukurdular. Rusya Federasyonu dağılmaya mahkûmdur, orada da Rus olmayan bir çokmillet var. İngiltere hiçbir zaman Britanya olmaktan vazgeçmedi, o genişimparatorluk gitti ama Ada’da bile bunu sürdürüyor.
· Ortadoğuda değişime uğrayan yönetimlere halkın egemenliği yerleşmektedir.Ancak partileşme, seçimler ve anayasa konusunda tıkanıklık yaşatılıyor. Devrimsonrası devletleşme ve kurumsallaşma kolay olmuyor. Eski güçlüler adil olanyeni düzene taş koymaktadırlar. Devlet kurumlarının şekillenmesi,demokratikleşme, anayasa yapımı özgürlükler ve eşitlikler açısından önemtaşıyor. Dönüşüm sağlıklı bir şekildesürmüyor çünkü yaşanacak ve ortaya çıkacak çok gerçek vardır. Tanrı bilakis buolaylarla bilinç değişimi yaşatıyor. Ve küresel bir algı ile iblisinyaptıklarını ortaya çıkartıyor. Yanlışlıkları ortadan kaldırırken doğruolanları gösteriyor. Ve insanlığın genel çoğunluğu gerçeklerin taraftarıoluyor.
· Yeryüzündebarışı istemeyenler sadece milletlerin zihnini bulandırıyorlar. Onlaryeryüzünde barışı istemezler. Halklar olarak barışı isteyeceğiz ve yeryüzünebarışı yayacağız. Böylece her bölgede ayrımcılıktan beslenenler kaybedecekler.İnsanlara tanrının dinine gelin diyeceğiz. Tanrının dini barış düşmanlıklarıbırakın barış süreçleri başlatın diyeceğiz.
· İnananlarlainanmayanların arasında bir farkta inançsızlar düne ve bugüne bakarak değişimiolumsuz eleştiriyorlar, inananlar ise bugüne ve yarına bakarak değişimintaraftarı oluyor. İnançsızlar şahsi ve kısmi çıkarları inananlar ise insanlığıntümünün çıkarlarını gözetiyor.
· Yeryüzünebaktığınızda yeryüzündeki fiziksel değişimlerin insanların bilinciyle doğruorantılı olarak gerçekleştiğini görmekteyiz. 2012 yılında başlayan küreseluyanış arap baharı ile başlayan küresel baharı getirmektedir. Ancak değişimkolay olmamaktadır. Değişim gerçekleşirken yeryüzünün iklim değişikliklerigörülmektedir. Kürsel bilincin değişmesiyle küresel bilincin değişimi doğru orandadır.
· Dünya bir süre barış adalet veesenlikle dolar. İnsanoğlunun yapısı gereği dünya tekrar geriye gitmeye başlar.Görünmeyen yeni bir vesayet oluşur. Kimse bunu fark edemez. Hatta vesayetikuranlar da vesayeti kurduklarını bilemezler. Birtakım haksızlıklar olmayabaşlar. İnsanlar bunu da fark edemezler. Geriye gidiş hızlanır. Birtakıminsanlar mal toplamaya başlar. Malları sürekli artar bunu fark edenler kıyametgününün geldiğini bilirler. Bu nedenlehalkın kazanacağı ortak sermaye olmalıdır. Kişilerin, kurumların çok zenginolmasına izin vermeyiniz. Bu nedenle islamdaki Zekat doğrudur. Fazla kazancımutlaka insanlığın zayıflarına dağıtmak zorundasınız. Yoksa zengin olan kazancısürekli artan daha çok kazanmak isteyecektir. Bundan sonra hırs ve açgözlülükdoğmaya başlar. Doğunca da insanlık tekrar karanlık çağa ve sömürgeciliğe geridöner. İnsanlar zarar görür ve kolayca öldürülmeye başlarlar. Yeni bir vesayetdoğana kadar dünya esenlik çağı yaşayacaktır. Vesayet doğmaya başladı mı dünyaiçin koşturan zenginler türeyecektir. O günlerden sonra hayır yoktur. Dünyaartık sonlanmaya başlamıştır. Evrenin çöküşü gözlenmeye başlar. Yeryüzündeiklim değişiklikleri başlar. İnsanlar yaşanabilir yerlere göç etmeye başlarlar.Ekvatoral bölgelere göçler başlar. Bu arada insanlar toplu toplu ölmeye başlar.Yaşam şartları kritik seviyelere iner. Güneşin patlamalı bitmiş rengisolmuştur. Artık varlık alemi silinmektedir. Yaşanılmış her şey bir rüya gibigelir.
· Şehirler bugünkünden üç kat dahageniş bir alana yayılacak. Dünya da farklı merkezler farklı şehirlerbüyüyecek. Yeni yerleşim yerlerioluşacak. Kalkınma hız kesmeyecek. Yeryüzünde insanların yaşam standardıartacak. Fakirler nerede olsa bulunacak. Yeryüzünün gelirleri paylaşılacak.Kardeşçe yaşamaya başlayacaklar. Gelişmemiş ülkeler ve ilkel toplumlarteknolojiyle karşılaşacaklar. Herkes inancını özgürce yaşayacak. İnsanlar tektanrıya büyük tanrıya inanacaklar ve yasalarına bağlı kalacaklar. Ta ki ilk kardeş katli oluşana dek. Bu durumAdem’in iki oğlunun kavgasına benzer. İlk savaş sonrasında Tanrı kıyameti çokyaklaştırmıştır. İşte ilk savaşı gördükten sonra kıyamet kopmak üzeredir. Hiç fark edemedikleri anda birden kıyametbaşlarına kopuverir.
· Değişimin sonucunu görebilirsiniz. İnsanlığın doğru bir çizgiye yanitanrı yoluna gelmesi zaman alacaktır. Esenliğe ulaşmak kolay olmayacak. Tüminsanlar yaşayarak değişimin içinde olacak. Birden hiçbir şey olmaz.Tanrıolaylarla gerçeğin görülmesini sağlayacak. Ve insanlık bilinci bir değişimgeçirecek. İblis’in benimsenmiş felsefesi yıkılacak.