MURATS44
Özel Üye
Ütü, kumaşların kırışıklıklarını düzeltmek için kullanılan alet.
Ütünün icadı 17.yüzyıl başlarına kadar dayanmaktadır. İlk başlarda giysileri düzleştirmek için ısıtılmış ağır taşlar kullanılırken daha sonra saplı düz demir plakalar ateşte ısıtılmaya başlandı. Bu yöntemle ısının uzun süre korunamaması yüzünden demir plakaları oyarak içlerini kömür közüyle doldururlardı. Kor halinde kömür konularak ısıtılan bu ütüler ise oldukça ağır idi.
1888'de Amerikalı Henry Seely elektrikli ütüyü icat etti. İki çubuk karbon arasında kurduğu kablolu elektrik köprüsüyle demirin ısınmasını sağlıyordu.
1905'te ilk kez son derece hafif elektrikli ütü piyasaya sürüldü.
Çalışma prensibi
Pamuklu kumaşlar selüloz moleküllerinden oluşurlar. Bu moleküller birbirlerine hidrojen bağları ile bağlıdırlar ve bu bağlar da yeterli ısı ve çok az miktarda su ile kırılabilirler. Su ile şişen liflerin kırılan molekül bağları, ütü kumaşın üzerindeyken düzgün bir şekilde tekrar bağlanırlar ve ütü kaldırıldığında kumaşta düzgün ve pürüzsüz bir yüzey oluştururlar.
Pamuklunun dışındaki kumaşlarda uzun-zincir moleküllerin birbirlerine bağlanış şekilleri farklı da olsa ütülemenin etkisi aynıdır. Örneğin, yünlü kumaşlarda ortak bağlar çapraz şekildedirler. Bazı kimyasalları kullanarak, bu bağları kırıp sonra ütü ile şekillendirmek suretiyle, kumaş kalıcı olarak pilili yani kıvrımlı veya büzgülü hale getirilebilir.
Ütünün icadı 17.yüzyıl başlarına kadar dayanmaktadır. İlk başlarda giysileri düzleştirmek için ısıtılmış ağır taşlar kullanılırken daha sonra saplı düz demir plakalar ateşte ısıtılmaya başlandı. Bu yöntemle ısının uzun süre korunamaması yüzünden demir plakaları oyarak içlerini kömür közüyle doldururlardı. Kor halinde kömür konularak ısıtılan bu ütüler ise oldukça ağır idi.
1888'de Amerikalı Henry Seely elektrikli ütüyü icat etti. İki çubuk karbon arasında kurduğu kablolu elektrik köprüsüyle demirin ısınmasını sağlıyordu.
1905'te ilk kez son derece hafif elektrikli ütü piyasaya sürüldü.
Çalışma prensibi
Pamuklu kumaşlar selüloz moleküllerinden oluşurlar. Bu moleküller birbirlerine hidrojen bağları ile bağlıdırlar ve bu bağlar da yeterli ısı ve çok az miktarda su ile kırılabilirler. Su ile şişen liflerin kırılan molekül bağları, ütü kumaşın üzerindeyken düzgün bir şekilde tekrar bağlanırlar ve ütü kaldırıldığında kumaşta düzgün ve pürüzsüz bir yüzey oluştururlar.
Pamuklunun dışındaki kumaşlarda uzun-zincir moleküllerin birbirlerine bağlanış şekilleri farklı da olsa ütülemenin etkisi aynıdır. Örneğin, yünlü kumaşlarda ortak bağlar çapraz şekildedirler. Bazı kimyasalları kullanarak, bu bağları kırıp sonra ütü ile şekillendirmek suretiyle, kumaş kalıcı olarak pilili yani kıvrımlı veya büzgülü hale getirilebilir.