Yeni kimlik kartları

VuSLaT

Yönetim
Yönetici
Akıllı kimlik kartları, kopyalanma riskine karşı görünürde 7 üstün güvenirlikli önlemle korunuyor..
TÜBİTAK tarafından tamamen milli olanaklar kullanılarak geliştirilen ve 2010′dan itibaren nüfus cüzdanının yerine kullanılması hedeflenen akıllı kimlik kartları, kopyalanma riskine karşı görünürde 7 üstün güvenirlikli önlemle korunuyor.
Hologram, mor ötesi, meneviş ve gökkuşağı baskı ve mikro yazı yöntemlerinin kullanıldığı oluşturulan görünür güvenlik önlemlerinin yanı sıra kişiye ait bilgiler, kartın çipinde de özel şifrelerle saklanıyor.
TÜBİTAK Ulusal Elektronik ve Kriptoloji Araştırma Enstitüsünde (UEKAE) geliştirilen Akıllı Kart İşletim Sistemi (AKİS) Proje Sorumlusu Mustafa Başak AA muhabirine 2010′dan itibaren tüm Türkiye’de uygulanması planlanan elektronik kimlik kartının teknolojik özelliklerini anlattı.

Akıllı kartın en başta akıllı kart tabanlı ulusal kimlik kartı olarak nüfus cüzdanının yerini alacağını aktaran Başak, kartın ayrıca sürücü belgesi, pasaport, e-devlet uygulamalarında kimlik doğrulama amaçlı bir belge olacağını ve SSK karnesi, Sağlık Bakanlığı sertifikalarında, Maliye Bakanlığının vergi uygulamalarında kullanılabileceğini belirtti.
Başak, AKiS tabanlı benzer akıllı kartların şehir kartları, kontörlü kartlar gibi belediye uygulamalarında da kullanılabileceğini anımsattı.
KRİPTOLU OLACAK
Akıllı kimlik kartının tamamen yerli kaynak ve mühendislerle son şifreleme teknolojisi kullanılarak ve uluslararası standartlara uygun yapıldığını belirten Başak, kartın ”taklit edilemez” ve ”tahrip ya da tahrif edildiğinde değişikliğin algılanmasına imkan veren güvenlik özelliklerinin” bulunduğunu söyledi.
Başak, akıllı kart üzerindeki ve çip içerisindeki bilgilerin elektronik ortamda, kriptografik yöntem denilen güvenlik özellikleriyle korunduğunu anlatarak, bu yöntem sayesinde kartın mükerrer basımının engellenebildiğini, Merkezi Nüfus İdaresi Sistemine (MERNİS) erişimle yazım hatalarının önüne geçilebildiğini aktardı.
Kimlik kartlarının taklit edilmesini önlemek için çeşitli güvenlik özelliklerinin uygulandığını kaydeden Başak, yapısal ve baskısal güvenlik ögelerinin yüksek çözünürlüklü makinelerce yapıldığını ve taklidinin de çok zor olduğunu vurguladı. Başak, elektronik güvenlik sisteminin taklidinin ise mümkün olmadığını söyledi.
Akıllı kartta aynen kağıt paralarda olduğu gibi dış görünürde 7 güvenlik önlemi olduğunu bildiren Başak, şöyle konuştu:
”Kartın ön ve arka yüzünde kullanılan hologram teknolojisiyle ışığın geldiği açıyla şekillerin ve renklerin değişimi sağlandı. Çok özel mürekkeplerin kullanıldığı OVI teknolojisinde ise ön yüzde bulunan Türkiye haritası ışığın geldiği açıya göre üç farklı renkte görülüyor. Mor ötesi baskı yöntemiyle de ultra viyole ışığı altında görünecek şekilde ön yüzde mavi renkte ”T.C” ibaresinin, arka yüzde de Türkiye haritasının ortasında mavi renkte ay-yıldız şekli gizlendi.
Mikro yazılar ile ön yüze ay-yıldız çizildi ve büyüteçle bakıldığında Türkiye Cumhuriyeti yazısı görülebiliyor. Aynı baskı, arka yüzde de şerit görünümünde yer alıyor. Meneviş baskı yöntemiyle ise kartın hem ön, hem de arka yüzünde algoritmik desenler bulunuyor. Bu desenler matematiksel bir formülle oluşturuldu. Son görüntü şifresi ise gökkuşağı baskı dediğimiz ve desen çizgilerinde kopyalamaya karşı kırmızı-turkuaz-kırmızı renk geçişleri yer aldı. Tüm bu şifreler çok özel tekniklerle üretildi ve kartın taklidini ve kopyalanmasını çok zor hale getiriyor.”
İlk etapta karta bakıldığında görünür şifrelemelerde kartın sahte olup olmadığının anlaşılabileceğini dile getiren Başak, ”Fakat kopyalanmasının çok zor olmasına karşın her ihtimale karşı görünür özelliklerin kopyalanma riskine karşı bu bilgilerin aynısı kartın üzerindeki çipe elektronik olarak şifrelendi. Bu çipin içinde bir oynama olduğunda, kart erişim cihazına takıldığında bilgiler teşhis edilemez. Bu taklit edilememezlik aslında, elektronik şifreleme teknikleriyle sağlandı” dedi.
Başak, kimlik doğrulama için özel yazılımlara sahip kartın ayrıca pin ve puk kodlarının bulunduğunu belirterek, yasanın çıkması halinde hazır olan parmak izi teknolojisinin de eklenebileceğini söyledi.
AKİS’in enerji dalgalanmalarından veya başkaca fiziksel koşullar sebebiyle oluşan EEPROM bellek hücrelerindeki bozulmaları tespit edip düzelten bir mekanizmaya sahip olduğunu kaydeden Başak, şifreleme, deşifreleme ve asıllama anahtarlarının birbirlerinden tümüyle ayrıldığını belirtti.
PARMAK İZİ SAKLANMAYACAK
Parmak izi, iris tanıma gibi bilgilerin Avrupa Birliği kriterlerine göre bilgisayarların veri tabanlarında saklanmasının yasak olduğunu ve bu nedenle de parmak izi şifresinin kartın içinde saklandığını aktaran Başak, ”Kart sahibinin elinde olacağından, bazı basın organlarında yer aldığı gibi parmak izinin bir yerde saklanması gibi bir durum da olmayacak” diye konuştu.
Türkiye’nin akıllı kart teknolojisinde Avrupa Birliğine üye pek çok ülkeden daha ileri bir aşamaya geldiğini belirten Başak, ABD’deki kart teknolojisinin ise çip değil, optik tanıma üzerine kurulu olduğunu söyledi.
Başak, Türkiye’nin yarattığı bilgi birikimi ile akıllı kartlarda ileri teknoloji uygulayan Portekiz ve Ukrayna gibi ülkeler seviyesine geldiğini kaydederek, ”Avrupa’nın henüz üzerinde çalıştığı bir sistemi Türkiye uygulamaya başladı bile” dedi.
SEÇİMLERDE MÜKERRER OYA DA ENGEL OLACAK
Elektronik kimlik uygulamasının özellikle genel ve yerel seçimlerde güvenli ve sağlıklı oy kullanılmasına olanak sağlayıp mükerrer oy kullanılması ihtimaline son verilebileceğini dile getiren Başak, sağlık uygulamalarında da sahibinin izni ile erişilebilen hastaya özel bazı bilgilerin de kartta saklanabileceğini bildirdi.
Başak, akıllı kart uygulamasının 1 Eylül 2008 itibariyle Bolu’da pilot çalışmalarının başlatıldığını anımsatarak, ilk aşamada bu yılın sonuna kadar 10 bin adet kartın Bolu merkezde dağıtılacağını ve ikinci aşamada da Mayıs 2010′a kadar 300 bin kart dağıtımının yapılacağını belirtti. Başak, dağıtılan kartların, 67 eczane, 1 hastane, 8 aile hekimliğinde kullanılmaya hazır olduğunu da bildirdi.
 

VuSLaT

Yönetim
Yönetici
kimlik.jpg

Pembe ve Mavi Kimlikler Tarih Oluyor.....
2012'den itibaren ilk kartların verileceği açıklanan kimlik kartları pasaport, ehliyet, nüfus bilgileri ve banka bilgileri gibi birçok konuyu içinde barındırıyor.
TÜBİTAK'ın Ar-Ge sürecini tamamladığı akıllı kimlik kartlarınınkullanıma girmesiyle Türkiye'de pek çokhizmette ''tek kart-tekşifre dönemi'' başlayacak.
Yenikimlik kartlarıyla e-devlet kapsamında tüm işlemleryapabilecek, e-imza atılabilecek, atm'lerden paraçekilebilecek, kart pasaport olarak da kullanabilecek.
Bolu'daki pilot uygulamanıntamamlanmasıyla elektronikkimlik kartları, e-dönüşüm Türkiye İcra Kurulu'nun alacağı karardan sonra, bir yıllık geçiş sürecinin ardından üç yıl içinde tüm Türk vatandaşlarının kullanımına sunulacak.
TÜBİTAK BİLGEM UEKAE'de tamamen Türk mühendislerin 5 yıllık Ar-Ge çalışmasında sona geldiğiakıllıkimlik kartlarının tanıtımı TÜBİTAK'ın Gebze yerleşkesinde yapıldı.
TÜBİTAK e-kimlik projeyöneticisi Oktay Adalıer, gazetecilere yaptığı sunumda, elektronik kimlik kartlarının Ar-Ge alt yapısı ve gelinen son aşamaya ilişkin bilgiler aktardı.
Adalıer, halen kullanımdakinüfus cüzdanı uygulamasına1976'da geçildiğini anımsatarak, Türkiye'nin geçeceği elektroniksistemleyeni bir dönemin başlayacağını söyledi.
2006 yılında TürkiyeAraştırmaAlanı (TARAL)projesiolan e-kimlikprojesinin, TÜBİTAK BİLGEM UEKAE tarafından ar-ge çalışmaları, pilotuygulamave yaygınlaştırma çalışmalarında sona gelindiğini bildirdi.
Bu süreçte yapılan Ar-Ge faaliyetleri sonunda, TC Kimlik Kartının görsel tasarımının yapıldığını ve üzerinde bulunacak güvenliktedbirlerinin belirlenerek uygulamasınıngerçekleştirildiğini anlatan Adalıer, ayrıca kartın güvenliği için özgün birakıllı kart çipi ve milliakıllı kartişletimsisteminin (AKİS) de geliştirildiğini söyledi.
e-kimlik kartının, standart kart okuyucularlakullanılabileceğinidile getiren Adalıer, ayrıca kamusalkullanımamacıylaGüvenliKartErişimCihazlarının da geliştirildiğini anlattı.
Pilotuygulamanınyapıldığı Bolu'daki çalışmalara ilişkin bilgiler veren Adalıer, şehir genelinde 60 nüfus memuruyla 220 binakıllıkimlik kartının dağıtıldığını bildirdi.
498 köyün 287'sine mobil kayıt ünitesiyle gidildiğini ve burada çalışmalar yapıldığını dile getiren Adalıer, bu süreçte kart üzerinde gerekli tüm iyileştirmelerin de yapılarak kimlik kartının yeni versiyonlarının çıkarıldığını söyledi.
Adalıer, TÜBİTAK'ınakıllıkartıyla ilgili tüm Ar-Ge sürecini tamamladığını, Türkiye İcra Kurulu'nun kararının ardından kartın ilk etapta bir ilde, sonra 7 bölgeden seçilecek birer ilde ve yurt dışında iki noktada kullanımına başlanacağını bildirdi.
Oktay Adalıer, kartların bir yıllık geçiş sürecinin ardından geçecek 3 yılın sonunda tüm Türk vatandaşlarının kullanımına sokulmasının hedeflendiğini belirtti.
PEMBE VE MAVİ KİMLİKLER TARİH OLUYOR

Adalıer, vatandaşların akıllı kartları nerelerde kullanacaklarına ilişkin şu bilgileri verdi:
''Vatandaş elektronik ortamda kimlik doğrulama yapılabilecek. TC Kimlik kartıyla tek kart-tek şifre dönemine geçilecek. Hastane, banka, noter, internet, kredi kartları hariç master ve visa kartı gibi her alanda kullanılabilecek.
Kimlik sahteciliğinden kaynaklanan vatandaş mağduriyeti önlenecek. e-Devlet kapsamında sunulan hizmetlere evlerden ve iş yerleri de dahil internetin bulunduğu her yerden kimlik kartıyla güvenli şekilde erişilebilecek.
Bu erişim, bilgisayarlar üzerindeki kart okuyuculardan ya da taşınabilir kart okuyucuları aracılığıyla yapılabilecek. Kimlik kartıyla e-imza kullanılabilecek.
Kimlik kartı, vizesiz gidilen ülkelerde seyahat belgesi olarak kullanılabilecek. Yani elektronik pasaport özelliğine sahip olacak. Ancak VISA gerektiren ülkeler için elektronik pasaport alınması ihtiyacı bulunacak.''
DENETİM KOLAY VE GÜVENLİ

Adalıer, elektronik kimlik kartıyla kurumlara gelecek yenilikleri ise şöyle anlattı:
''Hizmet veren kurum, hizmeti alan vatandaştan emin olacak. Vatandaşın orada olduğundan emin olacak. Kamu hizmetlerinden yararlanan kişilerin hak sahipliği denetimi kolay ve güvenli bir şekilde yapılacak.
Kimlik doğrulamasındaki yetersizliklerden kaynaklanan sosyal güvenlik, sağlık, sigorta ve bankacılık gibi alanlarda usulsüzlük, yolsuzluk ve mali kayıplar asgariye inecek.
Kimlik kartı, kamu kurumlarının vatandaşa yönelik sunacakları hizmetlerde elektronik iş süreçlerini destekleyerek bürokrasiyi azaltacak. Sağlayacağı güvenli kişi doğrulaması nedeniyle kurumların sunduğu elektronik hizmetlerinin nitelik ve sayıları artacak.
Bu sayede vatandaş uzaktan kurumun uç noktasına gitmeden birçok işini elektronik ortamda çözecek. Vatandaşın zamanından elde edilen zaman tasarrufu iş kayıplarını önleyecek.''
Adalıer, ''Elektronik kimlik kartı alternatifsiz bir sistem olup e-devlet açılımında vatandaşın kurumlara ulaşımında anahtar vazifesi görecek ve mahremiyetin korunmasını sağlayacak'' diye konuştu.
AKILLARDAKİ SORULAR

Adalıer, konuşmasının ardından soruları da yanıtladı. ''Vatandaşın tüm bilgileri kart üzerinde yüklü olacak. Vatandaş hangi bilgisinin nerede görülmemesi gerektiğine nasıl karar verecek'' şeklindeki bir soru üzerine Adalıer, ''Kişisel bilgilerin korunmasıyla ilgili kanun tasarısı çıktıktan sonra tüm devlet kurumları elektronik devlet uygulamalarını bu karta entegre edecek ve kart kullanımında o kurumun mevzuatı çerçevesinde vatandaşın izni dahilinde bilgiler çıkacak'' yanıtını verdi.
Kartların nerede basılacağına ilişkin bir soru üzerine de Adalıer, Türkiye'de kart basımı yapan 5 yerli firmanın bulunduğunu belirtti. Adalıer, TÜBİTAK'ın projenin sadece Ar-Ge boyutuyla sorumlu olduğuna işaret ederek, ''Ancak öngörüm, yerli firmaların ihaleye girmesi yönünde'' dedi. Adalıer, kullanımdaki akıllı kartların çipinden mürekkebine kadar Türk endüstrisi üretimi olduğunu da vurguladı.
KOPYALANMASI MÜMKÜN DEĞİL

Kartın kopyalanma riskine karşı görünür ve görünür olmayan 9 koruyucu önlemin alındığını belirten Adalıer, bu şekilde kartın kopyalanmasının mümkün olmadığını belirtti.
Adalıer, ''Kişi trafik kazası geçirdi ve şuuru yerinde değil diyelim. Bu durumda kart nasıl kullanılacak'' sorusunu da Adalıer, şöyle yanıtladı:
''Bu senaryo Sağlık Bakanlığı için uygulanacak. Bu durumda bakanlığın nüfus müdürlüğü tarafından verilmiş bir sertifikası olacak. Sağlık Bakanlığı bu kartı tüm okuyucularında taktığında otomatik olarak bilgiler çıkması gerekiyor.
Bu durum onaylanmadı, ama kartın içinde sınırlı acil kritik bilgiler var, hastanın şeker, tansiyon durumu, kullandığı ilaçlar ve kan grubu bilgileri gibi. Sağlık Bakanlığının altyapıyı hazırlamasının ardından bu bilgiler karta yüklenecek. Vatandaş, muayene olduktan sonra tüm bilgileri hastanenin güvenli kart okuyucularında doğrulanacak ve sürekli güncellenecek''
Adalıer, karta yüksek güvenlik sağlayan damar ve parmak izi kontrollerinin ise güvenlik ve nakit transferi gibi durumlarda kullanılacağını bildirdi.
Akıllı kimlik kartlarının büyük ihtimalle önümüzdeki 30-50 yıl boyunca kullanılacağını ifade eden Adalıer, bu sistemin altyapısının Türkiye'de oluşturulmasının önemine işaret etti. Adalıer, ''Devlet bundan sonraki süreçte sisteme entegre edilecek her konuyu bize iletebilecek ve biz yeni versiyonlarını çıkarabileceğiz'' dedi.
OKULLARDAN STADYUMA KADAR BİRÇOK ALANDA KOLAYLIK

Yeni kimlik kartlarının çeşitli sınavlarda da kullanılarak başkasının yerine sınava girmelerinin tamamen önüne geçilmesinin hedeflendiğini de belirten Adalıer, ''Burada çok kullanım alanı olacak. Örneğin stadyumlara girerken olay çıkaranlar oluyor mesela.
Kartın okutulmasıyla kişinin orada olup olmadığı da kolaylıkla tespit edilebilecek. Okullarda yoklama yapılmasına gerek kalmayacak mesela. Öğrenci kartını okutup yerine geçebilecek. Uygulamalar hayalinizin gidebildiği yere kadar...''
Oktay Adalıer, akıllı kimlik kartlarına damar ve parmak izinin yanında avuç içi damar izi ile iris tanıma özelliklerinin eklenmesi için de çalışmalar yürüttüklerini sözlerine ekledi. HABER7
392320111125034701548.jpg


587720111125034724276.jpg
 
Üst Alt