Hayatın özü....
Acının resmini çizebilirmisiniz şu dünyada acının ne olduğunu bilmeyen siz. Yüreğiniz de insana sevgisi olmayan siz sevginin ne olduğunu bilirmisiniz? Sokaklarda oynayan üstü başı toz olmuş yetimin başını okşayabilirmisiniz çünkü yetim değilseniz yetimin boynu büküklüğünü bilemezsiniz. Cebinde harçlığı olmadan okulunda başarılı olan gençleri bilirmisiniz bilemezsiniz çünkü sizin tuzunuz kuru cebiniz para dolu. Velhasıl varı olan yoku nereden bilsin. AŞK olsun ki yüreğinize merhamet dolsun.
*
Uzaklara doğru dalıyorum, kendi kendime düşünüyorum, nereden nereye gidiyoruz? Bize verilen ihtarlar ve umursamayan insanlar duyarsız canlılar. Sonra Kur'anı Kerim'deki peygamberlerin anlatılan tepliğleri ve o zaman ki insanların isyanları. Birden zaman aracı ile bu güne dönüyorum ve hiçbir fark göremiyorum. Demek ki herşey aslına çekiyor. Ceset dünyayı ruh ahireti istiyor. İnsan ehlileşmesi en zor canlı onun için bir an düşündüm ki çocuklarımız asıl sermayemiz onların yetişmesi için onların annelerini annelerde cennet çiçeklerini yetiştirmeli. Onlar bizi bize öğretmeli biz biz olalım.
*
Ey nefsim külden sürme çek gözlerime bir bardak su bir dilim ekmekle günümü gün edeyim. Şu fani dünyada sonu toprak olacak bedenimle şu dünya hayatında kendime nasıl söz geçireyim demeden önce bir dakika düşüneyim. Hasret çekersin yorulursun, sevdiklerini kaybedersin üzülürsün, evlenirsin sevinirsin, baba olursun anne olursun sevinirsin, işte fani dünyada tünelin sonuna ulaşır göçer gidersin. Bu arada sonsuza gittiğin yola azık koymayı unutursun. İşte yandığın gün o gündür. Ey nefsim külden sürme çek gözlerime bir bardak su bir dilim ekmekle günümü gün edeyim.
*
Düşünce büyük bir nimet olarak insan oğluna verilmiş Rabbim tarafından. Lâkin bu güzel nimetin kadrini bilen çok az insan var yeryüzünde. Bu nimet sayesinde her olayı durumu kantar gibi tartabilir. ama bu nimeti kullanmadan ömrünü boşu boşuna yaşamış o kadar çok insan varki bilemezsiniz. Gelin düşünmeden bir işe başlamayalım, karar vermeyelim.
*
Hak batıl kavgası ne bugün başlamıştır ne yarın bitecek değildir. Bu dava Kabil’in Habil’i öldürdüğünden beri devam etmektedir. ins şeytanları ve cin şeytanları olduğu müddetçe de devam edecektir... Öyle ise tarafını belli et! Adaletin, haklının, mazlumun, barışın, hakkın yanında daima durarak, zalimlere, hırsızlara, arsızlara, soysuzlara, hainlere boyun eğmeyerek dimdik ayakta durmaktır. Yoksa bizim uğraşımız cihangirlik kavgası değil gönüllere girerek insanlara çare olmaktır. vesselam.
*
Ya Erhamerrahimin!
Gece vaktinde uykuya daldığımda bir daha kalkmayacaksam iman ile emanetini al. Eğer sabah kalkacaksam affedilmiş olarak kaldır. Sen affedersin affetmeyi seversin senin affına sığınıyoruz. Ya merhametlilerin merhametlisi olan Rab’bim sen Rahman’sın Rahim’sin.
Âmîn.
Böylece sizleri Allah’a emanet ediyorum.
Selam ve dua ile.
M.S.A.
Acının resmini çizebilirmisiniz şu dünyada acının ne olduğunu bilmeyen siz. Yüreğiniz de insana sevgisi olmayan siz sevginin ne olduğunu bilirmisiniz? Sokaklarda oynayan üstü başı toz olmuş yetimin başını okşayabilirmisiniz çünkü yetim değilseniz yetimin boynu büküklüğünü bilemezsiniz. Cebinde harçlığı olmadan okulunda başarılı olan gençleri bilirmisiniz bilemezsiniz çünkü sizin tuzunuz kuru cebiniz para dolu. Velhasıl varı olan yoku nereden bilsin. AŞK olsun ki yüreğinize merhamet dolsun.
*
Uzaklara doğru dalıyorum, kendi kendime düşünüyorum, nereden nereye gidiyoruz? Bize verilen ihtarlar ve umursamayan insanlar duyarsız canlılar. Sonra Kur'anı Kerim'deki peygamberlerin anlatılan tepliğleri ve o zaman ki insanların isyanları. Birden zaman aracı ile bu güne dönüyorum ve hiçbir fark göremiyorum. Demek ki herşey aslına çekiyor. Ceset dünyayı ruh ahireti istiyor. İnsan ehlileşmesi en zor canlı onun için bir an düşündüm ki çocuklarımız asıl sermayemiz onların yetişmesi için onların annelerini annelerde cennet çiçeklerini yetiştirmeli. Onlar bizi bize öğretmeli biz biz olalım.
*
Ey nefsim külden sürme çek gözlerime bir bardak su bir dilim ekmekle günümü gün edeyim. Şu fani dünyada sonu toprak olacak bedenimle şu dünya hayatında kendime nasıl söz geçireyim demeden önce bir dakika düşüneyim. Hasret çekersin yorulursun, sevdiklerini kaybedersin üzülürsün, evlenirsin sevinirsin, baba olursun anne olursun sevinirsin, işte fani dünyada tünelin sonuna ulaşır göçer gidersin. Bu arada sonsuza gittiğin yola azık koymayı unutursun. İşte yandığın gün o gündür. Ey nefsim külden sürme çek gözlerime bir bardak su bir dilim ekmekle günümü gün edeyim.
*
Düşünce büyük bir nimet olarak insan oğluna verilmiş Rabbim tarafından. Lâkin bu güzel nimetin kadrini bilen çok az insan var yeryüzünde. Bu nimet sayesinde her olayı durumu kantar gibi tartabilir. ama bu nimeti kullanmadan ömrünü boşu boşuna yaşamış o kadar çok insan varki bilemezsiniz. Gelin düşünmeden bir işe başlamayalım, karar vermeyelim.
*
Hak batıl kavgası ne bugün başlamıştır ne yarın bitecek değildir. Bu dava Kabil’in Habil’i öldürdüğünden beri devam etmektedir. ins şeytanları ve cin şeytanları olduğu müddetçe de devam edecektir... Öyle ise tarafını belli et! Adaletin, haklının, mazlumun, barışın, hakkın yanında daima durarak, zalimlere, hırsızlara, arsızlara, soysuzlara, hainlere boyun eğmeyerek dimdik ayakta durmaktır. Yoksa bizim uğraşımız cihangirlik kavgası değil gönüllere girerek insanlara çare olmaktır. vesselam.
*
Ya Erhamerrahimin!
Gece vaktinde uykuya daldığımda bir daha kalkmayacaksam iman ile emanetini al. Eğer sabah kalkacaksam affedilmiş olarak kaldır. Sen affedersin affetmeyi seversin senin affına sığınıyoruz. Ya merhametlilerin merhametlisi olan Rab’bim sen Rahman’sın Rahim’sin.
Âmîn.
Böylece sizleri Allah’a emanet ediyorum.
Selam ve dua ile.
M.S.A.