TÜRKOĞLU
Aktif Üyemiz
. “ Bizim atalarımız Oden’in yoldaşları Türklerdir. Bu konuda elimizde yeterli belge var. Onları Traklar ya da Getler olarak göstermek isteyenler var. Eleştirme gereği duymuyorum. Benim vardığım sonuçlar değişmiyor. Çünkü bunlar da aslında Türklerle bir serüveni olan halklardır. Liderlerimiz rahatlıkla, atalarımızı Türkler ve Göçerler olarak gösteriyorlar. ”
Prof. Sven Lagerbring
Göl, Türkçe, “dört yanı ka*ra ile çevrili su birikintisi” anlamına gelen bir söz*cük, İsveççede de aynı ama eski bir sözcük. Gü*nümüzde artık daha çok “sjö” sözcüğü kullanılıyor.
İsveç’in Lund Üniversitesi profesörle*rinden Olof Hellqvist’in 1929 yılında yazdığı 1100 sayfalık Det Svenska Ordförrådets Ålder och Ursprung ( İsveççe Kelime Haznesinin Yaşı ve Kaynağı ) isimli kita*bına bakıyoruz. “Göl” için, “Eski Kuzeyce ( Urnordiska ) kaynaklı yalnız İsveççe bir sözcük” diyor.(2)
İsveç Dil Geliştirme Enstitüsü ( Institutet för svensk språkvård ) Başkanı Pro*fesör Gösta Bergman İsveç Dil Tarihi isimli kitabında, İskandinavya’da öncele*ri aynı dilin konuşulduğunu ama 600′lü yıllardan sonra ve esas olarak da 1000′li yıllardan sonra Danca, İsveççe, Norveççe, İzlandaca dillerinin ayrıştığını söylü*yor. İşte bu ortak dile Urnordiska deniyor.(3)
Bugün de İskandinav halkları iyi kötü birbirlerini anlayabiliyorlar. Araların*da yaptıkları konferansları “İskandinavca ( Skandinaviska )” adı altında yapmaya özen gösteriyorlar. 2008 yılında Kuzey Konseyi ( Nordiska Rådet ) İngilizceye karşı “ İskandinaviska ”yı koruma ve ortak dil yapma yolunda çalışma kararı aldı (darısı Türkçe konuşan halkların başı*na).
Yine Prof. Olof Hellqvist’in 1993 yılın*da yayımlanmış olan iki ciltlik İsveççe Etimoloji Sözlüğü’ne ( Svensk Etymologisk Ordbok ) bakıyoruz. “ Göl ” sözcüğü*nün Eski Kuzeyce ( Urnordiska ) “ guljö, gjöl ” sözcüğünden geldiğini yazıyor, İz*landaca “ gil ”, Norveççe “ gyl, gjöl ”, Fince “ kulju ” olduğunu belirtiyor. Ayrıca İskan*dinavya’da bu sözcükten türeyen yer ad*ları belirtilmiş: Göljahult, Gölyaryd, Göljemåla, Gölinge…(4)
Prof. Hellqvist, Urnordiska kökenli İsveç sözcüğü dediği “göl”ün ta Çin’de yaşayan Uygurların da kullandığı Türkçe bir sözcük olduğunu bilmiyor. Lund Üni*versitesi Tarih Enstitüsü’nün ilk tarih pro*fesörü Sven Lagerbring’in 1764 yılında yazdığı İsveççe Türkçe Dilleri Arasında Benzerlikler kitabından da haberi yok. Olsaydı, Prof. Lagerbring’in yalnız “ göl ” sözcüğünü değil, İsveççe’deki iki yüzden fazla Türkçe sözcüğü ortaya koyduğunu bilebilirdi. Peki nasıl oluyor da Orta As*ya’da konuşulan “ göl ” ve diğer Türkçe sözcükler 2000 yıl öncesinin Eski Kuzey*ce ( Urnordiska ) denen dilinde bulunabili*yor ?
Yanıtı eski İskandinav kaynaklarında arayacağız.
İsveç’in ilk tarih Profesörü Sven Lagerbring (1707-1787): “ Ata*larımız Türklerdir. ”
İsveçlilerin ve daha da genişleterek İskandinavların Türk olduğunu söyleye*ne kuşkuyla bakılacağı açıktır.
O neden*le önce bunu söyleyen insanı tanıyalım.
Profesör Sven Lagerbring kimdir ?
1707 Güney İsveç’te Sven Bring ola*rak doğdu. Lund Üniversitesi’nde okudu. 1741′de Lund Akademisi sekreteri, 1742′de tarih profesörü oldu. 1748, 1755 ve 1769 yıllarında Lund Üniversitesi rektörlüğünü yürüttü. 1764 yılında küçük Bref till Cancellie Rådet och Råddaren Herr Joh. Ihre om Svenska och Turkiska Språkens Likhet ( İsveççenin Türkçeyle Benzerlikleri Hakkında Müsteşar ve Şö*valye Bay Johan Ihre’ye Mektup ) kitapçığını yazdı. Bu kitabı yazmasından beş yıl sonra 1769′da kendisine asalet verildi. Artık hem müsteşar hem şövalye idi. Soyadına bir de “ Lager ” eklendi. “ Lagerb*ring ” oldu.
Lagerbring tanınmış, saygın bir tarih*çidir. İsveç tarihi alanında modern eleşti*rel tarih araştırmasının babası sayılır. İs*veç Lund Üniversitesi Tarih Enstitüsü’nün ilk tarih profesörüdür ve o neden*le Enstitü’nün logosunda onun bir resmi vardır. Üniversite bahçesinde büstü diki*lidir, salonlarında tabloları asılıdır. 24 Şu*bat 2007 tarihinde doğumunun 300. yılı Lund, Uppsala ve Stockholm’de kutlandı. Pek çok konuda seminerler, konferanslar düzenlendi. 300. doğum günü kutlama programı için hazırlanmış bir tanıtmada şu sözcükler göze çarpıyordu: “ Günü*müzde, kaynaklara eleştirel yaklaşmak ve gerçekleri aramak, istenen sonuçlara hizmet etmeye yönelik, değişik bir içerik kazandı. Lagerbring için ise, sonucu ne olursa olsun gerçeğin kendisi önemliydi. Tarih güvenilir olmalıydı. Aynı zamanda da insanı insan yapacak öğretileri elden ele ulaştırmak gerekliydi. ”
Prof. Sven Lagerbring’in en önemli ese*ri dört ciltlik İsveç imparatorluğu Tarihi’dir. En Eski Zamanlardan Bugüne Svea İmparatorluğu Tarihi ( Swea Rikes Historia från de åldsta tider till nårvarande ) adlı 4 ciltlik bu tarih kitabını 1769-1783 yılları arasında yazıp yayımlamış*tır. Her biri en az altı yüz küsur sayfa olan bu kitaplarıyla ancak 1460 yılına dek ge*lebilmiştir. Beşinci cildi bitirmesine ise ya*şamı yetmemiştir. Profesör Sven Lagerb*ring 1787 yılında ölmüştür. 1467 yılına dek gelebildiği seksen sayfalık bölüm ölümünden çok sonra 1907 yılında yayınlanabilmiştir.
Lagerbring tarih kitabının birinci cildinde 1060 yılına dek Oden ve onun ha*nedanlığı olan Ynglinge krallarının hü*küm sürdüğü Viking tarihini anlatmakta*dır. Buradaki en önemli dayanağı İzlan*dalı siyasetçi, tarihçi, yazar Snorre Sturlesson’un, Edda adı altında topladığı İskandinav mitolojisi, söylenceleri, masal*ları ve destanlarıdır. Kitabının girişinde bunların güvenilirliğini sorgulamış, kendinden önceki değişik yerli yabancı tarih*çilerin verdiği ve Sturlesson’un anlattıkla*rıyla çakışan bilgiler ışığında bunların güvenilir olduğu sonucuna varmıştır. Hem Sturlesson’a ve hem de Lagerbring’e göre Oden ve halkı Türkler ve As*yalılardır.
İsveççenin Türkçeyle Benzerlikleri Hakkında Müsteşar ve Şövalye Bay Jo*han Ihre’ye Mektup kitabını, tarih kitabını yazmadan 5 yıl önce yazmış ve Oden ve yanındakilerin Türk olduklarını Snorre Sturlesson’un yazılarına, Kuzey söylencelerine, masallarına ve destanlarına da*yanarak kanıtlamak istemiştir. Daha da ileri giderek İsveççe ile Türkçe arasında*ki benzerlikleri incelemiştir. Kitapçık Jo*han Ihre’den görüş bildirmesi ricası ile son bulmaktadır. En son bir notta da ya*zar, Grekçe ve Şark dilleri profesörü Sven Johan Munthe’ye de başvurduğu*nu ve dillerin tür ve yapılarıyla ilgili konu*larda doğrulandığını ekliyor.(5)
2007 yılında yapılan doğumunun 300. yılı kutlamalarında bu konuya hiç değinilmemiştir. Sanki bu kitap hiç tanın*mamakta, bilinmemektedir. Ya da o ko*nuda susulmaktadır.
Lund Üniversitesi Tarih Enstitüsü’ne bu konuda herhangi bir çalışma olup ol*madığını sordum. Yoktu. Prof. Johan Ihre’nin tüm eserlerinin, mektup ve yazı*larının arşivlendiği Uppsala Üniversitesi El Yazma Eserler ve Müzik Bölümü’nün görevlilerinden Håkan Hallberg’in verdiği yanıt ise şöyleydi: “ Ihre bu mektuba 17 Aralık 1764′te yanıt vermiştir. Burada bazı dil konularının tartışıldığı sanılmak*tadır. Aradığınız mektup bu olsa gerek. Ama ne yazık ki bu mektup kaybolmuş. Dostça selamlar. ”
Prof. Johan Ihre
Zamanın en saygın kökenbilim ( etimoloji ) profesörü ve İsveç Bilim Akademisi üyesi olan Johan Ihre’nin, kendisine mektup yazan Prof. Sven Lagerbring’e ne yanıt verdiğini -en azından şimdilik- bilemeyeceğiz. Ancak Ihre’nin de daha sonra, 1772 yılında Prof. Sven Lagerbring’e mektup şeklinde yazmış olduğu bir kitapçık var: Bref Till Herr Cancellie Rådet Sven Lagerbring Rörande Then Isländska Edda ( İzlanda Edda’sı Hakkında Müsteşar ve Şövalye Bay Sven Lagerbring’e Mektup ). 43 sayfalık bir kitapçık. Çünkü o da Sven Lagerbring gibi İsveççenin Oden tarafından Kuzey’e getirildi*ğine inanıyordu. Ihre bu mektup/kitapçık*ta İzlandalı siyasetçi, tarihçi, yazar Snorre Sturlesson’un toplayıp kaleme aldığı Edda hakkında görüşlerini açıklıyor. De*ğişik yerlerde ve zamanlarda yapılan çe*viri ve baskıları, anlatılan öyküleri değişik kaynaklarla karşılaştırıp doğru ve yanlış bulduğu noktalar üzerinde duruyor. Bunların sonucunda Edda’yı tarihi bir belge değil, edebi bir eser olarak ele alıyor. Bi*rinci bölümde İzlanda şiirinin nasıl yazılacağının gösterildiğini, ikinci bölümde İz*landa ozanlarının hangi konuları işlediğini, şimdiye dek İsveççeye çevrilmemiş olan üçüncü bölümde ise harfler hakkın*da çok ilginç bilgiler verildiğini söylüyor.
Bu 43 sayfalık kitapçıkta Prof. Johan Ihre’nin şu kısa ama önemli bir tümcesi dikkat çekiyor: “ Odin’in ve bizim ataları*mızın aynı yerden geldiklerine emi*nim. ” (6)
Prof. Sven Lagerbring
Göl, Türkçe, “dört yanı ka*ra ile çevrili su birikintisi” anlamına gelen bir söz*cük, İsveççede de aynı ama eski bir sözcük. Gü*nümüzde artık daha çok “sjö” sözcüğü kullanılıyor.
İsveç’in Lund Üniversitesi profesörle*rinden Olof Hellqvist’in 1929 yılında yazdığı 1100 sayfalık Det Svenska Ordförrådets Ålder och Ursprung ( İsveççe Kelime Haznesinin Yaşı ve Kaynağı ) isimli kita*bına bakıyoruz. “Göl” için, “Eski Kuzeyce ( Urnordiska ) kaynaklı yalnız İsveççe bir sözcük” diyor.(2)
İsveç Dil Geliştirme Enstitüsü ( Institutet för svensk språkvård ) Başkanı Pro*fesör Gösta Bergman İsveç Dil Tarihi isimli kitabında, İskandinavya’da öncele*ri aynı dilin konuşulduğunu ama 600′lü yıllardan sonra ve esas olarak da 1000′li yıllardan sonra Danca, İsveççe, Norveççe, İzlandaca dillerinin ayrıştığını söylü*yor. İşte bu ortak dile Urnordiska deniyor.(3)
Bugün de İskandinav halkları iyi kötü birbirlerini anlayabiliyorlar. Araların*da yaptıkları konferansları “İskandinavca ( Skandinaviska )” adı altında yapmaya özen gösteriyorlar. 2008 yılında Kuzey Konseyi ( Nordiska Rådet ) İngilizceye karşı “ İskandinaviska ”yı koruma ve ortak dil yapma yolunda çalışma kararı aldı (darısı Türkçe konuşan halkların başı*na).
Yine Prof. Olof Hellqvist’in 1993 yılın*da yayımlanmış olan iki ciltlik İsveççe Etimoloji Sözlüğü’ne ( Svensk Etymologisk Ordbok ) bakıyoruz. “ Göl ” sözcüğü*nün Eski Kuzeyce ( Urnordiska ) “ guljö, gjöl ” sözcüğünden geldiğini yazıyor, İz*landaca “ gil ”, Norveççe “ gyl, gjöl ”, Fince “ kulju ” olduğunu belirtiyor. Ayrıca İskan*dinavya’da bu sözcükten türeyen yer ad*ları belirtilmiş: Göljahult, Gölyaryd, Göljemåla, Gölinge…(4)
Prof. Hellqvist, Urnordiska kökenli İsveç sözcüğü dediği “göl”ün ta Çin’de yaşayan Uygurların da kullandığı Türkçe bir sözcük olduğunu bilmiyor. Lund Üni*versitesi Tarih Enstitüsü’nün ilk tarih pro*fesörü Sven Lagerbring’in 1764 yılında yazdığı İsveççe Türkçe Dilleri Arasında Benzerlikler kitabından da haberi yok. Olsaydı, Prof. Lagerbring’in yalnız “ göl ” sözcüğünü değil, İsveççe’deki iki yüzden fazla Türkçe sözcüğü ortaya koyduğunu bilebilirdi. Peki nasıl oluyor da Orta As*ya’da konuşulan “ göl ” ve diğer Türkçe sözcükler 2000 yıl öncesinin Eski Kuzey*ce ( Urnordiska ) denen dilinde bulunabili*yor ?
Yanıtı eski İskandinav kaynaklarında arayacağız.
İsveç’in ilk tarih Profesörü Sven Lagerbring (1707-1787): “ Ata*larımız Türklerdir. ”
İsveçlilerin ve daha da genişleterek İskandinavların Türk olduğunu söyleye*ne kuşkuyla bakılacağı açıktır.
O neden*le önce bunu söyleyen insanı tanıyalım.
Profesör Sven Lagerbring kimdir ?
1707 Güney İsveç’te Sven Bring ola*rak doğdu. Lund Üniversitesi’nde okudu. 1741′de Lund Akademisi sekreteri, 1742′de tarih profesörü oldu. 1748, 1755 ve 1769 yıllarında Lund Üniversitesi rektörlüğünü yürüttü. 1764 yılında küçük Bref till Cancellie Rådet och Råddaren Herr Joh. Ihre om Svenska och Turkiska Språkens Likhet ( İsveççenin Türkçeyle Benzerlikleri Hakkında Müsteşar ve Şö*valye Bay Johan Ihre’ye Mektup ) kitapçığını yazdı. Bu kitabı yazmasından beş yıl sonra 1769′da kendisine asalet verildi. Artık hem müsteşar hem şövalye idi. Soyadına bir de “ Lager ” eklendi. “ Lagerb*ring ” oldu.
Lagerbring tanınmış, saygın bir tarih*çidir. İsveç tarihi alanında modern eleşti*rel tarih araştırmasının babası sayılır. İs*veç Lund Üniversitesi Tarih Enstitüsü’nün ilk tarih profesörüdür ve o neden*le Enstitü’nün logosunda onun bir resmi vardır. Üniversite bahçesinde büstü diki*lidir, salonlarında tabloları asılıdır. 24 Şu*bat 2007 tarihinde doğumunun 300. yılı Lund, Uppsala ve Stockholm’de kutlandı. Pek çok konuda seminerler, konferanslar düzenlendi. 300. doğum günü kutlama programı için hazırlanmış bir tanıtmada şu sözcükler göze çarpıyordu: “ Günü*müzde, kaynaklara eleştirel yaklaşmak ve gerçekleri aramak, istenen sonuçlara hizmet etmeye yönelik, değişik bir içerik kazandı. Lagerbring için ise, sonucu ne olursa olsun gerçeğin kendisi önemliydi. Tarih güvenilir olmalıydı. Aynı zamanda da insanı insan yapacak öğretileri elden ele ulaştırmak gerekliydi. ”
Prof. Sven Lagerbring’in en önemli ese*ri dört ciltlik İsveç imparatorluğu Tarihi’dir. En Eski Zamanlardan Bugüne Svea İmparatorluğu Tarihi ( Swea Rikes Historia från de åldsta tider till nårvarande ) adlı 4 ciltlik bu tarih kitabını 1769-1783 yılları arasında yazıp yayımlamış*tır. Her biri en az altı yüz küsur sayfa olan bu kitaplarıyla ancak 1460 yılına dek ge*lebilmiştir. Beşinci cildi bitirmesine ise ya*şamı yetmemiştir. Profesör Sven Lagerb*ring 1787 yılında ölmüştür. 1467 yılına dek gelebildiği seksen sayfalık bölüm ölümünden çok sonra 1907 yılında yayınlanabilmiştir.
Lagerbring tarih kitabının birinci cildinde 1060 yılına dek Oden ve onun ha*nedanlığı olan Ynglinge krallarının hü*küm sürdüğü Viking tarihini anlatmakta*dır. Buradaki en önemli dayanağı İzlan*dalı siyasetçi, tarihçi, yazar Snorre Sturlesson’un, Edda adı altında topladığı İskandinav mitolojisi, söylenceleri, masal*ları ve destanlarıdır. Kitabının girişinde bunların güvenilirliğini sorgulamış, kendinden önceki değişik yerli yabancı tarih*çilerin verdiği ve Sturlesson’un anlattıkla*rıyla çakışan bilgiler ışığında bunların güvenilir olduğu sonucuna varmıştır. Hem Sturlesson’a ve hem de Lagerbring’e göre Oden ve halkı Türkler ve As*yalılardır.
İsveççenin Türkçeyle Benzerlikleri Hakkında Müsteşar ve Şövalye Bay Jo*han Ihre’ye Mektup kitabını, tarih kitabını yazmadan 5 yıl önce yazmış ve Oden ve yanındakilerin Türk olduklarını Snorre Sturlesson’un yazılarına, Kuzey söylencelerine, masallarına ve destanlarına da*yanarak kanıtlamak istemiştir. Daha da ileri giderek İsveççe ile Türkçe arasında*ki benzerlikleri incelemiştir. Kitapçık Jo*han Ihre’den görüş bildirmesi ricası ile son bulmaktadır. En son bir notta da ya*zar, Grekçe ve Şark dilleri profesörü Sven Johan Munthe’ye de başvurduğu*nu ve dillerin tür ve yapılarıyla ilgili konu*larda doğrulandığını ekliyor.(5)
2007 yılında yapılan doğumunun 300. yılı kutlamalarında bu konuya hiç değinilmemiştir. Sanki bu kitap hiç tanın*mamakta, bilinmemektedir. Ya da o ko*nuda susulmaktadır.
Lund Üniversitesi Tarih Enstitüsü’ne bu konuda herhangi bir çalışma olup ol*madığını sordum. Yoktu. Prof. Johan Ihre’nin tüm eserlerinin, mektup ve yazı*larının arşivlendiği Uppsala Üniversitesi El Yazma Eserler ve Müzik Bölümü’nün görevlilerinden Håkan Hallberg’in verdiği yanıt ise şöyleydi: “ Ihre bu mektuba 17 Aralık 1764′te yanıt vermiştir. Burada bazı dil konularının tartışıldığı sanılmak*tadır. Aradığınız mektup bu olsa gerek. Ama ne yazık ki bu mektup kaybolmuş. Dostça selamlar. ”
Prof. Johan Ihre
Zamanın en saygın kökenbilim ( etimoloji ) profesörü ve İsveç Bilim Akademisi üyesi olan Johan Ihre’nin, kendisine mektup yazan Prof. Sven Lagerbring’e ne yanıt verdiğini -en azından şimdilik- bilemeyeceğiz. Ancak Ihre’nin de daha sonra, 1772 yılında Prof. Sven Lagerbring’e mektup şeklinde yazmış olduğu bir kitapçık var: Bref Till Herr Cancellie Rådet Sven Lagerbring Rörande Then Isländska Edda ( İzlanda Edda’sı Hakkında Müsteşar ve Şövalye Bay Sven Lagerbring’e Mektup ). 43 sayfalık bir kitapçık. Çünkü o da Sven Lagerbring gibi İsveççenin Oden tarafından Kuzey’e getirildi*ğine inanıyordu. Ihre bu mektup/kitapçık*ta İzlandalı siyasetçi, tarihçi, yazar Snorre Sturlesson’un toplayıp kaleme aldığı Edda hakkında görüşlerini açıklıyor. De*ğişik yerlerde ve zamanlarda yapılan çe*viri ve baskıları, anlatılan öyküleri değişik kaynaklarla karşılaştırıp doğru ve yanlış bulduğu noktalar üzerinde duruyor. Bunların sonucunda Edda’yı tarihi bir belge değil, edebi bir eser olarak ele alıyor. Bi*rinci bölümde İzlanda şiirinin nasıl yazılacağının gösterildiğini, ikinci bölümde İz*landa ozanlarının hangi konuları işlediğini, şimdiye dek İsveççeye çevrilmemiş olan üçüncü bölümde ise harfler hakkın*da çok ilginç bilgiler verildiğini söylüyor.
Bu 43 sayfalık kitapçıkta Prof. Johan Ihre’nin şu kısa ama önemli bir tümcesi dikkat çekiyor: “ Odin’in ve bizim ataları*mızın aynı yerden geldiklerine emi*nim. ” (6)