MURATS44
Özel Üye
Burada yetişdirilen câsûslar ve hıristiyan misyonerleri ve masonlar, yalan propaganda ve yaldızlı va’dlerle avladıkları câhilleri Osmânlı devletinin kilid noktalarına yerleşdirmeğe ve bu kuklaların eli ile; medreselerden fen, ahlâk derslerini, hattâ, yüksek din bilgilerini kaldırmağa, müslimânları câhil bırakmağa uğraşdılar. Bu sinsi kampanyalarında, tanzîmatdan sonra tam başarı sağladılar. İslâm devleti yıkıldı. İslâmiyyetin dünyâya neşr etdiği se’âdet, huzûr nûrları söndü.
[1] Terman 1380 [m. 1960] de sağ idi.
2 -Sür’at-i fehmdir. Buna (Sür’at-i intikâl) de denir. İhtiyâc olunca, lâzım olan şeyi hemen anlıyan melekeye denir. Birşey işitince, onun aksini, tersini de hemen anlar. Zekâ, düşünmede ve incelemede, ya’nî fikrde ve nazarda olur. Ya’nî bilinen şeyleri inceleyip, bunlardan bilinmeyen bir netîce elde eder. Sür’at-i fehm ise, fikrden ve nazardan başka şeylerde olur.
3 -Zihn açıklığıdır. İstediği şeyleri çabuk anlamak, elde etmekdir.
4 -Dikkat etmekdir. Düşünceler mâni’ olmayıp, istediği şeye teveccüh etmekdir.
5 -Te’akkuldür. Lüzûmlu şeyleri öğrenirken, herşeyin, haddini, sınırını aşmamakdır. Ya’nî lüzûmlu olanı terk etmez, lüzûmsuz olanla da meşgûl olmaz, vakt öldürmez.
6 -Tehaffuz, ya’nî unutmamakdır. Rûhun, akl erdirdiği, anladığı bilgileri unutmamasıdır.
7 -Tezekkürdür. Hâfızadaki bilgileri, her istenilen zemânda hâtırlamakdır.
Şecâ’atden hâsıl olan iyi huylar onbirdir:
1 -Ağır başlı olmakdır. Medh olunmakdan sevinmez, zem olunmakdan üzülmez olmakdır. Fakîrle zenginleri müsâvî tutar. Tatlıyı, acıyı tefrîk etmez. Hâdiselerin değişmesi ile ve korkulu, sıkıntılı hâller karşısında çalışması sarsılmaz.
2 -Necdet, ya’nî yiğitlikdir. Korkulu hâllerde, sıkıntılı işlerde, sabr ve sebât etmekdir. Bu zemânda, bağırıp çağırmaz. Uygunsuz iş yapmaz.
3 -Himmet sâhibi olmak, gayretli olmakdır. Bu dünyânın mevkı’i, rütbesi, yükselmesi, alçalması, serveti gözünde olmaz.
4 -Sebâtdır. Maksada kavuşmak için çalışırken, karşılaşılan sıkıntılara katlanmak, dayanabilmekdir.
5 -Hilmdir. Rûhun sâkin olması, kızmamasıdır. Yumuşak huylu olmakdır.
6 -Sükûndür. Vatanı, dîni ve milleti korumak için yapılan cihâdlarda, muhârebelerde gayret ve mukâvemet gösterip, düşmanına alay etdirmemekdir.
[1] Terman 1380 [m. 1960] de sağ idi.
2 -Sür’at-i fehmdir. Buna (Sür’at-i intikâl) de denir. İhtiyâc olunca, lâzım olan şeyi hemen anlıyan melekeye denir. Birşey işitince, onun aksini, tersini de hemen anlar. Zekâ, düşünmede ve incelemede, ya’nî fikrde ve nazarda olur. Ya’nî bilinen şeyleri inceleyip, bunlardan bilinmeyen bir netîce elde eder. Sür’at-i fehm ise, fikrden ve nazardan başka şeylerde olur.
3 -Zihn açıklığıdır. İstediği şeyleri çabuk anlamak, elde etmekdir.
4 -Dikkat etmekdir. Düşünceler mâni’ olmayıp, istediği şeye teveccüh etmekdir.
5 -Te’akkuldür. Lüzûmlu şeyleri öğrenirken, herşeyin, haddini, sınırını aşmamakdır. Ya’nî lüzûmlu olanı terk etmez, lüzûmsuz olanla da meşgûl olmaz, vakt öldürmez.
6 -Tehaffuz, ya’nî unutmamakdır. Rûhun, akl erdirdiği, anladığı bilgileri unutmamasıdır.
7 -Tezekkürdür. Hâfızadaki bilgileri, her istenilen zemânda hâtırlamakdır.
Şecâ’atden hâsıl olan iyi huylar onbirdir:
1 -Ağır başlı olmakdır. Medh olunmakdan sevinmez, zem olunmakdan üzülmez olmakdır. Fakîrle zenginleri müsâvî tutar. Tatlıyı, acıyı tefrîk etmez. Hâdiselerin değişmesi ile ve korkulu, sıkıntılı hâller karşısında çalışması sarsılmaz.
2 -Necdet, ya’nî yiğitlikdir. Korkulu hâllerde, sıkıntılı işlerde, sabr ve sebât etmekdir. Bu zemânda, bağırıp çağırmaz. Uygunsuz iş yapmaz.
3 -Himmet sâhibi olmak, gayretli olmakdır. Bu dünyânın mevkı’i, rütbesi, yükselmesi, alçalması, serveti gözünde olmaz.
4 -Sebâtdır. Maksada kavuşmak için çalışırken, karşılaşılan sıkıntılara katlanmak, dayanabilmekdir.
5 -Hilmdir. Rûhun sâkin olması, kızmamasıdır. Yumuşak huylu olmakdır.
6 -Sükûndür. Vatanı, dîni ve milleti korumak için yapılan cihâdlarda, muhârebelerde gayret ve mukâvemet gösterip, düşmanına alay etdirmemekdir.