faruk islam
Özel Üye
Sure: 3 - Al-i İmran Suresi
Ayet:86
Konu: Bilerek islam Dinini Terkedenlerin Durumu [/B][/I]
بســـم الله الرحمن الرحيم
كَيْفَ يَهْدِي اللّهُ قَوْمًا كَفَرُواْ بَعْدَ إِيمَانِهِمْ وَشَهِدُواْ أَنَّ الرَّسُولَ حَقٌّ وَجَاءهُمُ الْبَيِّنَاتُ وَاللّهُ لاَ يَهْدِي الْقَوْمَ الظَّالِمِينَ
86 -İman ettikten, (kendilerine gelen) rasulün hak olduğuna şehadet ettikten ve kendilerine apaçık deliller geldikten sonra inkar eden bir millete nasıl hidayet eder? Şüphesiz ki zalim bir kavme hidayet etmez.
(c.c), gerçek İslam'ın ne olduğunu, bütün nebi ve rasullerin dininin İslam olduğunu ve din olarak yalnız İslam'dan razı olduğunu bildirdikten sonra İslam'ı kabul etmeyip reddedenlerin hükmünü ve onlara verilecek cezaları anlatmaya başlıyor.
Bu ayet ve bundan sonraki üç ayetin nüzul sebebi hakkında alimler ihtilaf etmişlerdi .Bazı alimler İbni Abbas'ın rivayetini kendilerine delil alarak bu ayetlerin bir ensari hakkında nazil olduğunu söylemişlerdir.
İbni Abbas (r.a)'dan şöyle dediği rivayet olunmuştur:
"Ensar'dan bir müslüman mürted olup müşriklerin yanına gitti. Bunun üzerine (c.c) Ali imran 86'dan 89'a kadar olan ayetleri indirdi. Bu adamın müslüman olan kavmi ona bu ayetleri götürdü ve okudu. Bu ayetler okunduğunda adam:
"Vallahi! Kavmim Rasulullah (s.a.s)'e yalan söylemediler, Rasulullah (s.a.s) de'a yalan söylemedi.(c.c) ise en doğru söyleyendir" dedi ve sonra tevbe edip Rasulullah (s.a.s)'in yanına döndü. Rasulullah (s.a.s) onun tevbesini kabul etti ve serbest bıraktı." (Nesei, Hakim, İbni Hibban, Beyhaki) (Hakim ve Zehebi bu hadis için sahih dediler)
Bazı alimlere göre bu ayetler kitap ehli (özellikle yahudiler) hakkında inmiştir.
Bu ayetlerin kitap ehli hakkında indiğini söyleyenler ayetleri şöyle açıklamaktadırlar: Hristiyanlar ve yahudiler kitaplarında Rasulullah (s.a.s)'in zikrini ve onun sıfatlarını gördüler ve Rasulullah (s.a.s) rasul olarak gönderilmeden önce onun hak bir rasul olduğunu kabul ve ikrar ettiler. Hatta böyle bir rasulün geleceğini herkese yaydılar. Fakat o rasul kendilerinden değil de araplardan çıkınca hak olduğunu kabul etmelerine rağmen içlerindeki hased ve kıskançlık sebebiyle onun risaletini inkar ettiler. Bu sebeble (c.c) bunlar hakkında Al-i İmran 86-88 ayetlerini indirdi.
(c.c), iman ettikten sonra tekrar gerisin geri küfre dönenler hakkında şöyle buyuruyor:
"İman ettikten, imanın tadını tattıktan,'ın rasulü Muhammed (s.a.s)'in hak olduğunu kabul ettikten ve bu rasulün getirdiği şeylerin doğruluğunu açık delillerle gördükten sonra imanı terkedip küfrü seçenlere nasıl hidayet etsin? Bu küfür üzere kaldıkları müddetçe onlara asla hidayet etmez. Çünkü onlar zulmün en büyüğünü işlemişlerdir. Onlar hem nefislerine hem'a, hem rasulüne, hem müslümanlara hem de insalara zulmetmişlerdir. Bu zulüm üzerinde kaldıkları müddetçe (c.c) onlara hidayet etmez. Onların doğru yolu bulmalarına yardım etmez."
“Şüphesiz ki zalim bir kavme hidayet etmez.”
(c.c) bilerek küfrü seçenlere ve hakkı gördükten sonra batılı hakka tercih edenlere yani; doğru yolu bulmak, öğrenmek, doğru yola uymak istemeyen kimselere, bu durumda kaldıkları müddetçe doğru yolu bulmaları için yardımcı olmaz. Fakat doğru yolu bildikleri anda ona tabi olanlara yardım eder, onları doğru yolda sabit kılar. Bu konuda kafirler iki türlüdür:
1 - Bilerek sapanlar: Bunların iman etmeleri çok zordur.
2 - Bilmeyerek sapanlar: Bunlar doğru yol gösterildiğinde büyük ihtimalle doğru yola uyarlar. Bu sebeble İslam davetçisi bu ikinci kısma daha çok önem vermeli ve bu kimseleri muhatab almalıdır.
Ayetin; " zalim bir kavme hidayet etmez.” kısmındaki "zalim" kelimesi kafir manasındadır.
Ayet:86
Konu: Bilerek islam Dinini Terkedenlerin Durumu [/B][/I]
بســـم الله الرحمن الرحيم
كَيْفَ يَهْدِي اللّهُ قَوْمًا كَفَرُواْ بَعْدَ إِيمَانِهِمْ وَشَهِدُواْ أَنَّ الرَّسُولَ حَقٌّ وَجَاءهُمُ الْبَيِّنَاتُ وَاللّهُ لاَ يَهْدِي الْقَوْمَ الظَّالِمِينَ
86 -İman ettikten, (kendilerine gelen) rasulün hak olduğuna şehadet ettikten ve kendilerine apaçık deliller geldikten sonra inkar eden bir millete nasıl hidayet eder? Şüphesiz ki zalim bir kavme hidayet etmez.
(c.c), gerçek İslam'ın ne olduğunu, bütün nebi ve rasullerin dininin İslam olduğunu ve din olarak yalnız İslam'dan razı olduğunu bildirdikten sonra İslam'ı kabul etmeyip reddedenlerin hükmünü ve onlara verilecek cezaları anlatmaya başlıyor.
Bu ayet ve bundan sonraki üç ayetin nüzul sebebi hakkında alimler ihtilaf etmişlerdi .Bazı alimler İbni Abbas'ın rivayetini kendilerine delil alarak bu ayetlerin bir ensari hakkında nazil olduğunu söylemişlerdir.
İbni Abbas (r.a)'dan şöyle dediği rivayet olunmuştur:
"Ensar'dan bir müslüman mürted olup müşriklerin yanına gitti. Bunun üzerine (c.c) Ali imran 86'dan 89'a kadar olan ayetleri indirdi. Bu adamın müslüman olan kavmi ona bu ayetleri götürdü ve okudu. Bu ayetler okunduğunda adam:
"Vallahi! Kavmim Rasulullah (s.a.s)'e yalan söylemediler, Rasulullah (s.a.s) de'a yalan söylemedi.(c.c) ise en doğru söyleyendir" dedi ve sonra tevbe edip Rasulullah (s.a.s)'in yanına döndü. Rasulullah (s.a.s) onun tevbesini kabul etti ve serbest bıraktı." (Nesei, Hakim, İbni Hibban, Beyhaki) (Hakim ve Zehebi bu hadis için sahih dediler)
Bazı alimlere göre bu ayetler kitap ehli (özellikle yahudiler) hakkında inmiştir.
Bu ayetlerin kitap ehli hakkında indiğini söyleyenler ayetleri şöyle açıklamaktadırlar: Hristiyanlar ve yahudiler kitaplarında Rasulullah (s.a.s)'in zikrini ve onun sıfatlarını gördüler ve Rasulullah (s.a.s) rasul olarak gönderilmeden önce onun hak bir rasul olduğunu kabul ve ikrar ettiler. Hatta böyle bir rasulün geleceğini herkese yaydılar. Fakat o rasul kendilerinden değil de araplardan çıkınca hak olduğunu kabul etmelerine rağmen içlerindeki hased ve kıskançlık sebebiyle onun risaletini inkar ettiler. Bu sebeble (c.c) bunlar hakkında Al-i İmran 86-88 ayetlerini indirdi.
(c.c), iman ettikten sonra tekrar gerisin geri küfre dönenler hakkında şöyle buyuruyor:
"İman ettikten, imanın tadını tattıktan,'ın rasulü Muhammed (s.a.s)'in hak olduğunu kabul ettikten ve bu rasulün getirdiği şeylerin doğruluğunu açık delillerle gördükten sonra imanı terkedip küfrü seçenlere nasıl hidayet etsin? Bu küfür üzere kaldıkları müddetçe onlara asla hidayet etmez. Çünkü onlar zulmün en büyüğünü işlemişlerdir. Onlar hem nefislerine hem'a, hem rasulüne, hem müslümanlara hem de insalara zulmetmişlerdir. Bu zulüm üzerinde kaldıkları müddetçe (c.c) onlara hidayet etmez. Onların doğru yolu bulmalarına yardım etmez."
“Şüphesiz ki zalim bir kavme hidayet etmez.”
(c.c) bilerek küfrü seçenlere ve hakkı gördükten sonra batılı hakka tercih edenlere yani; doğru yolu bulmak, öğrenmek, doğru yola uymak istemeyen kimselere, bu durumda kaldıkları müddetçe doğru yolu bulmaları için yardımcı olmaz. Fakat doğru yolu bildikleri anda ona tabi olanlara yardım eder, onları doğru yolda sabit kılar. Bu konuda kafirler iki türlüdür:
1 - Bilerek sapanlar: Bunların iman etmeleri çok zordur.
2 - Bilmeyerek sapanlar: Bunlar doğru yol gösterildiğinde büyük ihtimalle doğru yola uyarlar. Bu sebeble İslam davetçisi bu ikinci kısma daha çok önem vermeli ve bu kimseleri muhatab almalıdır.
Ayetin; " zalim bir kavme hidayet etmez.” kısmındaki "zalim" kelimesi kafir manasındadır.
Moderatör tarafında düzenlendi: