BEŞ NİMETİN KIYMETİNİ BİLMEK
Allâhü Teâlâ insanlara birçok nimetler ihsan buyurmuştur. Bu nimetlerden güzelce istifade edenler ebedî saadete kavuşurlar.
Hayat: Hayat bir nimettir. Biz bu sayede dünyamızı, ahiretimizi öğrenir, Rabb'imize kullukta bulunmak şerefine nail oluruz. Fakat bu hayatımızı mutlaka ölüm takip edecektir. Onun için ölüm gelmeden bu hayatımızdan güzelce istifadeye çalışmalı, hayatı faydasız şeyler uğrunda elden çıkarmamalıyız.
Sıhhat: Sıhhat de bir nimettir. Biz bu sayede hayatımızı tanzim ederiz. Fakat bu sıhhatin gidip hastalığın gelmesi daima mümkündür. O halde üzerimize düşen vazifeleri derhal yapmalı ve bu günkü işimizi yarına bırakmamalıyız. Çünkü sonradan bunları yapmaya imkân olmayabilir.
Boş vakit: Boş vakit de bir nimettir. Ancak insan bunu, dünyanın fani, geçici şeylerine değil, ölüm tehlikesi gelmeden önce ebedî saadetine vesile olacak şeylere harcamalı, ibadet ve taatle meşgul bulunmalıdır.
Gençlik: Bu da bir nimettir. İnsan bu çağda iken ilim ve irfan tahsiline, ibadet ve taat ile meşgul olmaya daha fazla müsait bulunur. Artık ihtiyarlık hali yüz gösterip de sahibini kuvvetten, faaliyetten düşürmeden hayırlı şeylere çalışmalı, gençlikten takdire layık bir şekilde istifade etmelidir.
Zenginlik: Bu da bir nimettir. Helâlinden kazanılmış bir servet, sahibi için ilahi bir ihsandır. Fakat bu dünyada her şey gibi servet ve mal mülk de geçicidir. İnsan ölünce bütün sahip olduğu şeyler elinden çıkmış olur. Artık ihtiyatlı olmalı, daha elde servet ve fırsat varken zenginlikten meşru surette istifade etmeli, zekât vermeli, sadaka vermeyi büyük bir nimet bilmeli, hem dünya hayatını güzelce tanzim ile uğraşmalı, hem de âhiret hayatını ve saadetini temine çalışmalıdır.
Allâhü Teâlâ insanlara birçok nimetler ihsan buyurmuştur. Bu nimetlerden güzelce istifade edenler ebedî saadete kavuşurlar.
Hayat: Hayat bir nimettir. Biz bu sayede dünyamızı, ahiretimizi öğrenir, Rabb'imize kullukta bulunmak şerefine nail oluruz. Fakat bu hayatımızı mutlaka ölüm takip edecektir. Onun için ölüm gelmeden bu hayatımızdan güzelce istifadeye çalışmalı, hayatı faydasız şeyler uğrunda elden çıkarmamalıyız.
Sıhhat: Sıhhat de bir nimettir. Biz bu sayede hayatımızı tanzim ederiz. Fakat bu sıhhatin gidip hastalığın gelmesi daima mümkündür. O halde üzerimize düşen vazifeleri derhal yapmalı ve bu günkü işimizi yarına bırakmamalıyız. Çünkü sonradan bunları yapmaya imkân olmayabilir.
Boş vakit: Boş vakit de bir nimettir. Ancak insan bunu, dünyanın fani, geçici şeylerine değil, ölüm tehlikesi gelmeden önce ebedî saadetine vesile olacak şeylere harcamalı, ibadet ve taatle meşgul bulunmalıdır.
Gençlik: Bu da bir nimettir. İnsan bu çağda iken ilim ve irfan tahsiline, ibadet ve taat ile meşgul olmaya daha fazla müsait bulunur. Artık ihtiyarlık hali yüz gösterip de sahibini kuvvetten, faaliyetten düşürmeden hayırlı şeylere çalışmalı, gençlikten takdire layık bir şekilde istifade etmelidir.
Zenginlik: Bu da bir nimettir. Helâlinden kazanılmış bir servet, sahibi için ilahi bir ihsandır. Fakat bu dünyada her şey gibi servet ve mal mülk de geçicidir. İnsan ölünce bütün sahip olduğu şeyler elinden çıkmış olur. Artık ihtiyatlı olmalı, daha elde servet ve fırsat varken zenginlikten meşru surette istifade etmeli, zekât vermeli, sadaka vermeyi büyük bir nimet bilmeli, hem dünya hayatını güzelce tanzim ile uğraşmalı, hem de âhiret hayatını ve saadetini temine çalışmalıdır.
Alıntı....