MURATS44
Özel Üye
O vahşeti Türk subayın gözünden anlattı
AP'nin Ermeni Soykırımı tasarısını kabul etmesiyle o günler yeniden gündeme geldi. Ama asıl gerçek bambaşka!
1915-1918 yılları arasında Doğu’da Ermeni çetelerce hamile kadınların karınları deşildi; anneler, tanırda pişirilen yavrularının etlerini yemeye zorlandı.
Erzurumlu Gazeteci-Yazar Selahattin Turgay Daloğlu'nun şahitlerin anlatımıyla kaleme aldığı "1915-1918 Ermeni Zulmü" isimli kitapta ayrıca bir Türk subay karşılaştıkları manzarayı şöyle anlatıyor:
CİĞERLERİ TELLERE ASILDI
"Telgraf tellerine hep çocuk ciğerleri asılmıştı. Karınları deşilmiş, çırılçıplak kadın cesetleri geçeceğim yolun iki tarafına dizilmişti. Talihsiz milletimizin bu halini gördüğümüz zaman adeta delirecek bir hale gelmiştik."
RUSYA'DAN SATIR GETİRİLDİ
Kitapta, Ermeni çetelerince alınan kararlar anlatılıyor. Bu kararlardan biri şu şekilde aktarılıyor:
"Tenhada ve müsait buldukları her yerde rastladıkları Türkleri öldürmek. Bu karar İncil üzerine el basarak yemin ettirilerek alınmıştır. Ve bu insanlık dışı karara ilerde Erzurum’da işgal edildikten sonra referandum isteneceği ve köylerde Türklerin hiç bulunmadığını ispat ve temin gayesi gerekçe oluyordu. Bu canavarca, barbarca kararı tatbik için Rusya’dan çok miktarda ‘topora’ (Rusça, satıra benzer kesici alet) getirilmiştir."
YAVRUSUNUN ETİNİ YEDİRMEK İSTEDİLER
Ermeni katliamlarına şahit olan akrabalarından dinlediklerini aktaran bir kişi de acı olayı şöyle anlatıyor:
AP'nin Ermeni Soykırımı tasarısını kabul etmesiyle o günler yeniden gündeme geldi. Ama asıl gerçek bambaşka!
1915-1918 yılları arasında Doğu’da Ermeni çetelerce hamile kadınların karınları deşildi; anneler, tanırda pişirilen yavrularının etlerini yemeye zorlandı.
Erzurumlu Gazeteci-Yazar Selahattin Turgay Daloğlu'nun şahitlerin anlatımıyla kaleme aldığı "1915-1918 Ermeni Zulmü" isimli kitapta ayrıca bir Türk subay karşılaştıkları manzarayı şöyle anlatıyor:
CİĞERLERİ TELLERE ASILDI
"Telgraf tellerine hep çocuk ciğerleri asılmıştı. Karınları deşilmiş, çırılçıplak kadın cesetleri geçeceğim yolun iki tarafına dizilmişti. Talihsiz milletimizin bu halini gördüğümüz zaman adeta delirecek bir hale gelmiştik."
RUSYA'DAN SATIR GETİRİLDİ
Kitapta, Ermeni çetelerince alınan kararlar anlatılıyor. Bu kararlardan biri şu şekilde aktarılıyor:
"Tenhada ve müsait buldukları her yerde rastladıkları Türkleri öldürmek. Bu karar İncil üzerine el basarak yemin ettirilerek alınmıştır. Ve bu insanlık dışı karara ilerde Erzurum’da işgal edildikten sonra referandum isteneceği ve köylerde Türklerin hiç bulunmadığını ispat ve temin gayesi gerekçe oluyordu. Bu canavarca, barbarca kararı tatbik için Rusya’dan çok miktarda ‘topora’ (Rusça, satıra benzer kesici alet) getirilmiştir."
YAVRUSUNUN ETİNİ YEDİRMEK İSTEDİLER
Ermeni katliamlarına şahit olan akrabalarından dinlediklerini aktaran bir kişi de acı olayı şöyle anlatıyor:
BİLGİ
"Ermeni çetesine mensup birkaç kişi 'Fatma' ismindeki bir ANA’nın kucağındaki süt emen çocuğunu yanan tandıra sarkıtmış, figanlar içerisinde yanarak ölen, kebap olan yavrusunu yemesi için ölüm tehdidi ile annesine teklif etmişler. Yavrusunun gözleri önünde canlı canlı yakılması ve en hazin bir tarzda öldürülmesi yetmiyormuş gibi üstelik 'Bu kebabı yiyeceksin!' diye kırbaçlanan annenin kalbi çok elim acıya 34 dakika tahammül edebilmiş... Bir iki defa 'Kafirler!' diye bağırabilmiş ve kalp damarları kopmuş olmasından ağzından kan gelerek yıkılmış ve ölmüş."