Nur Hanım
Aktif Üyemiz
23 Receb 2015 Cuma
وَهُوَ الَّذِي خَلَقَ اللَّيْلَ وَالنَّهَارَ وَالشَّمْسَ وَالْقَمَرَ كُلٌّ فِي فَلَكٍ يَسْبَحُونَ
وَمَا جَعَلْنَا لِبَشَرٍ مِّن قَبْلِكَ الْخُلْدَ أَفَإِن مِّتَّ فَهُمُ الْخَالِدُونَ
كُلُّ نَفْسٍ ذَائِقَةُ الْمَوْتِ وَنَبْلُوكُم بِالشَّرِّ وَالْخَيْرِ فِتْنَةً وَإِلَيْنَا تُرْجَعُونَ
Sadakallahul Aziym Enbiya Suresi 33 - 34 - 35
Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim
Ve huvellezî halakal leyle ven nehâre veş şemse vel kamer(kamere), kullun fî felekin yesbehûn.
Ve mâ cealnâ li beşerin min kablikel huld(hulde), e fe in mitte fe humul hâlidûn.
Kullu nefsin zâikatul mevt(mevti), ve neblûkum biş şerri vel hayri fitneh(fitneten), ve ileynâ turceûn
Meali:
Geceyi ve gündüzü, Güneş’i ve Ay’ı yaratan O’dur. Hepsi
feleklerinde (yörüngelerinde, kendi sistemleri icinde) devir daim eder
dururlar.
Senden öncekileride ilk haline dahil etmedikmi (döndürmedikmi)
biz. öldüklerinde onlarida o ilk hallerine dahil edecek (döndürcek) olan
biziz.
Her can ölümü tadacaktır, sizi imtihan olsun diye iyilik ve kötülüklerle sınarız. Sonunda hepiniz bize döndürüleceksiniz.
Sadakallahul Aziym Enbiya Suresi 33 - 34 - 35
Allahümme salli ala Muhammedin ve ala elihi vesahbihi ve
selleme, nebiyyen ve rasulen ve imamen ve emiren lil müminine, vel mehdi
hüve hüve.
Yolculuğumuza Başlıyoruz.
Hidrellezi geride biraktik, fakat yine Rabbimin bize gösterdigi
mucizeleri devam ediyor. ve ben 5 mayis günü arabamin lastiklerini
degiştirmeye gitdim ve orada HIZIR ile karşilaştim yani HIZIR isimli bir
ademoglu ile karşilaşdim. ve gecenki receb olayini bilen, bunuda cözmüş
olur, biz dahi bunu onunla kiyas ettik, ve demek olurki, "Hidrellez günü Hizir ile ilyas buluşurmuş"
işde kim HIZIR ile buluşdu? ben. ben ilyas oda Hizir makamina girdik.
ve 5 Mayis Hidrellez günüydü, sizlerden yine belki bazilarniz bu
kerameti tadip bildiler. bazinizda şartlanmiş vaziyette, hidrellezi
illaki 6 mayisda oluyor sanip, 6 mayisi beklediniz. halbuki 5 mayis
hizir ile ilyas buluşdu, ve o gün Hizir isimli akrabasi olupda her gün
veya iki güne bir görenler degilde, uzun zaman sonra ilk defa HIZIR
isimli arkadaşini, akrabisni görenler , belkide bizimle bu kerameti
taddilar ve ilyaslik makamina erdiler.
HIZIRLIK makami
ilyaslikdan sonraki makamdir. ve HIZIR olan, Allahi o kadar yakinen
bilirki, ve aynen Allahu tealanin yaninda zaman ve mekanin hepsinin
hazir vaziyette durdugu gibi, HIZIR da onlari hazir vaziyette bulur
yani, mesela ben, bunu yazarken iki saat sonra ne olcak? Allah
bildirmedikce bilemem. amma HIZIR icin, o iki saat degil, kiyamete kadar
olan ve olcaklar onun önünde hazir vaziyette durur. ve O, eger gerekli
görürse, zamanin ve şahislarin failiyetlerinin zamanda ve mekandaki
akişina müdahele edip degiştirebilir.
Halilullah makami ise, bir alt
makam ve O kimse, Allaha o kadar yakinki, ve yakinen bilirki, Allahdan
ona gelen mesajlar, vahiyler o dereceki, baştaki ayette gectigi gibi,
hayirlarda şerlerde sadece bir imtihan meselesi, yani bu öz evladinin
cani söz konusu olsa bile yani. ve hal bölye olunca HIZIRLIK Allahin
öyle bir kulu ki, ona "bunu öldür, veya şuna yardim et" deyince, daha
sözü ikiletmeden, orda hazir olup bitip, yardim ise yardim edip, zarar
verilcekse zarar vermekle memurdur. işde bu makama cikmadan önce
halilullah makami vardir işde, bu hakdan gelen vahiyi duymaya başlanilan
yer, ve burda tilsim, bu vahiydeki yapman gereken emir, hatta öz
evladin hakkinda, veya kendin hakinda, veya ehlin akraban hakindada
olabilir, amma emir demiri keser kurali geregi, emre itaat edebilen
kimseler bir üst makam olan HIZIR makamina cikarlar.
Amma burdaki tehlike, ayni ibrahimin oglunu kesmesi olayini,
icinde hastalik haline getiren dogulu bir adam, bir belgeselde
anlatildi, evladini kesmiş. ve bu mahkeme kayiltari ile sabit, ve o adam
demiş " Bana oglunu keseceksin" dediler demiş. halbuki Allah işde
ismaili kesilmkeden bir koç ile bagişlamiş, o olay sadece, ibrahimin
Allaha güvenci yakinen tammidir degilmidir sinanmak icin, ve Hz. ibrahim
yakin biligisine sahip oldugunu, Ismaili kurban edcecek dereceya
varmasi sonucu ispat etmiş. ancaak işde burda o ses şeytanlardan ve
cinlerin iyileri veya kötülerinden de gelebilir, ve seni
kandirabilirler. ve bu gün ibrahim aleyhisselam bir pisikiyatra görünse
ve dese, böyle böyle ona deli raporu verip deli diyeceklerdir. amma biz
kurandan Hz ibrahimin, deli amma, Allah delisi oldugunu biliyoruz. yani
evladini kescek kadar deli, Amma Allah delisiki, Allahin emrine itaatin
bu kadar zor ve zahmetlisini kabullenebilmek zor iş yani. ve böyle bir
yakine ulaşanin ondan sonraki makami HIZIR makami artik. ve onun bütün
faaliyetleri vahiy ile, ve yakin biligisi ile olurki, ve Allah "as " derse asip "kes" derse kesebilcek kadar cevik kuvetli ve yakin bilgisi olan ve felekleri görebilme yetenegi verilen kimse demekdir.
---oOo---
Ceviklikden bahsedince işde Engin Noyan Ezan duasi icin diyorki "insani dik ve diri tutan Namazin Rabbi" diyor
yani namaz, işde insan yaşlaninca ve calişip spor yapmayinca, kaslari
cözülme gösterir, ve cocuklaşip gücsüzleşir demişdik. işde beş vakit
namazin gayelerinden biride Engin Noyan in dedigi gibi insani dik ve
diri kuvetli tutmak icindir. ve her secde şinav cekmekdir, ve günde beş
vakit ile en az kac şinav cekmek yeterli imiş onu ögreniyoruz, ve yine
ruku bel hareketi, yine tahiyatta ayaklarin parmaklirinin kibleye
dönmesi,yien selam vererek saga sola kafayi cevirmek, boyun kaslari
icin, yine tahiyattan kalkarken parmak esnetme hareketi ve sonra ziplama
ile ayaga kalkma hareketi hepsi, insani yaşli piir dede olsada, bütün
kaslarini, spor yaptirtip, O kimsenin, ölüm gelene kadar gücden
düşmesine, muhtac duruma düşmesinie engel olmak icindir. yani "insani
dik ve diri tutan namazin Rabbinin " kullarina ikrami yani. Namaz öyle
kücümsencek bir amel degildir, binlerce fazileti ve faydasi vardir. ve
işde o bazi insanlarin kullandigi "iman kuveti ile aykda" dedikleri,
namazin spor Kuvveti ile, yaşlansada kaslari cözülmeyip, Ayakda
kalabilenler demekdir.
---oOo---
Gecen Mesut Yar in programina katilan Sezen Aksu, birinci
agizdan anlatti : "kuantum hikayesini duydum ve ögrendim, ve o gün
yukardaki aynanin karşisina gecdim, ve kendimi motive ediyordum, ve sen
güclüsün kuvvetlisin diyordum. ve merdivenden yuvarlandim ayagimi
kirdim." dedi.
insanin kiramen katibin melekleri iki yanindaki melekler, namaz
kilinca, onun namazini alip, semalari kat kat gecerek, cenabi mevlaya
götürürlermiş. eger namaz yalniş, şuursuz ve noksansa daha birinci kat
semayi gecemezmiş, ve alip gelip o kimsenin başina calarlarmiş o
namazini. işde sezen quantum ögreniyorda, yaptigina itimadi yok. yani
iman demek :Allaha peygamerlere,... inanmak tamamda, esaaaasen iman
inanmak güvenmek demekdir.
Daha önce yazdigimiz vaazlarimzda gecen bir peygambere Allahin ,
"senin ümmetin iman etmedikleri icin onlara azap edecen, sen inanan
ümmetini ve ehlini köyün ortasina topla, ve etrafiniza bir cizgi cizin,
ve orda icinde durun, ben sizi onunla korurum ve digelerini helak
edecegim" diye vahyetti ve o peygamber ve ümmeti öyle yapip o deynekle
cizilen bir cizginin ardinda rabbimizin oldugunu, ve O nun, onlari o bir
cizgilye koruyucagina inandilar ve onlarin bu imanini, yani ona
inanmalarini zedeyebilcek, hicbir nesne yok. ve böylece onlar o cizgi
ile kurtuldu ve allah o inancsiz ümmeti helak etdi, yine hz peygamber
bir gazaada, yani savaşda sulari kalmayinca, askerleri sulamak icin,
getirin kalan suyu dedi, ve ve bir eline kalan suyu aldi, diger elinin
parmaklarini acip uzatdi, ve kalan suyu üsütüne dökdü ve parmklarindan
beş pinar fişkirip bütün askerlere su icirdi , amma burdaki tilsim ise,
kalan suyu ve parmaklarini kullanmasi, yani bunu yaptiki, onu gören
ashab, onun böyle bir şey yapacagini akillarinda hayal edip inandilar ve
O ndan zaten bir mucize bekliyorlardi hepsi, ve oda onlarin inanci ve
imani ile bu mucizeyi gösterdi. yani o ashabin öyle inanmalari bunu
böyle yapti. yineMuhammed mustafa sallallahu aleyhi vesellem bir gece
mescidde ders veriyordu, ve gaz lambasinin gazyagi bitti, ve baktiki
karanlikda kalcaklar, ve muhammed Ebubekre dedki: "kandilin icine tükür"
dedi ve Ebubekr şek şüphe etmeden icine tükürdü ve kandil günlerce
yandi ve ve taaaki bir mendebur, Ebubekrin evinin yanindan gecerken hic
kandil tükrükle yanarmi diye, imani bozup şom agizlilik edesiye kadar, o
kandil sönmedi. yani iman demek saf olarak, şeksiz şüphesiz inanmak
demekdir kardeşlerim. Yine insan hasta olunca , hastayi hap, ilac,
doktur iyi etmez, iyi eden senin inanman, iyi olcagina bir sebeb bulup,
bu sebeb bu bir ilac veya bitki veya doktur olsun, onun sebebiyle iyi
olacagina inanip, bu imanina sakin ha sakin leke ve şüphe getirmemen ile
olur. ne zaman " hic tükürek ile kandilmi yanar"
deyip imanin bozuldu, bilki o tedavi boşa gider . ey Sezen Aksu! önce
yaptigina iman et, inan. vallahi quantum demek iman demekdir, amma
gavurcasi qunatum, biz müslümanlar saf iman deriz ona. yani safca
inanmak, inanirsan olmayacaklar, keremet ve mucize ile oluverir. ve
ayrica işde "iyilik yap kötülük bekle" derler
neden?= cünkü Allah herşeyi zevc halinde, yani ciftler olarak
yarattigini kuranda beyan ediyor. sag el ile sol el , aci ile tatli,
gece ile gündüz , musa ile firavun, ibrahim ile nemrut gibi. ve sen bir
iyilk yaptinsa, bilki onun meşhudu olan bir kötülk zevci ve eşi vardir,
unutma bunu ve o yüzden iyilik karşiliginda sana bir kötülük yapan
cikar, ve her kötünüde karşisinda bir iyi vardir. tam ziddini alirsak
ve ve biz müminler iyilikle emrolunduk, ve kafirler ise katlarda
yatlarda cünkü onlarin ettigi kötülügün zevci iyilik oldugundan, onlar
islah olsun diye onlari iyilik bulur, yatlar katlar bulur, bilzer ise
cennetin yoluna dizilmiş olan cileleri ceke ceke cennete dogru gideriz.
onlarsa ceheneme dogru giden yolun üzerindeki iyi şeyleri toplaya
toplaya cehenneme dogru giderler . ve ey sezen şunuda ögren ve sen bir
iyilk yaparsan, senin amelin bir cocukda ruh olcak demekdir, ve o cocuk
bedenini bulunca, istermisin onun elvenecek bir eşi, kiz arkdaşi
olmasin, ve müzmin bekar ömür gecirsin. yani herşey ziddi ile müsamma ve
zevc zevc, o yüzden eski evliyalar başlarina bela gelmeyince "herhalde
Allah bizi unuttu" diye korkarlamiş. ve yine ey sezen! gece namazi kilan
kimse şeytanin gözünü kör eder.
Gece veya gündüz sadaka veren, şeytanin bacagini kirip ya felc eder , yada sakat eder.
ve sen gece namazina devam edip şeytani kör edecegine, ve
sadaka verip şeytanin bacagini kiracagina, şeytan senin bacagini
merdivenden yuvarlayip kirmiş, "Acaba nerede yalniş yapiyon demek yokmu?
---oOo--
şeytanin Peygamber Efendİmİz (s.a.v.) İn sorularina verdİğİ cevaplar:
Soru: oturma arkadaşın kimdir?
Cevap: faiz yiyen
Soru: dostun kimdir?
Cevap: zina eden
Soru: yatak arkadaşın kimdir?
Cevap: sarhoş
Soru: misafirin kimdir?
Cevap: hırsız
Soru: elçin kimdir?
Cevap: sihirbaz
Soru: gözünün nuru nedir?
Cevap: karı boşamak (eşini boşayan)
Soru: sevgilin kimdir?
Cevap: cuma namazını terkedenler
Soru: kalbini kim kırar?
Cevap: allah yolunda cihada koşanlar
Soru: senin cismini ne eritir?
Cevap: tevbe edenler
Soru: ciğerini ne parçalar?
Cevap: gece ve gündüz allah’a yapılan istiğfar
Soru: yüzünü ne buruşturur?
Cevap: gizli verilen sadaka
p. gözlerini ne kör eder?
Cevap: gece namazı
Soru: başını ne eğdirir?
Cevap: cemaatle kılınan namaz
Soru: sana göre insanın en saadetlisi kimdir?
Cevap: namazı bilerek kasten bırakanlar
Soru: sana göre insanların en kötüsü kimdir?
Cevap: cimriler
Soru: seni işinden ne alıkoyar?
Cevap: ulema meclisleri
Soru: yemeğini nasıl yersin?
Cevap: sol elin parmak uçlarıyla
Soru: sam yeli estiğinde ve sıcaklar kavurduğu zaman çocuklarını nerede gölgelendirirsin?
Cevap: İnsanların tırnakları arasında
Soru: rabbinden neler talep ettin?
Cevap: 10 şey istedim
---oOo---
Muhyiddin-i Arabi Hazretlerinin SECERET' ÜL KEVN eserinden özetlenerek alınmıştır.
Şeytanın Hileleri
Muaz b, Cebel rivayet ediyor :
- Bir gün Resullullah (s.a) ile beraberdik. Ansardan birinin
evinde toplanmıştık.. Tam bir cemaat olmuştuk. Sohbete dalmıştık.
Bu arada, dışarıdan bir ses geldi :
- Ev sahibi..... içerdekiler... Eve girmem için bana izin verir misiniz? Benim sizden bir dileğim var.
Resullullah (s.a) Efendimiz,
-Bu seslenen kimdir bilir misiniz?
-En iyi bilen ALLAH ve Resuludur.
- O, lain iblistir. 'Şeytandır' Allah'ın laneti onun üzerine olsun.
Hz. Ömer :
-Ya Resullullah, bana izin veriniz onu öldüreyim.
- Dur ya Ömer, biliyomusun ki; ona belli bir vakte kadar mühlet
verilmiştir... Öldürmeyi bırak. Kapıyı ona açın gelsin... O buraya
gelmek için emir almıştır. Diyeceklerini anlamaya çalışınız. Size
anlatacaklarını iyi dinleyiniz.
Kapı açıldı...
Bir ihtiyar. Şaşı. Aynı zamanda köse. Çenesinde altı veya yedi
kadar kıl sallanıyor. At kılı gibi. Gözleri yukarı doğru açılmış.
Kafası, büyük bir fil kafası gibi. Dudakları da, bir manda dudağına
benziyordu.
Sonra, şöyle bir selam verdi ;
-Selam ya Muhammed; selam size ey cemaat-i müslimin.
-Selam Allah'ındır ya lain. Bir iş için geldiğini duydum; nedir o iş?
-Benim buraya gelişim kendi arzumla olmadı. Mecburen geldim.
-Nedir o mecburiyetin ?
-İzzet sahibi Rabbın katından bana bir melek geldi. Ve dedi ki;
"Allah-ü Taâlâ sana emir veriyor: Muhammed'e gideceksin. Ama düşük ve
zelil bir halde. Tevazu ile. Ona gideceksin ve ademoğullarını nasıl
kandırdığını anlatacaksın. Onları nasıl aldattığını söyleyeceksin bir
bir ona. Sonra o sana ne sorarsa doğrusunu diyeceksin."
Sonra ... Allah-ü Taâlâ buyurdu ki :
"Söylediklerine bir yalan katarsan, doğruyu sölemezsen... seni kül
ederim; rüzgara savurur... Düşmanlarının önünde, seni rüsvay ederim."
İşte ... böyle; ya Muhammed, o emir üzerine sana geldim. Arzu
ettiğini bana sor. Şayet bana sorduklarına doğru cevap
vermezsem;düşmanlarım benimle eğlenecek. Şu muhakkak ki , düşmanlarımın
eğlencesi olmaktan daha zor bir şey yoktur.
Halk Arasında En Çok Sevmedikleri
Bundan sona Resullullah (s.a.) Efendimiz şöyle sordu :
-Madem ki, sözlerinde doğru olacaksın. O halde bana anlat: Halk arasında en çok sevmediğin kimdir ?
Şeytan şu cevabı verdi :
-Sensin ya Muhammed. Allah' ın yarattıkları arasında senden daha
çok sevmediğim kimse yoktur. Sonra senin gibi kim olabilirki?
-Benden sonra, en çok kimlere buğuzlusun ve sevmezsin?.
-Müttaki bir gence ki ... varlığını Allah yoluna vermiştir.
-Sonra kimi sevmezsin?
-Kendisini sabırlı bildiğim şüpheli işlerden sakınan alimi ...
-Sonra ?
-Temizlik işinde... yıkadığı yerleri üç defa yıkamayı adet eden kimseyi.
-Sonra ?
-Sabırlı olan bir fakiri ki ; ihtiyacını kimseye anlatmaz... Halinden şikayet etmez.
-Peki, bu fakirin sabırlı olduğunu nerden bilirsin ?
-Ya Muhammed, ihtiyacını kendi gibi birine açmaz. Her kim
ihtiyacını kendi gibi birine üç gün üst üste anlatırsa, Allah onu
sabredenlerden yazmaz. Sabırlı kimselerin işi buna benzemez. Hasılı ,
onun sabrını; halinden, tavrından ve şikayet etmeyişinden anlarım.
-Sonra kim ?
-Şükreden zengin.
-Peki, ama zenginin şükreden olduğunu nasıl anlarsın ?
-Onu görürsem ki , aldığını helal yoldan alıyor ve mahalline harcıyor. Bilirim ki: şükreden bir zengindir.
İbadet Esnasında Şeytanın Hali
Resullullah (s.a.) Efendimiz bu defa mevzuu değiştirdi ve ona başka bir sual sordu :
-Peki, ümmetim namaza kalkınca, senin halin nice olur?
-Ya Muhammed, beni bir sıtma tutar. Titrerim.
-Neden böyle olursun; ya lain ?
-Çünkü bir kul, Allah için secde edince bir derece yükselir.
- Peki ya oruç tuttukları zaman nasıl olursun ?
-O zaman da bağlanırım. Taa, onlar iftar edinceye kadar.
-Peki ya hac yaptıkları zaman nasıl olursun ?
-O zaman da çıldırırım.
-Peki, ya Kur'an okudukları zaman nasıl olursun ?
-O zaman da, eririm. Tıpkı ateşte eriyen bir kurşun gibi eririm.
-Peki ya sadaka verdikleri zaman halin nasıldır ?
-Ha, işte.. o zaman halim pek yaman olur. Sanki sadaka veren, bir testere alır eline, ve beni ikiye böler.
-Neden öyle testere ile ikiye biçilirsin, ya Ebamürre ?
- Çünkü sadakada dört güzellik vardır. Şöyle ki ;
1-Allah-ü Teala, sadaka verenin malına bereket ihsan eyler.
2-O, sadaka veren kimseyi halkına sevdirir.
3-Allah-ü Teala, onun verdiği sadakayı , cehennemle arasında bir perde yapar.
4-Allah-ü Teala, belayı sıkıntıyı ve ahları ondan defeder
---oOo---
Saf iman Adem safiyullah ve havva gibi inanmak, uyanik iman ise neye iman ettgini inandigini bilerek yapilan imandir.
Adem ve havva o kadar safdilarki şeytanada inandilar, oysaki
imanin güclü olani, kime neye iman edip inandigini sorgulayip bilmek,
ve senin iman ettigin veya iman edecegin alemlerin rabbi, bunu
bilmekdir, yine sözüne kitabina inandigin onun rasuludür.
---oOo---
Microsofta yeni yazilimindaki hataya uyari: "4 Temel Yasa"
insan nefes alirken:
- ya burundan alir agizdan geri verir. yani 2 yi birleştirip 1 yapar
- yahut agizdan alip burundan verir: yani 1i ikiye bölüp 2 tane bir yapar yani oda 2
- yahut burundan alip burundan veririr: yani 2=2
---oOo---
Hz Ebu Bekr kendini övenlere karşi demişki: "Rabbim beni
onlarin bildiginden dah hayirli kil ve onlarin bilmedikleri günahlkarimi
affeyleve vebeni bundan dolayi muhaeze etme cezalandirma"
Bizde diyoruzki bizi övenlere veye yerenlere karşi:
Ben ne beni övenlerin beni yücelttigi kadar yüce bir dagim,
nede yerenlerin alcalttigi kadar alcak biriyim, bunu onlara beni onlarin
gözünden düşürmeden onlara anlativer. bazen en dürüst olurum, bazen
yalan bile söylerim, bazen dürüst dogrucu olurum, bazen hirsiz olup
belkide calarim, bazen bol zikir namaz niyaz ederim, bazen acip kuran
bile okuyamaz olurum, yani velhasil kelam bende "o, bu, şu " gibi
Allahin bir kuluyum.
Rabbim sen buyurmadinmi "Ben kulumun zanni üzreyim" diye
Zannetmek ve birini övmk onu kesmekdir diyen muhammed, ondan
böyle dedi. cünkü zan etmek onu ya yüce dag yada yerip alcak yapmakdir
.şeyh ucmaz mürid ucurur kurali yine. büyü ve sihirin tamami bu kuraldir
yani, ayni imanin insani iyi ettigi gibi birkac densiz cinci ve ve onu
yaptiran ahmagin birisini hasta olcak veya düşcek diye zannetmeleri ile
gönderdikleri elektirigin, o saglam kimsenin ayagina dolanmasi, ve
"kulumun zanni üzeriym" ayetinin tezehür etmesidir ve hal böyle olunca
büyünün careside yine imandadir ve
para ile iman kimdedir bilinmez yasasi ve böyle olunca sen
hirsiz zannedersin en dgru alim cikabilir her gördügünü hizir her geceyi
kadir bil söylentisi yani.
وَإِن يَكَادُ الَّذِينَ كَفَرُوا لَيُزْلِقُونَكَ بِأَبْصَارِهِمْ لَمَّا سَمِعُوا الذِّكْرَ وَيَقُولُونَ إِنَّهُ لَمَجْنُونٌ
Sadakallahul Aziym Kalem Suresi 51
Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim
Ve in yekâdullezîne keferû le yuzlikûneke bi ebsârihim lemmâ semîûz zikra ve yekûlûne innehu le mecnûn
Meali:
Muhakkak ki o hakikat bilgisini inkâr edenler, Zikri
(hakikatlerini hatırlatıcıyı) işittiklerinde az kalsın bakışlarıyla
seni devireceklerdi! ve diyorlardiki o cinlendi delirdi.
Sadakallahul Aziym Kalem Suresi 51
yani nazarda böyledir kötü gözle bakmak, yani kötü zan ve
düşüncenin qunatum etkisi, düşünce gücü, yani iman veya quantum gücü.
iyide olabilir kötüde olabilir, hepside birer imtihandir yine.
kim bu gücünü hayirdan yana kullancak, kimde şerden ve kafirlikden yana, yani Allah halife edeceklerini sinar, "Allah olsa ne yapacak iyilikmi kötülükmü" diye.
---oOo---
Güzellik iyilik iman ve dürüstlük, en güzel mümin ve
müslümanlara yakişirken, quntumu bulan, gavur dediklerimiz olmuş,
düşüncenin gücüne iman eden onlar olmuş.
ve bugün bir video gördüm, "hangimiz daha hayvaniz"
yarişmasini insanlar kazanmiş. ve videoda bir karga insan müsveddesi
hayvanlarin attigi dozeleri cöpleri alip, cöp konteynesine atiyor. yani
hayvanlar bile anladi arif olduda, bizim müslüman gecinen hayvanlar,
daha tepişip itişip kakişmakda, velhsail hayvanligi artik, hayvanlar
degil insanlar kazanir olmuş, ve bu insan müsveddesi, tepişip birbirini
öldüren, oraya buraya cöp atan hayvanlarin, yeniden dogduklarinda hayvan
olacaklari kesinleşmiş , ve o insanlik kazanmiş karga gibi hayvanlarin
da insan olacaklari kesin ve kesin gözüküyor.
Rabbim mehdi ve cemaatinin quantumlarini, düşnce güclerini
hayir yolda kullanmalrini, ve insanligi kazanmalarini nasip etsin, ve
onlari hayvanlikdan da berii eylesin.
--OoO--
Amiyn
Elfatiha maassalavat.
Sübhâneke Allahümme ve bihamdik, eşhedü en lâ ilâhe illâ ent, estağfirullahe ve etûbu ileyk.
©Rasulehasret.com
Moderatör tarafında düzenlendi: