Ayyüzlüm
Yeni Üyemiz
Her Günümüz bir Gülümüzdür…!
Bazen düsünürüm, Hayatimizda geriye dönme imkanimiz olsaydi ne cok seyi degistirebilirdik. Hatalarimizi yapmazdik ya da yapmadigimiz icin pisman oldugumuz seyleri yapardik. Söylemekte gec kaldigimiz Cümleleri Zamaninda söylerdik. Ya da söyledikten sonra pisman oldugumuz Sözleri hic söylemezdik… Bazen en Sevdiklerimize bilerek ya da bilmeyerek asabiyetle söylenmis o incitici Kelimeleri bir daha söyler miydik hic?
Gec kaldigimiz, kacirdigimiz Firsatlari Zamaninda yakalardik. Sonradan Pisman olup üzülmezdik. Gecmis Günlerimizi Hafiza Arsivimizden cikarip söyle bir Gözden gecirsek, kim bilir ne kadar “Keske sunu söyle yapsaydim, keske bunu böyle yapsaydim, keske sunu hic yapmasaydim” seklinde pismanliklarimiz olacaktir.
Ihlal ettigimiz haklarin, ihmal ettigimiz Vazifelerin, telafisi icin neler vermezdik ki? Gecmisi tekrar yasama firsati verilseydi, Hayatimizi ne kadar güzel yasardik diye düsünürüz. Gecmisi tekrar yasama imkanimiz yok ama, bugün hala Elimizden cikmadi. Gecmisten Ders alarak gelecegimizi daha düzgün yasayabiliriz.
Gecmis Zaman Elimizden cikti. Onu tekrar geri getirme imkanimiz yoktur. Gelecek ise henüz gelmemistir. Onun da ne getirecegini bilmiyoruz. Öyleyse Gün bu Gündür! Henüz Ömrümüz devam ettigine göre ve kredimiz bitmedigine göre geri kalan Hayatimizi daha iyi bir sekilde Yasama imkanina sahibiz. Gecmiste “Keske” dedigimiz olaylari simdi bir daha yapmamak suretiyle tekrar Pismanliklar cukuruna düsmeyebiliriz. Yapmak isteyip de kacirdigimiz firsatlari simdi degerlendirme Sansimiz mevcuttur.
Iste önümüzde her gün tertemiz bembeyaz bir Sayfa aciliyor. Bu sayfaya her günümüzü istedigimiz gibi yazma hakkina sahibiz. Elimize hic kirilmamis, kullanilmamis camdan cok güzel degerler veriliyor. Dikkat edersek elimizden hic düsürmeyiz, kirmayiz, kaybetmeyiz…
Her gün yirmi dört Altin degerinde yirmi dört Saatimiz var. Bu zamana, ileride hatirladigimizda Mutluluk duyacagimiz en güzel hatiralari sigdirabiliriz. Daha fazla iyilik yapabilir, daha cok Insana ulasip Kalplerde güzel bir yer edinebiliriz.
Her yeni gün, yeni acmis bir Gül gibidir. Bütün gün ona nasil bakarsak öyle olur. Günümüzü soldurmayalim, günümüzün ihtiyaci olan Isigi, Havayi, Suyu, Ilgiyi, Sevgiyi ona saglayalim. Hem sonra, nereden bilebiliriz ki o günümüzün ömrümüzün son günü olmayacagini? Nasil ve ne üzerine vefat edersek öyle hasrolmayacak miyiz?
Öyle ise muhabbet üzerine olsun her günümüz. Daha fazla Gönül kazanmak olsun isimiz, gücümüz. Ömür defterlerimizi en güzel Hatiralarla, Amel Defterlerimizi en büyük Sevaplarla doldurmak olsun bütün derdimiz.
Solan Güllerimizin arkasindan ah cekip aglayacagimiza, elimizde olan Güllere iyi bakalim. Son ana kadar bu Gülleri soldurmayalim.
Mehtap Yildirim
Bazen düsünürüm, Hayatimizda geriye dönme imkanimiz olsaydi ne cok seyi degistirebilirdik. Hatalarimizi yapmazdik ya da yapmadigimiz icin pisman oldugumuz seyleri yapardik. Söylemekte gec kaldigimiz Cümleleri Zamaninda söylerdik. Ya da söyledikten sonra pisman oldugumuz Sözleri hic söylemezdik… Bazen en Sevdiklerimize bilerek ya da bilmeyerek asabiyetle söylenmis o incitici Kelimeleri bir daha söyler miydik hic?
Gec kaldigimiz, kacirdigimiz Firsatlari Zamaninda yakalardik. Sonradan Pisman olup üzülmezdik. Gecmis Günlerimizi Hafiza Arsivimizden cikarip söyle bir Gözden gecirsek, kim bilir ne kadar “Keske sunu söyle yapsaydim, keske bunu böyle yapsaydim, keske sunu hic yapmasaydim” seklinde pismanliklarimiz olacaktir.
Ihlal ettigimiz haklarin, ihmal ettigimiz Vazifelerin, telafisi icin neler vermezdik ki? Gecmisi tekrar yasama firsati verilseydi, Hayatimizi ne kadar güzel yasardik diye düsünürüz. Gecmisi tekrar yasama imkanimiz yok ama, bugün hala Elimizden cikmadi. Gecmisten Ders alarak gelecegimizi daha düzgün yasayabiliriz.
Gecmis Zaman Elimizden cikti. Onu tekrar geri getirme imkanimiz yoktur. Gelecek ise henüz gelmemistir. Onun da ne getirecegini bilmiyoruz. Öyleyse Gün bu Gündür! Henüz Ömrümüz devam ettigine göre ve kredimiz bitmedigine göre geri kalan Hayatimizi daha iyi bir sekilde Yasama imkanina sahibiz. Gecmiste “Keske” dedigimiz olaylari simdi bir daha yapmamak suretiyle tekrar Pismanliklar cukuruna düsmeyebiliriz. Yapmak isteyip de kacirdigimiz firsatlari simdi degerlendirme Sansimiz mevcuttur.
Iste önümüzde her gün tertemiz bembeyaz bir Sayfa aciliyor. Bu sayfaya her günümüzü istedigimiz gibi yazma hakkina sahibiz. Elimize hic kirilmamis, kullanilmamis camdan cok güzel degerler veriliyor. Dikkat edersek elimizden hic düsürmeyiz, kirmayiz, kaybetmeyiz…
Her gün yirmi dört Altin degerinde yirmi dört Saatimiz var. Bu zamana, ileride hatirladigimizda Mutluluk duyacagimiz en güzel hatiralari sigdirabiliriz. Daha fazla iyilik yapabilir, daha cok Insana ulasip Kalplerde güzel bir yer edinebiliriz.
Her yeni gün, yeni acmis bir Gül gibidir. Bütün gün ona nasil bakarsak öyle olur. Günümüzü soldurmayalim, günümüzün ihtiyaci olan Isigi, Havayi, Suyu, Ilgiyi, Sevgiyi ona saglayalim. Hem sonra, nereden bilebiliriz ki o günümüzün ömrümüzün son günü olmayacagini? Nasil ve ne üzerine vefat edersek öyle hasrolmayacak miyiz?
Öyle ise muhabbet üzerine olsun her günümüz. Daha fazla Gönül kazanmak olsun isimiz, gücümüz. Ömür defterlerimizi en güzel Hatiralarla, Amel Defterlerimizi en büyük Sevaplarla doldurmak olsun bütün derdimiz.
Solan Güllerimizin arkasindan ah cekip aglayacagimiza, elimizde olan Güllere iyi bakalim. Son ana kadar bu Gülleri soldurmayalim.
Mehtap Yildirim