İsmi Azam Duâsının Sırrı

Neden bu kadar saldırgansınız... Anlayamıyorum...

Size hakaret mi ettim?...

Konuya, İsmi azama hakaret mi ettim?...

Konuyu değiştirip hadis düşmanlığına başlamasan iyi olur. diyorsun...

Cevabım şu; ne Allah (C.C) hadisine ne de RasulAllah'ın hadisine düşmanım... Bu kanıya nasıl vardığınızı bilmiyorum...

Yapmak istediğinizi anlıyorum ama burada bunu yapamazsınız. Herkes gibi arasıra forumlara bakıyorum, ve bilgi sahibi olmaya çalışıyorum...

Gizli bir ajandam yok...

Hangi islami kimlik ve ehliyetle konuşuyorsunuz diye sorsam cevap veremezsiniz. Sadece bir müslümanım ve dinim hakkında öğrenmek için çabalıyorum... Kısaca müslüman kimliğini seçtim... Herhangi bir ehliyetim yok... cevabım bu gerçekte bu...

Bu tür islam düşmanlığının kimseye faydası olmadığı gibi yapmak istediklerinizle burdaki insanlara da zarar veremezsiniz. Gereksiz ve anlamsız bir çaba içerisindesiniz. Bir konu hakkında düşünmeyi, soru sormayı nasıl "islam düşmanlığı" olarak adlandırıyorsunuz?... Anlayamıyorum...
Ama şunu biliyorum ki önce tanımlanmasam da tanımaya ve anlamaya çalışılsam... İslam düşmanlığı etiketinin yanlışlığı ortaya çıkmaz mı?...

Size bu vahiyler nerden geliyor acaba? Bir anda ortaya çıkıp islamın eksiklerini bulmaya başladınız (!) Yüzlerce yıldır değişmeyen bilgiler bir anda mantar gibi ortaya çıkan insanlar tarafından eleştrilir oldu. Bu işler için ne kadar para alıyorsunuz acaba?

Ben vahiy almıyorum... Sadece yazılanlarla-aktarılarla ilgili aklımı sorular geliyor...

Benim görüşüme göre İslam eksizsiz... eksik-yanlış-art niyetli olan ise İslam etiketi altında "İslam" kavramı boşaltılmış kişi ve-veya kişilikler...

Hiç para almıyorum... Yanlış değerlendiriyorsunuz...

Siz bu sorularıma nasıl cevap verirdiniz?...

yener-' Alıntı:

Neden bu kadar saldırgansınız... Anlayamıyorum...

Size hakaret mi ettim?...

Konuya, İsmi azama hakaret mi ettim?...

Konuyu değiştirip hadis düşmanlığına başlamasan iyi olur. diyorsun...

Cevabım şu; ne Allah (C.C) hadisine ne de RasulAllah'ın hadisine düşmanım... Bu kanıya nasıl vardığınızı bilmiyorum...

Yapmak istediğinizi anlıyorum ama burada bunu yapamazsınız. Herkes gibi arasıra forumlara bakıyorum, ve bilgi sahibi olmaya çalışıyorum...

Gizli bir ajandam yok...

Hangi islami kimlik ve ehliyetle konuşuyorsunuz diye sorsam cevap veremezsiniz. Sadece bir müslümanım ve dinim hakkında öğrenmek için çabalıyorum... Kısaca müslüman kimliğini seçtim... Herhangi bir ehliyetim yok... cevabım bu gerçekte bu...

Bu tür islam düşmanlığının kimseye faydası olmadığı gibi yapmak istediklerinizle burdaki insanlara da zarar veremezsiniz. Gereksiz ve anlamsız bir çaba içerisindesiniz. Bir konu hakkında düşünmeyi, soru sormayı nasıl "islam düşmanlığı" olarak adlandırıyorsunuz?... Anlayamıyorum...
Ama şunu biliyorum ki önce tanımlanmasam da tanımaya ve anlamaya çalışılsam... İslam düşmanlığı etiketinin yanlışlığı ortaya çıkmaz mı?...

Size bu vahiyler nerden geliyor acaba? Bir anda ortaya çıkıp islamın eksiklerini bulmaya başladınız (!) Yüzlerce yıldır değişmeyen bilgiler bir anda mantar gibi ortaya çıkan insanlar tarafından eleştrilir oldu. Bu işler için ne kadar para alıyorsunuz acaba?

Ben vahiy almıyorum... Sadece yazılanlarla-aktarılarla ilgili aklımı sorular geliyor...

Benim görüşüme göre İslam eksizsiz... eksik-yanlış-art niyetli olan ise İslam etiketi altında "İslam" kavramı boşaltılmış kişi ve-veya kişilikler...

Hiç para almıyorum... Yanlış değerlendiriyorsunuz...

Siz bu sorularıma nasıl cevap verirdiniz?...

Genişletmek için tıkla ...

Biz bu halimizle eğer saldırgan oluyorsak siz de islama saldırıyorsunuz. Çok güzel süslü cümleler kullanarak oldukça güzel edebiyat yapıyorsunuz.

Her sözünüze her sorunuza bizim mutlaka cevabımız vardır. Ama o cevaplar sizde sabit olduğu için verilecek hiç bir cevap söylenecek hiç bir söz size etki etmeyecektir.

En başta sözyledikleriniz ile yaptıklarınız birbirini tutmuyor. Kendi sözleriniz arasında çelişkiye düşmüşsünüz. Yani bize ifade ettiğiniz sözler birbiriyle uyuşmuyor.

Sizin görüşünüze göre islam dini eksiksiz ise neden sürekli bir araştırma çabası görünümü vererek sürekli olarak islamın açıklarını çıkarmak gibi bir gayretiniz var.

"İslam" kavramı altında boşaltılmış kişi ve-veya kişilikler derken en başta bu sınıfa kendinizi koysanız çok daha isabetli olur.

Şimdi ben güzel konuşuyorum ama siz saldırgansınız,,,gibi size göre anlamlı ama normalde mantıksız ve gereksiz bir düşünce içerisinde çabanızı sarfetmeye devam edeceksiniz. Yani siz doğru size itiraz edenler yanlış ve saldırgan olacak. Ya siz saldırgan cümlesinin ne anlama geldiğini bilmiyorsunuz yada her şeye böyle cümleler kurarak psikolojik bir etki bırakmak istiyorsunuz.

Şimdi gelelim bu konuların bendeki anlamına.....

Eğer islam dini bana göre eksiksiz ise , ben bunun nedenlerini ve oluş şeklini öğrenmek isterim. Bu nedenler arasında kendime göre yorum yapma cesaretini ve cüretini gösteremem.

Hadisler için bir kaç defa "Rivayet" sözcüğünü kullandığınızı unuttunuz sanırım Bunu ben değil siz ifade ettiniz. Sahte hadislerle , sahih hadisler çok kolaylıkla anlaşılabilecekken hadisleri genelleyip "Rivayet" olarak tanımlamak ancak hadis düşmanlarının işidir , düşüncesidir.

Hadis düşmanı değilseniz neden rivayet terimini kullanıyorsunuz ki ?

Önemli konularda ilk söylediğiniz ;

-Aklıma şu ayetler geldi......

Şimdi her konuda aklınıza hemen bazı ayetler geliyorsa demek ki ayetleri çok iyi biliyorsunuz. Her duruma göre ayet örneği verebiliyorsunuz. Bu da demektir ki daha önceden baya bir hazırlıklısınız. Hangi söze hangi ayetle karşılık vereceğinizi bilecek kadar araştrmışsınız. Hangi ayeti nerede kullanıp düşüncelerinizi kanıtlayacak kadar da planlısınız. Gerçi ayetler bazı yerlerde birbirini tamamlar. İlk aklınıza geleni örnek gösterip haklılığınızı kanıtlama mücadelesi içindesiniz.


Uzun konu , konuşacak çok şey var ama ; işin özetine gelecek olursak .....

Bu gelip geçici dünyada ben hadislerin gerçek olduğuna inanıp , sahih hadisleri kendime örnek alıyorsam bu dünyada yada ahirette herhangi bir kaybım olmaz. Ama kazancm olacaktır.

Bu gelip geçici dünyada hadislere "rivaet" deyip sürekli Allah'ın kemale erdirdim dediği dini eleştrip birşeyler değiştirmeye çalışırsam da hem bu dünyada hem ahirette Allahın gazabından kurtulamam. Hiç kimsenin de beni kurtarmaya gücü yetmez.

80 senelik ortalama bir ömür için , hele ki yarısı gitmişken sonsuz bir hayatı islamı eleştirerek bu dünyaya tercih edemem. Buna ne gücüm yeter ne cesaretim yeter. Ama görüyoruz ki, bunun tam tersini tercih edenler var.

Bu konular gereksiz yere zaman kaybettiriyor. Bazı şeyler bilinse nolur bilinmese nolur. Aklımı böyle şeylerle dolduracağıma bana faydası olan bilgilerle doldururum daha iyi.

Bence kalan ömrünüzü , size ahirette faydalı olacak şeyler için harcayın. Çok bilmiş tavırlarıyla islamda açık yada başka şeyler aramayı bırakın. Eğer islamın eksik olduğunu düşünüyorsanız ne kadar büyük bir gaflette olduğunuzun farkına varırsınız inşaallah.



diyorsanız bu yaptığınızın nedeni ne?



Herkes gibi ara sıra forumlara bakıp bilgi edinmek istiyorum diyorsunuz ama , öğrenmek yerine aklınızdakileri millete aşılamak için bu çabalarınız.

sözleriniz ve yaptıklarınız birbirini tutmuyor.

Tekrarlamak istemiyorum ama...

Genede maddeler halinde şunu ifade edeyim...

1-) Hadis düşmanı değilim...
2-) Öğrenmek için soruyorum...
3-) İslam'a saldırmak?... Kesinlikle... Hayır..
4-) İslam'ın açıklarını çıkarmak gibi bir gayretiniz var!!! deniliyor... Asla.. Bence, İslam'da hiç bir açık bulamazsınız...
5-) Doğru.. Bende "İslam" kavramı altında boşaltılmış kişi ve-veya kişilikler sınıfındayım... Bu yüzden de soruyorum...
6-) Rivayet terimini ben icat etmedim... Bildiğim kadarıyla tüm hadis kitaplarında... Hadise başlarken ve-veya bitirilirken şu söylenir... Şu kişiden-kişilerden rivayet edilmiştir... Ravisi şu kimse-kimselerdir...
7-) Aklıma şu ayetler geldi... Evet... Hayatıma Kur'anın ayetleri ile bakmaya çalışıyorum... Art niyetim yok...
Para almıyorum... Kendimi tutamadım... Parayla ayetleri satanlar var ya... Ayet numarası vermeyeceğim..

Soruyorum... Bu sorular benim aklıma geldi...

1-) İsra-95 ayeti var iken; hiç melekle-meleklerle böyle bir diyalog olabilir mi?..

2-) İsra-110 ayeti var iken; İsmi-azam arayaşı nedir?.. Böyle bir arayış gerekli mi?

3-) Tüccar gelişen olayı daha sonrasında ise peygamber efendimize nakletti ve peygamber efendimizde şöyle buyurdu;

'' Hiç şüphe yokturki Allah-ü teala sana ismi azam duasını telkin etti.
Kimki duasından önce ism-i azam duasını okursa ve daha sonra duasını yaparsa Allah muhakkak onun duasını kabul edecektir çünkü Allah'ın isimlerinin içinde en yüce si ismi azam duasıdır.'' buyurdu.

Yukarıda bahsi geçen, Hadis, sahih midir?..
Hadis sınıflandırılmasında hangi sınıftadır?... Makbul?, merdud?, Kudsi?, merfu?,maktu?,mütevatir?,

Merak ediyorum... Sizce ve-veya foruma katılanlar ne dersiniz?..

yener-' Alıntı:

Tekrarlamak istemiyorum ama...

Genede maddeler halinde şunu ifade edeyim...

1-) Hadis düşmanı değilim...
2-) Öğrenmek için soruyorum...
3-) İslam'a saldırmak?... Kesinlikle... Hayır..
4-) İslam'ın açıklarını çıkarmak gibi bir gayretiniz var!!! deniliyor... Asla.. Bence, İslam'da hiç bir açık bulamazsınız...
5-) Doğru.. Bende "İslam" kavramı altında boşaltılmış kişi ve-veya kişilikler sınıfındayım... Bu yüzden de soruyorum...
6-) Rivayet terimini ben icat etmedim... Bildiğim kadarıyla tüm hadis kitaplarında... Hadise başlarken ve-veya bitirilirken şu söylenir... Şu kişiden-kişilerden rivayet edilmiştir... Ravisi şu kimse-kimselerdir...
7-) Aklıma şu ayetler geldi... Evet... Hayatıma Kur'anın ayetleri ile bakmaya çalışıyorum... Art niyetim yok...
Para almıyorum... Kendimi tutamadım... Parayla ayetleri satanlar var ya... Ayet numarası vermeyeceğim..

Soruyorum... Bu sorular benim aklıma geldi...

1-) İsra-95 ayeti var iken; hiç melekle-meleklerle böyle bir diyalog olabilir mi?..

2-) İsra-110 ayeti var iken; İsmi-azam arayaşı nedir?.. Böyle bir arayış gerekli mi?

3-) Tüccar gelişen olayı daha sonrasında ise peygamber efendimize nakletti ve peygamber efendimizde şöyle buyurdu;

'' Hiç şüphe yokturki Allah-ü teala sana ismi azam duasını telkin etti.Kimki duasından önce ism-i azam duasını okursa ve daha sonra duasını yaparsa Allah muhakkak onun duasını kabul edecektir çünkü Allah'ın isimlerinin içinde en yüce si ismi azam duasıdır.'' buyurdu.

Yukarıda bahsi geçen, Hadis, sahih midir?..
Hadis sınıflandırılmasında hangi sınıftadır?... Makbul?, merdud?, Kudsi?, merfu?,maktu?,mütevatir?,

Merak ediyorum... Sizce ve-veya foruma katılanlar ne dersiniz?..

Genişletmek için tıkla ...

İnşaallah öyledir. İnşaallah bu dediklerinizde samimisinizdir de , yanılan ben olurum. Ben daha önceki bir konuda verdiğiniz cevaplardaki cümlelerinize bakarak ve bura da bazı cümlelerinize bakarak pek samimi olmadığınızı düşünüyorum.

Dediğim gibi inşaallah yanılıyorumdur.

İncelediğiniz konulara bakınca , yaptığınız yorumlara bakınca sürekli bir şeylere karşı geliyorsunuz. Niyetinizi tam olarak çözemedim ama en doğrusunu Rabbim bilir.

Al'i İmran suretinin tefsirini okuyunca peygamber efendimiz(sav) le olan bağlantıyı anlayacaksınız. Bizler Kur'ân-ı KErimle beraber , Peygamber efendimizin (sav) sünnetlerine de inanırız. Peygamber efendimiz kadar hiç kimse , Kuranı hayatına adapte edip Kurana göre yaşayamıştır.

Kurana göre hayatını devam ettiren bir peygamberden daha iyisini bilemeyiz. O'ndan bizlere gelen bilgi ve uyarılarda , söylenenin içeriğine bakılınca iyi mi , yoksa değilmi anlamak zor değil. Akıl işte burda devreye girer. Allahın bize bahşettiği aklı , akıl sınırımızın dışında kullanmak yerine burda kullanırsak daha hayırlı olacaktır.

Hadis kitaplarında Ravi'lerden bahsediyorsa , Rivayet deniyorsa , bu cümlenin hangi anlamda kullanıldığına bakmak gerekir. Öyle ise bütün hadilere rivayet gözüyle bakalım , hepsinden şüphe duyalım ... Tek tek bütün hadislerin kaynağına inmek mümkün olmayacağına göre , bizlere nakledenlerin zamanlarına dönemeyeceğimize göre içeriklerini düşünüp " Bundan bize hayırmı gelir şermi gelir? Bu hadis bize ne demek istiyor?" diye düşünmek daha sağlıklı olacaktır.

Konuyu daha uzun cevaplamak isterdim ama kısaca özetleyeyim.

Peygamber Efendimiz (sav) de bir insan olduğuna göre , kendisinin meleklerle muhatap olup , konuşmadığını söyleyemeyiz. Rabbimizin "Habibim" dediği bir insanın bunu yaşamış olması imkansız olamaz.

Diğer peygamberlerimizden hangilerinin meleklerle muhatap olup olmadığını en iyi Rabbimiz bilir.

Hz.Musa (as) 'nın Tur dağında Rabbimizle konuşması imkansız olamaz.

Hz. Lut(as) nin , kavmi helak olmadan önce yaşananları imkansız sayamayız.

Peygamber efendimiz'den önce ve sonra Cebrail (as) sayısız defa dünyaya gelip gitmiştir. Peygamberimizin vefatı ile de son defa gelmiştir ve kıyamete kadar gelmeyecektir. Peygamberlere vahiyleri getirirken bir şekilde muhatap olmuştur. Ne de olsa Onlar Allah'ın seçtiği kullar.

Daha sonrasında öyle imanlı insanlar gelip geçmiştir ki, kainatın sırlarına vakıf olmuş , normal insanlardan ayrı olarak kendilerine verilen ilimlerle meleklerle muhatap olmasalar bile ellerindeki ilimlerle bir çok şey yaşamış olmaları inkar edilemez.

Bir âyette Cenâb-ı Hakk şöyle buyuruyor: ism-i azam duasının içeriğine bakınca zaten anlarız.

Yukardaki olay gerçekte yaşanmışmıdır bilemeyiz ama önemli olan duanın gücünü kavrayabilmektir.

Sadece bu değil, daha bir çok örnek var bu şekilde. Hepsinin doğruluğunu tahmin etmemiz imkansızken , yaşanmış olabileceği ihtimalini de düşünerek karşı çıkmak yerine ordan bir ders almalıyız. Sonuçta bizleri kötü şeylere teşvik etmiyor.

Aslolan bu meselerle kafa yormak yerine, bunları bilene bırakıp bizler en doğru şekilde islamı yaşamaya çalışmalıyız. Elimizden geldiği kadar.

yoksa o kadar çok mesele var ki, onlarla uğraşırken ömür biterde farkına varamayız.

İsra 110a gösterdiğiniz hassasiyeti haşr suresinin son 2 ayetine göstermenizi tavsiye ederim.görüyorumki tutumunuz aynı,şehitlik konusundaki tavrınızı devam ettiriyorsunuz,amacınızı anladığımızın bilincinde olsanız iyi olur

Şunuda eklemek isterim.Allah bizlere hesap gününde,neden duanıza ya Allah veya ya Rahman ya Vedud ya Cebbar diyerek başladınız veya başlamadınız diye sormayacak.öğrenmemiz hayatımıza lanse etmemiz gereken onca ilim varken bunlara takılınıp kalınmaması gerekir.
unutmadığım birşeyi paylaşayım sizlerle,umrede olduğum zamandı otelimizde bir teyze vardı,Kuranla çok içli dışlıydı.hangi ayet neye iyi gelir çok iyi biliyordu.anne olmak isteyen meryem suresini okusun ve benzeri çslışmaları vardı kuran üzerinde,Kurana hep o açıdan bakmış anladığım kadarıyla 65 70 yaşlarındaydı,10 yaşından beri bu işin içindeyim derdi lobideki sohbetlerimizde herkes gıpta ile dinlerdi teyzeyi,
birgün tavaftaydım,teyzeyi gördüm kabenin dibinde öyle bir ağlıyorduki,kurban olurum sana diye diye ağlıyordu davranışları tuhafıma gitti bir anormallik olduğunu anladım yanına gittim kendisinden geçmek üzereydi,tuttum onu harem alanının dışına çıkardım,anlamaya çalıştım halini,biraz sohbet ettik ve teyze Efendimiz s.a.v kabrinin kabenin içerisinde olduğunu sandığını öğrendim
düşünün! Ömrü boyunca hangi esma neye iyi gelir diye öğrenmeye çalışmak teyzeyi hangi önemli bilgiden mahrum bırakmış.
dua ile.Allaha emanet olunuz.

Ben galiba okuduğumu anlayamıyorum...

Bahsi geçen tüccar melekle muatap olan...

Sonrasında RasulAllah (A.S) konuyu anlatıyor...

Benim sorularımdan nasıl bu sonuç çıkıyor... Anlayamıyorum...

Yani ben şunu mu soruyorum?... Peygamberlerle muhatap olmuşlar mı? olmamışlar mı?...

Ben böyle bir soru sormadım!..

Daha farklı bir soru da sorabilirim... Sormak için sormuyorum...

Bahsi geçen (latin okunuşu yazılmış olan) İsmi Azam duasında ne talep ediliyor?.. Ne istiyoruz Allah(C.C)'dan?...
Ya da mealen nedir bu duanın manası?...

Bu konuyada girmek istemezdim ama ...

Şu soruyu size sorabilir miyim...

Rabbimizin "Habibim" dediği bir insanın bunu yaşamış olması imkansız olamaz. diyorsunuz cevabınızda..

Allah'a istinad edilerek... 'O' söyledi... 'O' dedi... şeklinde...

Nerede hangi kaynakta "Rabbimizin "Habibim" bir insan" böyle bir ifade geçiyor?..

Gerçekten bilmek istiyorum..

İsmi azam:Allahın diğer isimlerinin de manasını içinde toplar.Rabbe isimleriyle niyazda bulunmak o isimleri hürmetine yakarmak dualarımıza o isimlerle başlamak o isimlerle süslemek duamızı daha makbul bir hale getirecektir.örneğin hastalarımıza ya Şafii esmasını çok okuruz değilmi.işte bu iki kelime aslında uzuun bir duadır.eyy hastalıkları iyileştiren,eyyy kudret eliyle yaralara merhem şifa olan Allahım .........uzaaaaaar gider.o tek esma başlı başına sayfalar dolusu duadır.

)bizler hala size karşı iyi niyetle yaklaşırken,siz aynı şeyi(konuyu değiştirip farklı yönlere çekmek)derdindesiniz