Cenâb-ı Hak, kendi azamet ve celâline uygun şekilde ancak insan-ı kâmille bilinir. Diğer taraftan, insan-ı kâmil de, her şeyi O’nunla görür, O’nunla bilir ve O’na bağlayarak münasebete geçer. Ne var ki, bu görmelerin, duymaların, işlemelerin, başlamaların ve münasebette bulunmaların asliyet plânında bir tek mümessil ve kahramanı vardır; o da Hakikat-i Muhammediye’dir (sallallahu aleyhi ve sellem)
Moderatör tarafında düzenlendi: