Okyay
ÖZEL ÜYE
Zulüm olmasın diye
İşçi mi çalıştırdın ? terini kurutmadan,
Alın terini öde, hakkını aratmadan,
gözüne baktırarak, yüzünü sarartmadan,
acele etmelisin, zulüm olmasın diye.
Bir anlaşma yaptınız, kâğıda yazmak gerek,
Murâd edilen neyse, yazıyla belirterek.
Vehme mahâl kalmasın, üzülmesin bir yürek,
Bir zapta tutmalısın, zulüm olmasın diye.
Hâne reisi isen, çoban gibi durmayı,
Hanımını evinde, sultan gibi görmeyi,
Çocuk emânet bilip, dâim kanat germeyi,
Hesâba katmalısın, zulüm olmasın diye.
Bir dost veyâ.Komşundan.şâyet bir dâvet varsa,
Sünnet- düğün, nikâhtır, cemiyet yapıyorsa,
Ve de sana oraya, lütfen gelin diyorsa,
İcâbet etmelisin, zulüm olmasın diye.
Hiç kimsenin sırrını, ifşâ etmek, hak değil,
Hüner; sırrı tutmaktır, âleme yaymak değil.
Bir hata, bir kusursa, başına kakmak değil,
Özenle örtmelisin, zulüm olmasın diye.
Gördün ki bir kardeşin, yanlış yolda gidiyor,
Yolun sonu uçurum, fakat bunu bilmiyor,
Tehlikeye- zarara, aklı kâfi gelmiyor,
Şefkatle dürtmelisin, zulüm olmasın diye.
Satış yaptığın malın, varsa kötü yerini,
Alıcıya göstermen, gerekli her birini.
Ölçünü- âyârını, terâzi- kantarını,
Dikkatle tartmalısın, zulüm olmasın diye.
Dünyada tüm canlılar,hep insan için vardır,
İnsana hâdimdirler, âdeta hizmetkârdır.
Ne ihânet bilirler, ve ne de isyankârdır.
Sevgiyle gütmelisin, zulüm olmasın diye.
Taşıyabileceği, yükü yüklemelisin,
İçeceği suyunu, yemini vermelisin.
Çünkü sen mahlukatın, eşrefisin, bilesin,
Merhamet etmelisin, zulüm olmasın diye.
İtlâfı gerekeni, en mâkul bir usulle,
Zahmetsizce, daha az, acıtacak bir halle,
Ezâ- cefâ vermeyen, Gâyet müşfik bir elle,
Görevi yapmalısın, Zulüm olmasın diye.
Yer ve gökler- mahlukat, boşa yaratılmamış,
Her biri hikmet yüklü, gizli sırla halk olmuş.
Eti- sütü yünü var, kimi sırtında taşır.
Rabbe şükretmelisin, zulüm olmasın diye.
Mevlamız hiç zulmetmez, zalimi de hiç sevmez,
Merhameti- rahmeti, zulme müsâde etmez,
Deniz mürekkep olsa, O’nu yazmaya yetmez,
Dâim zikretmelisin, isyan olmasın diye.
Şevket OKYAY
.
.
.
İşçi mi çalıştırdın ? terini kurutmadan,
Alın terini öde, hakkını aratmadan,
gözüne baktırarak, yüzünü sarartmadan,
acele etmelisin, zulüm olmasın diye.
Bir anlaşma yaptınız, kâğıda yazmak gerek,
Murâd edilen neyse, yazıyla belirterek.
Vehme mahâl kalmasın, üzülmesin bir yürek,
Bir zapta tutmalısın, zulüm olmasın diye.
Hâne reisi isen, çoban gibi durmayı,
Hanımını evinde, sultan gibi görmeyi,
Çocuk emânet bilip, dâim kanat germeyi,
Hesâba katmalısın, zulüm olmasın diye.
Bir dost veyâ.Komşundan.şâyet bir dâvet varsa,
Sünnet- düğün, nikâhtır, cemiyet yapıyorsa,
Ve de sana oraya, lütfen gelin diyorsa,
İcâbet etmelisin, zulüm olmasın diye.
Hiç kimsenin sırrını, ifşâ etmek, hak değil,
Hüner; sırrı tutmaktır, âleme yaymak değil.
Bir hata, bir kusursa, başına kakmak değil,
Özenle örtmelisin, zulüm olmasın diye.
Gördün ki bir kardeşin, yanlış yolda gidiyor,
Yolun sonu uçurum, fakat bunu bilmiyor,
Tehlikeye- zarara, aklı kâfi gelmiyor,
Şefkatle dürtmelisin, zulüm olmasın diye.
Satış yaptığın malın, varsa kötü yerini,
Alıcıya göstermen, gerekli her birini.
Ölçünü- âyârını, terâzi- kantarını,
Dikkatle tartmalısın, zulüm olmasın diye.
Dünyada tüm canlılar,hep insan için vardır,
İnsana hâdimdirler, âdeta hizmetkârdır.
Ne ihânet bilirler, ve ne de isyankârdır.
Sevgiyle gütmelisin, zulüm olmasın diye.
Taşıyabileceği, yükü yüklemelisin,
İçeceği suyunu, yemini vermelisin.
Çünkü sen mahlukatın, eşrefisin, bilesin,
Merhamet etmelisin, zulüm olmasın diye.
İtlâfı gerekeni, en mâkul bir usulle,
Zahmetsizce, daha az, acıtacak bir halle,
Ezâ- cefâ vermeyen, Gâyet müşfik bir elle,
Görevi yapmalısın, Zulüm olmasın diye.
Yer ve gökler- mahlukat, boşa yaratılmamış,
Her biri hikmet yüklü, gizli sırla halk olmuş.
Eti- sütü yünü var, kimi sırtında taşır.
Rabbe şükretmelisin, zulüm olmasın diye.
Mevlamız hiç zulmetmez, zalimi de hiç sevmez,
Merhameti- rahmeti, zulme müsâde etmez,
Deniz mürekkep olsa, O’nu yazmaya yetmez,
Dâim zikretmelisin, isyan olmasın diye.
Şevket OKYAY
.
.
.
Moderatör tarafında düzenlendi: