HASAN CAN
Active member
969 — YESEVÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Ahmed bin Muhammed Yesevî, Yûsüf-
i Hemedânînin üçüncü halîfesidir. Türkistânda Yesi kasabasında tevellüd, 590
[m. 1194] da orada vefât etdi. Hâce Atâ-i Yesevî denir. Nevâyî dilinde (Atâ), baba
demek ise de türkler mesâyıh ulularına (Atâ) derler. Buhârâda irsâd edip, sonra Türkistâna
gitdi. Vedâ’ ederken, hâce Abdülhâlık-ı Goncdüvânîye tâbi’ olmaları için
talebesine vasıyyet etdi. Türkistân mesâyıhının birincisidir. 503, 1103, 1193.
970 — YEZÎD: Emevî halîfelerinin ikincisidir. Hazret-i Mu’âviyenin ogludur.
Yirmialtıncı [26] yılda Sâmda tevellüd etdi. [64] de vefât etdi. [60] senesinde halîfe
oldu. 61 [m. 681] senesinin Muharrem ayında Kerbelâ fâci’ası oldu. Yezîd buna
üzüldü. (Allah ibni Mercâneye la’net eylesin! Hüseynin istediklerini kabûl
etmeyip de, onu katl etdirdi. Böylece, beni kötü tanıtdı) dedi. Ibni Mercâne,
Ubeydüllah bin Ziyâdın adıdır. Yezîd, müslimân idi. Nemâz kılardı. Islâmiyyete
düsmân degildi. Yüzügünün tası üzerinde (Rabbünallah) yazılı idi. 490, 1066,
1092, 1139.
971 — YEZÎD BIN AMR HÜBEYRE: Emevîlerin son halîfesi olan Mervân bin
Muhammed zemânında Irâk ve Horâsân vâlîsi idi. Ebâ Müslim ile çok harb etdi.
Imâm-ı a’zam Ebû Hanîfeyi habs etdi. Basına kamçı vurdurdu. 132 [m. 750] senesinde
Ca’fer Mensûr tarafından öldürüldü. 441, 443.
972 — YUHANNÂ: Îsâ aleyhisselâma îmân eden oniki havârîden biridir. Ibrânî
dilinde Yahyâ demekdir. Rumcada Yohannes, yâhud Yani, ermenilerde Ohan-
– 1191 –
nes, ingilizlerde Con, fransızcada Jan denir. Dört Incîl yazanlardan biridir. Îsâ aleyhisselâmın
teyzesinin oglu idi. Üçyüzdoksandokuzuncu [399] sırada, (Havârîler)
ismine bakınız! 372, 1109.
973 — YÛNÜS “aleyhisselâm”: Yûnüs bin Metâ, Mûsul yanındaki Nineve
ehâlîsine Peygamber idi. Dinlemediler. Heykellere tapmakdan vazgeçmediler. Yûnüs
“aleyhisselâm” üzüldü. Dicle kenârına geldi. Gemiye bindi. Hâlbuki, Allahü
teâlâ, böyle emr vermemisdi. Gemi yürümedi. Kur’a çekdiler. Buna isâbet etdi. Suçlu
benim buyurdu. Denize atdılar. Balık yutdu. Tevbe etdi. Balık, bunu bir kenâra
çıkardı. Ölüm hâlinde idi. Tekrâr kuvvet buldu. Tekrâr Nineveye gitmesi emr
olundu. Yûnüs “aleyhisselâm” gelmeden önce, hava kararmıs, her yeri kara duman
kaplamısdı. Kavmi korkup, tevbe etmis, tevbeleri kabûl olup, azâb geri alınmısdı.
Gelince sözlerini dinlediler. Yıllar geçdi. Sarkda Midyalılar Bâbilde Keldânîler
meydâna geldi. 353, 356, 427, 482, 993.
974 — YÛNÜS BIN ABÎD “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Takvâ ehli idi. Bezzâz
idi. Ya’nî kumas tüccârı idi. 841.
975 — YÛNÜS EMRE “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Tesavvuf ehli ve halk sâ’iridir.
Boluludur. Porsuk çayının Sakaryaya karısdıgı mahalde türbesi vardır. Tapdık
Emreden feyz aldı. 843 [m. 1439] de vefât etdi. Ilâhîleri zevkle okunmakdadır.
976 — YÛNÜS SEMMÂS: Roma Imperatörlerinden ikinci Klaudius zemânında
[m. 268-270] Antakya patrîki idi. Allahü teâlânın bir oldugunu, Îsâ aleyhisselâmın
Onun kulu ve Peygamberi oldugunu i’lân etdi. Çok kimseleri dogru yola getirdi.
(Kâmûs)da Semmâs kelimesinde diyor ki, (Hıristiyanlıkda, Patrîk, müctehid,
mezheb sâhibidir. Papa, halîfedir. Matrân, Kâdî, hâkimdir. Üskuf, müftîdir. Kıssîs,
hâfız, okuyucudur. Câsilîk, imâmdır. Semmâs, müezzindir.)
977 — YÛSÜF “aleyhisselâm”: Yâ’kûb “aleyhisselâm” oniki oglundan en çok
Yûsüfü severdi. Kardesleri, onu kıra götürüp kuyuya atdı. Onu kurt yidi dediler.
Fekat Allahü teâlâ Onu korudu. Hem Peygamber yapdı, hem de Mısra hükümdâr
yapdı. Dahâ çok bilgi için, (Eshâb-ı Kirâm) kitâbına bakınız! 356, 482, 522, 787,
1006, 1151, 1190.
978 — YÛSÜF BIN AHMED SICSTÂNÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: (Münyetül-
müftî) ve (Gunye-tül-fükahâ) kitâblarını yazmısdır. Altıyüzotuzsekiz 638 [m.
1240] senesinden sonra Sivâsda vefât etmisdir.
979 — YÛSÜF BIN CÜNEYD “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Ehî Çelebî denir.
Ikinci Bâyezîd hân devri âlimlerindendir. Tokatlıdır. Bursada, Edirnede ve Istanbulda
müderrislik yapdı. Vikâyenin (Sadr-üs-serî’a-serhı)ne hâsiye yaparak (Zahîret-
ül-Ukbâ) ismini vermisdir. Bu hâsiyesi ve (Hediyyet-ül-mehdiyyîn) adındaki
(Elfâz-ı küfr) kitâbı ve (Beydâvî hâsiyesi) meshûrdur. (Hediyyet-ül-mehdiyyîn)
kitâbı da arabî olup, Hakîkat Kitâbevi tarafından 1394 [m. 1973] de Istanbulda basdırılmısdır.
Akserây ile Topkapı arasında (Ehî zâde) câmi’ini yapdı. 905 [m. 1499]
de vefât etdi. Câmi’i yanındadır. Kızının torunu Ehî-zâde Abdülhalîm bin Muhammedin
(Riyâdüssâdâd fî-isbât-il-kerâmât lil-Evliyâ-i hâlel-hayât ve ba’del-memât)
kitâbı ve Molla Câmînin fârisî (Sevâhid-ün-nübüvve) kitâbının tercemesi meshûrdur.
85, 90, 454, 467, 1084, 1097, 1164.
980 — YÛSÜF BIN ÖMER “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Hanefî fıkh âlimlerindendir.
832 [m. 1429] de vefât etdi. (Kudûrî muhtasarı)nı serh edenlerdendir. Bu
serhıne (Câmi’ul-mudmerât) veyâ kısaca (Mudmerât) denir. Yûsüf bin Ömer Sakafî
baska olup, Emevîlerin Irâk vâlîsi idi.
981 — YÛSÜF DECVÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Decve, Mısrda Dimyât
yakınındadır. Fıkh âlimidir. Ibni Teymiyyeyi ve Muhammed Abdühü red etmekdedir.
Tütün içmek harâm degildir derdi. 1365 [m. 1945] de vefât etdi. 366, 461, 639.
– 1192 –
982 — YÛSÜF-I HEMEDÂNÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Ebû Ya’kûb Yûsüf bin
Eyyûb Hemedânî, Ehl-i sünnet âlimlerinden ve Evliyânın büyüklerindendir. Büyük
âlimlerdendir. (Umdet-ül-makâmât)da diyor ki, (Piyâde olarak otuzyedi hac yapdı.
Kur’ân-ı kerîmi binlerce hatm eyledi. Gece nemâzlarında, her rek’atde, bir cüz’
okurdu. Tefsîr, hadîs, kelâm ve fıkhdan yediyüz cüz’ ezberinde idi. Ikiyüzonüç
mürsid-i kâmilden istifâde etdi. Yedibin kâfirin îmâna gelmesine sebeb oldu. Hızır
aleyhisselâm ile çok sohbet etdi. Hastalara ve nazar degenlere ta’vîz ve mıska yazardı.
Imâm-ı a’zam soyundan idi). [440] da Hemedânda tevellüd, 535 [m. 1141] senesinde
Hirâtda vefât etdi. Merv sehrindedir. Onsekiz yasında Bagdâda gelip, Ebû Ishak-
ı Sîrâzîden okudu. Hanefî fıkh ve münâzara âlimi oldu. Ebû Alî Fârmedîden feyz
alıp, kemâle geldi. Muhyiddîn-i Arabî hazretleri bir kitâbında diyor ki, [602] senesinde
seyh Evhâd-eddîn-i Hâmid Kezmânî Konyaya geldi. Hemedânda Yûsüf-i Hemedânî,
altmıs yıldan ziyâde irsâd etmisdir. Birgün bir yere gitmek istedi. Hayvânın
yularını serbest bırakdı. Hayvân bunu, sehr hâricinde bir mescide götürdü. Mescidde
bir genç, buna birsey sordu. Cevâbını verdi, dedi. Muhyiddîn-i Arabî hazretleri,
burada buyuruyor ki, (Sâdık olan talebe üstâdı kendi yanına çeker.) (Fetâvâ-i hadîsiyye)
sonunda diyor ki, (Ebû Sa’îd Abdüllah ve Ibn-üs-sakkâ ve Abdülkâdir-i Geylânî
hazretleri, ilm tahsîli için Bagdâda gelmislerdi. Yûsüf-i Hemedânî Bagdâdda,
Nizâmiyye medresesinde va’z ediyordu. Ibn-üs-sakkâ adındaki meshûr derin âlim,
kalkıp birsey sordu. Otur, senin sözünden küfr kokusu geliyor buyurdu. Hakîkaten
Istanbula sefîr olarak gidip, orada hıristiyan oldu.) Abdülhâlık-i Goncdüvânî ve Ahmed-
i Yesevî gibi büyük Velîler yetisdirdi. (Zînet-ül-hayât), (Menâzil-üs-sâyirîn) ve
(Menâzil-üs-sâlikîn) kitâbları meshûrdur. 969, 1062, 1090, 1103, 1191.
983 — YÛSÜF NEBHÂNÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Yûsüf bin Ismâ’îl bin Yûsüf
Nebhânî, Hayfada Eczîm kariyyesinde 1265 [m. 1849] de tevellüd, 1350 [m. 1932]
Ramezân ayında Beyrutda vefât etdi. Ondördüncü asrın büyük âlimlerindendir.
Câmi’ul-ezheri bitirdi. Çok kitâb yazdı. Bunlardan 46 sının ismleri, vehhâbîleri red
eden (Sevâhid-ül-hak) kitâbının basında yazılıdır. Bunların hepsi basılmısdır.
Fazla bilgi için (Eshâb-ı kirâm) kitâbına bakınız! 454, 458, 459, 469, 1077, 1185.
— YÛSA’: Mûsâ aleyhisselâmın dînini yayan peygamberlerdendir. Kur’ân-ı kerîmde
ismi yazılı degildir. Mûsâ aleyhisselâmın hemsîresinin ogludur. Kabri, Istanbulda,
Beykozda Yûsa’ tepesinde oldugu söylenmekdedir. 482, 1152.
984 — YÛSÜF ZIYÂ AKISIK “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Bosnada, Foçalıdır.
[1303] de tevellüd, 1378 [m. 1958] de Fâtihde vefât etdi. Edirne-kapı kabristânında iken,
mubârek cesedi m. 2000 senesinde, zevcesi Sü’adâ hanımın cesedi ile birlikde, Eyyûbde
Kasgârî dergâhı yanındaki kabrlerine nakl edilmisdir. Ahmed bin hâcı Sâlih bin Zülfikâr
pâsa ogludur. Zülfikâr pâsa, Akkoyunlu soyundandır. Yûsüf Ziyâ beg, Vefâda
Karamürsel kumas fabrikası müdîri idi. Yüzlerce müslimân fakîrin sıgınagı idi. Yüzlerce
gencin hidâyete kavusmasına sebeb oldu. Seyyid Abdülhakîm efendinin sohbeti
ve hizmeti ile sereflenmis, teveccüh ve feyzlerine mazhar olmus, derece-i kemâle vâsıl
olmusdur. Halk içinde, Hak ile idi. Seyyid Abdülhakîm efendi, 1348 [m. 1929] de
Ziyâ bege hediyye etdigi (Mektûbât) kitâbı iç kapagına (Bu kitâb, Yûsüf Ziyâ ibni Ahmede,
din kardesi hattâ babası yerindeki Abdülhakîm vâsıtası ile, Allahü teâlâ tarafından
ihsân edilmisdir) yazmısdır. Bu kitâbı, altı cild bir arada, fârisî olarak, 1166 [m.
1752] da Fâtihde Mesîh pâsa câmi’i civârındaki (Hâcı Ilyâs Mescidi) imâmı Vâsık Ibrâhîm
efendi, çok nefîs olarak yazmısdır. Hüseyn Hilmi Isık, Ziyâ begin dâmâdıdır.
985 — ZÂHIDÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Muhtâr bin Mahmûd, Hanefî fıkh
âlimlerindendir. Îrânda Hârezmde tevellüd, 658 [m. 1259] senesinde vefât etdi. (Hâvî),
(Müctebâ), (Kudûrî serhı) kitâbları çok kıymetlidir. (Kınye-tül-fetâvâ) kitâbında
za’îf bilgiler de vardır. 269, 375, 852, 873.
986 — ZÂHID-ÜL-KEVSERÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Muhammed Zâhid bin
Hasen, sultân Vahîdeddîn hân zemânında, seyh-ul-islâm Mustafâ Sabrî efendinin
– 1193 –
ders vekîli idi. Kafkasyalı çerkesdir. 1295 [m. 1878] de tevellüd, 1370 [m. 1951] de
Mısrda vefât etdi. Zemânının tefsîr, hadîs ve fıkh âlimi idi. Vehhâbîligi red eden (Esseyf-
üs-sakîl) kitâbı ile (Makâlât)ı çok kıymetlidir. (El-isfâk alâ ahkâm-ıt talâk) kitâbı
Kâhirede ve (Irgâmül-merîd) kitâbı Hakîkat Kitâbevi tarafından Istanbulda basılmısdır.
(Hüsn-üt-tekâdî) kitâbında Sâh Veliyyullahı tenkîd etmekdedir. 454.
987 — ZAHÎRÜDDÎN-I HÂREZMÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Ahmed bin
Ismâ’îl Zahîrüddîn-i Tîmûr-tâsî Hârezmî, 601 [m. 1204] de vefât etmisdir. Hanefî
fıkh âlimlerindendir. Imâm-ı Muhammedin (Câmi’us-sagîr)ini serh etmisdir. 1183.
988 — ZAHÎREDDÎN-I ISHÂK: Ebül Mekârim Velvâlicî. (Velvâliciyye fetvâsı)
Istanbulda basılmısdır. 710 [m. 1310] da vefât etdi.
i Hemedânînin üçüncü halîfesidir. Türkistânda Yesi kasabasında tevellüd, 590
[m. 1194] da orada vefât etdi. Hâce Atâ-i Yesevî denir. Nevâyî dilinde (Atâ), baba
demek ise de türkler mesâyıh ulularına (Atâ) derler. Buhârâda irsâd edip, sonra Türkistâna
gitdi. Vedâ’ ederken, hâce Abdülhâlık-ı Goncdüvânîye tâbi’ olmaları için
talebesine vasıyyet etdi. Türkistân mesâyıhının birincisidir. 503, 1103, 1193.
970 — YEZÎD: Emevî halîfelerinin ikincisidir. Hazret-i Mu’âviyenin ogludur.
Yirmialtıncı [26] yılda Sâmda tevellüd etdi. [64] de vefât etdi. [60] senesinde halîfe
oldu. 61 [m. 681] senesinin Muharrem ayında Kerbelâ fâci’ası oldu. Yezîd buna
üzüldü. (Allah ibni Mercâneye la’net eylesin! Hüseynin istediklerini kabûl
etmeyip de, onu katl etdirdi. Böylece, beni kötü tanıtdı) dedi. Ibni Mercâne,
Ubeydüllah bin Ziyâdın adıdır. Yezîd, müslimân idi. Nemâz kılardı. Islâmiyyete
düsmân degildi. Yüzügünün tası üzerinde (Rabbünallah) yazılı idi. 490, 1066,
1092, 1139.
971 — YEZÎD BIN AMR HÜBEYRE: Emevîlerin son halîfesi olan Mervân bin
Muhammed zemânında Irâk ve Horâsân vâlîsi idi. Ebâ Müslim ile çok harb etdi.
Imâm-ı a’zam Ebû Hanîfeyi habs etdi. Basına kamçı vurdurdu. 132 [m. 750] senesinde
Ca’fer Mensûr tarafından öldürüldü. 441, 443.
972 — YUHANNÂ: Îsâ aleyhisselâma îmân eden oniki havârîden biridir. Ibrânî
dilinde Yahyâ demekdir. Rumcada Yohannes, yâhud Yani, ermenilerde Ohan-
– 1191 –
nes, ingilizlerde Con, fransızcada Jan denir. Dört Incîl yazanlardan biridir. Îsâ aleyhisselâmın
teyzesinin oglu idi. Üçyüzdoksandokuzuncu [399] sırada, (Havârîler)
ismine bakınız! 372, 1109.
973 — YÛNÜS “aleyhisselâm”: Yûnüs bin Metâ, Mûsul yanındaki Nineve
ehâlîsine Peygamber idi. Dinlemediler. Heykellere tapmakdan vazgeçmediler. Yûnüs
“aleyhisselâm” üzüldü. Dicle kenârına geldi. Gemiye bindi. Hâlbuki, Allahü
teâlâ, böyle emr vermemisdi. Gemi yürümedi. Kur’a çekdiler. Buna isâbet etdi. Suçlu
benim buyurdu. Denize atdılar. Balık yutdu. Tevbe etdi. Balık, bunu bir kenâra
çıkardı. Ölüm hâlinde idi. Tekrâr kuvvet buldu. Tekrâr Nineveye gitmesi emr
olundu. Yûnüs “aleyhisselâm” gelmeden önce, hava kararmıs, her yeri kara duman
kaplamısdı. Kavmi korkup, tevbe etmis, tevbeleri kabûl olup, azâb geri alınmısdı.
Gelince sözlerini dinlediler. Yıllar geçdi. Sarkda Midyalılar Bâbilde Keldânîler
meydâna geldi. 353, 356, 427, 482, 993.
974 — YÛNÜS BIN ABÎD “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Takvâ ehli idi. Bezzâz
idi. Ya’nî kumas tüccârı idi. 841.
975 — YÛNÜS EMRE “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Tesavvuf ehli ve halk sâ’iridir.
Boluludur. Porsuk çayının Sakaryaya karısdıgı mahalde türbesi vardır. Tapdık
Emreden feyz aldı. 843 [m. 1439] de vefât etdi. Ilâhîleri zevkle okunmakdadır.
976 — YÛNÜS SEMMÂS: Roma Imperatörlerinden ikinci Klaudius zemânında
[m. 268-270] Antakya patrîki idi. Allahü teâlânın bir oldugunu, Îsâ aleyhisselâmın
Onun kulu ve Peygamberi oldugunu i’lân etdi. Çok kimseleri dogru yola getirdi.
(Kâmûs)da Semmâs kelimesinde diyor ki, (Hıristiyanlıkda, Patrîk, müctehid,
mezheb sâhibidir. Papa, halîfedir. Matrân, Kâdî, hâkimdir. Üskuf, müftîdir. Kıssîs,
hâfız, okuyucudur. Câsilîk, imâmdır. Semmâs, müezzindir.)
977 — YÛSÜF “aleyhisselâm”: Yâ’kûb “aleyhisselâm” oniki oglundan en çok
Yûsüfü severdi. Kardesleri, onu kıra götürüp kuyuya atdı. Onu kurt yidi dediler.
Fekat Allahü teâlâ Onu korudu. Hem Peygamber yapdı, hem de Mısra hükümdâr
yapdı. Dahâ çok bilgi için, (Eshâb-ı Kirâm) kitâbına bakınız! 356, 482, 522, 787,
1006, 1151, 1190.
978 — YÛSÜF BIN AHMED SICSTÂNÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: (Münyetül-
müftî) ve (Gunye-tül-fükahâ) kitâblarını yazmısdır. Altıyüzotuzsekiz 638 [m.
1240] senesinden sonra Sivâsda vefât etmisdir.
979 — YÛSÜF BIN CÜNEYD “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Ehî Çelebî denir.
Ikinci Bâyezîd hân devri âlimlerindendir. Tokatlıdır. Bursada, Edirnede ve Istanbulda
müderrislik yapdı. Vikâyenin (Sadr-üs-serî’a-serhı)ne hâsiye yaparak (Zahîret-
ül-Ukbâ) ismini vermisdir. Bu hâsiyesi ve (Hediyyet-ül-mehdiyyîn) adındaki
(Elfâz-ı küfr) kitâbı ve (Beydâvî hâsiyesi) meshûrdur. (Hediyyet-ül-mehdiyyîn)
kitâbı da arabî olup, Hakîkat Kitâbevi tarafından 1394 [m. 1973] de Istanbulda basdırılmısdır.
Akserây ile Topkapı arasında (Ehî zâde) câmi’ini yapdı. 905 [m. 1499]
de vefât etdi. Câmi’i yanındadır. Kızının torunu Ehî-zâde Abdülhalîm bin Muhammedin
(Riyâdüssâdâd fî-isbât-il-kerâmât lil-Evliyâ-i hâlel-hayât ve ba’del-memât)
kitâbı ve Molla Câmînin fârisî (Sevâhid-ün-nübüvve) kitâbının tercemesi meshûrdur.
85, 90, 454, 467, 1084, 1097, 1164.
980 — YÛSÜF BIN ÖMER “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Hanefî fıkh âlimlerindendir.
832 [m. 1429] de vefât etdi. (Kudûrî muhtasarı)nı serh edenlerdendir. Bu
serhıne (Câmi’ul-mudmerât) veyâ kısaca (Mudmerât) denir. Yûsüf bin Ömer Sakafî
baska olup, Emevîlerin Irâk vâlîsi idi.
981 — YÛSÜF DECVÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Decve, Mısrda Dimyât
yakınındadır. Fıkh âlimidir. Ibni Teymiyyeyi ve Muhammed Abdühü red etmekdedir.
Tütün içmek harâm degildir derdi. 1365 [m. 1945] de vefât etdi. 366, 461, 639.
– 1192 –
982 — YÛSÜF-I HEMEDÂNÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Ebû Ya’kûb Yûsüf bin
Eyyûb Hemedânî, Ehl-i sünnet âlimlerinden ve Evliyânın büyüklerindendir. Büyük
âlimlerdendir. (Umdet-ül-makâmât)da diyor ki, (Piyâde olarak otuzyedi hac yapdı.
Kur’ân-ı kerîmi binlerce hatm eyledi. Gece nemâzlarında, her rek’atde, bir cüz’
okurdu. Tefsîr, hadîs, kelâm ve fıkhdan yediyüz cüz’ ezberinde idi. Ikiyüzonüç
mürsid-i kâmilden istifâde etdi. Yedibin kâfirin îmâna gelmesine sebeb oldu. Hızır
aleyhisselâm ile çok sohbet etdi. Hastalara ve nazar degenlere ta’vîz ve mıska yazardı.
Imâm-ı a’zam soyundan idi). [440] da Hemedânda tevellüd, 535 [m. 1141] senesinde
Hirâtda vefât etdi. Merv sehrindedir. Onsekiz yasında Bagdâda gelip, Ebû Ishak-
ı Sîrâzîden okudu. Hanefî fıkh ve münâzara âlimi oldu. Ebû Alî Fârmedîden feyz
alıp, kemâle geldi. Muhyiddîn-i Arabî hazretleri bir kitâbında diyor ki, [602] senesinde
seyh Evhâd-eddîn-i Hâmid Kezmânî Konyaya geldi. Hemedânda Yûsüf-i Hemedânî,
altmıs yıldan ziyâde irsâd etmisdir. Birgün bir yere gitmek istedi. Hayvânın
yularını serbest bırakdı. Hayvân bunu, sehr hâricinde bir mescide götürdü. Mescidde
bir genç, buna birsey sordu. Cevâbını verdi, dedi. Muhyiddîn-i Arabî hazretleri,
burada buyuruyor ki, (Sâdık olan talebe üstâdı kendi yanına çeker.) (Fetâvâ-i hadîsiyye)
sonunda diyor ki, (Ebû Sa’îd Abdüllah ve Ibn-üs-sakkâ ve Abdülkâdir-i Geylânî
hazretleri, ilm tahsîli için Bagdâda gelmislerdi. Yûsüf-i Hemedânî Bagdâdda,
Nizâmiyye medresesinde va’z ediyordu. Ibn-üs-sakkâ adındaki meshûr derin âlim,
kalkıp birsey sordu. Otur, senin sözünden küfr kokusu geliyor buyurdu. Hakîkaten
Istanbula sefîr olarak gidip, orada hıristiyan oldu.) Abdülhâlık-i Goncdüvânî ve Ahmed-
i Yesevî gibi büyük Velîler yetisdirdi. (Zînet-ül-hayât), (Menâzil-üs-sâyirîn) ve
(Menâzil-üs-sâlikîn) kitâbları meshûrdur. 969, 1062, 1090, 1103, 1191.
983 — YÛSÜF NEBHÂNÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Yûsüf bin Ismâ’îl bin Yûsüf
Nebhânî, Hayfada Eczîm kariyyesinde 1265 [m. 1849] de tevellüd, 1350 [m. 1932]
Ramezân ayında Beyrutda vefât etdi. Ondördüncü asrın büyük âlimlerindendir.
Câmi’ul-ezheri bitirdi. Çok kitâb yazdı. Bunlardan 46 sının ismleri, vehhâbîleri red
eden (Sevâhid-ül-hak) kitâbının basında yazılıdır. Bunların hepsi basılmısdır.
Fazla bilgi için (Eshâb-ı kirâm) kitâbına bakınız! 454, 458, 459, 469, 1077, 1185.
— YÛSA’: Mûsâ aleyhisselâmın dînini yayan peygamberlerdendir. Kur’ân-ı kerîmde
ismi yazılı degildir. Mûsâ aleyhisselâmın hemsîresinin ogludur. Kabri, Istanbulda,
Beykozda Yûsa’ tepesinde oldugu söylenmekdedir. 482, 1152.
984 — YÛSÜF ZIYÂ AKISIK “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Bosnada, Foçalıdır.
[1303] de tevellüd, 1378 [m. 1958] de Fâtihde vefât etdi. Edirne-kapı kabristânında iken,
mubârek cesedi m. 2000 senesinde, zevcesi Sü’adâ hanımın cesedi ile birlikde, Eyyûbde
Kasgârî dergâhı yanındaki kabrlerine nakl edilmisdir. Ahmed bin hâcı Sâlih bin Zülfikâr
pâsa ogludur. Zülfikâr pâsa, Akkoyunlu soyundandır. Yûsüf Ziyâ beg, Vefâda
Karamürsel kumas fabrikası müdîri idi. Yüzlerce müslimân fakîrin sıgınagı idi. Yüzlerce
gencin hidâyete kavusmasına sebeb oldu. Seyyid Abdülhakîm efendinin sohbeti
ve hizmeti ile sereflenmis, teveccüh ve feyzlerine mazhar olmus, derece-i kemâle vâsıl
olmusdur. Halk içinde, Hak ile idi. Seyyid Abdülhakîm efendi, 1348 [m. 1929] de
Ziyâ bege hediyye etdigi (Mektûbât) kitâbı iç kapagına (Bu kitâb, Yûsüf Ziyâ ibni Ahmede,
din kardesi hattâ babası yerindeki Abdülhakîm vâsıtası ile, Allahü teâlâ tarafından
ihsân edilmisdir) yazmısdır. Bu kitâbı, altı cild bir arada, fârisî olarak, 1166 [m.
1752] da Fâtihde Mesîh pâsa câmi’i civârındaki (Hâcı Ilyâs Mescidi) imâmı Vâsık Ibrâhîm
efendi, çok nefîs olarak yazmısdır. Hüseyn Hilmi Isık, Ziyâ begin dâmâdıdır.
985 — ZÂHIDÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Muhtâr bin Mahmûd, Hanefî fıkh
âlimlerindendir. Îrânda Hârezmde tevellüd, 658 [m. 1259] senesinde vefât etdi. (Hâvî),
(Müctebâ), (Kudûrî serhı) kitâbları çok kıymetlidir. (Kınye-tül-fetâvâ) kitâbında
za’îf bilgiler de vardır. 269, 375, 852, 873.
986 — ZÂHID-ÜL-KEVSERÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Muhammed Zâhid bin
Hasen, sultân Vahîdeddîn hân zemânında, seyh-ul-islâm Mustafâ Sabrî efendinin
– 1193 –
ders vekîli idi. Kafkasyalı çerkesdir. 1295 [m. 1878] de tevellüd, 1370 [m. 1951] de
Mısrda vefât etdi. Zemânının tefsîr, hadîs ve fıkh âlimi idi. Vehhâbîligi red eden (Esseyf-
üs-sakîl) kitâbı ile (Makâlât)ı çok kıymetlidir. (El-isfâk alâ ahkâm-ıt talâk) kitâbı
Kâhirede ve (Irgâmül-merîd) kitâbı Hakîkat Kitâbevi tarafından Istanbulda basılmısdır.
(Hüsn-üt-tekâdî) kitâbında Sâh Veliyyullahı tenkîd etmekdedir. 454.
987 — ZAHÎRÜDDÎN-I HÂREZMÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Ahmed bin
Ismâ’îl Zahîrüddîn-i Tîmûr-tâsî Hârezmî, 601 [m. 1204] de vefât etmisdir. Hanefî
fıkh âlimlerindendir. Imâm-ı Muhammedin (Câmi’us-sagîr)ini serh etmisdir. 1183.
988 — ZAHÎREDDÎN-I ISHÂK: Ebül Mekârim Velvâlicî. (Velvâliciyye fetvâsı)
Istanbulda basılmısdır. 710 [m. 1310] da vefât etdi.