Bana biraz İstanbul getir

Ayyüzlüm

Yeni Üyemiz

Bana biraz İstanbul getir

Bana biraz İstanbul getir

url





Hadi git bana biraz İstanbul getir ve paylaştır her bir semtini her bir güzele
nokta.gif



Hadi git bana bir avuç İstanbul getir.


Fatih denince akla Fatih Sultan Mehmet gelsin . Sadece onun , sevgililer sevgilisinin iltifatlarına nail olabilmek için henüz on üç yaşında yastığına İstanbul un haritasını çizen Sultan Fatih gelsin akla . Sonra yavuz gelsin . Dünyalara meydan okuyan , kul gibi yaşayan ve bu dünyanın velvelesinden sıkılıp Mevla ya kanat açan Sultan Selim gelsin akla .


Eyüp denince hemen o gelsin akla . Sevgilinin gül cemalini görmüş , gül hatırını almış , onu evinde misafiri yapmış , İstanbul için savaşmış biri çıksın ortaya . O gelsin aklımıza ve Rasulüllahın mihmandarı Eyüp sultan gelsin meydana
nokta.gif



Üsküdar dan yükselen ezan sesleri kaplasın sahili . Bir sevdalılar beldesi olarak üsküdar gelsin akla ve onun bir zamanlar kadı Mahmut u , sonra derviş Mahmut u , daha sonra ise Üsküdar ın bir tanesi olarak Aziz Mahmut Hüdayi gelsin aklımıza
nokta.gif
Hani bir keresinde hocasının abdest suyunu göğsüne basarak aşkının ateşiyle ısıtmıştı ya suyu
nokta.gif
İşte o su kadar sımsıcak Üsküdar bir başkadır gönüllerde
nokta.gif



Ah İstanbul
nokta.gif
.


Hadi git bana kendini getir
nokta.gif
Bana bir aşığın gözyaşlarıyla ıslanmış dudakları kadar temiz ve sıcak kendini getir . Bir dünya harikası Sultanahmet inle , Mimar Sinan denince akla gelen onca tarihinle , türbelerinle , caddelerinle , sokakların la ve her şeyinle gülerek gel .


Ama Hayır !
nokta.gif



Böyle geleceksen hiç gelme . Kendine gel sonra gel .


İstanbul kendini anlat bana . Niçin mahzun gibisin ? Neden eskiden olduğu gibi gülmüyorsun ? Yakışmıyor sana gülmemek . Yakındığın şey nedir ? Bu kadar elem ve kederin neden ?


Söyle İstanbul
nokta.gif



Biliyorum insanların yüzünden . İnsanlar olarak kirlettik seni ve layık olamadık güzelliğine . Caddelerin şehvet kokuyorken , sokakların beton yığınları arasında kaybolmuşken , hepsi birer şaheser değerindeki camilerinde üç beş ihtiyar huzura dururken , sahibin fatihin türbesi yanında zamanın güya hanımefendileri sarmaş dolaş, kimileri ezan sesini duymamak için pencerelerini sıkı sıkı kapatırken , içinde pisliğin ve rezaletin en alası işlenirken gülemezsin elbette .


Fakat içindeki bir kaç iyinin hürmetine , sabah namazlarında ışıkları yanan bir avuç cennet sevdalısının hatırına ve sırf seni sevdiği için , İstanbul sırf senin için gecenin zifiri karanlığında semaya dönen kalplerin döktüğü gözyaşları için Sen Ağlama
nokta.gif



Onlar ağlar senin yerine
nokta.gif
Biz ağlayalım ağlayamadığımıza
nokta.gif



Affet bizi İstanbul
nokta.gif
.


Biz seni çok seviyoruz
nokta.gif



Haydi gül



GÜL İSTANBUL
nokta.gif
nokta.gif






Muhammed Acar
 

Ayyüzlüm

Yeni Üyemiz

Bana biraz İstanbul getir

Uyari.gif
Bu resim küçültülmüştür. Buraya tıklayarak orjinal boyutuna çevirebilirsiniz
istanbuludinliyorumbirkgz5.jpg



Ve Sen İstanbul!


Kırışık çığıltılar,devrik bestelerin takırtısı kök salmıştı çamurumda
Tabutumun diz çöktüğü yabani yol, ahdimin yılgınlığıydı.
Ve Sen İstanbul!
Köprü köprü , kemer kemer yürüyordun kanı deli ırgat çocukluğuma
Demir attın bana İstanbul, kemirdin slogansı kalabalıklığımı…
Plastik umut salgılayan oyuncaklar savaştırılıyordu avucumda
Ve sen İstanbul!
Sıyrılıp hışmından ana kucağı gibi filizleniyordun bağrımda.
Aşka vedaların önüne geçip yalan harfleri bir bir idam etmek yürek davalarında
Kapı tokmağına destansı sevdaların mührünü vurmak; günahlarımdan arınmak adına.
Ve gürlemek, velud göğsüne yaslanan siyah çelenkli , hayın bakışlara
Yağız duvaklı korkularına çığ gibi kükretebilmek kahrımı!
Sebebimdir İstanbul bunca yangının onca hıçkırığı…
Ve Sen!
Körpe yumruğumla gömüldüğüm Vefa’msın.
Ölümü deşip diri surlarını giyindiğim diyârsın!
Yalın ayak , kirpiklerinde süründüğüm ân , beni anlarsın
Teneffüssüz kalır hüznüm İstanbul!
***
Ve bir ah…
Gül-diken mahkemesinde mihribanî dudaklarımdan bengisu fışkırtabilsem
Mahbes yokuşlara,maskeli suretlere utancı tükürsem ve mâbed diyarına göçsem
O diyar “Sen” olsan; dingin, iffetli nağmelerinin hıfzında tütsem…
Ve sen gitmesen benden İstanbul!
Gitme Sen…
Senle yaşayıp, senle ölmeye, senle “gül” bitmeye hükümlüyüm ben!
Ve yollarında örmüştüm saçlarımı İstanbul!
Mahşere saklamıştım sancılarımı…
Bırakma beni…
Tabutumun diz çöktüğü yabani yol, ahdimin yılgınlığıydı.
Ve Sen İstanbul!
Köprü köprü , kemer kemer yürüyordun kanı deli ırgat çocukluğuma
Demir attın bana İstanbul, kemirdin slogansı kalabalıklığımı…
Plastik umut salgılayan oyuncaklar savaştırılıyordu avucumda
Ve sen İstanbul!
Sıyrılıp hışmından ana kucağı gibi filizleniyordun bağrımda.
Aşka vedaların önüne geçip yalan harfleri bir bir idam etmek yürek davalarında
Kapı tokmağına destansı sevdaların mührünü vurmak; günahlarımdan arınmak adına.
Ve gürlemek, velud göğsüne yaslanan siyah çelenkli , hayın bakışlara
Yağız duvaklı korkularına çığ gibi kükretebilmek kahrımı!
Sebebimdir İstanbul bunca yangının onca hıçkırığı…
Ve Sen!
Körpe yumruğumla gömüldüğüm Vefa’msın.
Ölümü deşip diri surlarını giyindiğim diyârsın!
Yalın ayak , kirpiklerinde süründüğüm ân , beni anlarsın
Teneffüssüz kalır hüznüm İstanbul!
***
Ve bir ah…
Gül-diken mahkemesinde mihribanî dudaklarımdan bengisu fışkırtabilsem
Mahbes yokuşlara,maskeli suretlere utancı tükürsem ve mâbed diyarına göçsem
O diyar “Sen” olsan; dingin, iffetli nağmelerinin hıfzında tütsem…
Ve sen gitmesen benden İstanbul!
Gitme Sen…
Senle yaşayıp, senle ölmeye, senle “gül” bitmeye hükümlüyüm ben!
Ve yollarında örmüştüm saçlarımı İstanbul!
Mahşere saklamıştım sancılarımı…
Bırakma beni…
Ne olur “gitme!”de…
Hatice Algın
 

Ayyüzlüm

Yeni Üyemiz

Bana biraz İstanbul getir

-

21.jpg

‘‘ Martılar da bıraktı bu şehri…’’
Kayıp şehrin çiğdem kokan sokaklarının bir parçasıdır bu yazı. Sarıdır çiğdemler. Yani ayrılık. Ne kalandan bir ses yükselir bu ayrılığa ne gidenden. Önce şairler bıraktı bu şehri. Yazmaz oldu kalemler bu şehrin adını. Sonra yapraklar döküldü bir bir., çağlayanlar akmaz oldu. Rüzgar selam getirmez gidenlerden, güneş tebessüm etmez oldu. Sonra bulutlar…
Üzerine merdiven kurup çıktığımız ve sevgilerle tatlı hayaller kurduğumuz bulutlar.. Onlar da terk etti bu şehri tüm terk edenler gibi. Kafdağının ardından umut getiren martılarımız vardı. Her martı bir umuttu bu şehir için. En vefalı sandığımız martılar da bıraktı bu şehri.
Düşlerde hayaller, yüreklerde sevgiler sokaklarda çiğdemler kaldı bu şehri ayakta tutan.hayaller.. Bulutlar üzerinde kurulan sevimli, renkli hayaller…
Sevgiler…
Ayrılınca yürekleri burup geçen, ardından sessizce gözyaşı dökülen sevgiler…
Ve çiğdemler…
Bu şehrin en vefalı dostları! Sonbaharda yaprakların terk edişi gibi terk ederken herkes şehrin caddelerini, çiğdemler kaldı bir…
Yürekler yaşanan ayrılıklardan bir hayli yorgun, gözler gözyaşı dökmekten solgun. Fırtınaların koptuğu bu şehirden kalmadı celal,
Şehir sessiz,
Kimsesiz,
Bi-mecal
Fidan GEDİZ
 

Ayyüzlüm

Yeni Üyemiz

Bana biraz İstanbul getir

images

Ahh İstanbul!



Nerelerdesin?



Gönlüme taht kurmus, baş köşede oturuyor, durmadan çağırıyor, çekiyorsun beni kendine
nokta.gif

Bir girdaba mı sürüklüyorsun beni, yoksa mutluluğa mı bilmiyorum
nokta.gif

Nesin ki bu derece beni kemirip kemirip bitiriyorsun?
Bogazda ucan her martı da umutlarım gizli benim
nokta.gif
Hepsine de fısıldadım umutlarımı
nokta.gif
Engin maviliklerin derinlerinde parıldayan bir ışık görürlerse onun benim umudum oldugunu fısıldadım onlara
nokta.gif
O umutlar o engin maviliklerin derinlerinde olabilirler ama gün gelecek o maviliklerin üstüne çıkacak işte o zaman parıldayacaklar dedim
nokta.gif
Tamam dediler İstanbul
nokta.gif
Dokunmayacaklarına dair söz verdiler bana
nokta.gif

O masmavi insanı büyüleyen muhteşem boğazın mı benliğimi çeken yoksa ayasofyanın ilginç mimarisi mi?Çamlıcanın tepeden bir kartal gibi süzülüşü mü yoksa Fatih’in gönüllere su serpen mistik havası mı ceken tarafın beni
nokta.gif
O eşsiz engin maviliklerin karşısına geçip kendimi yaptıklarımı, yapacaklarımı, sorgulayıp yargılamayı mı özledim yoksa?

Çagırıyorsun beni ama bekleme gelemem ben daha İstanbul
nokta.gif
Ne zamanki tamamladım kendimi, ne zamanki hamlıktan olgunluğa adım attım ve ne zaman bana söz veren martılar sözlerinde durup umutlarımı bir sır olarak sakladılar , o zaman gelirim
nokta.gif
Umutlarım ne zaman engin maviliklerin üstüne cıkar o zaman gelirim
nokta.gif
Sana ayak basarken ne zamanki çocuklar mendil satıp, cam silmeyi bırakırlar o zaman gelirim…

Bekle İSTANBUL bekle.Ben yine gelirim sana
nokta.gif
Umutlarım bir bir ışıldadıgında yeni umutlarımı fısıldamak için gelirim sana…

Güzelliklerin umuda bağlandığı şehre sevgilerimle GELİRİM…



alıntı
 

Ayyüzlüm

Yeni Üyemiz

Bana biraz İstanbul getir

istanbul04preview.jpg




Gözlerim İstanbul'dur Benim




İstanbul’un gözleriyim ben


Hırçın ruhumun ötesinde ağlıyor İstanbul


Bir vapur kalkıyor Eminönü’nden


Balık ekmek kokuyor tekneler


Uçsuz bucaksız gökyüzü,martılar


Ve huzur veren mavi


Çocuksu bir mutluluk,büyümüşlüğün telaşıyla


İçilen sıcak bir çay


Üsküdar iskelesinde


Nazlı bir gelin edasıyla


Karşımda duruyor Kızkulesi


Arkamda hasret rüzgarları esen Haydarpaşa




Toprağın buram buram tarih kokuyor


Dikilitaş’tan Ayasofya’ya


Gözlerimi yumdum


Süleymaniye’de yem atıyorum kuşlara


Gözlerimi açtım


Eyüp Sultan’da ellerim duada


Ortaköy’de alıyorum her zaman en derin nefesimi


İçime çekiyorum tüm aşklarımı




İstanbul benim gözlerim


Bazen isyankar Beyoğlu bazense masum Maçka


Aksaray’dan bir dolmuş yol alıyor bilinmeyen aşklara


Laleli’de yitirilen duygularla


Eline ver diyorum yalnızlığıma


Elini ver diyorum köprü altındaki çocuklara




Çamlıca’daki özgürlüğümle


Sokakların ışıl ışıl aydınlanıyor


Varoşlarında ısınıyorum


Tarlabaşı’nda küskünlüğüm bırak bende saklı kalsın


Geceleri gezen bozacılarını özlüyorum


Senden ayrı düşmek ne acı


Bir ananın yavrusunu özlemesi gibi


Kokunu özlüyorum


Umut


Ekmek


Yürek


Azim


Ruhum İstanbul




Sema Figen Akdoğan
 

Ayyüzlüm

Yeni Üyemiz

Bana biraz İstanbul getir

Galata Kulesinin Aşkı



07.jpg






İstanbul, masallardaki kaf dağı
nokta.gif
.

İstanbul, aşkların, aşıkların kenti
nokta.gif
.

İstanbul, sarhoşların meyhanesi
nokta.gif
.





Ve İstanbul’u onun varlığıyla İstanbul yapan, gizemini taşıyan, alımlı, sevdalı, denizin ortasında, bir başına, yalnız, kendi kendine yeten, İstanbul’un uyurgezer kızı
nokta.gif
. Ulaşılmaz Kız Kulesi
nokta.gif
.




Ve rüyalar aleminden gerçeğe kanatlarıyla akmış, Haliç’ten Boğaz’a doğru usul usul süzülen, var olduğundan bu yana dimdik ayakta İstanbul’u seyreden Galata Kulesi
nokta.gif
.




Galata Kulesi’nin Kız Kulesi’ne aşkını bilir misiniz?
nokta.gif




İstanbul’un topraklarından fışkıran, gökyüzünden akan, denizinden çıkan hep sevdayken vurulmuş Galata Kulesi Kız Kulesi’ne
nokta.gif
. Zerafetine, ihtişamına hayran kalmış
nokta.gif
.




Bakmayın Kız Kulesi'nin aldırmaz tavırlarına, her ne kadar ilgilenmiyormuş gibi gözükse de o da vurulmuş Galata Kulesi'ne. Lakin Kız Kulesi’nin ünü fazla olduğundan, endamlı olduğundan, alımlı olduğundan herkesin gönlü varmış onda
nokta.gif
. Ve Kız Kulesi de bundandır gözü yükseklerdeymiş
nokta.gif
.




Galata Kulesi bunu bildiği halde asırlardır gözlerinin içine bakmış sevdiğinin ve sevmiş hep sevmiş
nokta.gif
. Bu büyük sevda uğruna kaç kez ıslanmış İstanbul’un delicesine yağan yağmurunda
nokta.gif
.




Sonunda Kız Kulesi de sevdiğini söylemiş Galata Kulesi’ne
nokta.gif
. İstanbul’un uykuda olduğu zamanlar fısıldaşır dururlarmış. Öyle gizli konuşurlarmış ki dalgaların sesi örtermiş seslerini
nokta.gif
. Çünkü martıların konuştuklarını duymalarını istemezlermiş. Galata Kulesi sevdiceğine şiirler yazar, yürek çalkalayan şarkılar söylermiş. Kız Kulesi de yunuslarla gönderirmiş selamını
nokta.gif
.




Ama gel gör ki koskoca bir Boğaz varmış hep aralarında
nokta.gif
. Ve bu Boğaz Galata Kulesi ile Kız Kulesi’nin birleşmelerine hiç izin vermezmiş
nokta.gif
.




Onlar da asırlar boyunca yaptıkları gibi bakışmalarla, geceleri konuşmalarla, yunuslar aracılığıyla selam göndermelerle yetinirlermiş
nokta.gif
.




Hikayesini bilir misiniz dedim ya Galata Kulesi ile Kız Kulesi’nin
nokta.gif
.






İşte ben bir Kız Kulesi
nokta.gif
.

İstanbul’un uyuyan prensesi
nokta.gif
.

Ve sen Galata Kulesi
nokta.gif
.

Bu dünyada bir deli aşık yani
nokta.gif
.





Kız Kulesi
nokta.gif
.
 

Ayyüzlüm

Yeni Üyemiz

Bana biraz İstanbul getir

istanbul-benim-canim.jpg


CANIM İSTANBUL


Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar;
Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar.
İçimde tüten birşey; hava, renk, eda, iklim;
O benim, zaman, mekan aşıp geçmiş sevgilim.
Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur;
Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur.
Denizle toprak, yalnız onda ermiş visale,
Ve kavuşmuş rüyalar, onda, onda misale.


İstanbul benim canım;
Vatanım da vatanım
nokta.gif
.
İstanbul,
İstanbul
nokta.gif
.


Tarihin gözleri var, surlarda delik delik;
Servi, endamlı servi, ahirete perdelik
nokta.gif
.
Bulutta şaha kalkmış Fatih'ten kalma kır at;
Pırlantadan kubbeler, belki bir milyar kırat
nokta.gif
.
Şahadet parmağıdır göğe doğru minare;
Her nakışta o mana: Öleceğiz ne çare?
nokta.gif

Hayattan canlı ölüm, günahtan baskın rahmet;
Beyoğlu tepinirken ağlar Karacaahmet
nokta.gif
.


O manayı bul da bul!
İlle İstanbul'da bul!
İstanbul,
İstanbul
nokta.gif
.


Boğaz gümüş bir mangal, kaynatır serinliği;
Çamlıca'da, yerdedir göklerin derinliği.
Oynak sular yalının alt katına misafir;
Yeni dünyadan mahzun, resimde eski sefir.
Her akşam camlarında yangın çıkan Üsküdar,
Perili ahşap konak, koca bir şehir kadar
nokta.gif
.
Bir ses, bilemem tanbur gibi mi, ud gibi mi?
Cumbalı odalarda inletir "Katibim"i
nokta.gif
.


Kadını keskin bıçak,
Taze kan gibi sıcak.
İstanbul,
İstanbul
nokta.gif
.


Yedi tepe üstünde zaman bir gergef işler!
Yedi renk, yedi sesten sayısız belirişler
nokta.gif
.
Eyüp öksüz, Kadıkoy süslü, Moda kurumlu,
Adada rüzgar, uçan eteklerden sorumlu.
Her şafak Hisarlarda oklar çıkar yayından
Hala çığlıklar gelir Topkapı sarayından.
Ana gibi yar olmaz, İstanbul gibi diyar;
Güleni şöyle dursun, ağlayanı bahtiyar
nokta.gif
.


Gecesi sünbül kokan
Türkçesi bülbül kokan,
İstanbul,
İstanbul
nokta.gif
.


Necip Fazıl Kısakürek


---IMZA---
 

Ayyüzlüm

Yeni Üyemiz

Bana biraz İstanbul getir

ortakoy-isort.jpg



İstanbul ve Aşk deyince belki insanın aklına ilk gelmesi gereken hususlardan bir tanesi mekanların insanlara olan hizmeti ve onlara sindirdiği güzellik duygusudur. Eğer bu mekanlar yaşadığınız yerler sizin içinize bir güzellik katıyorsa bu aşkın orada bir görüntüsüdür.



Fatih’in İstanbul’u alırken aşk ile hareket etmiş olmasının getirdiği bir yaptırım vardır ki , II. Bayezid şehri imar ederken şehrin estetik boyutunu, yani insan ruhuna nasıl olumlu yansır sorusunu daima gündemde tutmuş ve şehri ona göre imar etmiştir. Biliyorsunuz İstanbul’u İstanbul yapan II.Bayezid’tır. Fatih'ten sonraki dönemde her tarafı o imar etmiştir. Yollar yapılmıştır, Bizans’a ait köhnelikler ortalıktan kaldırılmıştır, şehrin bütün güzellikleri ortaya çıkartılmıştır. Bizans’ın eserleri bile ortaya çıkartılmıştır. Hepsi korunmuştur ayrıca. Bütün bunlar içerisinde aslında II.Bayezid’in yapmak istediği şuydu:



Bu şehir, şâirin ifadesiyle bilgelik madeni, irfan ocağı, sokaklarında mârifet satılan bir şehir. Mârifet kumaşlarının ölçüldüğü, kesildiği ve biçildiği, insan elbiselerinin mârifet kumaşıyla dikildiği, şehrin duvarlarının kültürle örüldüğü, kültüre yansımayan hiçbir tuğlanın hiçbir evin duvarına konulmadığı bir şehirden bahsediyoruz. Yani bu şehirde aşk illaki iki insanın birbirini sevmesi manasına gelmez. Belki Azîz Mahmûd Hüdâyî’nin yokuşundan yukarı doğru tırmanırken insanın terlemesi manasına gelir, belki Yahya Efendi’nin orada bir akşam serinliğinde bir boğaz manzarasıdır aşk, öbür taraftan baktığınızda belki Ebû Eyyub-el Ensâri (r.a)’de iç dünyasına dalıp gitmenin adıdır. Yahut ta o derin serviliklerin altında mezarların içerisinde biraz kendisine dünya ve zaman kayıtlarından sıyrılmış bir ânın hikayesidir.



Pierre Loti, Hatice hanım’a orada aşık olduysa Hatice hanımın çok güzelliğinden değildir. İstanbul'un güzelliğindendir. İstanbul’da böyle bir hayatı yaşamak istemesindendir birazda. Eyüp Sultan gibi Pierre Loti sırtı gibi bir yerden şehre baktığınız zaman yanınızda olan insanı güzel görmemeniz mümkün değildir!
nokta.gif




Bu şehr-i Sitanbul ki bi misl ü behâdır
Bir sengine yek pâre Acem mülkü fedâdır



Bir gevher-i yekpare iki bahr arasında
Hurşîd-i cihan-tâb ile tartılsa sezâdır



Nedim



İskender PALA
 
Üst Alt